İSTANBUL - Cumartesi Anneleri’ne yönelik sert tutumun nedeninin AKP’nin faillerle uzlaşması olduğunu belirten İHD Genel Başkanı Eren Keskin, “İktidar değişse de değişmese de mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi. 

 

Cumartesi Anneleri ve insan hakları savunucuları, 27 Mayıs 1995 tarihinden bu yana gözaltında kaybedilenlerin akıbetini sormak ve faillerinin yargılanması için mücadelesini sürdürüyor. 1995-1999 yıllarında “Kayıplar son bulsun, kayıpların akıbeti açıklansın, kaybedenler bulunsun ve yargılansın” talebiyle Galatasaray Meydanı’nda eylemlerine devam eden Cumartesi Anneleri, 170’inci haftadan 200’üncü haftaya kadar polis saldırısına uğradı, anneler darp edilerek gözaltına alındı. 

 

Tüm baskı, gözaltı ve şiddete rağmen eylemlerinden vazgeçmeyen Cumartesi Anneleri’nin eylemi, 700’üncü haftasından bu yana ise İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun talimatıyla engelleniyor. 

 

AYM KARARI TANINMIYOR 

 

Tüm dünyayı etkileyen pandemi süreciyle eylemlerini online sürdürme kararı alan Cumartesi Anneleri’nin hukuk mücadelesi sonucu Anayasa Mahkemesi (AYM), 23 Şubat’ta Galatasaray Meydanı’ndaki polis ablukası için “ihlal” kararı vererek, yapılan başvuruyu haklı buldu. Ancak AYM kararı, ne Beyoğlu Kaymakamlığı ne İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü ne de valilik tarafından tanınmadı. Mahkemenin kararına rağmen polis ablukasının sürdüğü Galatasaray Meydanı’nda açıklama yapmak isteyen anneler ve insan hakları savunucuları ise 3 haftadır, engelleme, şiddet ve gözaltıyla karşı karşıya kalıyor.

 

Söz konusu durumla ilgili eylemin katılımcılarından İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Başkanı Eren Keskin, engellemelere dair değerlendirmelerde bulundu. 

 

Eren Keskin

 

SİVİL İTAATSİZLİK EYLEMİ 

 

Galatasaray Meydanı’nın yakınlarını kaybeden insanlar için 1995 yılından beri bir “Hafıza Mekanı” oluşturduğunu belirten Keskin, bu mekanın aynı zamanda kaybedilenlerin mezarlarının bulunması için bir umut olduğunu söyledi. Keskin, “Bu meydan, bu coğrafyada sivil itaatsizlik eylemleri içerisinde meşrutiyet kazanmış eylem biçimidir. Bu eylemi ve mekanı tüm toplum kabul etti. Bu meydan, büyük bir umudun mekanıdır. O nedenle kimse burayı terk etmek istemiyor. O kadar çok meşrulaşmış ki bütün dünyada bilinen bir sivil itaatsizlik eylemidir” dedi.

 

YARGI KARARINA POLİS ENGELİ 

 

İnsanların bu meydan için kararlı olduğunu dile getiren Keskin, yasak kararına karşı AYM kararına atıfta bulunarak, şunları söyledi: “Ne kadar haklı oldukları AYM kararıyla bir kez daha ortaya çıktı. AYM, Galatasaray Meydanı’nın yasaklanmasını bir ‘hak ihlali’ olarak tespit etti. Ancak Türkiye bir hukuk devleti olmadığı için devletin en yüksek yargı kurumunun aldığı kararı bir polis engelleyebiliyor. Tüm bunlara rağmen bu kararlılık sonuna kadar devam edecek.”

 

'AKP FAİLLERLE ANLAŞTI'

 

AKP iktidarının bugün Cumartesi Anneleri’ne karşı sergilemiş olduğu sert tutumun altındaki nedenin, yıllar önce kaybettirilen bu insanların failleriyle uzlaşmaları olduğunu ifade eden çeken Keskin, “Bir zamanların ‘Beyaz Toros’larının aktörleriyle yan yana geldiler. Örneğin; Mehmet Ağar ve Tansu Çiller. Bu isimler bugün iktidarla görülen kişiler. Bunlar artık iktidarın ortakları. İktidarın 15 yıl önceki söylemleriyle bugünkü söylemlerine bakarsanız, değişen çok şey oldu. O nedenle Cumartesi Anneleri onlar için bir tehlike haline geldi. Onlar değişti, fakat biz değişmedik. Biz halen bulunduğumuz noktadayız” diye belirtti. 

 

'EYLEM DEVLETİ SORGULATIYOR'

 

Cumartesi Anneleri’nin mücadelesine vicdanı olan herkesin ilgi duyduğunu ve bu ilginin devleti sorguladığını belirten Keskin, şöyle konuştu: “Çünkü bu kayıpların arkasında devlet var. Devletin kaybetme politikası var. O nedenle böylesine meşru ve toplum tarafından desteklenen bir eylemin yeniden yapılmasını ve gündeme gelmesini istemiyorlar. AKP kendisiyle aynı fikirde olmayan tüm kesimleri bastırmayı amaçlıyor. Ama Cumartesi Anneleri son derece kararlı, biz de bu kararlılık karşısında onları desteklemeye devam edeceğiz. Gözaltı araçlarında saatlerce o sıcağın altında kelepçeli bir şekilde bekletiyorlar. Kol kırma girişimlerine varan uygulamaları var. Aramızda yaşlı, hasta insanlar olmasına ve bunu söylememize rağmen bu uygulamalara devam ediyorlar. Sonuç alamayacaklarını biliyorlar. Kimseyi tutuklatamazlar, çünkü AYM kararı var. Sadece eziyet olsun diye insanları gözaltına alıyorlar.”

 

 İKTİDAR DEĞİŞSE DE DEĞİŞMESE DE…

 

14 Mayıs seçimlerine işaret eden Keskin, “Bir şeylerin değişmesi gerekiyor. Umudumuz bir değişimin olması. Tabi ki de ‘Üçüncü Yol’ dediğimiz, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın oluşturduğu Yeşil Sol Parti’nin güçlü bir şekilde Meclis’e girmesi hepimiz için bir umut kaynağı olacak. Muhalefetin söylemlerine baktığımızda, seçimleri kazanmaları halinde Galatasaray Meydanı’na çıkabileceğiz. Tabi garantimiz de yok, zaten iktidar değişse de değişmese de biz mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi. 

 

MA / Ergin Çağlar