Haydar Ergül: Halklar Öcalan’a sahip çıkmak zorunda

İSTANBUL - Gazeteci-yazar Haydar Ergül, Demokratik Cumhuriyet için ideolojik mücadelenin esas olduğuna işaret ederek, "Demokratik Cumhuriyet paradigmasını geliştiren PKK Lideri Abdullah Öcalan’dır. Türkiye halkları özgür olmak istiyorsa, Öcalan’a sahip çıkmak zorunda" dedi. 

 
Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) İstanbul Cem Karaca Kültür Merkezi’nde düzenlediği Demokratik Cumhuriyet Konferansı, “Demokratik Cumhuriyet ve siyasal-toplumsal güçlerin mücadele arayışı” başlıklı oturumla devam ediyor. Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) Sözcüler Kurulu üyesi Perihan Koca’nın moderatörlüğünde gerçekleştirilen ikinci oturumda, yazar Can Soyer “Cumhuriyet ve ötesi: İkinci yüzyıl için mücadele” başlığında sunum yaptı. Soyer, Cumhuriyet kavramının tarihsel gelişimi üzerinde durarak, “Bu kavramdan ortak bir öz çıkarmak, bugün bir mücadele konusu çıkarmak oldukça zor. İkincisi yüzüncü yılına girdiğimiz bir ülkede bunu konuşmak da zor. Yüz yıllık tarihimizin gelişimi, vardığımız nokta itibariyle belli zorluklar barındırıyor" dedi. 
 
CUMHURİYET ELEŞTİRİLERİ
 
Halkın kendi kendini yönetmesinin yollarına işaret eden Soyer, “Dünya tarihine baktığımızda, bir cumhuriyet biçiminin formunun inşa edilmeye çalışıldığını görüyoruz. Sosyalistler açısından baktığımızda, her türlü cumhuriyet eleştirisi, bize içsel bir olgunun eleştirisi olmak zorunda. Bütünüyle yadsıdığımız, karşısında olduğumuz bir siyasal rejiminden bahsetmiyor oluyoruz. Halkın kendi kendini yönetmesi ilkesinin hayata geçirilmesi şeklinde formüle ettiğimizde, farklı bir cumhuriyet talebini dile getiriyoruz. Burada sadece bir fikri değil, bir tarihi de konuşuyoruz. Bu içsel eleştiri ancak ve ancak şimdiye kadar yaşadığımız deneyimleri aşarak olabilir. Nerelerde hatalar yapıldı, nerelerde kazanımlar elde edildiğini görmek gerekiyor” diye kaydetti. 
 
TARİHSEL BİÇİMDEN KURTULMA
 
Bu eleştirilerde siyasal bakışı tercih eden Soyer, “Geçmiş cumhuriyet deneyimleri, bugünün siyasal konjonktörüne ayak basarak, fırsatlar ve riskler konusunda bir doküman çıkaralım. Türkiye’de cumhuriyetin tarihi, sermaye sınıfının cumhuriyetten kurtulmasıdır. Bazen yükselen, bazen azalan şiddetle, sermayenin cumhuriyetten kurtulma çabası içinde olduğunu görebiliyoruz. Genel olarak cumhuriyet fikri, Türkiye’de kazandığı tarihsel biçimden kurtulmadır” diye konuştu.
 
‘TÜRKİYE’DE CUMHURİYET REJİMİ YOK’
 
Cumhuriyet tartışmalarında Türkiye’de cumhuriyet rejiminin olmadığını söyleyen Soyer, “Bu rejim cumhuriyet olarak adlandırmayı hak etmiyor. En temel işleyişlerden bile uzak duran bir rejimi kabul etmek gerekiyor. 2017 referandumuyla beraber yaşanan rejim değişikliği, bu tartışmayı yeni bir düzeleme taşıma olarak görülebilir. Cumhuriyet tasfiye edilirken, toplum içerisinde oluşan cumhuriyetçi birikimin, talebin, isteğin özgürleşmiş olmasıdır. Rejimin geçirdiği radikal dönüşümle birlikte maddi bağını kaybetti. Bir hayalet gibi Türkiye’de dolaşmakta” diye belirtti.
 
