TJA yerel seçim tutum belgesini açıkladı: Tek kurtuluş 'Jin jiyan azadî'

AMED - TJA, 31 Mart yerel seçimlerine dair açıkladığı tutum belgesinde, demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü paradigmanın hayata geçirilmesinin önemine vurgu yaparak, “ ‘Jin, jiyan, azadî’ felsefesinin başta kadınların olmak üzere tüm insanlığın ve doğanın tek kurtuluşu olduğunu göstermeye devam edeceğiz” dedi. 

Tevgera Jinên Azad (TJA-Özgür Kadın Hareketi), 31 Mart yerel seçimlerine dair tutum belgesini Sûr’da bulunan bir mekanda açıkladı. Açıklamaya, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) kadın milletvekilleri ile belediye eşbaşkan adayları ve çok sayıda kadın katıldı. Açıklamanın yapıldığı yere, Kürtçe “Jin, jiyan, azadî ile özgürlüğe doğru” pankartı asıldı. Açıklamayı TJA adına Nurcan Deli okudu. 
 
‘KADINLARIN POLİTİK TAVRI ORTAYA ÇIKTI’ 
 
Ön seçimlerin en geniş, örgütlü, toplumsal bileşenle gerçekleştirildiğine ve belediye eşbaşkan aday ile meclis üyelerinin belirlendiğine değinilen tutum belgesinde, yaşamın tüm hücrelerine tecrit uygulamaya çalışan tahakküm odaklarının radikal demokrasi hamlesiyle boşa çıkarıldığı belirtildi. 
 
Özgür kadın hareketi öncülüğündeki gerçekleşen bu radikal demokrasi hamlesinin motivasyon kaynağı olduğuna değinilen tutum belgesinin devamında şu ifadelere yer verildi: “Erkek egemen sistemin kadınsız siyaset kurgusuna karşı kadın yoldaşlarımızın hem adaylık süreçlerine hem de önseçim çalışmalarına bu denli yoğun katılımı politik bir tavır olarak gerçekleşmiştir. Ancak bu süreç kadın kurtuluş ilkelerimizden olan etik estetik yaklaşımımızın ve yurtsever ölçülerimizin pratiklerimize yansımasında zayıflamalar olduğunu da göstermiştir. Kürt kadınlar salt nicel çokluklarıyla değil dayandıkları paradigma ile zihniyetlerini de yaşamın, mücadelenin bütün katmanlarında esas haline getirme çabasını sürdürmek durumundadır.
 
 EKOLOJİK KADIN ÖZGÜRLÜKÇÜ FELSEFENİN ÖNEMİ
 
Şüphesiz devrim yaşayan, canlı bir süreçtir; en zorlu zamanlarda radikal demokrasiden taviz vermeyen örgütsel yapımız, mevcut eksiklikleri güçlü yoldaşlıklar ile eleştiri-özeleştiri mekanizmalarıyla, ideolojik güçlenme ve hiç kaybetmediği cesareti ile çözümleyecek, devrimi inşa etmeye devam edecektir. Mevcut motivasyonumuz, mücadelemizi koşulsuz bir biçimde özgür kadın değerleriyle ve yurtsever ölçülerle bütünleştirecek kudrete dönüşmelidir. Başta adaylarımız olmak üzere, seçim çalışmalarına devam edecek bütün kadın yoldaşlarımızın bu inançla mücadelelerini sürdüreceklerine güvenimiz tamdır. Mücadelemizin gerekçesi olan özgür bir yaşamı inşa etmek, yerellerin halkçı ve demokratik yönetimini esas almakta; bu esas toplumun tüm kesimlerine sorumluluk yüklemektedir. Ahlaki ve politik toplum için gerekli olan kendini yerelden yönetmek radikal demokrasinin pratikleşmesiyle hayat bulur. Yerelden yönetim anlayışı merkeziyetçiliğe karşı en güçlü alternatifken bunun gerçekleşmesi de demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü felsefe ile mümkündür. Kadın özgürlükçü bakış açımız ekolojik dengeyi korumayı, kültürleri ve kimlikleri özgür ifadeye kavuşturmayı, emeğin toplumsallaşmasını ve yoksullukla mücadeleyi içerir. Demokratik ulusun ön gördüğü çok dilli, çok kültürlü, çok kimlikli yerellerin inşası kadın özgürlük çizgisiyle hayat bulur.
 
