Demokratik Kurumlar Platformu, Êlih'te PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğünün sağlanması, Kürt sorununun demokratik çözümü talebiyle “Demokrasi ve Özgürlük” mitingi düzenledi. Kürdistan’ın birçok şehrinden demokrasi ve özgürlük talebiyle yola çıkanlar, miting alanında attıkları sloganlar ve verdikleri mesajlarla muhatabın İmralı olduğunu gösterdi. 

 

‘BARIŞIN MUHATTABI ÖCALANDIR’

 

Kayyımların son bulması için mitinge katıldığını belirten Meryem Aktaş, “Kayyımları istemiyoruz. Gülistan başkanımızın bu kenti yönetmesini istiyoruz. Etrafımızda panzerler olmasın. Kürt halk önderinin üzerinde yürütülen bu tecridin sona ermesini Abdullah Öcalan ve tutuklu siyasetçilerimizin serbest bırakılmasını ve savaşın son bulsun istiyoruz. Herkesin bu yapılanlara karşı ayağa kalkıp, artık yeter demesi gerekiyor” dedi. 

 

Tecridi birlikte mücadele ederek kıracaklarını vurgulayan Emine Alkış, “Buraya gelen insanlar hem iradelerine sahip çıkmak için hem de Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerinde yürütülen tecride tepki göstermek için burada toplandı” dedi. Kürtlerin örgütlülüğünü güçlendirmesi gerektiğini kaydeden Emine Alkış, “Bütün Kürt halkına çağrımız: 4 parça Kürdistan’da ki annelerimiz el ele vermeli. Bu kötülüğe son vermeliyiz. Êlih de belediyeler de bizimdir” diye belirtti. 

 

‘BU TOPRAKLARDA BİZ YAŞIYORUZ’

 

İnsan hakları savunucularına seslenen Asya Tahir, “Burada yaşananlara kayıtsız kalmasınlar. Bizlerin iradesine atanan kayyımlar çözüm olabilir mi? Belediyelere kayyım atasa da fikirlerimizi bizim aklımızdan silemez. Bu topraklarda biz de yaşıyoruz.  Kayyım atanan belediyelerdeki belediye başkanlarını kendi irademizle seçtik. Kayyım atanan bizim irademizdir” diye konuştu. 

 

 Savaş istemediklerini ifade eden Asya Tahir, “100 yıl daha savaş sürse de sonunda barış olacak. Bu topraklarda sağlanacak barışın muhatabı Abdullah Öcalan’dır. Bizler artık çocuklarımızın ölmesini istemiyoruz” ifadelerini kullandı.

 

‘ÇÖZÜMÜN YOLU BELLİDİR’

 

Yaşına aldırmadan bastonundan destek alarak miting alanına gelen Ferha Akbulut, AKP hükümetinin yaptıkları ile Kürt halkının iradesini ayaklar altına almaya çalıştığını ancak Kürtlerinde buna karşı her yerde direndiğini kaydetti. Akbulut, belediyelerine kayyım atanmasını kabul etmediklerini belirtti. 

 

“Bunu iyi bilsinler, nerede olursak olalım direneceğiz” diyen Ferha Akbulut, “Ben elinde baston ile dolaşan bir kadınım buraya da bununla geldim. Elimdeki bastondan korkuyorlar. Benim gibi binlerce Kürt de direnmeye devam edecek.  İnşallah insan olmanın gerektirdiği görevimizi yapıp o kayyımları buradan def edeceğiz” dedi. 

 

Ferha Akbulut, Kürt sorununa yönelik MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin açıklamalarını şu şekilde değerlendirdi: “Bir yandan bizler el uzatıyoruz onlar kabul etmiyor diyorlar bir yandan da Kürtlerin başına her türlü oyunu getiriyorlar. Bugün vicdan namına bir şey kalmamış onlarda cezaevlerinden cenazelerimiz çıkıyor. Nasıl olacak? Muhatap Başkandır, İmralı’dır. Kürt halkının önderi o dur. ‘Gelin elinizi uzatın diyor’ Kürt, Türk, Arap ne olursa olsun bir araya gelsin. Çözümün yolu bellidir.” 

 

2 AYLIK BEBEĞİYLE ALANDA

 

2 aylık bebeğiyle Êlih'te gerçekleşen "Özgürlük ve Demokrasi" mitingine katılan Neşe Aktaş, "Kayyımlar halkın iradesine yapılan bir gasp, haksızlık ve hukuksuzluktur. Bu haksızlık karşısında da daim alanlarda olacağız. Bu kayyımı asla kabul etmiyoruz, belediyeleri geri alana kadar da mücadelemiz devam edecek" dedi.

