Rojava'da savaşan Cotkar'ın ailesi: Türkiye ölümden başka bir şey götürmedi

img
HABER MERKEZİ - Konstantin Gedik olarak gittiği Kuzey ve Doğu Suriye topraklarında Türkiye saldırından yaşamını yitiren ve cenazesi bulunamayan Andok Cotkar'ın ailesi, "Türkiye Rojava'ya terör ve ölümden başka bir şey götürmedi” dedi. 
 
DAİŞ, Şengal’e yönelik 3 Ağustos 2014 tarihli gerçekleştirdiği saldırıların ardından 15 Eylül 2014’te Kuzey ve Doğu Suriye kentlerine yöneldi. Ancak bu saldırılar DAİŞ'in yenilgisinin de başlangıcı oldu. DAİŞ, Kobanê’de Kürtler öncülüğünde verilen enternasyonalist bir direnişle büyük bir hezimet yaşadı. 
 
Ancak bu kez Türkiye saldırıları başladı. “Kobani düştü düşüyor” açıklamasıyla Kuzey ve Doğu Suriye’yi hedef alan AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, sonrasında Kuzey ve Doğu Suriye kentlerine saldırı emri verdi. Efrîn ile başlayan, Girê Spî ve Serêkaniyê ile devam eden konsept, bugün Kuzey ve Doğu Suriye’ye hava saldırılarıyla devam ediyor. 
 
Dünyanın dört bir yanından YPG ve YPJ saflarında yer alarak başlayan enternasyonalist mücadele, DAİŞ sonrası da devam etti. Almanya’nın Kiel kentinden olan Konstantin Gedig, DAİŞ’in Êzidîlere ve Kobanê’ye yönelik saldırılarından etkilenerek, yönünü Kuzey ve Doğu Suriye’ye çevirdi ve YPG Rojava Enternasyonel Komünü’ne katıldı. Burada Kürtçe öğrenen Konstantin Gedig, daha sonra Andok Cotkar adını aldı. Uzun yıllar sağlık alanında faaliyet yürüten Andok Cotkar, daha sonra silahlı mücadelede yer aldı. Andok Cotkar, Türkiye’nin 16 Ekim 2019’da Serêkaniyê’de bulunan Şehîd Roj Hastanesi’ne yönelik hava saldırısında yaşamını yitirdi. Ancak saldırı sonrası bölgenin Türkiye’nin kontrolüne geçmesiyle Andok Cotkar’ın cenazesi bulunamadı. 
 
Rojava direniş tarihine adını yazdıran enternasyonalist devrimcinin annesi Ute Ruß ve babası Thomas Gedig, Andok Cotkar’ı kaybettikten sonra yaşadıklarını, DAİŞ’ten sonra Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarına dair sorularımızı yanıtladı. 
 
 Konstantin’in Rojava’ya gitme kararını nasıl karşıladınız, sizinle paylaştı mı? 
 
Oğlumuz bize Rojava'ya gitmeye ve YPG'ye katılmaya karar verdiğini söylemedi. Bir gün bize uçakta çektiği bir fotoğrafı gönderdi ve DAİŞ'le savaşmaya gittiğini yazdı. Neye uğradığımızı şaşırdık. Büyük bir şok oldu bizim için. Bir gün öncesinde bizi ziyarete gelmişti. Karşımızda upuzun boylu, sarı kıvırcık saçlı, kızıl barbossa sakallı, derin sesli ve sıcacık gülümsemesi olan cana yakın bir gençti. Ertesi gün ise yakın tarihin en barbar terör örgütüyle savaşmaya gittiğini söylüyordu. Her ne kadar haberi ilk aldığımızda bizim için büyük bir şok olmuş olsa da daha sonra neden oraya gittiğini anladık ve kararına saygı duyduk. DAİŞ'in halka uyguladığı zulüm ve katliam Konstantin için tahammül edilemez bir acıydı. Konstantin, daha sonra Rojava'da aldığı adıyla Andok Cotkar da bu konuda sorumluluk almaya karar vermişti. Oğlumuzla bu kararından dolayı gurur duyuyoruz. 
 
