Mereş Katliamı 44. yılında: Zihniyet değişmedi

img
MEREŞ - Maraş Katliamı’ndan sonra Alevilerin yaşadıkları yerlerin demografisinin değiştirilmek istendiğini belirten Sine Milli Ocağı Piri Süleyman Deprem, “Toprağımıza ve kültürümüze sahip çıkmamız gerekiyor. Bunun ötesinde bir kurtuluş yolu yok” dedi. 
 
Alevi yurttaşlara yönelik Mereş’te 19 Aralık 1978’de gerçekleşen katliamın üzerinden 44 yıl geçti. 19-26 Aralık tarihleri arasında yaşanan ve resmi rakamlara göre 120 yurttaşın katledildiği katliamda, Alevilere ait 559 ev ve 290’a yakın iş yeri yakıldı. Katliamın sorumluları hakkında başlatılan ve 23 yıl süren yargılamalarda 22 kişiye idam, 7 kişiye müebbet hapis cezası, 321 kişiye 1 yıldan 24 yıla kadar hapis cezası verildi. Katliamda önemli rol oynayan 68 kişiye de ulaşılamadı. Sıkıyönetim mahkemesinin aldığı kararlar daha sonra Yargıtay tarafından bozularak, idam kararları uygulanmadı. Süreli ceza alan sanıkların cezaları da 1991 yılında çıkarılan Terörle Mücadele Kanunu (TMK) ile ertelendi ve ardından sanıklar serbest bırakıldı. 
 
Katliamının baş sanığı Ökkeş Kenger, yargılanıp beraat etti. Daha sonra soyadını değiştiren Kenger, Şendiller soyadını alarak 1991 yılında Refah Partisi’nden (RP) milletvekili seçildi. Katliamın bir numaralı sanığı olan Ökkeş Şendiller, Meclis’te bulunduğu süreçte Meclis İnsan Hakları Komisyonu üyeliği de yaptı. Katliamın müdahil avukatlarından Ceyhun Can 10 Eylül 1979’da, Halil Sıtkı Güllüoğlu 3 Şubat 1980’de, Ahmet Albay ise 3 Mayıs 1980’de öldürüldü.
 
KATLİAMIN SORUMLULARI ÖDÜLLENDİRİLDİ
 
Katliamın ilk fitili 19 Aralık’ta ateşlendi. 19 Aralık’ta kentte bulunan Çiçek Sineması’nda milliyetçilerin filmi olan “Güneş Ne Zaman Doğacak” adlı film gösterimi yapılırken, sinemanın kapısında ses bombası patlatıldı. Ses bombasının patlamasının ardından daha sonra RP’den milletvekili olan ve ses bombasının atılma olayını organize ettiği ileri sürülen Ökkeş Şendiller’in başını çektiği ülkücü bir grup, “Kanımız aksa da zafer İslam’ın” ve “Müslüman Türkiye” sloganlarıyla Tüm Öğretmenler Birleşme ve Dayanışma Derneği (TÖB-DER) binasını, PTT ve Cumhuriyet Halk Parti (CHP) il binasını bastı. 20 Aralık’ta ise, Alevilerin yoğunlukta yaşadığı Yörükselim Mahallesi’nde bir kıraathaneye el yapımı bomba atıldı. Atılan bombada kimse yaşamını yitirmezken hemen ardından kıraathanenin silahla taranmasıyla Gıjık Dede lakaplı Sabri Özkan hayatını kaybetti. 21 Aralık’ta sol görüşlü Hacı Çolak ve Mustafa Yüzbaşıoğlu isimli iki öğretmen öldürüldü. 22 Aralık’ta Bağlarbaşı cami imamı Mustafa Yıldız’ın hutbesinde, “Oruç tutmak, namaz kılmakla hacı olunmaz. Bir Alevi öldüren beş sefer hacca gitmiş gibi sevap kazanır. Bütün din kardeşlerimiz hükümete ve komünistlere, dinsizlere karşı ayaklanmalıdır. Çevremizde bulunan Alevileri ve CHP’li Sünni imansızları temizleyeceğiz” öğütlerinin ardından kalabalık sağcı bir kitle, öldürülen iki öğretmenin cenazesini mezarlığa taşıyan kitleye saldırdı. Ardından Alevilere ait işyerlerini yaktı. Yaşanan saldırılarda 3 kişi hayatını kaybetti. 23 Aralık’ta ise belediyenin hoparlöründen, “Kızıllar üç kardeşimizi şehit etti. Cenazeleri almak için hastane önünde buluşalım”, “Kızıllar kentimizi bastı” şeklinde anonslar yapılarak kalabalık kitle toplandı. Hemen ardından, “Aleviler suya zehir kattı”, “Alevi mahallelerinde camiler yakılıyor” söylemleri çıkarılarak, Alevi mahallelerine saldırdılar yapıldı. Saldırılar her geçen gün artarken 24 Aralık’ta kente bulunan bütün polis güçleri geri çekilerek, saldırıların daha da büyümesine ve büyük bir katliamın yaşanmasına zemin hazırladı. 26 Aralık’a kadar süren saldırılarda 120 Alevi yurttaş katledildi.
 