HALKIN ÖZ GÜCÜNE DAYALI CUMHURİYET
 
Soyer, Türkiye’de cumhuriyet ile ilgili mücadelenin Saray rejiminin yenilmesinden geçtiğini belirterek, “Sosyalistler açısından bakıldığı zaman bir ilke tartışmasından çıksın, siyasal programın nasıl inşa edileceğinden plan yapmaya, örgütlenmeye yönelmelidir. Böyle bir cumhuriyet tartışması, halkın geniş kesimlerini, emekçi katmanlarını birlikte kurucu öğe olarak görmek, yeni bir cumhuriyetin kuruluşunda halka dayanmalıdır. Siyasal elitlerin inşa edeceği bir cumhuriyet değil, halkın mayasına dayanan bir biçimde, halkın öz gücüne dayanarak, halkı vasıflandırarak cumhuriyet olmalıdır” önerisinde bulundu.
 
TOPLUMSAL SÖZLEŞMELER
 
Yazar Nuray Sancar, “Katılımın ötesinde: Halkın demokrasisi, halk cumhuriyetçi için sınıfsal çerçeve” başlığında sunum yaptı. Yeni bir demokrasinin tartışmalarının yürütülmesi gerektiğinin altını çizen Sancar, “Bu tür tartışmalar çoklaşması gerekiyor. İki egemen bloğun karşı karşıya geldiği, kendi aralarındaki çelişkiyi çözemediği koşullardan geçiyoruz” dedi.
 
Toplumsal sözleşmelerin taraf kesimlerin eşit imkanlara sahip olmasıyla sağlanabileceğini vurgulayan Sancar, “Toplumsal sözleşme güçlerin eşitliği üzerinden bir kavram olarak kurgulanmadığı zaman, hayali bir kavram dışında bir şey temsil etmiyor. Bu durumda bize Millet İttifakı’nın vaat ettiği toplumsal sözleşmenin de bir ütopya olduğunu görüyoruz. Toplumsal sözleşmenin tek taraflı olduğunu gösteriyor. Bu da Cumhur İttifakı ile Altılı parti arasında hiçbir fark olmadığını gösteriyor. Onun dışında yer yer demokratik bir takım hakların verildiği, bunların da eşitsizliğinden kullanılamadığı görülüyor. Pazarlık süreçlerinin ortadan kaldırıldığı bir metin ne Kürtlere ne Alevilere ne farklı kimliklere ne emekçilere gelecek vaat edecek bir durumda değil” şeklinde konuştu.
 
ODANIN ORTASINDAKİ FİL: DEVLET
 
Cumhuriyetin neden demokratikleşemediği ve nasıl demokratikleşeceği üzerine sunum yapan araştırmacı yazar Ferda Koç, sosyalistlerin Demokratik Cumhuriyet mücadelesinden vazgeçmeyeceklerini ifade etti. Demokratik ulus inşasının demokratik esaslara göre inşa edilmesini arzulayan Koç, “Bunları hangi anayasal forma kavuşturulacağı tartışılması gerekiyor. Odanın ortasında kocaman bir fil duruyor. Bugünkü siyasi düzeni, demokrasinin uzağına götüren devlet var. Cumhuriyet bir form olarak eridi. Bizim sıfırdan başlama irademiz var. Ama önce odanın ortasında kocaman fili görmek gerekiyor: Devlet. Özünde bir zorbalık aygıtı olarak şekillenen, onun siyasi iradesinin oluşumuna ilişkin tartışmasını derinleştirip, başka bir noktaya sıçramayı tartışıyoruz. O fili ortadan kaldırmadan, demokratik cumhuriyet inşasının tartışması mümkün değil” ifadelerini kullandı. 
 
Koç, iki yüzyıl önce yapılan bir tahkimat ilişkinde bir düzeltme yapılmasıyla çözüm sağlanamayacağını ifade ederek, “Bugünkü rejimi herkes başka tanımlayabilir. Başkancı faşist rejim olarak tanımlarsak, bu rejim tanzimattan bugüne çizilen cumhuriyet doğrusunun en ucunda yer alan bir olgunlaşma ürünü olarak kabul edilemez. Esasen, Türkiye’de ikinci dünya savaşının ardından inşa edilen devlet krizinin ürünü. Faşizmin krizinin ürünü olan bir sonuç. Egemen sınıflar adına bulunacak çarelerden birini temsil eden rejim yapısıyla karşı karşıyayız. Bu rejimi ortaya çıkaran krizin kaynağındaki devlet yapısını gerçekte ne olduğunu ifade etmek gerekiyor. Filin adı, 50-60 yıldır faşizmdir” dedi.
 
