DBP: Halkımız oylarına sahip çıksın

img

DİYARBAKIR - DBP Eş Genel Başkan Yardımcısı Hacer Özdemir, bu sürecin tek umudunun HDP olduğunu belirterek, halkı oylarına sahip çıkmaya çağırdı.

Eş Genel Başkanları Sebahat Tuncel ve Mehmet Arslan ile birlikte binlerce üye ve yöneticisinin tutuklu olduğu, 102 belediyesinden 94’ne kayyum atanan, çok sayıda belediye eşbaşkanının tutuklu olduğu Demokratik Bölgeler Partisi’nin (DBP) Eş Genel Başkan Yardımcısı Hacer Özdemir, halka sandıkların sahiplenmesi yönüne çağrıda bulundu. 
 
7 Haziran 2015 genel seçimleri ile 24 Haziran seçimleri arasındaki atmosferi kıyaslayan Özdemir, “Bölgede yaşananlar, ardından AKP’nin kaldırmakla övündüğü OHAL sürecinin, sıkıyönetim uygulamalarını aratmaması, siyasi partilerin eşbaşkanlarının tutuklanması, belediyelerimize atanan kayyumlar, özetle İmralı Adası’nda ağırlaştırılmış tecrit uygulamasıyla Türkiye açık cezaevi haline getirildi. Bir yandan herkesi mağdur eden diğer yandan herkesi kendine düşman eden bir süreci başlattı” dedi. 
 
‘SEÇİM ÇALIŞMALARINI HALK YÜRÜTTÜ’
 
Alanlarda 7 Haziran atmosferinin hakim olduğunu dile getiren Özdemir, “HDP, inançların, kadınların, gençlerin kendini bir arada gördüğü bir projedir. Eş Genel Başkanlarımızdan yöneticilerimize rağmen binlerce çalışanımız tutuklu. Tüm bunlarla birlikte OHAL ve baskı ortamına rağmen seçim çalışmalarında büyük bir coşku var. Seçim çalışmalarını bizzat halkın kendisi yürütüyor. Bunun için 24 Haziran seçimleri 7 Haziran seçimlerinden daha önemlidir. Yeni dönemi milletvekili sayısı elde etme süreci değil, halkların faşizmi yenme sürecidir. O nedenle bu kadar baskı var, provokasyonlar var. Halkın HDP’yi sahiplenmesi takdire şayandır” diye konuştu.
 
‘PROVOKASYONLAR GİDİŞATIN PANİĞİDİR’
 
AKP’nin HDP’yi baraj altında bırakmak için her türlü yola başvurduğunu ifade eden Özdemir, şunları söyledi: “Bu dönem en çok Tansu Çiller ve Mehmet Ağar’dan medet umuyorlar. Buradan bakılırsa, bu provokasyonlar, yaşadıkları korkuların bir parçası olduğunu görüyoruz. Bu korku onları hapsetmiş. Suruç provokasyonu normal olarak ele alınabilecek bir durum değil. Bu İŞİD’vari bir süreç. Bu durum sadece Kürt halkı ve Suruç halkını ilgilendiren bir durum değil. CHP’yi de, Saadet Partisi’ni ilgilendiren bir durum. Bu sürecin aydınlatılması için herkes harekete geçmeli.” 
 
Suruç’ta yaşanan provokasyonun AKP’nin panik halinde olduğunu ve bunu “gidişatın paniği” olarak değerlendiren Özdemir, seçmenleri provokasyonlara karşı sağduyulu olmaya çağırdı. 
 
Halkın sandıkları koruması gerektiğini vurgulayan Özdemir, “Bu süreç halkların özgürlüklerinin sağlanması ve demokrasinin sağlanmasıdır. Bu sürecin tek umudu HDP’dir. Bu nedenle HDP’nin oylarına sahip çıkmak, halkların özgürlüğünün umududur” şeklinde konuştu.