‘DEVLET, SÜREKLİ DÜŞMAN YARATIYOR’
 
Sine Milli Ocağı Piri ve Yeksani Dede olarak bilinen Süleyman Deprem (71), katliamda yaşananları anlattı. Deprem, “Alevilerin özellikle barış, sevgi anlayışıyla oluşturulan ‘Ortak yaşam, rıza kenti yaşamı’ felsefeleri sömürü sistemlerinin kurucusu olan devletlerin baş çelişkisidir. Çünkü klasik devlet yapısı sömürüye, inkar, savaş ve rant sistemini dayanır. Bir devlette, devlet ve iktidar kendine bir düşman yaratmadıkça kendi varlığını koruyamaz. Halkı mutlaka bir düşmana yönlendirecek. Örneğin, ‘kahpe Yunan’  ya da ‘pis Kürtler’ söylemi gibi düşmanlık terimlerini kullanarak kendi yapısını ve iktidarını ayakta tutabilmek için toplumu mutlaka bir düşmana yönlendiriyor. Buradan hareketle Alevilere yönelik saldırılar yapılıyor. Çünkü Alevilerde mülk anlayışı yok, bunun yerine ortak yaşam anlayışı var ama devletli sistemler de bunun tersine bir anlayışı dayatır. Bunun için devlet sistemleri Aleviliğe düşmandır” dedi. 
 
DEVLETSİZ YAŞAM ANLAYIŞI  
 
Türkiye’de Alevilerin geçmişten bu yana hiçbir zaman ordulaşıp kendilerine bir iktidar ya da devlet yaratma gayretine girmediğini vurgulayan Deprem, “Çünkü Alevilikte devlet diye bir olgu yoktur. Devletsiz bir yaşam anlayışı vardır. Durum böyle olunca her türlü devlet içerisinde kendi hiyerarşileriyle kendi yaşamlarını düzenlemişlerdir. Bu hiyerarşileri talip, rehber, pir ve mürşid’tir. Bu hiyerarşi içerisinde sürekli varlıklarını ortak yaşam ve ortak paylaşım içerisinde yaşamışlar ve günümüze kadar taşımışlardır. Fakat her dönemde de bundan dolayı baskıya, zulme, sürgüne, talana maruz kalmışlardır. Osmanlı’da Yavuz Sultan Selim tarafından baskıya maruz kalmış ve yerlerinden sürülerek dağlarda yaşamaya mahkûm edilmişlerdir. Cumhuriyet tarihinde de çeşitli katliamlara maruz kalmışlardır” diye konuştu. 
 