‘SEÇİM GASP OLARAK YÜRÜTÜLÜYOR’
 
Koç, şöyle devam etti: "15 Temmuz olayı, bir darbe girişimi veya Gülencilerle kavga değil, bugünü açıklayan bir olgu olarak kontr gerillanın birbiri ile boğuşması olayıdır. Bu krizin yanıtıdır, başkancı rejim ve yeni oluşan koalisyon. Neoliberalizmin iflası tüm dünyada ciddi yaşanırken, Türkiye’de neo-liberalizmin iflası çok daha derin haldedir. Bugün yaşanan rejim krizine karşı alternatif yaratmak istediğinizde demokratik cumhuriyet ve demokratik ulus içinde tezleri ortaya koyabilirsiniz. Fakat odanın ortasında bir fil var, yani devlet. Bu başkancı faşist rejimin çözülmesi sürecinde orada öylece durmayacak. O fili odadan çıkarmanın imkanları da bu gerçeklikte yaşanmalı. Etrafta dolaşarak değil. 6’lı masa çeşitli söylemler çerçevesinde kısmi onay ile yol alabilir ama bizim için öyle olamaz. Karşımızdaki diktatörlük seçimi takvime göre yürütmüyor, bir savaş olarak seçimi bir gasp olarak yürütüyor.
 
ÖNÜMÜZDE TARİHSEL FIRSAT VAR
 
Kitle muhalefetinin önünü açacak, akacağı mecralar açmaya yetecek yollar ve muhalefet gerekiyor. Kürtler genelde en olmadık zamanlarda bu enerjiyi ortaya koydular. HDP adayını belli eder etmez ortaya çıkan dinamiklere bakın. Pek çok dinamik sarsıldı. Bu ve benzeri dinamiklerin çoğaldığı bir toplumsallıkta çok daha fazla şey değişecektir. Önümüzde tarihsel fırsat var. 14 Mayıs seçim sandığı ile değil, 15 Temmuz anında doğmuştur bu. Halen açık bir penceredir bu. Bir süre daha açık olmaya devam edecektir. Toplumda Sol’un en büyük güç noktasında olduğu bir süreçteyiz. Fakat fili odadan çıkartmadan, kurucu rol oynayamayız.”
 
‘SOSYAL CUMHURİYETE EVRİLMELİ’
 
“Demokratik Cumhuriyet ve üçüncü yol siyaseti” üzerine sunum yapan HDP Danışma Kurulu üyesi Kenan Kalyon, Demokratik Cumhuriyete giden yolu açmak için uzun mücadeleler dizisine ihtiyaç olduğunu ifade ederek, “Demokratik cumhuriyette de sınıf mücadelesi sürer. Sadece daha engelsiz sürer. Demokratik cumhuriyet, bir sosyal cumhuriyet değildir. Sadece demokratik cumhuriyet dersek, henüz bir siyasal biçimdir. Biçimsel eşitliği en mantıklı süreçlere ulaştırmış bir cumhuriyettir. Mevcut dünya, tarihsel koşullar, demokratik cumhuriyetin yaşar kalması için sosyal cumhuriyete evrilmesi gerektiğine işaret eder” dedi.
 
POLİTİK BİRLİK ÜZERİNE KURULUDUR
 
Kalyon, Türkiye sosyalist hareketi ile Kürt özgürlük hareketi arasında tartışma eksikliğinin aşılması gerektiğinin altını çizdi. Karl Marx, Vladimir Lenin ve Friedrich Engels’in “Demokratik Cumhuriyet” üzerine tezlerinden örnekler veren Kalyon, şu değerlendirmelerde bulundu: “Demokratik Cumhuriyette yurttaşlık bağı anayasal bağdır. Demokratik Cumhuriyet, bütün din ve inançlar karşısında nötrdür, bunu cemaatlere havale eder. Devleti dinden arındırır. Demokratik Cumhuriyet, politik birliğini mümkün olan en geniş özerklik üzerine kurar. Demokratik Cumhuriyetin birliği, gönüllü bir birliktir. Demokratik Cumhuriyeti oluşturan özerk birimlerin ayrılma hakkı mahfuzdur. Demokratik Cumhuriyet, yukarıdan resmi bir dil dayatmaz. Genel anlaşma dilinin nasıl olması gerektiğini, kendi haline bırakır.
 