 Andok'un ölüm haberini aldığınızda neler hissettiniz?
 
 
Andok'un Rojava ve Şengal halkına büyük bağlılığını takdir ediyor, hayatını adadığı bu emeğe büyük saygı duyuyor ve onu çok büyük bir sevgiyle anıyoruz.
 
Yaşamını yitirdikten sonra konuştuğumuz hastane çalışanı bir hemşire, bize yaşadığı sürece Andok ve birliğine minnettar olacaklarını söyledi. Bize Andok gibi insanlar olmadan dünyanın çekilmez bir yer olacağını ve oğlumuzun bir kahraman olduğunu söyledi. Andok'un ölümünden sonra bu kahraman değerlendirmesini idrak etmek için mücadele etmemiz gerekti. Alman ebeveynler olarak, Alman tarihinin öznelliği nedeniyle ‘kahraman’ ifadesinin kullanımı konusunda doğal olarak tedirgin ve şüpheciydik. Ama bu durum süreç içinde değişti. Andok'un Rojava ve Şengal halkına büyük bağlılığını takdir ediyor, hayatını adadığı bu emeğe büyük saygı duyuyor ve onu çok büyük bir sevgiyle anıyoruz. Andok şehit olduğunda yaşadığımız kentteki Kürt toplumu oğlumuzun ölümüne olan öfkemizi Kürtlere ve Kurdistan'a yansıtacağımızdan, onlara kızgın olacağımızdan endişe etmişlerdi. Ama hayır, Kürtlere, YPG'ye, YBŞ'ye kızgın değiliz. Orada olmak, oğlumuzun uzun uzun düşünerek verdiği, saygıdeğer bir karardı.
 
 Alman bir ailenin çocuğu olan Konstantin, Rojava’da Kürtlerle birlikte DAİŞ’e karşı savaştı ve Andok Cotkar olarak yaşamını yitirdi. Enternasyonal dayanışma bir zaferini de beraberinde getirdi, devamında Kuzey ve Doğu Suriye’de özyönetim modeli hayata geçirildi. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz bu dayanışmayı? 
 
Biz enternasyonel savaşçıların aileleri çocuklarımızdan çok şey öğrendik. Özyönetim kavramının Kuzey ve Doğu Suriye'de nasıl mucizevi işler başardığını öğrendik. Özyönetim sistemi yalnızca Ortadoğu'da değil, tüm dünyada uygulanabilecek en demokratik sistem. Bu nedenle de bu uğurda verilen her emeğe, her desteğe değer! Bu anlamda bu sistemin kurulmasında emeği geçen herkese ve onların başarısına çok büyük saygımız var.
 
 Konstantin Türkiye’nin hava saldırısında yaşamını yitirdi. Bugün Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye hava saldırıları sürüyor. İktidar kara saldırıları tehditlerinde de bulunuyor… 
 
 
Türkiye Rojava'ya terör ve ölümden başka bir şey götürmedi. Erdoğan eğer güvenli bir sınır hattı istiyorsa, duvarlarını kendi sınırlarının içine örmeli.
 
Türkiye Rojava'ya terör ve ölümden başka bir şey götürmedi. Erdoğan eğer güvenli bir sınır hattı istiyorsa, duvarlarını kendi sınırlarının içine örmeli. Türkiye'nin Kürtlerle bir sorunu varsa, bu sorunu kendi ülkesinin içinde çözmesi gerekiyor. Şunun önemle altını çizmemiz gerekiyor. Türkiye nüfusunun yüzde 19'unu Kürtler oluşturuyor ve bu insanların tamamının kültürel hakları, hatta en temel insan hakları ellerinden alınmış durumda. Bu sorunun çözülmesi gerekiyor. Türkiye kendi sınırlarının içindeki yaşamları da mahvetmiyor mu? Nüfusun neredeyse yarısına umutsuzluk ve sefalet dayatmıyor mu? Bu durumda Erdoğan'ın otokratik sistemini ve dolayısıyla Türk devletini yıkıcı bir güç olarak değerlendirmek yanlış mı? Ortadaki somut durum herhangi bir soru işaretine gerek bırakmıyor.
 