SEÇİMLER PARADİGMANIN TOPLUMSALLAŞMASI İÇİN VİRAJDIR 
 
Bu anlamda önümüzdeki süreç salt bir seçim arifesi olarak değerlendirilmemelidir. Süreci, kadınlar, gençler, Kurdistan halkları, inanç grupları üzerindeki tecridi kırabilecek, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlayacak ve paradigmasını toplumsallaştıracak bir viraj olarak görme sorumluluğumuz bulunmaktadır. Bu sorumluluk, içinde tutulduğumuz tecrit sistemini doğru anlamayı ve kendini tahakküm odaklarının politikalarına göre konumlandırma eğilimden çıkmayı gerektirmektedir. Kürt kadınlar, Kurdistan halkları başta olmak üzere bütün dünya halkları için savunma pozisyonunu aşarak kurucu unsur haline gelmeli, kurduğu sistem özgür eş yaşamın sistemi olmalıdır. Toplumda özgürlük inancının filizlendiği her hücreyi denetleme, şekil verme, kapatma politikalarıyla tecrit sistemi içinde tutan, kadın kırımını yerleşik politikası haline getirmiş kapitalist modernite karşısında, demokratik modernite güçlerinin asli hedefi özgür eş yaşamın inşasıdır. Bunu gerçekleştirmenin yolu ise özgür kadın ve özgür erkek kimliklerinin açığa çıkarılması, özgür kadın ve özgür erkek arasındaki ilişkiden başlayarak yaşamın bütün bileşenlerinin özgür, eşit ve özerk birlikteliğinin gerçekleşeceği zemini inşa edebilmektedir. Bu zemin mahallelerden, köylere, kentlere doğru örgütlenecek toplumsal damarların özgürlükçü-demokratik yerel yönetimlerin eşbaşkanlık uygulamasıyla mümkündür.
 
EŞBAŞKANLARIN TUTUMU
 
Eşbaşkanlık uygulamasını kadınların ve erkeklerin özgür eş yaşam sisteminin yönetimsel faaliyetlerinin tamamını istisnaya yer vermeksizin bütünlük ve birliktelikle yürütmesi olarak ifade edebiliriz. Meclislerin tamamının özgür düşünce ve irade ile belirlediği, temsilci olmanın ötesinde bütün meclislerin ortak aklının ve pratiğinin yansıması olarak bir kadın ve bir erkek eşbaşkan seçilir. Ancak onlar şahsında yönetim toplumundur, toplumsal olan açığa çıkarılmalıdır. Eşbaşkanlık kaba bir iş bölümü olarak ele alınamayacağı gibi inşa edilen kadınlık ve erkeklik rollerinden de arındırılmak zorundadır. Bu anlamda eşbaşkan adaylarımızın toplum karşısındaki uslüp, tavır, yöntemleri kadar bireysel yaşamları ve yaklaşımları da toplumsal olmak zorundadır. Kürdistan sömürgedir ve sömürge Kürdistan’ın özgürleştirilmesi ancak mücadelenin bütün katmanlarında kapitalist moderniteden kopuşun mümkün olduğunu, sosyalist değerlerle, sınıfsız, sömürüsüz, kadın özgürlükçü yaşayarak gösterebiliriz. Bu dönemde de başta eşbaşkan adaylarımız olmak üzere bütün kadın ve erkek yöneticilerimizden beklentimiz bu olacaktır.
 