‘ALEVİLERİ ENGELLEMEK İÇİN YAPTILAR’
 
“Türkiye Cumhuriyeti devleti bir darbeler devletidir” diyen Deprem, “Ötekileştirdiklerini yok etmeyi esas alan tekçi zihniyetini ayakta tutabilmek için sürekli baskı uygulamışlar. Çünkü bu ülkede Misakı Milli sınırları kurulurken bu topraklarda yaşayan herkesi tek bir potada eritmeyi hedeflediler. 1071’de Malazgirt’e geldikleri zaman burada başka bir halk yok muydu? Cumhuriyetin tekçi zihniyeti bunları yok sayıyor. Türk-İslam sentezi olan tekçi zihniyet o dönem var olan halkın ‘biz de varız’ dedikleri anda saldırıları gerçekleştiriyor. Aleviler de ‘varız diyen’ topluluklardandır ve bunun için Aleviler üzerindeki baskı tarihsel süreçten bu yana var ola gelmiştir. Maraş olayları denilen soykırım niteliğindeki katliam da bunun sonucudur. Bazı kesimler olay diyor ama o olay değil bir katliamdır. Bilinçli, devlet destekli özel projeli bir katliamdır. Bu katliam aylar öncesinden organize edilmiştir. O dönemde Alevi yurttaşlar ekonomik olarak refah düzeyleri artmış ve kırsaldan merkeze taşınmaya başlamıştı. Şehir merkezlerinde esnaflık yapmaya başladılar ve şehir merkezindeki esnaflık faaliyetlerinin yarısını ellerine aldılar. Artık Aleviler de kentte söz sahibi olmaya başladılar. Bu durum iktidarı rahatsız etti. Bir diğer etmense Alevilerin Kürt Özgürlük Hareketi ile buluşmasını engellemekti. Çünkü bu devlet için tehlike sayılıyordu. Bunun için Maraş’ta bir organizasyon hazırladı” ifadelerini kullandı.
 
‘ORGANİZELİ BİR KATLİAMDI’
 
Katliam yaşanmadan önce ülkücü milislerin milli piyango satıcıları kılıfıyla kente sokulduğuna dikkat çeken Deprem, şunları aktardı: “Bu katliam bir organizasyon şeklinde planlanmıştı. Çorum’dan, Yozgat’tan MHP’li özel milis kuvvetleri getirilmişti. Bu süreçte Maraş’ın bütün girişleri, Pazarcık, Elbistan, Göksü ve Afşin’in bütün çıkışları kapatılmıştı. Kimse oradaki Alevilere desteğe gelmesin diye. Ne hikmetse Alevilere yönelik katliamlar hep hayırlı Cuma günleri başlıyor. Maraş katliamının ilk olarak MHP’li Ökkeş Kenger’in başını çektiği grubun organize ettiği provokasyonla başladı. 19 Aralık’ta MHP’lilerin olduğu bir sinemada ses bombası patlatılıyor. Daha sonra ‘komünistler sinemaya bomba attı’ yaygarası koparıp TÖBDER’li iki öğretmene saldırarak onları katlediyorlar. 22 Aralık’ta iki öğretmenin defnedecekleri sırada cami ve belediye hoparlörlerinden ‘komünistler camiyi bastı, komünistler camiye bomba attı’ propagandası yapılarak Sünni halk galeyana getirildi. Bunun için öğretmenlerin cenazesi kaldırılırken kitleye saldırıyorlar. Ondan sonra kıyamet koptu. Sağcılar direk Alevilerin yaşadığı Yörükselim Mahallesine saldırıyor. O zaman Yörükselim’de gerçekten vahşet yaşandı. İnsanım diyenim asla mümkün olmayacağı olaylar yaşatıldı. Bir hayvan bile bu kadar zalim olamaz. Maraş’ta yaşanan vahşetin boyutu çok yüksekti.”
 
