WAN - Wan’da halkla bir araya gelen DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, “7’den 70’e Türkiye’deki tüm halklar kayyıma geçit vermemelidir” derken DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, “Direnişi büyütelim kayyımları gönderelim” dedi.
Colemêrg Belediye Eşbaşkanı Mehmet Sıddık Akış'ın görevden alınarak yerine kayyım atanması Wan'ın Rêya Armûşê (İpekyolu) ilçesinde protesto edildi. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayandır'ın da aralarında olduğu heyet, halk buluşması ve esnaf ziyaretine katıldı.
Heyet, esnaf ziyaretinin ardında Musa Anter Park’ında Halk Buluşması’na katıldı. Buluşmaya Wan Büyükşehir Belediye eşbaşkanları ilçe belediye eşbaşkanlarının yanı sıra il, ilçe örgüleri ve çok sayıda yurttaş katıldı. Buluşmada, “AKP haksız, kayyım hırsız” , “İrademe dokunma” ve Kayyım defol” dövizleri taşınırken, “Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek, “Kayyım darbedir” sloganları atıldı.
‘ZULME KARŞI SONUNA KADAR DİRENECEĞİZ’
Halk buluşmasında konuşan DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, “5 gün öncesi AKP ve MHP tarafından kayyım atıldığı günden bu yana Kürtler başta olmak üzere dostları, barış ve demokrasi isteyen her kesim bu zulme karşı ayaktadır. Wan’ın direniş kentinden sesleniyoruz. Kayyımlarınızı tanımıyoruz ve kayyımlarınıza karşı duracağız. Kayyımın ne olduğunu biliyoruz. Kayyım Kürt dilini, kültürünü tanımadır ve nasıl tahrip ettiğini iyi biliyoruz. Aynı zamanda insan haklarını ayaklar altına aldı. AKP’nin ülkeye tek müjdesi savaştır, düşmanlıktır. Erdoğan iki gün önce yaptığı açıklamada ‘Colemêrg gibi devam edecek.’ Yani diyor ben Kürtlere zulmü ve düşmanlığı devam edeceğim. Bizlerde senin zulmüne karşı sonuna kadar direneceğiz ve irademize sahip çıkacağız” şeklinde konuştu.
‘KÜRTLER HER DEFASINDA KAYYIMA GEÇİT VERMEDİ’
Colemêrg Belediyesine 2016’dan bu yana 3 defa kayyım atandığını söyleyen Bayındır, “Her defasında Kürtler iradesine sahip çıkarak, belediyesini kayyımdan alıyor. Kürtler her defasında kayyımlara geçit vermiyor. Girdikleri yol demokrasi özgürlük yolu değil. İçişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, ‘Erdoğan ülke birliğini sağlıyor’ dedi. Oysa bu ülke birliği değil bu ülke birliği parçalıyor. Eğer biz onların bu siyasetine karşı durursak zaferimiz yakındır. Onlar artık çürümüş. Ya biz direnerek onları göndereceğiz ya da Kurdistan’ın her yerine kayyım atayacaklar. Bu nedenle 7’den 70’e Türkiye’deki tüm halklar onların bu siyasetine geçit vermemelidir” ifadelerini kullandı.