Binlerce yıldır erkek egemen zihniyetin kodladığı klasik erkeklik yönetimde, irade olma aşamalarında kadın düşmanlığını, kadını küçümseyen, kadını hazmedemeyen, kadınları birbirine düşüren pratiklerde kendini göstermektedir.  Eşit temsiliyet sistemine karşı çıkmak, kadınları tartıştırmak, yaratılan mücadele değerlerini ortadan kaldırmaya çalışmak, eşit temsiliyeti gereksiz görmek bireyci ve küçük hesapları olan kadın düşmanı zihniyetlerin ürünüdür. Somut pratikler ele alındığında eşit temsiliyet ilkesinin kurumsallaşamamasını, şekilsel kalmasını ve sorunlar yumağına dönüşmesini hedeflemek ancak demokrasi ve halk düşmanlığı olarak tanımlanabilir. Yönetim kademelerinde kimin imza atacağı, kimin resmi görüneceği, kimin hangi alanlarda sorumlu olacağı tartışmaları krize dönüşüyorsa zihniyetlerin iktidardan kopmadığı anlamına gelmektedir. Atılan o imza bir bireyin değil; halk tarafından seçilmiş ve irade olan meclisin yansıması olarak görüldüğünde kimin attığı anlamsız kalacaktır. Unutulmamalıdır ki eşbaşkanlık uygulaması ‘kadınla olmaz, yereller bunu kaldıramaz, kadın erkek ne fark eder’ gibi anlayışlarla mücadele ederek bu günlere gelmiş; halkımız tarafından sahiplenilmiştir. İktidar ve tahakküm temsilcilerinin binlerce yıldır ilk hedef aldığı kesimler kadınlar ve kadın yaratımları ise mücadeleyi kadın özgürlükçü esasta yürütme iddiamız da kesintisiz devam edecektir.
 
ÖZGÜR EŞ YAŞAM İLKELERİ OLMAZSA OLMAZ
 
Binlerce yıllık mirası ve son 50 yıllık mücadelesiyle Özgür Kadın Hareketi, kadınların özgün özerk varoluşunun garantisidir. Gücünü toplumsallığından alan hareketimiz, kadınların özgün özerk örgütlülüğünü özgürlükçü-demokratik yerel yönetim sistemimizde de en etkili şekilde işletecektir. Kadın daire başkanlıkları, müdürlükleri ve bunlara bağlı birimler yeni iktidar odakları yaratmak için değil aksine iktidarı, erkek egemen eğilimleri paramparça etmek içindir. Yeniden kuracağımız bu mekanizmalar arasındaki ilişkinin özgür eşyaşam ilkelerine; kadın özgürlükçü esasa, demokratik, yatay karar almaya dayanması olmazsa olmaz tutumumuzdur. Bu anlamda karşıtlıklar karşısında cins sevgisine ve yoldaşlığına dayalı, etik estetik ölçülerle hareket etmek esas yöntemimiz olmalıdır. Diğer tarafta yaşamı erkeklerle paylaştığımız gibi özgürlükçü-demokratik yerel yönetim mekanizmalarımızı da erkeklerle birlikte yürüteceğimiz gerçekliği bulunmaktadır. Erkeklerle kurulacak bütün ilişkilerin kadın özgürlükçü ilkelerden taviz verilmeksizin, karşıtlaşmalardan uzak, yoldaşlığa dayalı, etik estetik ölçülerle geliştirilmesi esas aldığımız tarzdır. Ancak özgür eşyaşamın özgürlükçü-demokratik yerel yönetim deneyimini inşa ederken büyük mücadeleler vererek bugüne gelen Özgür Kadın Hareketi’nin yarattığı değerleri sahiplenmenin, korumanın, büyütmenin tüm kadınların ve erkeklerin ortak sorumluluğu olduğu asla unutulmamalıdır.  
 
