Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Berdan Öztürk, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, Özgür Kadın Hareketi (TJA), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuk Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD FED) ve sivil toplum örgütleri temsilcilerinin katılımıyla PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın doğum günü olan 4 Nisan’a dair basın toplantısı düzenlendi. Amed’te bulunan MED TUHAD FED binasında yapılan toplantıya Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) üyeleri ve HDP Milletvekili Remziye Tosun da katıldı.  

 

‘SESSİZLİK İNSANİ DEĞERLERE AYKIRIDIR’

 

Ortak açıklama metnini okuyan MED TUHAD FED yöneticisi Safiye Akdağ, Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecride dikkati çekerek, “Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan 24 yıldır İmralı adasındaki cezaevinde ağır tecrit altında tutulmaktadır. Avukatları ve ailesinin yüzlerce görüşme talebine ve cevapsız kalmasına rağmen kendisinden 25 Mart 2020 veya birkaç dakika sonra kesilen telefon görüşmesi dışında herhangi bir bilgi alınamadı. CPT, görüşmeye ilişkin herhangi bir bilgiyi kamuoyu ile paylaşmadı. Demokratik kamuoyunun tepkilerine yönelik bu uygulama ve sessizlik, ulusal ve uluslararası hukuka olduğu kadar tüm insani değerlere de aykırıdır ve hiçbir şekilde kabul edilemez” dedi. 

 

ÖCALAN’IN ÇÖZÜM ETKİSİ

 

Öcalan’ın Kürt sorunun çözümünde en etkili bir isim olduğunu vurgulayan Akdağ, “Sayın Öcalan’ın Kürt sorunu ile ilgili konuşması, Ortadoğu ve dünya halkları üzerindeki etkisi malumdur. 2013 Newroz'unda, mektubunu okuyan milyonlarca insan meydana akın ederek, onun iradesiyle onun peşinden gittiklerini ve onun açtığı yolda halkın önünde olduklarını gösterdiler. AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından müzakere masasının yıkılmasının ardından Türkiye ve Kürdistan'da tarihte eşine az rastlanan en karanlık ve en karanlık süreç başladı. Kürt halkına, bireylere ve demokratik kurumlara yönelik kirli politikalar, cinayetler, işkenceler, tutuklamalar ve adaletsizlikler acımasız ve sürekli bir şekilde uygulandı ve sürdürülüyor” diye belirtti. 

 

‘ÇÖZÜMÜN ADRESİ ÖCALAN’DIR’

 

Tüm baskı uygulamalarına rağmen Kürt halkı ve çevrelerinin 8 Mart ile Newroz alanlarında Öcalan’ın özgürlüğünü haykırdığına dikkati çeken Akdağ, “Kürt halkı ve dostları 8 Mart ve Newroz alanlarında Sayın Öcalan üzerindeki tecridi kınadı ve iade talebine tepkilerini gösterdi. Kürdistan'ın ve dünyanın dört bir yanında, Kürt halkı ve diğer halklar alanlara akın ederek Sayın Öcalan'ın ve tüm özgürlük tutsaklarının özgürlüğünü talep etti ve demokratik çözümün adresinin Sayın Abdullah Öcalan olduğunu yineledi. Kürt halkı, Ortadoğu halkları ve özgürlükçü dünya halkları nezdinde Sayın Öcalan'ın doğum günü yani 4 Nisan savaşa karşı barışın, esarete karşı özgürlüğün simgesi olmuştur. Baskıya karşı eşitliğin sembolü oldu” diye konuştu.  

 

‘ÖZGÜRLÜK İÇİN AMARA’YA’

 

Her yıl 4 Nisan’a dair kutlama ve farklı programlar yapıldığını, ağaç dikildiğini ve Amara'ya doğru yürüyüşler yapıldığını anımsatan Akdağ, bu  yılki programa değindi. Akdağ, “Bu yıl ‘Özgürlük için Amara'ya’ sloganıyla tüm halkların özgürlük arzusu için hep birlikte Amara'ya gideceğiz. Kürtlerimizin ve tüm özgürleştirici halkların en doğal, ulusal ve toplumsal arzusunun, fiziksel çevrenin güvenliği, sağlığı ve özgürlüğü için varız. Tecridi kırmak, demokratik ve barışçıl çözüm için sizi Amara yürüyüşüne davet ediyoruz. Sürekli ve etkili bir mücadele ile tecridi hep birlikte kırarak Sayın Öcalan'ın fiziki özgürlüğünü ve özgürlüğün tüm renklerini hayata geçireceğiz” ifadelerinde bulundu. 

 

HER ŞEHİRDE KUTLAMA OLACAK 

 

Akdağ, konuşmasının devamında bu yılki 4 Nisan programını şu şekilde aktardı: “1-10 Nisan arasında ağaç dikimi, her şehirde kutlama, 4 Nisan Amrara’ya yürüyüş.” 