DEMOKRATİK CUMHURİYET GÜNCELLENMELİ
 
Kürt özgürlük hareketinin ifade ettiği gibi, ayrılma hakkı, özerklik, sadece bir etnik gruba mahsus olarak düşünülmemiştir. Bununla yetinilebilir mi? Bunlar asli karakterleridir. Elbette bununla yetinilemez. Hak mücadeleleri var. Evrensel bir anlam kazanmış durumda. Demokratik Cumhuriyet, bütün uluslararası sözleşmesi hak içerisinde işlemek zorundadır. Aynı zamanda günümüzde ekolojik bir sözleşme olmalıdır. Kadın kurtuluş mücadelesinin bütün kazanımlarını içermek zorundadır. LGBTİ haklarını da içermek zorundadır. Hayvan haklarını da içermek zorundadır. Demokratik Cumhuriyetin bu şekilde güncellenmesi düşüncesindeyim." 
 
ÜÇÜNCÜ YOL BAĞLAMI
 
Demokratik Cumhuriyet bağlamında Üçüncü Yol’u ele alan Kalyon, “İktidarın seçeneği belli. Millet İttifakı’nın seçeneği belli. Esasına bakarsanız, kurucu bir süreç bile önermiyor. Bunlar tadilat önerileridir. Şimdi yeterince derdimizi anlatamadık. HDP’nin Demokratik Cumhuriyet seçeneğinden bakacak olursak, dışında, ötesinde ve karşısındadır. Üçüncü Yol sadece buradan ifade edilmedi. Bu egemen sınıfların, iki kutuplu gelişimi, yarılması, çoğu kez toplumsal muhalefeti kendine yedeklemesiyle ilgili tarihsel arka planı var. Tarihten de baktığımızda hayır diyoruz, onun dışında başka bir yol izleyeceğiz. Üçüncü yol, ezilenlerin tarihsel blokunun inşasıdır. Gerçekten inşa edilmesi gerekiyor. bu manada, aynı zamanda kurucu bir süreçtir. Bütün ezilenlerin, kurucu güç olarak ayağa kaldırılması, aralarındaki duvarların eritilmesi, ortak mücadele hattına kavuşturulması, çoklu ittifakların örülmesidir Üçüncü Yol" diye konuştu. 
 
ERGÜL: TÜRKÇÜ AKIMIN TEZAHÜRÜ
 
Gazeteci-yazar Haydar Ergül, “Demokratik Cumhuriyet halklara ne vadediyor” başlığında sunum yaptı. Ergül, 1921-1938 arasında Kürtlere yönelik konsepti hatırlatarak, “Acı bir geçmişten geliyoruz. Üniversite son sınıftaydım, öğrenci olaylarından dolayı bir yıl kaybettik. Çok sevdiğim Türkiyeli devrimci gruba mensup bir arkadaş, kaldığım eve geldi. 5 yıl aynı sırada oturuyoruz. O dönem ‘Kurdistan sömürgedir’ tartışmalarımız var. Eve geldi, şunu sordu: Haydar arkadaş, Kürtlerin kuyruğu varmış diyorlar. ‘Hayır sen Kürt olamazsın’ diyor. Bana Kürt olmadığımı söylüyor. Yüz yıllık, 1850’lerle başlayan, Osmanlı’nın dağılmasıyla birlikte ortaya çıkan yeni Türkçü akımın o günkü tezahürüdür. Zihniyet dünyasında yaratılan nedir? Kürt kuyrukludur. Beni gördü, kuyruksuz.” diye anlattı.
 
‘TOPLUMSAL HAKLAR İADE EDİLMELİ’
 
Cumhuriyetin, egemenlik sisteminin, gasp ettiği bütün toplumsal varlıkların tüm haklarının iade edilmesi gerektiğini söyleyen Ergül, “Cumhuriyet kurulduğu zaman, halk topluluğu var. Burası Osmanlı bakiyesidir. Herkes Türk yapıldı. Kürtlerin hali de biraz farklı. Daha büyük bir topluluk, dörde parçalansa da Lozan’da, kendi coğrafyasında kök salmış. Zihin dünyası kolay kolay sökülüp atılamıyor. Varlık işin ideolojisidir. Asimile edilen Kürtler ilk olarak özgürlük mücadelesini başlattı” dedi.
 
