DİYARBAKIR - İmralı Cezaevi'nde tecrit altında tutulan isimlerden Veysi Aktaş'ın ablası Sabiha Aslan, 80 milyonun karşısına çıkıp tecridin kaldırıldığı açıklayan Adaket Bakanı'na seslendi: "Bir mahcubiyet yaşıyor musunuz?" 

 

İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde 22 yıldır tutuklu bulunan PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin son bulması talebiyle 27 Kasım’da cezaevlerinde başlatılan açlık grevi eylemi 23’üncü gününe ulaştı. Öcalan’la birlikte 15 Mart 2015 tarihinde İmralı'ya sevk edilen Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım ve Veysi Aktaş da aynı tecrit uygulamalara maruz durumda. 

 

İmralı’daki yakınları ile en son 2 Mart 2020’da görüşen ailelerin o tarihten bu yana yaptığı 39 başvuru reddedildi. 7 Ağustos 2019 tarihinden bu yana müvekkilleri ile  görüştürülmeyen avukatları ise 133 kez Bursa Cumhuriyet Başsavcılığına başvuruda bulundu ancak bütün başvuruları reddedildi.

 

Bu tutuklulardan Veysi Aktaş, İmralı'ya sevk edildiği tarihten bu yana ailesiyle sadece 5 Haziran, 12 Ağustos 2019 ve 2 Mart 2020 tarihlerinde yüz yüze ve 27 Nisan’da da telefonla görüşebildi. 

 

Aktaş ve diğer isimlerin durumunu merak eden ablası Sabiha Aslan, İmralı’da sürdürülen hukuksuzluk hali ve buna karşı cezaevlerinde başlatılan açlık grevlerine dair konuştu.

 

‘YASAKLAR TAMAMEN KEYFİ’

 

Aylardır görüşemedikleri kardeşine gönderdikleri mektupların bile gidip gitmediğini bilmediklerini dile getirerek sözlerine başlayan Aslan, kardeşinden de kendilerine mektup gelmediğini belirtti. İmralı Cezaevi'nde bulunan tutukluların hiçbir şekilde yüz yüze ve telefon haklarını kullanamadığını kaydeden Aslan, uygulanan tecrit ve görüş yasaklarının tamamen keyfi olduğunu ifade etti. 

 

İmralı'da uygulanan tecridi, “zulüm” olarak nitelendiren Aslan, "İmralı'dan gelen mesajlar önemli, Kürtler ve Ortadoğu halkları için manası büyük mesajlar. Bu yüzden bu tecrit uygulanarak, kimsenin bir şeyin farkında olmasını istemiyorlar" dedi.

 

'ADALET BAKANI ÖZÜR DİLEMELİ'

 

Tecrit uygulamasının son bulması için cezaevlerindeki PKK’li ve PAJK’lı tutuklularca başlatılan açlık grevine değinen Aslan, tutukluların bazılarının yıllardır cezaevine tutulmaları ve daha önce girdikleri açlık grevlerinden kaynaklı çeşitli hastalıklara yakalanmış durumda olduklarını hatırlattı. 

 

"Bu insanlar zaten cezaevlerinde, sağlıkları yerinde değil, bir şeylerin düzelmesi için bu insanların canlarını ortaya koymaları mı gerekiyor. Bu devlette kanunlar yok mu?" diye soran Aslan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Küçük bir çocuk bile bir yalan söyleyip, yalanı ortaya çıktığında utanır. Adalet Bakanı 80 milyonun karşısına çıkıp tecridin kaldırıldığına dair bir açıklamada bulundu. Ancak söylediği şeyde en ufak bir gerçeklik yok. Acaba bu insanlara karşı bir mahcubiyet yaşıyor mu? 'Böyle bir şey söyledik ama yerine getirilmedi' deyip, bu insanlardan özür dilemeliydi."

 

Aslan, açlık grevine giren tutukluların karşı karşıya bulunduğu hayati risk nedeniyle endişe içerisinde olduğunu da dile getirdi. 

 

TECRİT HER YERDE

 

İmralı'da uygulanan her zulmün aslında Kürt halkına uygulandığını vurgulayan Aslan, Kürt halkının da bunun farkında olduğunu, bu yüzden kimsenin evinde rahat oturamadığını söyledi. Aslan, "Sadece Kürtlere de değil, herkesin üstüne uygulanan bir tecrit durumu söz konusu. Türkiye istediği kadar reddetsin; Abdullah Öcalan'ın fikir ve felsefesi bütün dünyayı etkiliyor, hepimiz bunu biliyoruz. Sayın Öcalan'ın fikirlerinin bile cezaevinden çıkmasını istemiyorlar. Çünkü halk onun fikir ve sözleriyle büyüyor ve güç alıyor. Öcalan'ın söylediği sözlerin tamamı barışa dair, insanların iyi yaşaması için söylediği sözlerdir. Söylemleri sıradan insanların söylediği şeyler değil, yerinde ve doğru şeylerdir" diye konuştu.

 

DESTEK ÇAĞRISI

 

Duyarlı tüm kesimlere açlık grevi eylemcilerine daha fazla destek verme çağrısında bulunan Aslan, tecridin kırılması için ne gerekiyorsa yapılması gerektiğini kaydetti. Aslan, "Tutukluların taleplerinin bir an önce yerine getirilmesi ve açlık grevleri sonlandırılmasını umut ediyoruz. Cezaevinde bulunan yakınlarımızla görüşme sağlanır onlarla umarım iletişime geçebiliriz" dedi.

 

MA / Cengiz Özbasar -Fahrettin Kılıç