KADIN YOKSULLUĞUNA KARŞI DESTEK MERKEZLERİ
 
Tarihsel ve güncel anlamda karşılaştığımız saldırıların başında kadın emeğinin sömürülmesi vardır. Düşüncesinin, duygusunun, bedeninin toplamı olarak kadın emeğinin şiddet aracıyla, aralıksız sömürüldüğü sistem karşısında özgürlükçü-demokratik yerel yönetimlerin toplumun bütün bileşenlerini kadın özgürlükçü bakış açısıyla üretime ve ürettiklerini yönetmeye çağırması, bunun için uygun zeminler yaratması gerekir. Kadına yönelik şiddetin ekonomik, sosyal, psikolojik vb. bütün biçimleriyle sadece şiddet sonrasında hukuki, psikolojik, ekonomik destekler sunarak değil toplumun şiddetten arındırılmasını esas alan önleyici politikalarla ortadan kaldırılabileceği, yine yoksullaştırılan kadınlığa karşı üretici kadın kimliğinin açığa çıkacağı kooperatifleşme temel anlayışımızdır. Özgürlükçü-demokratik yerel yönetim sistemimiz önceki yönetim dönemlerimizde olduğu gibi bu dönemde de mahalle mahalle yaygınlaşmış kadın destek-dayanışma-üretim merkezleri kurarak ulaşılmadık tek bir kadın bırakmama hedefiyle hareket edecektir.
 
Kapitalist modernitenin inşa ettiği kadınlık karşısında kadın özgürlükçü bilgi, deneyim ve duygu ile tahakküm karşıtı, yatay, demokratik edimlerin özgürlükçü-demokratik yerel yönetimlerin bütün faaliyetlerine yedirilmesi gerekir. Kapitalist modernite ve uygulayıcısı ulus devlet gerçekliğini doğru çözümleme, kadın erkek ilişkileri başta olmak üzere egemene benzemeden mekanizmalar oluşturma ve bu mekanizmaları yönetme konusunda muazzam bir farkındalığın gelişmesi hedeflenmelidir. Bu anlamda ne büyükşehir, şehir, ilçe ayrımı ne de müdürlükler, daire başkanlıkları vb. şeklinde örgütlenen mekanizmaların birbirinden hiçbir surette ayrı, parçalı görülmemesi ortak zihniyetle, kadın özgürlükçe zihniyet ve pratikle yönetilmesi esastır.
 
ASİMİLASYONCU POLİTİKA ÇÖZÜMLENMELİ
 
Kendi düşünsel zenginliğimizin, politikalarımızın ve literatürümüzün derinliğine ve gücüne olan inancımızı sürekli diri tutmak, toplumda da bu yaklaşımı örgütlemek son derece önemlidir. Ulus devlet ve ulus devlet koalisyonlarının medya, teknoloji, moda, estetik politikalarıyla ya da hibe kuruluşlarının projecilik ile getirdiği modernizmin, bunun için inşa ettiği kadınlığın ve asimilasyoncu politikaların doğru çözümlenmesi, yönetimsel faaliyetlerde bu farkındalıkla hareket edilmesi gerekir. Kültürel asimilasyona karşı tahakküm odaklarının salt simetrik değil asimetrik olarak projecilik gibi sinsi, yavaş politikalarının her ne sebeple olursa olsun asıl iş, asıl kaynak haline getirilmesi engellenmeli, bu konuda dengeli tutum geliştirilmelidir.
 
Özgürlükçü-demokratik yerel yönetimler kültürel soykırımla karşı karşıya bırakılan Kürdistan halkının, Kürt kadınların ve kız çocukların asimilasyon karşısında kendi dilleriyle, kültürüyle, doğalarıyla buluşacağı, kültürünü inşa edeceği ve sürdüreceği en temel mekanizmadır. Kadın özgürlükçü yaklaşımla buluşmamış, bunun içinden yeşermemiş hiçbir politika ve pratiğe aman verilmemelidir. Kültürel kimlik bir bütün olarak görülmeli, bütün faaliyetler bu eksende örgütlendirilmelidir. Özgürlükçü-demokratik yerel yönetimler, tüm toplumsal kesimler içindir. Farklı yaş grupları, cinsiyetler, yaşam tarzları ve pedagojilerden gelenlerin demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü ilkelerden taviz vermeden kuşaklar arası aktarımı ve birlikteliği inşa edecek zeminler, çalışmalar açığa çıkarmak bu sebeple çok önemlidir.
 