KATLİAMDAN SONRA SÜRGÜN  
 
Katliamdan sonra Alevilerin topraklarından koparıldığını anlatan Deprem, şunları söyledi: “Aleviler o günden sonra topraklarından koparıldılar. Yavuz Selim’in yaptığının bir benzerini Maraş’ta yapıtılar. En büyük sürgün politikası Maraş katliamından sonra sıkıyönetim ilan ederek devamında 12 Eylül darbesiyle sürdürdüler. Darbeden sonra gizli bir sürgün politikası başladı. Alevilerin, Kürtlerin ve devrimcilerin bir kısmını katlettiler, bir kısmını hapsettiler. Geriye kalan kesimine de ‘bu ülkeden gitsinler de nereye giderlerse gitsinler’ dediler. Normal şartlarda devlet kurumlarına gittiğimiz zaman işlemlerimiz bin bir türlü bahaneyle ertelenir ve yapılmaması için her türlü zorluk çıkarılırdı. Fakat sürgün politikası devreye girdiği andan itibaren özellikle pasaport almak için başvuruda bulunduğumuz zaman önümüze bir kırmızı halı sermedikleri kalıyordu. Bütün işlemler bir gün içinde hallolurdu. Seni katletmek ve yok etmek isteyen bir düşman eğer sana iyi davranıyorsan ya sende bir sorun var ya da onda bir sorun var. Temel amaç bizlerin göç etmemizin önündeki engelleri kaldırmaktı. O politikadan dolayı şu an Alevi köyleri bomboş. Aleviler yerlerinde göç ettirilerek Avrupa’ya mülteci olarak gönderildi. Şimdi ise dışardan getirilen Afgan, Suriyeli mülteciler buralara yerleştirilerek buraların demografisi değiştirilmeye çalışılıyor. Sürgün edilen ve yok edilmeye çalışan Alevilerin yerine bu getirilen mültecileri yerleştirme planı var.”
 
‘TOPRAĞIMIZA SAHİP ÇIKMALIYIZ’
 
“Maraş katliamı bizlere kimliğimize sahip çıkmamızın zorunluluğunu gösterdi” diyen Deprem, şöyle devam etti: “Aleviler o zaman sahipsiz ve örgütsüzdü. Aleviler hala örgütsüzdür. Adı ne olursa olsun Aleviler adına kurulan örgütlerin bile yarın bir gün DAİŞ zihniyeti karşısında neler yapılabileceğine dair bir politika üretmekten uzaklar. Şimdi seçimlere doğru gidiyoruz. Ben seçimlerin olabileceğinden emin değilim. Öyle bir durumda ne olur. Yeni bir OHAL ve sıkıyönetim olur. Darbeler ülkesi olan bu ülkede iktidar zora düştüğünde yeni bir darbenin planını yapar. Bunlara hazırlıklı olmak gerekiyor. Avrupa’da bulunan Alevi gençlerin de kendi topraklarına dönmesi gerekiyor. Avrupa’da ne kadar para kazanırlarsa kazansınlar bir Kürt veya Alevi asla bir Alman, Fransız ya da Avrupalı olamaz. Her zaman o bir mültecidir. Eğer şimdi dönmezlerse yarın bir gün geriye döndüklerinde yerleşebilecekleri bir topraklar kalmayacak. O zaman Romanlar gibi olacaklar. Aklımızı başımıza almamız ve toprağımıza, dilimize, kültürümüze sahip çıkmamız gerekiyor. Bunun ötesinde bir kurtuluş yolu yok.”
 
