Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Amed Şubeler Platformu, OHAL uygulamalarının kaldırılması talebiyle Ofis semtinde bulunan Hazal Park'ta açıklama yaptı. Çok sayıda sendika üyesinin katıldığı açıklamada, "OHAL uygulamaları son bulsun. 35'inci madde kaldırılsın" yazılı pankartı taşındı. Sendika üyeleri, sık sık “Hak, hukuk, adalet direnerek gelecek”, “Direne direne kazanacağız” ve “AKP halka hesap verecek” sloganları attı. 

 

İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şube Başkanı Abdullah Zeytun, kamu emekçilerinin mücadelelerinin yanında olduklarını belirterek, “Hukuksuz uygulamalara son verin” çağrısı yaptı. 

 

OHAL UYGULAMALARI

 

Platform adına konuşan Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) Diyarbakır Şube Başkanı Süleyman Bozkurt, 2016 yılı sonrası artan baskılara işaret ederek, "Ülkede neredeyse soruşturma, kovuşturma altında olmayan, hapis cezası almayan neredeyse tek bir yurttaş kalmamıştır. 5 yıldır emek örgütleri, sivil toplum kuruluşlarının fiili meşru mücadele yöntemi olan açıklama miting ve basın açıklamaları çeşitli gerekçeler gösterilerek engellenmektedir. Halk iradesinin gaspı olan kayyım politikaları ile belediyelere el konulmuş ve burada çalışan emekçileri baskılara, mobinglere, sürgünlere, açığa almalara ve ihraçlara maruz bırakmışlardır” diye konuştu. 

 

İHRAÇLAR 

 

Atanan kayyımlar sonrası hukuksuzlukların devam ettiğine dikkati çeken Bozkurt, "Atanan kayyumlar TÜMBEL SEN üyesi 38 emekçi arkadaşımızı açığa alıp OHAL'in devamı olan 375 No’lu KHK’nın 35’inci maddesince kamu görevinden hakkında hiç soruşturma ve kovuşturma olmadığı halde görevlerinden ihraç etmişlerdir. 6 Kasım 2020 tarihinde gözaltına alınan 29 Eğitim Sen’li arkadaşımızdan 21’i, mahkeme kararı ile beraat etmelerine rağmen aynı uygulamalar ve yöntemlerle Milli Eğitim Bakanlığı komisyonu tarafından ihraç edilmiştir. 1 Aralık 2021 tarihinde Batman’da sendikamız Yapı Yol Sen üyesi bir arkadaşımız hakkında her hangi bir mahkeme kararı ve disiplin soruşturması olmamasına rağmen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı komisyonu tarafından aynı gerekçelerle ihraç edilmiştir" diye konuştu. 

 

OHAL KOMİSYONU

 

KESK’in sindirilmek istendiğini söyleyen Bozkurt, OHAL Komisyonu kararlarına tepki gösterdi. Bozkurt, "Hukuka ve uluslararası sözleşmelere aykırı, etkin olmayan, denetlenemeyen, kendisini anayasa ve yasalar üstü gören, hükümetin bir organı gibi çalışan ve idari bir mekanizma olan OHAL Komisyonu ve 35/ g maddesi kapsamında yürütülen komisyon derhal lağvedilmelidir. Haklarında memuriyeti engelleyen herhangi bir kesinleşmiş yargı kararı bulunmayan, hukuken suç olmayan gerekçelerle ihraçları istenen tüm arkadaşlarımızın dosyaları herhangi bir ceza verilmeden sonuçlandırılmalı ve bugüne kadar ihraç edilen tüm arkadaşlarımız bütün haklarıyla birlikte derhal görevlerine iade edilmelidirler. İhraç olan kamu emekçilerinin en sonuncusu dönene kadar mücadeleye devam edeceğiz.”

 

VAN

 

KESK Van Şubeler Platformu, Van-Hakkari Tabip Odası, Devrimci İşçi Konfederasyonu (DİSK) Genel-İş Van Şubesi ve Türk Mimar ve Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) Van İl Koordinasyon Kurulu, Van-Hakkari Tabip Odası önünde yapılan açıklamaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van Milletvekili Murat Sarısaç da katıldı. Açıklamada, “KHK’lar iptal edilsin, OHAL komisyonu kapatılsın” ve “OHAL ve kayyım rejimine hayır” pankartı açıldı.

 

Van-Hakkari Tabip Odası Başkanı Hüseyin Yaviç, AKP’nin emekçilerin, kadınların, gençlerin, esnafın, çiftçinin ve işçilerin ihtiyacı olan adalet, demokrasi, barış ve ekonomiyi güçlendirmeye yönelik hiç bir adım atmadığını söyledi. Yaviç, “Kayyım uygulamalarıyla halk iradesi hiçe sayıldı. Kayyım atamasıyla yüzlerce insan işinden edildi. Siyasi iktidarın memuru ve üyesi gibi davranan bu kişiler; hak ve emek düşmanı tutum içerisine girerek işgal ettikleri koltukları siyasi ve şahsi çıkarları için kullanmışlardır. Halk ve hakikat nezdinde mahkûm olan bu antidemokratik uygulamaların yaratıcıları ve sürdürenleri hukuk önünde de mahkûm olana dek mücadelemize devam edeceğiz” diye konuştu.

 

Açıklama; “AKP halka hesap verecek”, “Bijî berxwedana kedkaran” ve “Bijî biratiya gelan” sloganlarıyla son buldu.