AKADEMİLER KURULMALI
 
En büyük kaynağımız özgürlük eğilimini kaybetmemiş esnek zihinlerimizdir. Zihniyet devrimindeki en önemli rol özgürlükçü-demokratik yerel yönetimler bünyesinde kurulacak, dil, kültür, tarih, siyaset akademilerine düşecektir. İdeolojik gücümüz, cesaretimiz, deneyimlerimiz en büyük mirasımızdır. Bu anlamda hafızayı diri tutmak, deneyim paylaşımlarını sürekli hale getirmek, mücadele tarihini kendimizle başlatmamak gerekir. Köklü yerel yönetim deneyimimizi, tarihsel varlığımızı ve nasıl bir yaşam sorusuna verdiğimiz cevabı harmanlamak özgürlükçü-demokratik yerel yönetim planlamamızda da akademilerimizde de kıblemiz olmalıdır. Gündelik planlamaların, programsız yönetim biçimlerinin alışkanlık haline getirildiği tüketim toplumunun, erkek egemen ve kapitalist sistemin bütün öğretilmişlerine karşı esaslı bir dönüşüm yerel, demokratik, ekolojik yaşam ve kadın özgürlükçü bilgiye dayanan akademiler ile sağlanabilir. Aksi durumda, zihinsel yoğunlaşmaların yön vermediği yönetme pratikleri açığa çıkacak ve bu da köklü toplumsal dönüşümü sağlayamayacaktır.
 
Yürüttüğümüz mücadele tüm bu boyutlarıyla yeni yaşamın inşasını yerellerden enternasyonele akıtacak o nehrin yatağıdır. Yerellerin çeşitliliklerinin ve farklılıklarının, değişim ve dönüşümde ne denli etkili olabileceğini görerek, iddiamızın coğrafi sınırların ötesinde olduğunu da bu güce dayandırarak mücadele etmek, toplumsal sorumluluğumuzdur.
 
Özgürlükçü-demokratik yerel yönetimler için bir kez daha yola koyulduğumuz bu dönemde ‘jin, jiyan, azadî’ felsefesinin başta kadınların olmak üzere tüm insanlığın ve doğanın tek kurtuluşu olduğunu göstermeye devam edeceğiz. Demokratik dünya konfederalizminin, demokratik kadın konfederalizminin üzerine yeşereceği zemin, toprak olan özgürlükçü-demokratik yerel yönetim modelimizle, kapitalist modernitenin karşısında bir an durmaksızın kadın özgürlükçü, demokratik ve ekolojik yaşam paradigmasını Ortadoğu’daki ve dünyadaki tüm toplumsal mekanizmalara taşımaya devam edeceğiz.”
 
 
 

