AMED - Geliyê Godernê direnişinin efsaneleşen ismi Şeyh Fexrî Bukarki’nin torunu Şeyh Medenî Bukarkî, 14 Mayıs seçimlerinde ailesiyle birlikte Yeşil Sol Parti’yi destekleyeceklerini açıkladı. 

 

Cumhurbaşkanı ve Genel Seçimler yaklaştıkça, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi’ne (Yeşil Sol Parti) toplumun farklı kesimlerden destek gelmeye devam ediyor. Partiye desteğini açıklayan kesimlerden biri de Dicle Nehri’nden Murat Nehri’ne kadar geniş bir bölgeyi kapsayan, Kürtlerin mücadelesinde direnişiyle birçok kilama konu olan Felekbez’in süvarisi Şeyh Fexrî Bukarki’nin ailesi oldu. 

 

Şeyh Seîd ve Agirî direnişinin komutanlarından İhsan Nuri’nin yol arkadaşı Şeyh Fexrî Bukarki’nin torunu Şeyh Medeni Bukarkî, dedelerinin direniş mirasından geldiklerini ve 14 Mayıs seçimlerinde oylarını direniş geleneğinden gelen Yeşil Sol Parti’ye vereceklerini açıkladı.

 

DEDESİNİN MİRASINI SÜRDÜRÜYOR

 

Dedesi Şeyh Fexrî’nin direnişini anlatan Medenî Bukarkî, Amed’in Bismîl ilçesinin Qamişlo köyünden Nakşibendi tarikatından Şeyh Yusuf’un torunu olduğunu ve geçen yüzyılda ailesinden idam ve sürgün edilenlerin olduğunu söyledi. 

 

Dedelerinin tarih boyunca bu topraklarda yaşanan sorunlara kayıtsız kalmadığını dile getiren Bukarkî, “Dedelerim, toplumda yaşanan sorunlara çözüm olmaya çalışıyordu, torunları olarak ben de onlardan aldığım bu mirasla, sorunların çözümü için çaba ve arayış içindeyim” diye konuştu.

 

ÖCALAN’IN MEKTUBUNDAN SONRA…

 

Geçmiş yıllarda farklı siyasi partilerde yer aldığını aktaran Bukarkî, “2007’de Cumhuriyet Halk Partisi’nden (CHP) Diyarbakır Milletvekili adayı oldum. 2012’de ise CHP Diyarbakır İl Başkanı oldum. Siyasi fikirlerimizin uyuşmadığını fark ettim. Çünkü CHP’nin resmi ideolojinin bir uzantısı ve ülke sorunlarının bu noktaya gelmesinde en büyük etkene sahip olduğunu anladım. 2013 yılında Diyarbakır Newrozu’nda Sayın Abdullah Öcalan’ın mektubu okundu. Bu çağrı aynı zamanda tüm toplumun farklı kesimlerinin bir çatı altında siyaset yapması için bir davet niteliğindeydi” diyerek, davete icabet ettiğini söyledi. 

 

YEŞİL SOL PARTİ İÇİN ÇALIŞIYORLAR 

 

Bukarkî, sistem partilerindeki siyasi faaliyetlerine son vererek, milletvekili adaylığı için 2015'te Halkların Demokratik Partisi’nden (HDP), 14 Mayıs seçimleri için de Yeşil Sol Parti’den aday adaylığı başvurusu yaptığını ancak aday gösterilmemesine rağmen, “Ben mevki için değil, halka hizmet için varım” diyerek, bu kez Yeşil Sol Parti için çalışmaya başladığını dile getirdi. Bukarkî, “Zaten bizler halkımızın doğal vekilleriyiz. Amacım halkımıza ve milletimize nasıl hizmet ederiz. HDP’nin yeni yaşam projesi vaadiyle toplumu yeniden inşa etmek, ülkenin sorunlarına çözüm arayışında bulunma sorumluğu gereği içinde yer almam gerektiğini düşündüm” şeklinde konuştu. 

 

‘BAŞKA BİR PARTİYE OY GİTMEMELİ’

 

Bukarkî, aşiretine Yeşil Sol Parti’yi destekleme çağrısı yaparak, “Kim nerede yaşıyorsa, seçimlerde oylarını Yeşil Sol Parti’ye vermeli. Emek ve Özgürlük İttifakı’nı desteklememizin amacı da yeniden demokratik Türkiye’yi inşa etmek, toplumsal barışı sağlamak, toplumsal uzlaşıyı sağlamak, toplumun topyekûn sorunlarını çözebilecek ve güçlü bir parlamenter sistemi yeniden inşa etmek. Tarih boyunca Kürtler inkar edilmiş, katliam ve sürgünler yaşamışlar. Herkese buradan sesleniyorum; bu seçim ikinci cumhuriyetin başlangıcında aynı yanlışların olmaması için önemli. Demokratik ve özgür bireylerin olduğu, özgür bir ülkenin olduğu, sosyal devlet anlayışını oturtmak için, yeni yaşam projesinin hayata geçmesi için milletvekili seçimlerinde oyumuzu Yeşil Sol Parti’ye vermeliyiz. Yeşil Sol Parti’den başka tek bir oyumuz başka partiye gitmemelidir. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de oyumuzu Kemal Kılıçdaroğlu’na verelim” diye seslendi.

 

MALA BUKARKÎ KİMDİR?

 

Mala Bakurkî önderlerinden Şeyh Şemseddin, 1925 Şeyh Saîd direnişinde yer alır. Farqîn (Silvan), Hezo (Hazro) ve Pasûr (Kulp) cephesinin komutanlığını üstlenir. 1925 direnişi bastırıldıktan sonra Şeyh Şemseddin Amed’de, Şeyh Nureddin’de Harput İstiklal Mahkemesi’nde idam edilir. 

 

Şeyh Fexrî, 1927 Biçar Tenkil hareketine kadar direnir, daha sonra Suriye'ye geçer. Ardından 5 Ekim 1927’de Lübnan’a geçer ve burada Bihamdun kentinde Bedirxani ve Cemilpaşazadelerle birlikte Xoybun Cemiyeti’nin kuruluş toplantısına katılır. Bir yıl sonra çıkan af kanunuyla köyüne geri döner. Şeyh Fexrî baskılardan dolayı tekrar Suriye’ye geçer. 

 

Askeri bir güç kurar ve Ağrı direnişine katılır. Geliyê Godernê ve Newala Hesika Direnişi’nde yer alan Şeyh Fexrî Bukarkî, bu direnişte yer alan 17 arkadaşıyla birlikte 17 Ekim 1933’te yaşamını yitirir. Şeyh Fexrî Bukarkî ve arkadaşları toplu mezara defnedilir.