 Konstantin’in cenazesi yıllar geçmesine rağmen kayıp. Bugün binlerce kişinin cenazesi ya kimsesizler mezarlıklarında yada kaldırımlarda defnedilerek ailelerine verilmiyor. Kürtlerin yaşadıklarını bugün sizde yaşıyorsunuz. Cenazelere yönelik bu uygulamalar ne anlama geliyor? 
 
Bu devlet terörüne maruz kalan, yaslı ailelere, çocuklarının mezarı bile olmayan bir aile olarak tek bir şey söyleyebiliriz. Sizinle beraber yas tutuyoruz. Bizler çocuklarımıza şefkat, hakkaniyet, saygı, adalet, sorumluluk ve doğruluk gibi değerleri öğrettik. Çocuklarınız doğru taraftaydı. Onlarla gurur duyun! Cesaret ve kararlılık gösterdiler. Bu kirli savaşın içinde insan kaldılar. Siz onların ebeveynleri olarak her şeyi doğru yaptınız. Ortaya çıkan bu tablo Türk hükümetinin sorumluluğudur. Suçlu olan Türk hükümetidir.
 
 
Bizler çocuklarımıza şefkat, hakkaniyet, saygı, adalet, sorumluluk ve doğruluk gibi değerleri öğrettik. Çocuklarınız doğru taraftaydı. Onlarla gurur duyun!
 
Türkiye'yi kelimenin gerçek anlamıyla cesetler üzerinde yürüyen bir devlet, Almanya'yı da onun sessiz yol arkadaşı olarak görüyoruz. Baerbock kesinlikle birkaç genç için Türkiye'yi karşısına almak istemiyor. O ve İçişleri Bakanı Nancy Faeser, zehirli gazın ve beyaz fosforun ellerine bulaşacağını bildiği halde, Türk bakanlarla el sıkışmayı tercih ediyorlar. Bu iki Alman kadın bakanın uyanması için ne olması gerekiyor? Alman yaptırımları ne zaman gelecek?
 
 Konstantin'in ardından pek çok şey öğrendiğinizi ve artık aile olarak kendinizin de bu mücadelenin bir parçası olduğunu ifade ettiniz. Mücadelenizi Alman halkına duyurmayı, ulaştırmayı başarabildiniz mi? 
 
Konstantin'in kararı ve o kararın sonuçları ile açık ve şeffaf bir şekilde yüzleşiyoruz. Bu, gerçekten iyi ve kapsamlı makalelerin çeşitli ortamlarda görünür olmasını mümkün kıldı. Medya işi biz ebeveynler için zor ve duygusal bir iş ama gerekli gibi görünüyor. Siyasi temsilcilerimiz nadiren kendi başlarına yeni eylem konseptleri geliştirirler. ‘Normal vatandaşların’ rahat oturma odalarında gönüllü olarak böyle bir şeyle yüzleşmeleri de nadir bir durum. İnsanlarla ilişkilerimizi, bulundukları yerde veya internette, sol alternatif bir gazetede, bir kamu yayın programında veya bir gösteride buluşmanın bir yolu olarak görüyoruz. Kamu haberciliği, araştırma, büyük eylemler, milletvekillerini soru önergeleri vermeye çağırmak gibi şeyler atılmak zorunda olan adımlar olarak karşımıza çıktı, aksi takdirde bir adım atmak çok zor. Bu anlamda Alman Federal Hükümeti'nin pozisyonu da maalesef bir istisna değil. Bu kapsamda Türkiye'nin Rojava'yason saldırıları dalgasında basın bağlantılarımızı kullandık, tekrar eden ve devam eden Türkiye saldırılarına dikkat çekmeye çalıştık. Rojava ile de karşılıklı konuşmalar yürüterek, bazı ağlar kurduk. Batı medyası gerçekten çok tuhaf. Örneğin bu hafta Türkiye ile ilgili bir haber yapıldıysa, aynı hafta içinde Türkiye ne yaparsa yapsın, sivilleri de bombalasa, o hafta tekrar yazılmıyor. 
 