 

‘4 NİSAN KÜRT HALKININ DOĞUM GÜNÜ’

 

DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz ise, Öcalan’ın barış için çabalarını anlattı. Aydeniz, “4 Nisan Sayın Öcalan’ın ve Kürt halkının doğum günü. Kürt halkı açısından Sayın Öcalan sıradan biri şahsiyet değil. Kürt halkının statüsünün, eşit yaşamın, dilinin kültürünün kendi coğrafyasında kendi kendinin yönetiminin adıdır, aynı zamanda. 4 Nisan Kürt halkı açısından önemli bir tarihtir. Önemli bir tarihsel kavşaktan geçiyoruz. Bu kavşak hem siyasal olarak hem de hukuksal olarak birçok gelişmeyi de kendi içinde barındıran bir tarih. Bir taraftan tecridin gittikçe derinleştirildiği, özellikle son 2 yıldır mutlak iletişimsizlik haline dönüşen bir durum söz konusu. Diğer taraftan tecrit derinleştikçe savaş ve düşmanlık siyasetinin derinleştiği dönem. Bir taraftan da savaşta, tecritte ve halklara düşmanlıkta ısrar eden siyasetin çözümsüz olduğu, kendi kendini bitirdiği bir süreçte 4 Nisan’ı karşılıyoruz” ifadelerini kullandı. 

 

‘YENİDEN İNŞA İÇİN AMARA’YA’ 

 

8 Mart ve 21 Mart Newroz alanlarında Öcalan üzerindeki tecride vurgu yapıldığının altını çizen Aydeniz, “Tecridi kabul etmediğimizi ve bu tecritle yaşanılmayacağını çok net ifade edildi. Bu mesajlar ve söylemlerle politik duruşla 4 Nisan’ı karşılıyoruz. Bu yılki 4 Nisan’a bütün halkımızı çağırıyoruz. Buna inanıyoruz, Sayın Öcalan’ın demokratik çözüm için perspektifi çok net ortada. Alternatif yaşamı çok net insanlara umut oluşturmakta. Sayın Öcalan’ın Kürt sorunun çözümü için Türkiye’nin ve Ortadoğu’nun demokratikleşmesi için tarihi rolünü oynaması için fiziki özgürlüğünün bir an önce sağlanması gerektiğini ifade etmek istiyorum. Fiziki özgürlüğü hem mücadelemizi büyüterek hem demokrasiden yana olan bütün kesimlerin bu noktada kesin duruşuyla bu sürecin götürüleceğine inanıyorum. 4 Nisan’da Özgülük İçin Amara’ya yürüyüşümüzden kaynaklı bütün halkımızı Sayın Öcalan’ın ve Kürt halkının yeniden doğumu için Amara’ya çağırıyoruz. Birlikte orada özgürlüğü, demokrasiyi yeniden birlikte inşa etmeye çağırıyoruz” diye konuştu. 

 

‘ÖCALAN’SIZ ÇÖZÜM OLMAZ’

 

Ardından söz alan DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk ise, yıllardır Kürtlerin yok sayıldığına işaret etti. Öztürk, şunları dile getirdi: “Hala da bu anlayış devam ediyor. Sayın Öcalan neden bizim için bu kadar önemli? Tarihi bir seçime de gidiyoruz. Herkes bilsin, Sayın Öcalan, bugün yalnızca Kürtlerin önderi değil, felsefesi ve paradigmasıyla Ortadoğu’nun önderidir. Bu yüzden çok önemlidir. Kürtlerin ve ezilen halkların lideridir. Doğum günü Kürlerin doğum günüdür. Kimse bunu inkar edemez. Kürler utanıyordu, ‘Kürdüm’ demeye. ‘İnsan değiller’ diyorlardı. Sayın Öcalan ve arkadaşları buna karşı çıktı ve mücadele etti. Muhalefete de diyelim 4 Nisan bizim için kutsal değil ama önemi ve gerçekliği var. Sayın Öcalan’ın rolü ve misyonunu herkes biliyor. Herkes çok iyi biliyor, Öcalan’sız Kürt sorunu çözülmez. Öcalan’sız demokrasi gelmez. Tecridi bugün derinleştirdiler, demokrasinin sesini kıstılar. 2 yıldan fazladır Sayın Öcalan ailesi ve avukatlarıyla görüşme gerçekleştiremiyor.”

 

‘HEP BİRLİKTE YÜRÜYECEĞİZ’ 

 

“Sayın Öcalan’ın doğum günü Kürt halkının yeniden doğuşudur” diyen Öztürk, “Kürt halkı yeniden doğdu, bugün de Kürtler Sayın Öcalan’ın paradigmasıyla tüm dünyada tanınıyor. Bu yüzden bütün halkımıza çağrı yapıyoruz, Amara’ya hep birlikte yürüyeceğiz ve orada güçlü bir mesaj vereceğiz. Öcalan’sız çözüm, demokrasi, özgürlük ve eşit yaşam olmaz” diye kaydetti.