MA / Ömer Akın

Diğer başlıklar

20/12/2022
13:28 Kışanak: Önce gidin kayyımlarınızdan hesap sorun
13:20 Şok Marketler zinciri para cezalarını işçilere ödetiyor
13:11 Bayram Oteli Davası ertelendi
12:45 İran ve Rojhilat’ta direniş sürüyor
12:45 Sancar: Krizlere karşı Abdullah Öcalan’la görüşülmeli
12:41 Marş okunurken ayağa kalkmayan epilepsi hastasına ‘maç yasağı’
12:39 Konak ve Karabağlar belediyelerinde grev kararı alındı
12:34 HDP binasına saldırı davasında karar
11:33 Şenyaşar ailesi: Hak yerini bulana kadar nöbetimiz devam edecek
11:15 Pakistan’ın katledilmesini protesto edenlere soruşturma
11:15 Ereğli Cezaevi’nde açlık grevi 77’nci gününde
11:12 Çağlar Demirel’in duruşması ertelendi
10:28 İstinaf arazideki çuvalın cezasını uygun buldu
10:10 44 yıl geçti: Alevilere baskı sürüyor
09:28 Kadıköy’de gözaltına alınan 103 kişi serbest
09:27 Kadınların kilamları ve sözü sahneye taşınıyor: LaWje’yen jinan
09:27 Bakanlık tutuklu gazeteciye kelepçeli muayeneyi savundu
09:20 Temel: Tecridi kırmak için tüm gücümüzü seferber edeceğiz
09:19 Sincan’da tutuklulara ‘saygısızlık etti’ soruşturması
09:17 Mal-ÇEP: ÇED düzenlemesi talanın önünü açıyor
09:14 'Irak'ta komisyonun kimyasal araştırması engelleniyor'
09:14 Kaynartepe sakinleri: Polis uyuşturucu işinin içinde
09:13 HDP Adana’da mitinge hazırlanıyor: Tecrit en büyük engel
09:12 Cezaevi ‘Jîna Emînî’ yazılı mektubun zarfını değiştirdi
09:11 Av. Demirci: Barolar görevlerini yerine getirmeli
09:06 Ailelere cenaze işkencesi: Yas süreci bitmiyor
09:02 Saruhan pes etmedi: Geriye özgür Kobanê’yi bıraktı
09:01 Bakanlıktan İzmir'i yok eden projelere peş peşe izin!
09:00 20 ARALIK 2022 GÜNDEMİ
19/12/2022
23:29 30 yılın ardından tahliye olan Ateş Amed'te karşılandı
21:29 19 Aralık’ı anlatan ‘Üstü Kalsın’ filminin gösterimi yapıldı
21:08 'İşkence mekanı olarak hapishaneler’ panelinde İmralı tecridi vurgusu
19:35 Kocaeli’nde Encu protestosu: 6 gözaltı
18:48 TMMOB'dan çocuk istismarı tepkisi
18:36 Polisler tokat attıkları Encu’ye ait görüntüleri silmeye çalışmış
18:21 Yargıtay’dan HDP'nin Hazine yardımına bloke talebi
18:14 Tuncel: Muhalefet de iktidar kadar sorumlu
17:37 Kürt siyasi aktivistler sınır dışı edilmek isteniyor
17:02 Fail Tekin’e indirimli ceza
16:40 Güngen’in cenazesi teşhise rağmen aileye verilmedi
16:06 Mehmet Ateş 30 yıl sonra tahliye oldu
16:05 Encu’ye saldırı Amed’de protesto edildi: Tokat korkaklık göstergesi
15:50 'Belgesel yönetmeni Sibel Tekin’e örgüt aranıyor'
15:49 Yasaklarda katledilen İnan ve Mela Hasan anıldı
15:09 Özsavunmasını kullanan Fazilet Azimi’ye 20 yıl hapis cezası
15:08 Semra Güzel: Dava kumpastır
14:56 Buldan: O tokat Kürt düşmanlığının göstergesidir
14:55 Kılıçdaroğlu’ndan polis ablukasına tepki: Kınıyorum
14:29 'Hayata Dönüş' katliamı 22'nci yılında: F ve S tipleri kapatılsın
14:15 Polis saldırısına tepki yağdı: AKP’ye tokadı vuracağız