Diğer başlıklar

19/02/2024
14:11 'Sağlıkta şiddet yasası istiyoruz'
14:00 Kanun teklifi: Emeklilere yılda 3 defa 11 bin TL ikramiye verilsin
13:44 Amed’de zihinsel engelli bireyden haber alınamıyor
12:56 Afganistan’da heyelan: En az 25 ölü
12:27 Kısa vadede ödenmesi gereken dış borç 226,6 milyar dolara çıktı
11:16 Gemlik'te deprem
11:10 Yaşar Kırmızı 32 yıl sonra tahliye oldu
10:29 Tutsakların eylemi 85’inci günde
10:28 Gazeteci Ahmet’ten 118 gündür haber alınamıyor
10:04 Gazeteci Hesen: Türkiye’nin meselesi PKK değil Kürt düşmanlığıdır
09:55 Oyunculardan yasak tepkisi: Salon olmazsa sokaklarda oynarız
09:51 Bozan: ‘Büyük Özgürlük Yürüyüşü’ bir başlangıçtı
09:40 Göksoy: Kadın odaklı yerel yönetim eşbaşkanlıkla mümkün
09:08 ÖHD’li Özoral: Tecrit sürerken çözümden bahsedemeyiz
09:05 Elbistan'da 9 madenciye 13 yıldır ulaşılamadı
09:03 21 Şubat Dünya Anadil Günü: Kürtçe halen yasak
09:00 19 ŞUBAT 2024 GÜNDEMİ
08:59 Önce Kürtçe selam sonra bozkurt işareti
18/02/2024
23:58 ‘Dek û Dolabên Scapen’ oyunu sahnelendi
23:28 Halkevleri'nden MA'ya basın ödülü
20:00 Zeraq: Dil, bizimle bizden bir parçaya dönüşmeli
19:52 ‘Ölüm Uykudaydı’ oyunuyla açlık grevlerine dikkat çekildi
19:41 İsrail- Hamas savaşında son durum: Can kaybı 30 bine yaklaştı
19:33 Irak’tan tazminat ödemeyen Türkiye hakkında yeni bir dava
19:28 Hadi Amiri’nin 2 akrabası öldürüldü
17:57 Riha’da bir kadın katledildi
17:47 ‘Dünya Anadil Günü’ paneli: Türkiye’de dilsel bir soykırım yaşanıyor
17:01 Amedspor Kocaeli deplasmanında liderliğe yükseldi
16:45 6 kentte Adalet Nöbeti: Abdullah Öcalan'a özgürlük talebi
16:17 Maden ocağını işleten şirketin müdürü serbest bırakıldı
16:02 Bêrecûk'ta kitlesel büro açılışı
15:25 Êlih’te uyuşturucuya karşı açıklama
14:59 Wan’da Kürtçe için yürüyüş düzenlenecek
14:54 DEM Partili Kordu Licik'te: Tüm madenler kapatılsın
14:53 Katledilen gazeteci Kılıç mezarı başında anıldı
13:11 Yeni seçim müziği: Serfiraz bo DEM Partî
13:06 Madde madde DEM Parti'nin seçim beyannamesi
12:02 Maden ocağını işleten şirketin müdürü gözaltına alındı
11:33 DEM Parti'nin kadın seçim beyannamesinde neler var?
10:57 DEM Parti'den yeni bir kadın seçim müziği
10:40 DEM Parti'den kadın seçim beyannamesi: Eşit temsiliyeti savunan tek partiyiz
10:08 Jin dergi ‘anadil’ manşetiyle yayında
09:30 Cezaevlerindeki ‘özgürlük’ eylemi 84’üncü günde
09:29 KDP’nin alıkoyduğu gazeteciden 117 gündür haber yok
09:24 Tarım işçilerini taşıyan araç kaza yaptı: 15 yaralı
09:19 Kürtçe afişi engelleyen kayyıma tepki: Asimilasyon sürüyor
09:14 KNK Eşbaşkanı Murad: Türkiye yeni bir operasyon hazırlığında
09:09 Göçük alanına girmeleri engellenen ekolojistler: Örgütlenmeliyiz
09:07 Çocuklara Newroz hediyesi: Çand Ma
09:03 AKP’li belediyede aile şirketlerine milyonlarca liralık ihale
09:01 AKP’nin 248 adayından sadece 3’ü kadın
09:00 18 ŞUBAT 2024 GÜNDEMİ
17/02/2024