KÜRT VARLIĞINA YÖNELİK ÖZEL SAVAŞ
 
Kürt varlığına yönelik her türlü özel savaş yönteminin uygulandığını ifade eden Ergül, “Yüz yıl elbette esas değil ama önemli. Mevcut Türkiye toplumları, yüz yıl sonra nasıl yol alacak. Mevcut yapıyla mı yol alacaklar? Bu soruya seçimler katkı olacaktır. Ama sorunları köklü çözemez. Çözüm farklı yerde. Varlık homojen değildir. Tartışma, diyalog, müzakereler varlığın özünde vardır. İktidar, devlet bunu inkarıdır. Özellikle ulus devletler varlığın inkarıdır. Halkları birbirine düşman ettiler. Herkesi Türk tanımladılar, Kürt bunu reddetti. Sorun bir kişinin neyi savunduğu değil, nasıl düşündüğü ve pratikleştirdiği önemlidir” ifadelerini kullandı.
 
'ÖZGÜRLÜKÇÜ GÜÇLER FIRSATLARI DEĞERLENDİRMELİ'
 
Seçim dönemlerinin politik davranış olduğunu dile getiren Ergül, “Özgürlükçü güçler, her türlü fırsatı değerlendirmesi doğrudur. Ama egemenlerin etkisine girmeden. Egemenlerle pazarlık yapılmalı. Ama halklar arasındaki diyalogdur. Günümüz dünyası küresel merkezi kapitalist sistem yaşamıyla her yere girmiştir. Sistem, tarihin en derin yapısal krizini yaşıyor. Yapısal kriz sadece devlet yapılarında değil, tek tek kişilikler krizli hale getirmiştir. Çevrenle bakın, bir sürü insan çelişkili, anlam veremiyorsun. Düşünemeyen, karar verip hızla değiştiren, erken heveslenen, vazgeçen kesim haline getirildi. Bu sistem böyle bir kriz yaşıyor. İnsanlık 5 bin yıllık devletçi uygarlık ile son dönemi yaşayarak, kapitalizm son sınıflı uygarlık devletidir. Bundan sonra insanlık nereye evrilecek?” diye sordu.
 
'HALKLARIN HAKİKATİ PARÇALI ELE ALINAMAZ'
 
Ergül, sözlerini şöyle sürdürdü: “Halkların hakikati bütündür, parçalı ele alınamaz. Çünkü toplumsal varlık, 3 bin yıl öncesine dayanır. Tarih anlayışına göre Sümer öncesi yoktur. Bu doğru değil. Sümer devleti bir tarihi milattır ancak toplumsal yapıyı parçalayan, sınıflaştıran, çatıştıran bir yapıdır. Bunun ideolojik yapısını da kurandır. Toplumsal varlık bir başlangıç değildir. Toplumsal varlığın saptırılmasıdır, tarihin yönünün kaldırılmasıdır. Adını böyle koymazsak, bilim diye tartışılır. İdeolojiler önemli. Varlığı tanımazsak, bireyi de tanımayız. Varlık kolektiftir, birey bireyseldir.
 
İDEOLOJİK MÜCADELE ŞARTTIR
 
Günümüzdeki Demokratik Cumhuriyete yönelebilmek için, halkların gasp edilen haklarının iade edilmesi için, ideolojik mücadele esastır. Kapitalist Moderniteye alternatif, Demokratik Moderniyeti inşa etmek lazım. Nasıl yaşıyorsan, öyle düşünüyorsundur. Teorik önemli değil. Kürt özgürlük hareketinin başarılı olması, buradan gelir. Üçüncü Yol, Demokratik Cumhuriyet, demokratik ulus paradigmasını geliştiren PKK Lideri Abdullah Öcalan’dır. Öcalan tutsaklığının 25’inci yılına girecek. Son 20 aydır Öcalan hakkında tek bir fikir alınmıyor. Türkiye halkları özgür olmak istiyorsa, Öcalan’a sahip çıkmak zorundadır. Sahip çıkmazlarsa, daha çok yol var. Öcalan 25 yıldır esaret altında. Neden görüştürülmüyor, tehlike burada. Devlet için tehlikeli olan, devrimciler, yurttaşlar için faydalıdır.”
 