 
Ukrayna'da olan savaş sayılırken, Türkiye'nin saldırısı altındaki bölgelerde olan savaş sayılmıyor. Bunun nedeni de tamamen sistemsel. 
 
Ukrayna'da olan savaş sayılırken, Türkiye'nin saldırısı altındaki bölgelerde olan savaş sayılmıyor. Bunun nedeni de tamamen sistemsel, ama aynı zamanda da medyanın ekonomik çıkarlarından kaynaklanıyor. Böylece de Erdoğan subliminal yıpratma savaşına devam edebiliyor. Bu çok acı bir durum. Elbette ki Konstantin'in anne ve babası olarak her ikimiz de ancak çok küçük bir çarkı harekete geçirebildiğimizin farkındayız, ama birçok küçük yerde, birçok küçük insan, birçok küçük çarkı harekete geçirirse, dünyanın çehresinin değişeceğinin de farkındayız. Biz de tam olarak buna güveniyor ve bunun bir parçası olmak istiyoruz. Arkasına yaslanıp dünyanın yanışını izleyen insanlar olmak istemiyoruz. Johann Wolfgang von Goethe, “Çünkü ben bir insandım ve bu, bir savaşçı olmak demektir" demişti. Biz de kendi çapımızda savaşıyoruz. Tarihin bize öğrettiği bir şey var. Sosyal ve demokratik kazanımlar kendiliğinden gelmez. Onlar için savaşmak gerekir.
 
 Avrupa’nın tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? 
 
Türkiye'nin devam eden SİHA tehdidi de dahil olmak üzere mevcut saldırganlığa son vermesi için Avrupa'ya baskı yapmak daha mantıklı bir yöntem. Türkiye'nin saldırıları Avrupa'ya doğru yeni bir göç dalgası yaratacaksa, ki yaratacak, Avrupa Türkiye'nin NATO üyeliğine rağmen, yaptırım uygulamayı düşünmelidir. Erdoğan'ın bu saldırılarının sonucu da zaten muhtemelen bu olacaktır. 2014, 2015 ve 2016'da yaşananın aksine şu an hava sahasının kapatılma talebinin müsebbibi Türk ordusu ve onun desteklediği İslamcı çeteler. Bu nedenle de Avrupa'nın harekete geçmesinin bu durum üzerinde olumlu etkisi olacaktır. Kürdistan halkının güvenliği için kısa vadede bir şeyler yapılacaksa, Avrupa'nın bir an önce Türkiye'ye karşı etkili yaptırımlar uygulaması gerekiyor.
 