14:03 PAK, PSK ve Azadî Hareketi binalarına polis baskını
13:58 Aynı polis Türkay’ın kaburgasını kırmıştı: Bunlar Soylu’nun ekibi
13:53 Colemêrg Belediyesi eski eşbaşkanlarına 11 yıl 3’er ay hapis cezası
13:37 Kobanê Davası: Milyonların iradesine tokat atanlardan hesap soracağız
13:18 DFG’nin ihlal tablosuna erişim engeli
13:17 Cudi Dağı’nda şiddetli çatışma
13:13 Sancar: Hukuksuzlukların hesabını tek tek soracağız
12:53 Şirnex’te kaza: 4 kişi yaşamını yitirdi
12:33 Şenyaşar ailesine ait araca 'park' cezası
12:32 ‘Çevre mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz’
12:16 Kültür ve dil örgütleri Yelda Gecesi’ni kutlayacak
12:15 Mereş Katliamı için araştırma talebi
12:09 Diyarbakır Kent Koruma ve Dayanışma Platformu kuruldu
11:48 HDP'li Ferhat Encu: Bu tokadın hesabını soracağız
11:02 Stattaki ‘marş’ sırasında ayağa kalkmayan epilepsi hastası gözaltına alındı
10:27 HDP: Tecrit cezaevi duvarlarını aşarak tüm ülkeye yayıldı
10:18 Fabrika atıkları 30 yıldır dereye akıyor
09:51 Yeni Yaşam Gazetesi’nden erişim engeline karşı AYM’ye başvuru
09:11 'Cezaevlerinde pencereden giren hava kontrol altına alınmak isteniyor'
09:08 Katledilenlerin yakınları: Sabahı görmeyiz korkusuyla yaşıyorduk
09:06 İstinaf gazeteci Boltan’a verilen cezayı az buldu
09:02 Halk kara kara düşünüyor: Faturalar kabusumuz oldu
09:00 Xerzan Mezarlığı’ndan çıkarılan cenazeler ailelerine teslim edilmiyor
09:00 19 ARALIK 2022 GÜNDEMİ
08:39 Gençler tecride karşı yürüdü
18/12/2022
23:53 Demirtaş: Siz daha tokat görmemişsiniz, sandığı bekleyin
22:47 İzmir'de gözaltına alınanlar serbest bırakıldı
21:45 Hatay'da 4.8 büyüklüğünde deprem
21:00 HDP Gençlik Meclisi: Çetelerin işkencesine karşı geri adım atmayacağız
20:28 Amedspor ligin ilk yarısını lider bitirdi
20:12 Gençler gözaltıları yürüyüşle protesto etti
19:04 Savaşa Karşı Hayat konferansı: Operasyonlara acilen son verilmeli
18:55 HDP’li başkan gözaltı sırasında kalp krizi geçirdi!
18:52 HDP: Encü’ye atılan tokat tüm siyasi yapıların kulağında çınlamalı
17:46 Amedspor Kadın Futbol Takımı 3-0 kazandı
17:41 Denizli’de bir kadın katledildi
17:13 İzmir'de tecrit yürüyüşü
17:04 Jineoloji dergisinden Nagihan Akarsel’e özel sayı
16:53 ‘Seçeneksiz değiliz, yeni bir yaşam mümkün’
16:43 Zap'ta kullanılan yasaklı gaz bombası
16:34 Kadıköy’de Abdullah Öcalan fotoğrafı asıldı
16:25 Belgesel Sinemacılar Birliği: Sibel Tekin serbest bırakılmalı
16:12 Polis, Ferhat Encü’ye tokat attı
15:41 Rıza Türmen: Barış, insan haklarının ön koşuludur
15:07 Kadıköy'de Adalet Nöbeti yürüyüşü: Tecrit son bulsun
14:53 Barzani ve Türk Başkonsolosu arasında Şengal gündemli görüşme
14:33 Ekoloji örgütlerinden 'ekolojik anayasa' çağrısı
13:47 'Dünyada göçmen sayısı 280 milyona yaklaştı'
13:44 Dağ: Tecridi sonlandıracak temel güç gençliktir
13:27 Kürt müziğinin 'taçsız kraliçe'si: Eyşe Şan