Diğer başlıklar

06/02/2023
10:52 İl il ilk bilanço: 284 can kaybı, 2 bin 323 yaralı, bin 710 yıkılan bina
10:47 Amed Kent Konseyi toplanma alanlarını paylaştı
10:25 Riha’da yıkılan bina kameralara yansıdı
10:21 Mereş ve Dîlok'ta şiddetli depremler: Can kaybı artıyor, binlerce kişi enkaz altında
10:18 HDP Amed İl Örgütü kriz masası kurdu
10:15 Depremin merkez üssü Bazarcix’tan ilk görüntüler
10:04 Reuters deprem sarsıntı haritasını paylaştı
10:01 JINNEWS muhabiri Yıldız gözaltına alındı
09:55 Demirtaş’tan deprem açıklaması: Bugün dayanışma zamanı
09:51 Hollanda merkezli araştırma merkezi 3 Şubat'ta Türkiye’yi uyardı!
09:36 Gemlik yürüyüşü ertelendi: Depremzedeler için acil yardım çağrısı
09:32 Pervin Buldan: Yüreğimiz deprem bölgesinde
09:31 700 gün oldu: Şenyaşar ailesi yargı sopasına rağmen vazgeçmedi
09:19 HDP ve DBP eşbaşkanları AKP’ye üye yapıldı
09:18 Kobanê Davası yarın: Mahkemenin acelesi var!
09:09 Şiddet uygulayan polise değil, darp edilen kadınlara soruşturma
09:07 Avrupa ülkeleri Türkiye’deki konsolosluklarını neden kapattı?
09:03 İtalyan gazeteci Forgia: Öcalan’ın özgürlüğü sağlanmalı
09:02 Av. Sarısaç: Bakanlığın ‘hasta tutuklular’ genelgesi uygulanmıyor
09:01 Küresel ısınma ve kirlilik Wan Gölü'nü yok ediyor
09:00 Kadınların evrensel paydası: Jineolojî
09:00 06 ŞUBAT 2023 GÜNDEMİ
08:53 Mereş depremi: Suriye’de 574 kişi yaşamını yitirdi
08:36 Balıkesir’de 4,6 şiddetinde deprem
08:26 Maraş Valisi: Hasar ciddi
08:20 Amed’te kriz masası kuruldu
07:58 Elbistan’da 6 bina yıkıldı
07:36 Meletî’de 140 bina yıkıldı, 23 kişi yaşamını yitirdi
07:29 Şirnex’te okullara kar tatili
06:51 Deprem ardından uluslararası yardım çağrısı
06:28 Riha’da 16 bina yıkıldı: 10 ölü, 110 yaralı
06:05 Amed’te yıkılan bir binada yüz kişi enkaz altında
06:02 Osmaniye’de 34 bina yıkıldı, 5 kişi yaşamını yitirdi
05:54 Amed’te trafik tıkandı: Halka sağduyu çağrısı
05:44 Mêrdîn'de de evler yıkıldı
05:39 Amed’te çok sayıda kişi enkaz altında: Arama kurtarma ekipleri yetersiz
05:31 Riha’da 6 katlı bina çöktü
05/02/2023
22:36 Mêrdîn'deki polis şiddetine ilişkin soruşturma başlatıldı
22:12 İzmir'de Xızır Cemi
21:53 Alman Sol Parti’den Amed Barosu ve ÖHD’ye ziyaret
21:38 Ege’de kar ve fırtına yaşamı olumsuz etkiledi
21:20 Gazeteci Tisdall: Türkiye’nin ‘ikiyüzlü padişahı’ batının dostu değil
20:53 ‘HDP, en çok konuşulan ama konuşturulmayan bir parti’
20:30 Demokratik Cumhuriyet Konferansı sona erdi: Tek engel insanın kendisi
19:58 Av. Sarıca: Avrupa ahlak ve demokraside sınıfta kaldı
19:24 Avusturya ve İsviçre’de düşen çığlarda 10 kişi hayatını kaybetti
19:21 Pakistan’da bombalı saldırı: 8 kişi yaralandı
19:09 Gever’den ‘Gemlik Yürüyüşü’ çağrısı
18:48 Kar yağışı Aydın'da yolu trafiğe kapattı
18:33 ‘Cezaevlerindeki tecrit Öcalan’ın Türkiye’ye getirilmesiyle başladı’