MA / Gözde Çağrı Özköse
 

Diğer başlıklar

10/01/2023
15:57 13 çocuk ve 2 DAİŞ’li İspanya’ya teslim edildi
15:29 TTB davası başladı: Dün susmadık, bugün de susmayacağız
15:23 Birçok kentte TTB'ye destek
14:41 TTB davasında gazetecilere engel
14:07 Şenyaşar ailesine saldırı davasına katılım çağrısı
13:24 Gar Katliamı: 87 aydır adalet bekliyorlar
13:17 DFG: Gazetecilerin tutuklu olduğu yerde 10 Ocak bayram günü değildir
12:56 Ferit Şenyaşar: AKP'li Yıldız'ın yargılanmasını istiyoruz
12:44 Sancar: Bize ağır saldıranlara büyük kaybettireceğiz
12:40 Mersin Limanı’nda iş bırakma eylemi
12:34 Gazeteci Ender İmrek beraat etti
12:32 Yargıtay’ın kapatma delili: HDP önünde oturtulan aileler!
12:22 Adalet Nöbeti eylemcilerinin yargılandığı dava ertelendi
11:51 Sendikaya üye olan işçi işten çıkarıldı
11:34 MKGP: 15 kadın gazeteciye 23 yıl hapis cezası verildi
11:19 Ege Denizi’nde 5 büyüklüğünde deprem
11:07 Tecride karşı Adalet Nöbeti: İmralı’nın kapılarını açın
11:05 Halbusi, Şengal heyeti ile görüştü
10:37 10 Ocak'ı cezaevinde karşılayan gazeteciler: Hakikatin izindeyiz
10:36 1 yılda 362 ekolojik talan
10:19 Xozat’ta kuduz tedbiri
09:56 HDP: Basın ve ifade özgürlüğüne darbe vuruldu
09:33 İmir: Kadınların mücadelesi Kürt birliğine güç verecek
09:29 Gazeteci Sezgin Kartal gözaltına alındı
09:09 Dilbilimci Bakır: Anadil için eşsiz bir mücadele gerekli
09:04 Kadınlar Anayasa değişikliği teklifine neden karşı?
09:03 'Newala Qesaba’da insanların kemikleri üzerine inşaat yapmak vicdansızlıktır'
09:01 Çocuğa cinsel saldırıdan tutuklu imama tayin!
09:01 Tutuklu gazetecilerin aileleri: Dayanışmayı büyütelim
09:01 Otlu peynire yüzde 100 zam
09:00 Dr. Yüksekkaya: Sağlıktan tasarruf, ağır hesaplarla karşınıza çıkacak
09:00 10 OCAK 2023 GÜNDEMİ
09/01/2023
23:47 Endonezya açıklarında 7.6 büyüklüğünde deprem
21:18 MKM’den Paris ve Silopiya’da katledilenler için anma töreni
21:03 Haller: Yargılamalar TTB’nin önemini gösteriyor
20:09 Kadınlardan Paris katliamı protestosu
20:00 Kuzey ve Doğu Suriye halkından Paris katliamı anması
19:48 İran İnsan Hakları Örgütü: Protestolarda en az 481 kişi katledildi
19:04 BİGACEM’İN çalınan bazı eşyaları bulundu
18:46 Mûş’ta gözaltına alınan 20 kişi serbest bırakıldı
18:30 ‘Olof Palme Ödülü’ 3 kadına verildi
18:22 Mersin'de 3 kişi tutuklandı
18:20 Yönetmen Sibel Tekin’in iddianamesi kabul edildi
17:27 Polisin darp ettiği avukat Alphan’ın duruşması görüldü
17:06 Tutuklu Kartal, Antalya Cezaevi’ne sevk edildi
16:23 'Bu kavga bitmeyecek'
16:10 Ölüye Saygı İnisiyatifi: Devlet cenazelere eziyet ediyor
16:06 Cemevlerine saldırı iddianamesi: Saldırganın akli dengesi yerinde değil!
15:56 Paris’te katledilen kadınlar anıldı: Hesap verecekler
15:51 İran’da idam karşıtı eylem
15:48 Mersin'de Şaylemez anması: Kadınlar geri adım atmayacak