 

İktidarın çözüm noktasında samimi olmadığını ifade eden Neşe Aktaş, "Bu yaklaşımlar halkı oyalama ve darbe vurma girişimleridir. Kimse bizi ‘Abdullah Öcalan meclise gelsin’, barış süreci sözleri ile kandırmasın. Biz biliyoruz: Bunların hepsi oyun. Bu gün 2 aylık bebeğimle geldiğim eyleme tüm çocuklarımı da alır yine alanlarda olurum. Biz önderliğimizin avukatlarıyla ve ailesiyle görüştürülmesini ve biran önce bırakılmasını istiyoruz. Yani muhatap İmralı’dır. Yani bir barış sürecinin olması için Öcalan'ın özgür olması gerekiyor. Çünkü bu gün belediyeleri gasp eden yarın evlerimizi gasp eder" ifadelerini kullandı. 

 

‘HANİ KARDEŞLİK?’

 

“Özgürlük ve Demokrasi" mitingine katılma amacının özgürlük, barış ve demokrasi olduğunu kaydeden Raife Can, tecridin kaldırılmasını talep etti. "Kendi haklarıyla alamadıkları belediyelere kayyım atıyorlar” diyen Raife Can, “Sözde kardeş olduğumuzu ifade ediyorlar. Hani nerde kardeşlik? Bir gün barış eli uzatıyorlar, bir kaç gün sonra belediyelere kayyım atıyorlar. Biz savaş istemiyoruz. Barışın olması içinde Sayın Öcalan'ın özgür olması lazım. Sayın Öcalan özgür olmadan barış olmaz. Sayın Öcalan, özgür oldu mu 1 hafta geçmeden barışta gelecektir” dedi.

 

Mitinge katılma amacın Kürt halkının iradesine yapılan gasp ve zulme karşı bir mücadele olduğunu kaydeden Bilal Özdemir, "Zulme sesiz kalan şeytandır" diyerek herkesi bu zulüm karşısında direnmeye çağırdı.

 

2 yaşındaki çocuğuyla birlikte mitinge katılan Hakan Türksoy, "Bizler kayyımı istemiyoruz. Kayyım Êlih’in huzurunu bozuyor. Çözüm süreci diyorlar bizde çözüm süreci istiyoruz. Bizler Sayın Abdullah Öcalan, Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın özgürlüğünü talep ediyoruz" dedi. 

 

‘TECRİT KIRILMALI’

 

Kürtlerin ne istediğinin 40 yılı aşkın süredir ortada olduğunu söyleyen Kamil Göktaş, şu ifadeleri kullandı: “Bin yıldır Kürt halkı olarak bu topraklarda yaşıyoruz. Ama bugün gelinen noktada bizleri varlığımızı kabul etmiyorlar. Bizler kimliğimizle yaşamak istediğimizi söylüyoruz: Dilimiz Kürtçe, yaşadığımız coğrafya ise Kürdistan’dır. Onlar bunu kabul etmiyor bizlerde onların söylediklerini kabul etmiyoruz. Bugün muhtardan tutun da en baştaki bizi yönetecek kişiyi kendimiz seçmek istiyoruz. Onlarda buna karşı çıkıp kayyımları atıyorlar. Kürt halkı artık eskisi gibi değil kendini tanıdı, iradesini haykırdı ve ne istediğini söylüyor. Bizlerde Anayasa’da resmi bir şekilde tanınmak haklarımızı güvence altına alınsın istiyoruz. Kürt halkının bir önderi var.  Halkın aydınları, öncüleri var. Tecrit kırılmalı, Kürt halkının üzerinde yürütülen tecritte, Kürt halk Önderi üzerindeki bu tecritte kırılmalı ki bütün özgürlük tutsakları serbest bırakılmalı.”

 

‘KÜRT HALKI GERİ ADIM ATMAYACAK’

 

Kürt halkının ne istediğinin açık olduğunu alanı dolduran kalabalığın çözümün adresi olarak İmralı’yı gösterdiğini ifade eden Göktaş “Halk alandan haykırıyor diyor ki ‘Önderim Abdullah Öcalan’dır’ bütün halkın söylediği budur. Bu saklı bir şey de değil her şey ortadadır. Bende buraya Riha’dan geldim. Xalfetî’ye de kayyım atandı. Bunun anlamı da stratejiktir. Bununla halka ‘Sizin Önderinizin doğduğu yere de kayyım atarım’ diyor bununla halka geri adım attırmaya çalışıyor ama Kürt halkı geri adım atmayacak. Her şekilde direnmeye devam edecek. Bu gerçeği bu alana bakarak görebilirler” şeklinde konuştu.

 

MA / Şirvan Şilan Çil - Heval Önkol