23:35 DEM Parti’den hareketli seçmenlere çağrı: Bizi ara seni sandığa götürelim
23:23 Avrupa kentlerinde 15 Şubat protestosu
23:02 ABD ve İngiltere Hudeyde’ye hava saldırısı düzenledi
21:15 Sokak hayvanları için çağrı: Hayvanları ölüm kamplarına tıkanlara oy yok
20:27 Êlih ve Şirnex’te 6 kişi tutuklandı
20:15 İstanbul’da anadil hakkı ve önemi tartışıldı
20:01 İstanbul’da ‘8 Mart’a Giderken Kadın Sağlığını Konuşuyoruz’ paneli
19:54 Köln’de yüz binlerin katılımıyla Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü talep edildi
19:14 İstanbul’da bildiri dağıtımıyla 8 Mart startı verildi
18:15 İstanbul Üniversitesi’nden Licik raporu: 20 milyon metreküplük kütle kaydı
18:03 Mersin Kadın Platformu: Medeni Kanun değişikliğine izin vermeyeceğiz
17:32 Facianın yaşandığı altın madeninin lisansı iptal edildi
17:00 ‘Demokrasi ve Özgürlük’ mitingi için bildiri dağıtıldı
16:55 Amed'te erkek şiddeti
16:37 Yaşam Evi Kadın Dayanışma Derneği: Eşitlikçi kentler istiyoruz
16:33 DEM Parti Dep ve Sarcon'da seçim büroları açtı
16:23 Bakırhan: Biz de helal seçmenlerimiz için mücadele edelim
16:16 Özgür Özel ile EMEP Genel Başkanı Seyit Aslan görüştü
15:43 Dr. Nevruz Uğur: Okulu terk eden çocukların yüzde 70’inin anadili ve eğitim dili farklı
15:28 Yüz binlerce insan Abdullah Öcalan için Köln’de buluştu
15:23 Adalet Nöbeti: Güçlü bir mücadele ağı oluşturulsun
15:19 İHD İzmir Şubesi: Gazetecileri cezalandırmaktan vazgeçin
15:09 İHD İzmir Şubesi: Maden faciasının sorumluları hesap vermeli
14:57 DEM Parti’den KESK’e ziyaret
14:28 ‘Hasta tutsaklar Keskin, Yıldız ve Karsu serbest bırakılsın’
14:21 Kışanak: Diyarbakır’dan Ankara’ya barış köprüleri kurmak için yola çıkıyoruz
14:13 Gözaltında kaybedilenlerin akıbeti soruldu
13:57 35'inci maddenin iptali istendi
13:39 DEM Parti 14 kentin adaylarını açıkladı: Ankara'da Kışanak ve Türkdoğan
13:31 Wan Büyükşehir Belediyesi kayyımı Kürtçe billboardları engelledi
13:24 Cumartesi Anneleri Karakoç’un faillerini sordu
13:17 Eğitim Sen'den şiddete tepki: Sorumlu yetkililerdir
13:13 DEM Parti'den 'Demokrasi ve Özgürlük Mitingi'ne çağrı
12:18 'Abdullah Öcalan’a özgürlük' kampanyasında yeni bir dönem başlıyor
12:11 TJA yerel seçim tutum belgesini açıkladı: Tek kurtuluş 'Jin jiyan azadî'
12:11 X Jinnews’in Kürtçe hesabını engelledi
11:40 Köprüye Öcalan posteri asıldı
11:23 Batan kargo gemisinde 2 mürettebatın cansız bedeni bulundu
11:16 Bursa’da 2 kişi tutuklandı
09:38 KDP yönetimi kayıp gazeteci için 116 gündür sessiz
09:37 Tutsaklar 83 gündür açlık grevinde
09:12 Licik’teki faciada 6 kişi tutuklandı
09:11 'Kemal Kılıç'ı katledenler Meclis'te AKP ile ittifak halinde'
09:10 Konak: Rusya’da muhalifler kendiliğinden ölmezler
09:09 Açlık grevindeki tutsaklara baskılar arttı
09:09 TMMOB Dêrsim İKK Sekreteri Beycan: Licik’te acil önlem alınmalı
09:08 Şirnex’in DEM Partili Eşbaşkan Adayı Saltan: Kentin gerçek sahipleri geri döndü
09:05 Kayyımlar Hezex’i parsel parsel sattı!