15:11 DFG’den 2022 raporu: 39 gazeteci tutuklandı, 76 gazeteciye ceza verildi
14:53 Beştaş: Paris katliamlarının bağlantıları araştırılsın
14:49 Kayıp 2 kadın katledilmiş halde bulundu
14:30 HDP’den AKP’nin görüşme talebine ret
14:24 Fidan Doğan mezarı başında anıldı
13:39 Cansız, Doğan ve Şaylemez Rojava’da anıldı
13:06 Ökten: İktidar TTB'den intikam almak istiyor
12:34 Zilan Deresi'ndeki kemiklere dair başvuruya yanıt yok
12:33 Öğrenci servisi devrildi: 1 ölü, 9’u ağır 14 yaralı
11:58 Şenyaşar ailesi: Müjdeler iktidarı kurtarmayacak
11:27 Emekçilerin talebi: Promosyonlar güncellensin
11:24 Zübeyir Aydar: Paris’teki katliamları Fransa ve Türkiye gladyosu organize etti
11:20 Sincan Cezaevi’nde ‘Jin, jiyan, azadî’ soruşturması
11:06 Adalet Nöbeti 13’üncü gününde: Tecrit kırılsın, savaş politikalarına son verilsin
10:58 HDP yöre dernekleriyle bir araya geliyor
10:01 İzmir'de bir kadın katledildi
10:00 HDP’nin kararına seçmenden onay: Dönüşüme davettir
09:59 Wan’da kar nedeniyle yollar kapandı
09:56 Sincan’a sevk edilen Sarı’nın abisi: Yapılan işkencedir
09:29 Emniyet Mîr Perwer’in cenazesine katılanları ‘örgüt yandaşı’ diye kaydetti
09:28 Kuytul'un eşi: Önce hapsettiler sonra suç ürettiler
09:03 Bedenini ateşe veren tutuklu: İnsan saldırıya karşı onurunu korumalı
09:03 Gazetecilerin 'çıplak arama' suç duyurusuna takipsizlik
09:02 'HDP, Hazine yardımıyla değil halk desteğiyle kazanıyor'
09:02 Rojava'da savaşan Cotkar'ın ailesi: Türkiye ölümden başka bir şey götürmedi
09:01 5 yılda 282 cenazeden 23’ü teslim edildi
09:00 Mehmet Emin Özkan'ın avukatı: Genelge çözüm değil, yasa değişmeli
09:00 Saha gazeteciliği bitirildi: 10 Ocak kutlanacak bir gün değil
09:00 Jîneolojî editörü Berk: Politik cinayetlere rağmen kadınlar vazgeçmiyor, örgütleniyor
09:00 09 OCAK 2023 GÜNDEMİ
08/01/2023
23:33 Sancar’dan 'ortak aday' açıklaması
21:55 Metîna ve Garê’ye bombardıman
21:09 Êlih’te soba zehirlenmesi: 1ölü
20:48 Amedspor Kadın Takımı deplasmanda galip geldi
20:25 Heyet Tehrîr El Şam’dan Efrîn’e askeri sevkiyat
19:22 Latif Reşid, Şengal heyetiyle görüştü
19:04 Dr. Mahmoud: İran’daki kriz devlet-iktidar krizidir
18:43 Eski Ülkü Ocakları Başkanı: Mafya devlete hakim olmuş
18:34 İstanbul’da 15 Ocak mitingi hazırlığı
17:54 İsveç Başbakanı: Türkiye'nin tüm taleplerini karşılayamayız
16:47 Demokratik İslam Masası toplandı
15:30 Kadınlar 2023 yılı dileklerini tuttu
15:12 Paris ve Silopiya’da katledilen kadınlar anıldı
15:11 Hekimlerden tepki: Ne köle ne de ucuz iş gücü olacağız
14:29 Gazeteci Göktepe mezarı başında anıldı: Hakikat susmadı
13:45 DBP kongresi katledilen kadınlara adandı
11:54 Buldan: HDP kendi ittifaklarıyla adayını çıkaracak
11:00 Şenyaşar ailesi: Bu zulmü bitirin
10:41 Polis kontrol noktasında avukata şiddet
10:10 Fidan Doğan’ın kuzeni: ‘Devlet sırrı’ ikinci katliamı getirdi
