RIHA - Weranşar'da 10 yaşındaki S.S.'ye "sistematik cinsel tacizde" bulunan M.S. hakkında açılan davanın duruşmasına katılım çağrısı yapan çocuğun annesi D.G., "Bu dava sadece kızımın davası değil, istismara ve tecavüze uğrayan tüm çocukların davası" dedi.
Riha’nin Weranşar ilçesinde M.S. (17), üvey kardeşi 10 yaşındaki S.S.’yi 1 yıl boyunca cinsel tacize maruz bıraktığı gerekçesiyle 21 Mayıs 2021'de gözaltına alındı, emniyetteki ifadesinin ardından nöbetçi mahkemeye sevk edilerek, serbest bırakıldı. M.S. hakkında, “zincirleme şekilde cinsel taciz” suçundan açılan soruşturmada ise, “kovuşturmaya yer olmadığı” kararı verildi.
BAĞIRMAMASI GEREKÇE YAPILDI
Yargıtay 5’inci Dairesi’nin “Mağdurenin ırza geçme eyleminin gerçekleştiği zamanlarda bağırıp çevreden yardım istememesi, mağdurenin iddiasına göre cinsel eyleminin birden çok değişik zamanlarda gerçekleşmesine rağmen durumu kimseye anlatmaması, şikayetçi olmaması” yönündeki kararına atıfta bulunan savcılık, kararında şu ifadelere yer verdi: “Zikredilen hususlar gözetildiğinde her ne kadar mağdurun suça sürüklenen çocuğa iftira atmasını gerektirecek dosyaya yansıyan bir durum bulunmasa da, bu hususun tek başına suça sürüklenen çocuğun atılı suçu işlediğine dair delil sayılamayacağı, mağdurun cinsel istismar iddiasını destekler nitelikte delil elde edilemediği, mağdurun iddiasının gerçeği yansıtmadığı, dolayısıyla suça sürüklenen çocuğun isnat edilen zincirleme şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunu işlediğine dair soyut iddia dışında diğer delillerle de desteklenen kamu davası ikame etmeye yeterli her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı yeterli delil elde edilemediği, bu nedenle kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına…”
İTİRAZ EDİLDİ
Dosya avukatı İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Eren Keskin, karara itirazda bulundu. Yargıtay itirazı yerinde bularak davanın Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmesi gerektiğine karar verdi. Kararın ardından M.S. hakkında hazırlanan iddianameyi Viranşehir Ağır Ceza Mahkemesi kabul etti.
CEZALANDIRILMASI İSTENİLDİ
"Zincirleme şekilde üvey kardeş tarafından çocuğun nitelikli cinsel istismarına teşebbüs" suçlamasıyla açılan iddianamede, raporlarda her ne kadar cinsel istismarın tıbbi delillerinin bulunamadığı belirtilse de, mağdur ile suça sürüklenen çocuk arasında husumet olmaması nedeniyle mağdurun gerçeğe aykırı beyanda bulunmasını gerektirecek bir durumun bulunmadığına da yer verildi. İddianamede deliller ve tüm evrak kapsama alındığında suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı suçu işlediğine dair yeterli şüphenin oluştuğuna karar verilerek cezalandırılması istenildi.
Davanın ilk duruşması, 30 Kasım'da Viranşehir Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek.
İLÇEDEN GÖÇ ETTİLER
Sistematik cinsel tacize uğrayan çocuğun annesi D.G., olayın ortaya çıkmasıyla çocuğun amcasına ve diğer aile bireylerine haber verildiğini söyledi. Ancak, amcanın fail M.S.’ye şiddet uyguladığını ve olayın üstünü kapatmaya çalıştığını anlatan anne D.G., “Konuyu kapatmazsak benim ve çocuk için sorun olacağını belirtti. Viranşehir'den çocuğu kaçırıp İstanbul’a götürdüm. Ataşehir Polis Merkezi Çocuk Şube’ye başvurduk. Çocuk İzlem Merkezi’nde (ÇİM) çocuğun ifadeleri pedagog eşliğinde alındı. Ardından şahsın ifadesi Viranşehir'de alınıp serbest bırakıldı. Dava için gün beklerken, savcı dosya açılır açılmaz takipsizlik kararı verdi, çocuğuma ise sağlık tedbiri konuldu" dedi
TEHDİT EDİLİYORLAR
İtiraz üzerine kararın ilk istinafa, daha sonra ise Yargıtay'a gittiğini belirten anne D.G., dosyanın Yargıtay tarafından Aile Mahkemesi’nden alınarak, Ağır Ceza Mahkemesi'ne verildiğine değinerek, bu süreç içinde çocuğun yakınları tarafından tehdit edildiğini belirtti.
ANNEDEN KADINLARA ÇAĞRI
Tehditler üzerine kızı ve kendisi hakkında adres gizliliği tedbiri ve koruma kararı aldırdığını anne, 30 Kasım'daki duruşmaya ilişkin şu çağrıda bulundu: "Bu dava sadece kızımın davası değil, istismara ve tecavüze uğrayan tüm kadın ve çocukların davası. Susmak zorunda kalanlar, tecavüzcüsü ile evlendirilenler için kadınları duruşmaya çağırıyorum. Aynı zamanda ‘çocuğun rızası var’ diyenlere inat bu davanın emsal olacağını düşündüğüm.”