12:53 10 yılda 828 mülteci işçi yaşamını yitirdi
12:48 Şenyaşar ailesi: Sessiz kalanlar vicdanlarda mahkumdur
12:08 'Jin, jiyan, azadî' direnişine dünyadan destek
11:49 Kerkük'te patlama: 9 polis öldü
11:19 Cenazesi teşhis edilen HPG'li toprağa verildi
11:02 Tunus'ta halkın yüzde 91,2’si sandığa gitmedi
10:25 Ferhad Şamî: DAİŞ 20 günde 8 kez saldırdı
09:30 Mereş Katliamı 44. yılında: Zihniyet değişmedi
09:09 Tutuklunun mektubu: Tecrit içinde tecrit uygulanıyor
09:08 İşçilerin asgari ücret talebi: En az 10 bin
09:07 Metin Bakkalcı: CPT açık bir tutum sergilemeli
09:06 Tutuklulara telefon görüşmesinde ağız içi arama dayatması
09:05 Kentteki tüm eylemlerden sorumlu tutuluyorlar!
09:05 Oğlunun tahliyesi 4 kez engellenen baba: Umudu kırmak istiyorlar
09:04 5 yıldır ağabeyinin cenazesi için mücadele veriyor
09:00 18 ARALIK 2022 GÜNDEMİ
17/12/2022
22:48 Konser yasak dinlemedi!
22:44 Belgesel yönetmeni Tekin tutuklandı
22:35 AKP’li belediyenin daire başkanlarından Gümüşel için dua talebi
21:35 ‘Anayasa tartışmaları barışın sokağa yansımasıyla yürütülür’
21:25 Konser yasağını protesto eden 26 kişi serbest bırakıldı
20:08 Avrupa'da tecrit ve saldırılar protesto edildi
19:35 İnsan haklarına saygı yürüyüşü
19:27 Girê Spî’deki saldırıda 1’i çocuk 3 kişi yaşamını yitirdi
19:15 HDP İmralı’daki kritik duruma karşı harekete geçiyor
19:00 Mereş ve Roboski panelinde yüzleşme çağrısı
18:52 EMEP Genel Başkanı Akdeniz göçmenlerle buluştu
18:03 Kilyos’ta kaldırıma gömülen cenazeler için ailelere DNA çağrısı
17:45 DBP Sêrt il eşbaşkanlığına atama
17:32 Silêmanî’de kimyasal ve tecride karşı yürüyüş
17:16 Tutuklu gazeteciden mesaj: Sinan çıkacak, yine yazacak
16:55 Gözaltına alınan 8 HDP'li serbest bırakıldı
16:43 Rojhilatlı aktivistler sınır dışı edilmek isteniyor
16:04 HDP'den 'İslam'da Emek, Barış ve Adalet' paneli
15:44 Kop’ta kayyım protestosu: Belediye borç bataklığına dönüştürüldü
15:37 Hasta tutuklu Yunus Nisgavlioğu ameliyat edilmiyor
15:36 MKM gözaltılara rağmen yasaklanan konseri yapacağını duyurdu
15:19 Mağarada katledilen Demir ve Akipa'nın failleri soruldu
15:09 DİB: Kayyımlar iktidar için yargı sopasıdır
14:59 HDP İzmir Gençlik Meclisi Konferansı: Özel savaşa karşı mücadele büyüyecek
14:55 Hasta tutuklu ameliyat öncesi başka cezaevine sevk edildi
14:35 Riha Kadın Platformu: Çocuk istismarına karşı isyanı büyüteceğiz
13:31 Kayıp yakınları Atilla Korkmaz’ın faillerini sordu
13:30 İHD’den Çavuşoğlu’na yanıt: Hükümetiniz boyunca ihlaller arttı
13:20 'Barışı savunmak bizler için vazgeçilmezdir'
12:55 Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Uçar: Tecrit insanlık suçudur
12:35 Kadınlar Nevin Yıldırım’a yeni yıl kartı gönderdi
12:02 Amed’de çok sayıda gözaltı: Evde işkence yapıldı
11:47 Hablemitoğlu cinayetinin sanığı albay Göktaş tutuklandı
11:32 Erdoğan’ın mitingi için öğrenciler taşınıyor!