09:38 41 ilde kar yağışı bekleniyor
09:37 Rozerin Çukur’un annesi: Onun davası her şeyden önemli
09:05 Keskin: Sakine Cansız ömrünü barışa adayan bir kadındı
09:03 Özgüneş: Abdullah Öcalan’ın sesini engellemeye çalışıyorlar
09:03 'Sistem, çocuğu hizmet nesnesi olarak görüyor'
09:02 Sınırda saldırı hazırlıkları
09:00 08 OCAK 2023 GÜNDEMİ
07:58 Şirnex’te 1 gözaltı
07/01/2023
22:04 Mûş’ta gözaltına alınan 30 kişiden 6'sı serbest
21:53 İzmir'de Gaxan coşkuyla kutlandı
21:19 Nisêbîn'de şüpheli kadın ölümü
20:43 Almanya ve Fransa'da on binler katliamın aydınlatılmasını istedi
20:27 Wan Barosu: 2 mülteci hayatını kaybetti, sürecin takipçisiyiz
20:03 İstanbul’un ilçelerinde katledilen 3 Kürt kadın anıldı
19:55 HDP Gençlik Meclisi'nden ırkçı saldırılara tepki
19:54 Rezan’da silahlı kavga:1 yaralı
19:46 Buldan tartışmayı başlattı: Emek ve Özgürlük İttifakı neden aday çıkarmasın?
19:15 HDP’li Temel: Kürt siyasi hareketi komplolara rağmen devam ediyor
19:05 Gergerlioğlu: Türkiye hasta tutuklu ölümlerinde 1’nci sırada
18:18 Hırsızlar Bedlis Gazeteciler Cemiyeti'ni soydu
17:11 TTB’den davalara katılım çağrısı
16:30 Kurtulan: Tecride karşı mücadeleyi büyütmeliyiz
16:09 Ferit Orak tahliye edilmiyor: Hastalıkları nüksetti
15:47 TJA: Özgür yaşam için faşizmden hesap soracağız
15:34 ‘Demokratik siyasete hiçbir güç bloke koyamaz’
15:15 Hicran bebeğin ölümünde akrabası tutuklandı
15:03 KESK: İhraçlar dönene kadar mücadele edeceğiz
15:02 TJA: Sesimizi Ortadoğulu kadınlarla birlikte yükseltiyoruz
14:36 Hasta tutuklu Gurban’ın serbest bırakılması istendi
14:25 Cumartesi Anneleri ‘Güçlükonak Katliamı’nın aydınlatılmasını istedi
14:15 Wan’da mülteci taşıyan minibüse ateş açıldı: 2 ölü
14:14 Barış Annesi Bedriye Demir defnedildi
14:14 Paris’te on binlerin katılımıyla yürüyüş düzenlendi.
14:00 Demokratik Cumhuriyet Sempozyumu: Saldırılara karşı direnç geliştirilmeli
13:49 82 yaşındaki hasta tutuklu Güler artık konuşamıyor!
13:42 Deniz Poyraz Davası: Dosyayı üst mahkemelere taşıyacağız
12:37 Kadınları taciz eden komiser Serdar Erdoğan tutuklandı
12:31 Buldan: HDP kendi adayıyla seçime girecek
12:01 Kayıp yakınları İsa Soysal’ın akıbetini sordu
11:13 Şenyaşar ailesi: Suçlu AKP’nin arkasına saklanmış
11:06 Göktepe’nin katledilişinin 27’nci yılı: Gazeteciler hala hedefte
11:02 HDP’li Özdoğan: Hukuk sisteminde ‘bloke’ düzenlemesi yok
10:24 İran ve Rojhilat direnişi Amed’te konuşulacak
09:40 Yarım asırdır sürdürdüğü koçerliği bırakıyor!
09:40 İran’da 2 kişi idam edildi
09:27 ‘Kadınların isyanı değiştirecek’ eylemine çağrı
09:26 Amedlilerin AYM kararına yanıtı: Aramızda para toplar hallederiz
09:03 Abdullah Öcalan: ‘Yeni Gladio’ anlaşılmıyor, bu tarz yönelimler olabilir
09:02 Av. Yıldırım: İmralı'da hukuk uygulanana kadar mücadelemiz sürecek