Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır il eşbaşkanları Zeyyat Ceylan ve Hülya Alökmen Uyanık hakkında, partinin il kongresi ve taziye ziyaretlerine katılmak ile yaptıkları açıklamalar gerekçesiyle “örgüt üyesi olmak” ve “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması, Diyarbakır 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Uyanık ve Ceylan’ın, tutuklu bulundukları cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden katıldığı duruşmada, avukatları Özüm Vurgun, Şeyhmus Bayhan, Şilan Çelik, Berdan Acun, Mehmet Öner ve Serhat Eren hazır bulundu. Pandemi gerekçe gösterilerek duruşmayı izlemesine izin verilen 20 partili, yapılan üst aramasının ardından salona alındı. Duruşmayı, HDP vekiller Semra Güzel, Remziye Tosun, Necdet İpekyüz, Mehmet Rüştü Tiryaki ve İmam Taşçıer izlerken, onlarca partili ise adliye koridorunda bekledi. 

 

Duruşma iddianame özetinin okunmasının ardından HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Hülya Alökmen Uyanık, savunmasını Kürtçe yaptı. İzleyicileri selamlayarak sözlerine başlayan Uyanık, 31 Mart 2019 yılında yapılan yerel yönetim seçimlerinde Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi (DBB) Eşbaşkanı olarak seçildiğini ancak Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edildiği için mazbatasının verilmediğini hatırlattı. Partisinin Diyarbakır il eşbaşkanlığı için 12 Mayıs 2019 yılında yapılan kongrede il eşbaşkanı seçildiğini anımsatan Uyanık, parti binasının basılmasıyla elde edilen materyaller ile suçlandığını, kendisinin kullandığı odada herhangi bir suç unsurunun bulunmadığını belirterek, suçlamaları reddetti. 

 

SAYGI DURUŞU SUÇ SAYILDI

 

Uyanık, 31 Mart yerel seçimlerinde seçim bürosu açılışının suçlama konusu yapıldığına dikkat çeken Uyanık, neyle suçlandığını bilmediğini söyledi. Kentte katıldığı 8 taziyenin de suçlama konusu yapıldığını aktaran Uyanık, siyasetçi kimliğiyle kentte sadece taziyelere değil, düğün gibi etkinliklere de katıldığını kaydederek, suçlamaları reddetti. Suçlama konusu yapılan açıklamaların partisinin Genel Merkezi talimatı doğrultusunda yapıldığını ifade eden Uyanık, katıldığı kongrede yapılan saygı duruşunun suç olarak gösterildiğini, ancak kongre gündemlerini önceden YSK’ye bildirdiklerini ve bunun suçlama konusu yapılamayacağının altını çizdi. 

 

Mahkeme Başkanı’nın “kime saygı duruşunda bulunuyorsunuz” sorusu üzerine Uyanık, “Demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler için. CHP ve diğer partilerde olduğu gibi her kongrede saygı duruşunda bulunulur” cevabını verdi. Mahkeme Başkanı’nın ısrarla “kimin için saygı duruşunda bulunuyorsunuz” sorması üzerine Uyanık, “5 Haziran 2015’te patlatılan bomba sonucu hayatını kaybedenler, Vedat Aydın gibi demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler için saygı duruşunda bulunuyoruz” dedi.

 

‘HDP’Lİ OLDUĞUM İÇİN SUÇLANIYORUM’

 

Mahkeme Başkanı’nın “PKK ile iltisakınız, bağlantınız var mı” sorusuna Uyanık, HDP içerisinde çalışmalar yaptığı yanıtını verdi. Kadınların yaşamın her alanında karşılaştığı zorluklara karşı kadın olarak mücadele ettiğine vurgu yapan Uyanık, “Bunun için de HDP’de siyaset yapıyorum. HDP’li olduğum için de suçlanıyorum. Hiçbir şiddet çağrısı yapmadım” diyerek, üzerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek tahliyesini talep etti.

 

‘AKP SİYASETİNİ TEŞHİR ETTİĞİMİZ İÇİN’

 

Kürtçe savunma yapan eşbaşkan Zeyyat Ceylan ise tutuklandıkları ana kadar yaklaşık 17 ay boyunca partisinin Diyarbakır il eşbaşkanlık görevini yürüttüğünü belirterek, partisinin yasal bir parti olduğunun altını çizdi. İktidarın uygulamalarını antidemokratik bulduklarını dile getiren Ceylan, bunun içinde partilerinin hedef alındığına dikkat çekerek, “İktidar hem iç hem dış politikada siyaseti daha çok şiddet ve savaş üzerinde inşa ediyor. HDP’de buna karşı olduğu için HDP’ye saldırıyor. Savaş politikalarına dayanmak büyük zarar verir. Bu yanlış bir siyasettir. AKP-MHP’nin bu siyasetini teşhir ettiğimiz için HDP hedefe konulmuş. Bizler de siyaset yaptığımız için yargılanıyoruz” dedi.

 

‘SUÇLAMALARI DOĞRU BULMUYORUZ’

 

Taziyelerin suçlama konusu yapıldığını ifade eden Ceylan, “Taziyelerin dini yönden toplumdaki önemini biliyoruz. Kentteki fark yapmaksızın taziyelere katılırız. Bu ziyaretleri de siyasi faaliyet olarak görmüyoruz. Yaptığımız şey insani ve dinidir. Suçlamaları doğru bulmuyoruz” diye konuştu. 

 

Faaliyetlerinin hiçbiri örgüt faaliyeti olmadığının altını çizen Ceylan, üzerine atılı suçlamaları reddederek, tahliye talebinde bulundu.

 

‘HDP’LİLERİ ANMAK SUÇ MU?’

 

Avukat Serhat Eren, parti binasında yapılan aramanın üzerinde durarak, yasaya aykırı bir şekilde arama karanın alındığını ve bundan kaynaklı elde edilen delillerin de yasaya aykırı olduğuna dikkat çekti. Mahkeme Başkanı’na yapılan parti kongrelerindeki saygı duruşunun suç olup olmadığını soran avukat Eren, “HDP’nin yöneticileri öldürülüyor? Ölen yöneticileri anmak suç mu?” diye sordu.

 

YARGITAY KARARI

 

Avukat Berdan Acun ise 2015 sonrası HDP’ye baskıların arttığını belirterek, yapılan politik yargılamalar ile HDP’nin susturulmak istenildiğine vurgu yaptı. Taziyelere katılmak hususunda Yargıtay’ın kararını hatırlatan avukat Acun, “Yargıtay, suça teşvik ve şiddet olmadığı sürece taziyelere katılmak suç unsuru sayılamayacağını söylüyor. Yani, Yargıtay taziyeye katılmak suç unsuru kabul etmiyor” ifadelerini kullandı. 

 

Acun, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) HDP’nin önceki Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında verdiği kararın emsal niteliğinde olduğuna değinerek, tahliye talebinde bulundu.

 

‘HAYALLERİ TARTIŞIYORUZ’

 

Avukat Özüm Vurgun ise iddia makamının üzerinde HDP logosu olan her şeyi suç unsuru saydığını belirterek, “Burada iddia makamının hayallerini tartışıyoruz” dedi.

 

Verilen kısa aranın ardından mahkeme heyeti, mevcut delil durumunu göz önünde bulundurarak, Ceylan ve Uyanık’ın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma 23 Mart’a ertelendi.