18:17 Hezex’te şüpheli kadın ölümü
17:14 YBŞ’den 'İntikam Operasyonu'na dair açıklama
16:23 Amed’de kar nedeniyle yarıyıl tatili uzatıldı
16:06 İşçilerden EYT düzenlemesine itiraz
15:58 HDP'den sınır kapısında şiddette uğrayan Özdemir’e ziyaret
15:53 Polis şiddeti telefon kamerasında
15:46 Mûş'ta okullara 2 gün ara verildi
15:43 Gençlerin komploya karşı yürüyüşü başladı
15:43 Tayip Temel: Tek çözüm Abdullah Öcalan’ın özgür koşullarda mücadele etmesi
14:21 Kadınlar yeni dönem mücadele yöntemlerini tartıştı
14:08 Tütüncülerden 'tütün satmama' kararı
13:49 Sol Parti Eş Genel Başkanı Wissler’den DBP'ye ziyaret
13:46 Serhat’ta kar yağışı: Bin 385 yerleşim yerine ulaşım yok
13:41 İran askerleri 2 kolberi ağır yaraladı
13:17 Şimoni Diril davası: Apro Diril yeniden tutuklandı
13:09 DBP kongresinde İmralı tecridine tepki
13:07 Haydar Ergül: Halklar Öcalan’a sahip çıkmak zorunda
12:23 Şenyaşar ailesi: Bu süreçte tek ihtiyacımız dayanışma
12:14 Bekir Ağırdır: Umut yorgunuyuz, zihni devrime ihtiyaç var
12:09 Sağlık durumu kötüleşen tutuklunun ceza infazı ertelendi
11:27 İstanbul'da vapur seferleri iptal
11:22 Kanser tarama kitlerine ulaşılamıyor
11:03 Rıza Türmen: HDP'siz bir Türkiye mümkün değil
10:38 Demokratik Cumhuriyet Konferansı: Çözüm demokratik ulus
10:23 Kobanê Davası'nda savcı esasa dair mütalaa verecek
09:50 Amed’den Bodrum’a giden otobüs devrildi: 8 ölü
09:49 3 milyarlık 'şüpheli' ihale Erdoğan’ın komşusuna verildi
09:15 Şeker: Heyetlerle birlikte tecride karşı mücadele edeceğiz
09:11 Qoser, Gemlik yürüyüşçülerini bekliyor
09:10 Konca: Kadınlar Abdullah Öcalan'ın projesini tamamlıyor
09:09 Şenyaşar ailesine dönük katliam davası yeniden görülecek
09:08 Kürtçe seçmeli dersler formundan çıkarıldı
09:07 Direnişteki işçiler: Bu davayı kazanacağız
09:06 Emine Şenyaşar 100 haftadır Adalet Nöbeti'nde
09:06 AYM'nin 'ihlal yok' dediği dosyalar AİHM'e taşındı
09:00 05 ŞUBAT 2023 GÜNDEMİ
04/02/2023
23:44 Evin Cezaevi’ndeki tutuklulardan Xoy kenti için yardım çağrısı
22:56 İranlılar Anket Grubu: Halkın yüzde 80’i rejime ‘hayır’ dedi
21:28 Şili'de 40 bin hektar alan küle döndü
19:57 Amed’te yolcu otobüsü devrildi: 4’ü ağır, 30 yaralı
19:14 BMG’den halk toplantısı: Savaş yoksullaşmanın kalemidir
17:51 Dersim’de ‘Cezaevlerindeki tecride karşı birleşik mücadele’ paneli
17:38 Cumhuriyetin anayasal serüveni: Milliyetçilik ideolojisinden vazgeçilmeli
17:21 Sêrt’te Gemlik yürüyüşüne katılım çağrısı
17:12 Kadınlardan Meysami’ye: Sizin gibi bir iradeye ihtiyacımız var
16:30 CENTCOM: İran’dan Yemen’e kaçırılan silahlara el konuldu
16:30 ‘Harmandalı çöplüğü kapatılsın’
16:27 HDP’li Uca: Gemlik yürüyüşüne güçlü katılım önemli
15:48 Amedspor deplasmanda 1 puanla döndü
15:36 Osmanağaoğlu: Feminist ve Kürt kadın hareketi görülmüyor