‘AKP-MHP İKTİDARINI YENİLGİYE UĞRATTIK’
Ardından konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, 31 Mart yerel seçimlerinde kayyımları da AK-MHP iktidarını da yenilgiye uğrattıklarını söyledi. İktidarın dejavu yaşatırcasına Kürt halkına üçüncü kayyım darbesini yaşattıklarını dile getiren Hatimoğulları, “AKP MHP iktidarı ortakları Ergenekon ittifakı JİTEM ittifakı el ele vererek Kürt halkının üzerinde siyasi basınç ve darbe uygulamaya devam ediyor. Kürt halkı, Van halkı sizlere soruyorum; bizler kayyıma geçit verecek miyiz? Van halkının Kürt halkının Türkiye halklarının kayyım karşısındaki tutumu tam da burada halkımızın verdiği mesajın ta kendisidir. Değerli halklarımız 31 Mart seçimlerinde bütün Türkiye’ye ve dünyaya vermiştir. İki şekilde vermiştir. Birincisi kayyım atanmış olan bütün belediyelerimizi tek tek kayyımcı darbeci anlayıştan ve bu iktidardan geri aldık. İkincisi ise yeni belediyeler ekledik ve AKP 22 yıllık iktidarı boyunca en büyük yenilgisini 31 Mart seçimlerinde almıştır. AKP gerilemektedir. Bu ittifak gerilemektedir. Bu ittifaktan cumhur ittifakından AKP’den medet uman kamu çalışanları, özellikle siz yolumuzu ikide bir kesen polisler, zannetmeyin ki bu devran size dönecek. Bu devran tersine dönüyor. Bu devran sizin işkence ettiğiniz halkın leyhine dönüyor” dedi.
‘KAYYIM YASAL DEĞİLDİR ANAYASADA YERİ YOKTUR’
Bu devranın artık işçilerin, emekçilerin ve Kürtlerin lehine döndüğüne dikkati çeken Hatimoğulları, şöyle konuştu: “Seçim sonuçlarında halk size Kürdistan da Türkiye kentlerinde de tarihi bir ders vermiştir. Bu dersin sonuçlarını iyi değerlendiremeyen AKP, Erdoğan ve Bahçeli şunu iyi bilmeli ki önümüzdeki seçimlerde siz tabela partisi olacaksınız. Zaten tabela partisi olmaya doğru hızlı adım atıyorsunuz. Çünkü zalimsiniz çünkü adaletsiz, 82 askeri anayasasını dahi uygulamayan çetevari bir yönetimsiniz. Yasalar çiğneniyor. Bakın kayyıma, TC anayasasında bir karşılığı yoktur kayyım yasal değildir. Kayyım adeta çetevari açık faşizm, açık otoriter rejimin padişahlarların, krallıkların döneminde dahi icra edilemeyecek kadar antidemokratik bir uygulamadır. Çünkü halk seçiyor belediye başkanlarını, belediye eş başkanlarımızı halk seçti. Kayyıma rağmen seçti. Gönderdikleri asker ve polis seçmenlerine rağmen seçti.”
‘YURTTAŞ, DEVLETİ NASIL CİDDİYE ALSIN’
İktidarın 10 binlerce asker seçmeni AKP kayyım rejiminin bir devamı olarak seçim döneminde dışarıdan getirip oy kullandırdığına değinen Hatimoğulları, Colemêrg halkının askere polise rağmen iradesini Dem Parti’den yana kullandığını ifade etti. Akış’ın halkın iradesi olduğunun altını çizen Hatimoğulları, “Mehmet Akış, görevden alındığı zaman yerine kayyım atandığı zaman, daha hakkında mahkeme kararı bile yoktu. Tıpkı Soylu’nun o çetevari yönetim tarzı gibi önce işi yapın kanun arkadan gelir misali hukuksuzluğun içinde kanunsuzluğun içinde bir kanunsuzluk daha yapmışlardır. Ve bu imzayı atan kimse, emin olun ki yargılanacaktır. Sadece halka hesap vermeyecek yargı önünde de hesap verecekler. Ve 10 sene sonra bir davayı yeniden diriltilerek daha hakkında karar olmadığı halde valiyi kayyım olarak atıyorlar. Aynı şeyi biz Van’da yaşadık. Van’da sevgili Abdullah Zeydan büyükşehir belediyesi eş başkanımıza memnu haklarını verdikleri iade ettikleri halde, resmi bir imza olduğu halde sanki o imza yokmuş gibi devlet kendini yalanlıyor. devlet kendi kağıdını ciddiye almıyor. Devletin ciddiye almadığı kağıdı yurttaş mı ciddiye alsın. Kendi yasasını ciddiye almayan devleti yurttaş nasıl ciddiye alsın. İşte bütün bunların tahribatını bu iktidarın kayyım rejimiyle hayata geçirmektedir. Şu bilinmelidir ki Mehmet Akış, Kürt halkının iradesidir.”
