HABER MERKEZİ- DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır ve Amed İl Eşbaşkanı Hayrettin Altun’un tutuklanmasının protesto edildiği açıklamalarda örgütlü mücadele çağrısı yaparak, “Rehin alabilirsiniz teslim alamazsınız" denildi.
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Adana İl Örgütü, Heykelli Park'ta yaptıkları basın açıklamasıyla DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır ve Amed İl Eşbaşkanı Hayrettin Altun’un tutuklanmasına tepki gösterdi. Keskin ve Altun'un resimlerinin olduğu "Rehin alabilirsiniz teslim alamazsınız" pankartının açıldığı açıklamaya HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları, HDP Adana İl Eşbaşkanları Helin Kaya ve Mehmet Karakış, HDP PM üyesi Reşat Aşan, DBP, TJA, HDK, ESP ve çok sayıda kişi katıldı.
"Faşizme karşı omuz omuza", "Baskılar bizi yıldıramaz" ve "Kurtuluş yok tek başına ya hiç birimiz" sloganlarının atıldığı açıklamada basın metnini okuyan DBP Çukurova Bölge Eş Sözcüsü Enver Güler, Bayındır ve Altun'un tutuklanmasına tepki göstererek, "Tırnak içinde operasyon adını verdiler. Aslında burada bir kez daha AKP-MHP'ninn yargıyı nasıl kullandığını, yargıyı kendi amaçları, emelleri doğrultusunda nasıl dizayn ettiğini görüyoruz. DBP'nin muhalefetinden, güçlenmesinden, halkın desteğini almasından rahatsız oldular. Ve ortada hiçbir şey yokken genel merkezi ve il örgütleri basıldı. Bir yetki gaspı yapıldı. Her zaman olduğu gibi hukuk işletilmedi. Hiçbir mevzuat hükmüne uyulmadı. Bir partinin genel merkezi, il örgütleri ilin savcılığının kararı olmadan böyle keyfi bir kararla basıldı" dedi.
‘BEKLENTİLERİNİZ BOŞUNADIR’
DBP'nin çok büyük bedeller ödeyerek mücadele eden bir parti olduğuna değinen Güler, "Seçim çalışmalarını partilerin genel başkanlarını tutuklayarak, kayyım atayarak, HDP'ye kapatma davası açarak, her gün yeni gözaltılarla yürütecek olanlara bir cevabımız var: Keskin başkanın gözaltına alınırken yaptığı zafer işareti, bizim örgütlenmemizin parolası olacaktır. Boyun eğmeyeceğiz. Beklentileriniz boşunadır" diye konuştu.
'MUTLAKA KAZANACAĞIZ'
Son olarak konuşan HDP'li Tülay Hatimoğulları, Keskin ve Altun'un tutuklanmasını kınayarak, DBP'nin bu ülkede 104 belediyeyi kazanıp, Kürt halkının siyasal iradesini yansıtan ve iradesi gasp edilen bir siyasi parti olduğunu hatırlattı. Kürt halkının DBP'ye verdiği desteği kimsenin engelleyemeyeceğini ifade eden Hatimoğulları, "Bugün DBP'ye yapılan saldırıyla, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı'na yapılan saldırı arasında hiç bir fark yoktur. Sesimizi ne olursa olsun daha fazla yükseltmek, daha fazla dayanışmayı büyütmek elzemdir. Bizler Saray Rejimine mahkum değiliz. EYT'liler dün dört gözle, EYT ile ilgili çıkacak sonucu beklerken, kalkıp adeta insanlarla alay eder gibi açıklama yaptı, Cumhurbaşkanı. Bu ülkede açlık ve yoksulluk derinleşti, bu ülkede insanlar ekmek parası bulamıyor artık, bu ülkede Kürt halkı açık açık cezaya maruz bırakılıyor; haksız hukuksuz yere. Kadınlar katlediliyor bu ülkede, bu iktidar ne yapıyor; bunları izliyor, bunları tetikliyor, bunların daha çok artmasını istiyor. Bunun için politika üretiyor. Biz buradan bütün halkımız bir kez daha sesleniyoruz: Dayanışacağız, örgütleneceğiz ve biz rejimden ve iktidardan, Saray rejiminden kurtulacağız. Mutlaka kazanacağız" ifadelerini kullandı.
ÊLIH
Êlih’te ise DBP İl Örgütü Binası önünde gerçekleştirilen kitlesel açıklama ile tepki gösterildi. Açıklamaya HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, TJA, Barış Anneleri Meclisi, HDP,DBP İl Örgütleri ve çok sayıda yurttaş katıldı. Basın metninin okuyan DBP Batman İl Örgütü Yöneticisi Mahmut Sağır DBP’nin hedef alınmasıyla amaçlananın Kürt halkının iradesini ve örgütlü gücünün teslim alınması olduğunu belirterek, “Nasıl olursa olsun demokratik siyaseti, demokratik muhalefeti, dosta da düşmana da göstereceğiz. Daha büyüyoruz, daha da güçleniyoruz, dayanışmamızı daha da büyütüyoruz, yan yanayız ve mücadelemizi sürdürüyoruz” dedi.
HDP Kadın Meclis Sözcüsü Ayşe Acar Başaran DBP’ye dönük baskılara tepki göstererek, “AKP-MHP iktidarı direnen, itiraz eden tek bir Kürt dahi istemiyor. DBP’ye dönük saldırıda bunun bir parçasıdır. Parti binalarına korsavanvari bir şekilde parti binaları basıldı. Buna rağmen elleri boş çıkınca Keskin Bayındır’ın verdiği röportaj, basın açıklamalarını bahane edip tutukladılar. Tamamıyla inkar üzerine kurulu bu iktidar özel savaş politikalarını devam ettiriyor. Amed zindanında bir kıvılcım ile başlayan mücadele şuanda milyonlara ulaşmış durumda. Dünyanın umudu bir mücadele yaratılmış durumda. Jin jiyan azadî sloganı etrafından gelişen kadın direnişi şuan dünya haklarına öncülük ediyor. Binlerce arkadaşımız tutuklu şimdiye kadar tek bir parti binamızı kapatmadık. Hangi parti bu tür baskılara karşı ayakta kalabilir. Biz güçlenerek çıkıyoruz. Zaten onları sinirlendiren şeyde bu. Aslında mesele parti değil. Asıl mesele Kürt partisi olması. Kürt düşmanı bir politikanın sonucudur bu baskılar” dedi.
‘HİKAYELERİ DOLDU’
Polisin son yıllardır gözaltı esnasında boyun eğdirme girişimlerine değinen Başaran, “İdris Baluken, Semra Güzel ve Keskin Bayındır’ın boynunu eğdirmek istediler. Ancak hiçbirine boyun eğdiremediler. Cevapları zafer işareti ile poz vermek oldu. Ne yaparlarsa yapsınlar boştur. Geri adım atan tek bir Kürt bulamayacaksınız. 7’den 70’e Kürt halkı direniyor. Gidişleri yakındır. Saldırgan olmaları bundan kaynaklı. Tarih faşistlerin yıkılış hikayeleri ile doldu. Bu tarihe AKP-MHP’de yazılacak” dedi.
Açıklama ‘Baskılar bizi yıldıramaz’ sloganı ile son buldu.