09:04 Hasta tutsak Zoraslan'ın kardeşi: Ölmelerini bekliyorlar
09:02 Şakar: Öcalan komployla çıkarıldığı Ortadoğu’ya düşünceleriyle döndü
09:00 17 ŞUBAT 2024 GÜNDEMİ
16/02/2024
23:59 Başsavcılık raporu: Anagold Madencilik asli kusurlu bulunmadı
22:06 İstanbul'da 2 kişi tutuklandı
20:58 AP’deki konferanstan çağrı: Abdullah Öcalan özgür olmalı
20:38 TGS’den gazetecilere ev hapsi verilmesine tepki: Adli kontrol cezaya dönüştü
20:01 Qral û Travis oyunu sahnelenmesine 1 saat kala yasaklandı
19:41 Erkan Baş Gebze belediye başkan adayı oldu
19:41 Eğit-Der 36’ncı kuruluş yıldönümünü kutladı
19:15 Hakan Fidan, Neçirvan Barzani ile görüştü
19:10 30 yıllık ağır hasta tutsak Yaşa’nın infazı 6 ay durduruldu
19:07 Licê’de gözaltına alınan 3 kişi tutuklandı
18:55 ‘Maden alanları yağma alanı olmaktan çıkarılsın’
18:47 Serbest bırakılan gazeteciler: Özgür basın susturulamaz
18:29 DEM Parti Gençlik Meclisi’nden CPT’ye mektup
18:24 Bir öğrencinin KYK yurdunda intihar ettiği iddiası
18:16 Amed’te ‘Edebiyat ve dil’ paneli
17:58 DEM Parti’nin Colemêrg’in Xirvate belde adayları belli oldu
17:30 TTB ve SES: Kanun teklifi toplum sağlığına zarar verecek
17:25 Wan belediye eşbaşkan adayları tanıtıldı: Kayyımları Kurdistan’dan göndereceğiz
17:05 Adalet Nöbeti: Öcalan'ın özgürlüğü için mücadelemiz sürecek
17:03 DEM Parti’den Çöpler Maden raporu: İliç Türkiye’nin Çernobil’i olmuştur
16:16 Sevda Kuş boşandığı polis tarafından katledildi
15:54 Selin vurduğu Antalya için 'afet alanı ilan edilsin' talebi
15:37 Gazetecilerin hakimlik ifadeleri başladı
15:33 Rus muhalif siyasetçi cezaevinde yaşamını yitirdi
15:03 Erdoğan: Biz varsak doğalgaz var biz yoksak doğalgaz yok
14:34 Hasta tutsak Muhlise Karagüzel açık kalp ameliyatı oldu
14:32 DEM Parti’den siyasette eşit temsiliyeti sağlamak için önerge
14:31 İstanbul’da 21 Şubat paneli düzenlenecek
14:24 SGDF'li Polat gözaltına alındı
14:10 İstanbul Barosu’ndan Murat Kurum hakkında suç duyurusu
13:55 İşçilere 4 gündür ulaşılamadı
13:52 Amed’de gözaltına alınan 11 kişi serbest
12:25 22'nci Uluslararası Film ve İnsan Hakları Forumu’nda gündem Orta Doğu
12:20 Savcı ifadelerini almadığı gazeteciler için tutuklama talep etti
11:44 Üçüncü Kürt Konferansı sona erdi: Diplomatik kanalları harekete geçireceğiz
11:20 Sanatçılardan 17 Şubat çağrısı
11:09 DEM Parti'nin 21 Şubat programı belli oldu
11:05 Ailelerden İmralı başvurusu
11:01 İl il, ilçe ilçe yankılanan talep: Abdullah Öcalan'a özgürlük
11:00 RTÜK Başkan Yardımcısı görevini bıraktı
10:36 Jeoloji mühendisi Alan'dan 'çevre felaketi' uyarısı
10:35 Gözaltındaki gazeteciler savcılığa sevk edildi
10:14 DEM Parti 21 Şubat Anadil Günü’nde sokağa çıkacak
09:21 Gazeteci Ahmet’ten 115 gündür haber yok
09:19 Tutsakların eylemi 82’nci günde
09:18 Belediyeyi aile şirketine çeviren AKP'li Tosun yeniden aday
09:13 30 yıllık tutsak: Öcalan’ın özgürlüğü daha fazla gündem olmalı