‘SEÇME VE SEÇİLME HAKKINI FAZLA GÖRÜYOR’
Kürt halkının kayyımlara, işkencelere, gözaltı ve tutuklamalara rağmen geri adım atmadığını sözlerine ekleyen Hatimoğulları, “Siz baskı yaptıkça halk daha çok bize sahip çıkmaktadır. Mehmet Sıddık Akış’a, Hakkariye ve DEM Partiye daha fazla sahip çıkmaktadır. DEM Parti burada, halk burada, kayyıma karşı halkın direnişi burada. Halkımız burada olmaya ve direnmeye devam edecek. Bugün AKP Kürdistan’da bir anket yaptırırsa ki biz seçim çalışmalarında bunu gayet açık bir şekilde gördük atadıkları kayyıma kendi seçmeni bile razı değil. Atadıkları kayyımlar kentleri berbat bir hale getirmiştir. Yaptıkları tek şey belediyenin ve yurttaşın hakkı olan para ve pulu çalmak, hizmet yapmamaktır. Çünkü Kürde seçme ve seçilme hakkını fazla görüyor. Çünkü Kürde diyor ki sen benim yurttaşım ve vatandaşım değilsin” şeklinde konuştu.
‘HER YERDE SONUNA KADAR DİRENECEĞİZ’
Hatimoğulları sözleri şu şekilde sürdürdü: “Bugün üçüncü kez kayyım atamayı hedefleyen, Hakkari’ye başlattıklarını Erdoğan’ın da verdiği mesajlardan anladığımız kadarıyla kimi yerlerde devam ettirmeye çalışacaklar. Ama şunu bilsinler ki bizler her yerde Hakkari’de Van’da Amed’te Mardin’de her yerde sonuna kadar direneceğiz. Kayyımcı anlayışa karşı direnmek faşizme karşı mücadele etmek demektir. Bu mücadelede yalnız değiliz. Bu mücadelede Türkiye’deki birçok aydının demokratın Türkiye’de devrimcilerin sosyalistlerin, sendikaların, demokratik kitle örgütlerinin siyaseten oldukça uzak olan siyasi partilerin desteğini almış durumdayız.”
‘AKP’NİN DEFTERİNİ HEP BERABER KAPATACAĞIZ’
AKP iktidarının devrinin kapandığını söyleyen Hatimoğulları, “AKP’nin defterini hep beraber kapatacağız. Türkiye’deki bütün kesimlerle. Kayyıma karşı demokrasiyi savunanlarla beraber AKP’nin defterini kapatacağız. Ve AKP, kayyım atayarak Türkiye’de erken dönemde elde edilmiş ve demokrasinin asgari koşulu olan seçme ve seçilme hakkını Kürdün elinden alarak demokrasiyi sadece toprağa gömmemiş demokrasinin üzerine beton dökmüştür. Biz o betonu dişimizle tırnağımızla sökeceğiz. Demokrasiye yepyeni bir hayat hep beraber vereceğiz. Türkiye ve Avrupa'daki bütün dostlarımızın kayyım konusundaki desteğini daha da büyümesi için direnişin kalesinden Van’dan bir kez daha çağrımızı yineliyoruz. Direnişi büyütelim kayyımları gönderelim kayyım atamalarına izin vermeyelim. Hep beraber bu dayanışmayı büyütelim. Biz şuna inanıyoruz dayanışarak örgütlenerek halkımızla birlikte kitlemizle beraber biz kayyımlara geri adım attıracağız. Atamaları engelleyeceğiz” dedi.
Konuşmalar ardından DEM Parti binasına kadar slogan, alkış ve zılgıtlar eşliğinde yürüyüş yapıldı.