İSTANBUL - Tutuklu gazeteci İbrahim Karakaş, tüm haklarının engellendiğini ve Newroz kutladıkları için haklarında disiplin soruşturması başlatıldığını aktardı.
Adana Kürkçüler F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan Yeni Yaşam Gazetesi çalışanı İbrahim Karakaş, maruz kaldıkları hak ihlalleri, keyfi uygulama ve baskıları Mezopotamya Ajansı'na (MA) gönderdiği mektup aracılığıyla aktardı. Cezaevlerindeki tüm keyfi uygulamalara karşı hukuki ve diğer tüm girişimlerin sonuçsuz bırakıldığını belirten Karakaş, kamuoyunun tepkisizliğini eleştirdi. Halk ihlallerinin keyfi uygulamalar nedeniyle her geçen gün arttığını kaydeden Karakaş, “Hayati bir boyuta ulaşmış olan tedavi hakkımız fiilen ortadan kalkmış durumdadır. Cezaevinin tamamen ideolojik, Kürt kimliğimize ve siyasi tutsaklığımızdan ötürü düşmanca yaklaşımından dolayı 2 yıla yakın bir süredir hastane sevklerimiz ‘Ağız içi arama’ dayatmasını kabul etmediğimizden dolayı fiilen engellenmiştir. 3 ila 6 ayda bir genel kontrollerin yapılması gerektiği yasalarda yer almasına rağmen bırakalım bu rutin süreçteki kontrollerimizi, kronik ve ağır rahatsızlıklarımız için bile hiçbir şekilde hastaneye götürülmemekteyiz” diye belirtti.
‘ZAMANA YAYILAN ÖLDÜRME POLİTİKASI’
Aynı koğuşta bulunduğu birçok tutuklunun 25 ila 30 yıla yakın bir süredir cezaevinde olmasından ötürü ağır kronik rahatsızlıklarının bulunduğunu aktaran Karakaş, cezaevi reviri tarafından “Acil” sevklerin kısıtlandığını kaydetti. Karakaş, var olan uygulamaların tedavi hakkı gibi savunma haklarını da ellerinden aldığını belirtti. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın imzasıyla 3 Ocak’ta yayımlanan "Sürekli Hastalık, Sakatlık ve Kocama Sebebiyle Kişilerin Cezalarının Hafifletilmesi veya Kaldırılması Hakkında İşlemler" genelgesine işaret eden Karakaş, “Zamana yayılan öldürme politikasına maruz bırakılmaktayız. İşkence politikası bulunduğumuz cezaevinde de artmaktadır. Konu ile ilgili bizzat bakanlığa yazmamıza rağmen etkin bir soruşturma yürütülmemesi cezaevi personelini cesaretlendirmektedir. Özellikle de çıplak aramaya dair yaptığımız suç duyuruları işleme konulmamaktadır” ifadelerini kullandı.
TEDAVİ VE SAVUNMA HAKKI
Çıplak aramaya karşı direndikleri zaman işkenceye maruz kaldıklarını aktaran Karakaş, yanı sıra anadilde savunma haklarının engellendiğini belirterek, şunları ekledi: “Talep ettiğimiz ana dilde savunma hakkı kabul edilmemektedir. Böylece Anayasal hak olan savunma hakkı tanınmadan cezalar onanmaktadır.” Newroz kutladıkları için haklarında disiplin soruşturması başlatıldığını aktaran Karakaş, bu soruşturmanın üst sınırdan cezalarla sonuçlandığını kaydetti.
Karakaş, devamında şunları belirtti: “Cezaevi iradesine yaptığımız tüm başvurular cevapsız bırakılmakta, infaz hükümlerine dair yaptığımız başvurular işleme alınmamaktadır. Yine ziyaretçi görüş hakkı bir buçuk saate çıkarılmasına rağmen aileler uzaktan gelmesine rağmen bir saat ile sınırlandırılmaktadır. Başta tedavi hakkı olmak üzere en insani haklara ulaşma hakkımız Türkiye'nin de taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, tüm yasa ve mevzuata rağmen ideolojik olarak çiğnenmektedir. Tedaviye erişim hakkı giderek ciddi bir boyuta ulaşmakta ve olumsuz sonuçlara davetiye çıkarmaktadır. Koşulların düzeltilmesi için duyarlılığın gösterilmesini istiyoruz.”