Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel, cinsel istismara maruz kalan kalan engelli kadın ve çocukların yaşadıkları sorunların araştırılması için Meclis Genel Kurulu'na araştırma önergesi verdi. Önergede, Türkiye’de taciz ve tecavüz vakalarının her geçen gün arttığına işaret edilerek, bu saldırılara en fazla maruz bırakılan kesimlerden birinin engelli kadınlar olduğu vurgulandı. 

 

DAHA ÇOK ŞİDDETE UĞRUYORLAR 

 

Engelli kadınların karşılaştıkları birçok güçlüğün yanında; fiziksel, duygusal ve cinsel her türlü istismara da maruz bırakıldıklarına yer verilen önergede, engelli kadınların cinsel şiddete uğrama oranlarının engelli olmayan kadınlardan daha fazla olduğu belirtildi. 

 

Engelli kadınların genel olarak uğradıkları cinsel şiddeti söylemekten kaçındığına dikkat çekilen önergede, “Bakım verene bağımlı olması, kimi zaman kendini koruyacak fiziksel yeterliliğinin olmaması, cinsel saldırıda bulunanı açıklayamaması, kendini ifade etmede güçlük çekmeleri gibi nedenlerle cinsel şiddet gizli kalmaktadır. Yapılan çalışmalarda engelli kadınlar arasında özellikle gelişimsel sorun yaşayanların (yüzde 75) ve fiziksel engellilerin (yüzde 55) daha çok cinsel şiddete maruz kaldıkları belirtilmektedir” denildi.

 

Önergede, engelli kadın ve çocuklara yönelik basında yer bulan kimi cinsel istismar vakalarına da yer verildi. Bunlardan bazıları; 2019 Eylül ayında Diyarbakır’da bir taksi şoförünün bir çocuğa cinsel istismarda bulunması, 2019 Haziran ayında İstanbul Kartal’da bir otoparkta bir adamın 13 yaşındaki bir çocuğu taciz etmesi, 2020 Eylül ayında Kocaeli Kartepe ilçesinde 20 yaşındaki zihinsel engelli bir kadının 6 kişi tarafından cinsel saldırıya uğraması, 2020 Ağustos ayında Antalya’da yüzde 60 zihinsel engelli bir kadının aynı iş yerinde çalışan bir adam tarafından tecavüze uğraması ve hamile kalması oldu.

 

'GEREKLİ POLİTİKALAR ÜRETİLMELİ’

 

Taciz ve tecavüzün bütün kadınları ve çocukları tehdit eden bir erkek şiddeti türü olduğunun altı çizilen önergede, “Engelli kadın ve çocuklar, başlarına gelenleri fark edememesi, yaşadıklarını anlatamaması gibi sebeplerden kaynaklı çok daha travmatik bir halde oldukları bilinmektedir. Maalesef ki bu konuya dair spesifik olarak yapılan çalışmalar bulunmamakta ve kadın ve çocuklar erkeklerin bu saldırılarına açık bir pozisyonda yaşamlarını devam ettirmeye çalışmaktadır. Bu durumların ortadan kaldırılabilmesi için hükümetlerin toplumsal cinsiyete özgür politikalarında engelli bireyleri de gözeterek tedbirler alması, politikalar üretmesi hayati bir rol oynadığı” belirtilerek, Türkiye’de engelli kadın ve çocuklara yönelik bu saldırıların araştırılması ve gerekli politikaların planlanıp hayata geçirilmesi için meclis araştırma komisyonu kurulması talep edildi.