15:28 Amed-Riha karayolu ulaşıma kapandı
15:18 İzmir için fırtına uyarısı
15:17 ‘Kaybettiklerimizi tekrar kazanmak için tecrit kırılmalı’
14:55 İHD: Hasta tutuklu Alan nefes almakta zorlanıyor
14:46 Amed beyaza büründü
14:41 Hasta tutuklu Seyfettin Demhat’ın serbest bırakılması istendi
14:28 Hasta tutuklu Muhlise Karagüzel için çağrı
13:58 Encü’nün taziyesine kitlesel ziyaret
13:55 Bozarslan: Türkiye’de Türklük özgür değil
13:53 Kayıp yakınları Cemal Geren’in faillerini sordu
13:46 39 yıl önce kaybedilen Maksut Tepeli’nin akıbeti soruldu
13:42 Kayyımın kar manzarası: Yollar kapandı, halk mahsur kaldı
13:21 Çewlig Baro Başkanı: Seçim öncesi bölge baroları tehdit ediliyor
13:18 Ağır hasta tutuklu 30 yılın ardından özgürlüğüne kavuştu
12:57 BES\AR: Aylık enflasyon yüzde 129’a ulaştı
11:46 Şenyaşar ailesi: Urfa'da kaybolan adalettir
11:02 Yüzyılın muhasebesi: Halk ünitelerinin yer alacağı ikinci Meclis kurulabilir
10:42 'Uluslararası destekle DAİŞ’in bölgedeki hareketliliği artıyor'
10:23 Demokratik Cumhuriyet Konferansı: Yeni yaşama davet kurucu siyasetin yol haritasıdır
10:17 İktidar Kobanê Davası'nı sonuçlandırmak istiyor
09:52 HDP eski PM üyesi yaşamını yitirdi
09:42 Aksoyoğlu: Üçüncü ittifak Türkiye’yi ferahlatacak bir hamle gerçekleştirmeli
09:40 Kaçırılan çocuktan 57 gündür haber yok: Adres belli, neden bulunmuyor?
09:35 Açlık grevindeki yönetmen Jafar Panahi serbest bırakıldı
09:33 İlk eylemden son eyleme kadar hep aynı kararlılık
09:09 HDP’li Tiryaki: Halkımızı seçeneksiz bırakmayacağız
09:08 Cezaevi görüşleri fiilen engelleniyor
09:07 Yurttaş ilaç bulamıyor, bulduğunda ise alamıyor
09:01 Birleşerek direnen işçiler kazanıyor
09:01 Tecride karşı Gemlik Yürüyüşü’ne katılım çağrısı
09:01 9 gün devam eden işkenceye bir buçuk yıl sonra takipsizlik
09:00 Hamzaoğlu: Yeni yaşam için 'HDK okullarına' ihtiyaç var
09:00 04 ŞUBAT 2023 GÜNDEMİ
03/02/2023
23:10 'İran’da 2022 yılında 6 kişi mayın patlaması sonucu hayatını kaybetti’
22:29 Rojhilat Kürtleri Pîr Şalyar Düğünü’nü kutladı
22:21 Rubin: ABD PKK konusunda Türkiye'ye boyun eğmeyi bırakmalı
22:17 ŞanoWan Şubat programını açıkladı
21:46 30 yıllık tutuklu Güneş tahliye edildi
20:00 AB’den Rusya’ya 10 milyar avroluk yaptırım paketi
19:57 'Seyrana Li Çeper' oyunu HDP için sahnelendi
19:41 ‘İran’daki protestolarda 22 kişi gözünü kaybetti’
19:12 İHD’den ırkçılık bülteni: Kürt olmak, Kürtçe konuşmak yasak!
19:05 Tire'de kaza: 1 ölü, 3 yaralı
18:52 İzmir'de 'İslam'da emek, barış ve adalet' paneli
17:31 Bakanlıktan SİNPAŞ telaşı!
17:30 Gençler komploya karşı bildiri dağıttı
17:18 Dünya genelinde düşen gıda fiyatları Türkiye’de arttı
16:56 Kentsel dönüşüm Amed esnafını mağdur ediyor
16:47 Aliağalılar: Bölgenin zehirlenmesine izin vermeyeceğiz
16:01 İHD’den birçok kentte ‘Barış Nöbeti’ eylemi