AMED - İHD Amed Kadın Komisyonu, “Kadına Yönelik Şiddet Raporu”nda, toplumsal alanda şiddet sonucu 19 olmak üzere, 68 kadının katledildiği ve 49 kadının da “kuşkulu bir şekilde” yaşamını yitirdiği paylaşıldı.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed Şubesi Kadın Komisyonu, "Doğu ve Güneydoğu Bölgesi 1 Kasım 2021 - 1 Kasım 2022 arası Kadına Yönelik Şiddet Raporu”nu dernek binasında yaptıkları basın toplantısıyla açıkladı.
Raporun değerlendirmesini, Kadın Komisyonu Üyesi avukat Derya Yıldırım, verileri ise Çocuk Komisyonu Üyesi avukat Eylül Özgültekin paylaştı.
KADIN MÜCADELE TARİHİ
Kadına yönelik şiddetin, düşmanlığın yıllardır artarak devam ettiğini dile getiren Yıldırım, her geçen gün kadına yönelik saldırı politikalarının değişerek devam ettiğini ifade etti. Kadına yönelik fiziksel, ekonomik, kültürel, psikolojik ve cinsel şiddetin her alanda vücut bulduğuna dikkati çeken Yıldırım, “Bunun önlenmesine dair sorumlu kurumlar tarafından etkin hiç bir adım atılmadığı ise bilinen bir gerçektir. Buna karşın kadın mücadele tarihinin çok eskiye dayandığı ve hiç durmadan devam edeceği de bir gerçektir” dedi.
KURDİSTANLI KADINLAR HATIRLATILDI
Ortadoğu’da süregelen etnik, inanç ve cinsiyetçi temeldeki politikaların sonucu olarak, Jîna Emini adında genç bir kadının saçı göründü diye İran polisi tarafından işkence ile katledildiğini hatırlatan Yıldırım, “Bu vahim olay her ne kadar dünyada ses getirmiş olsa da, ülkede yaşanan protestolar sonucu başka insanların da yaşam hakkı elinden alınmış ancak kadına yönelik şiddetin, ayrımcı politikaların son bulmasına yönelik herhangi bir gelişme yaşanmamıştır” diye belirtti. Yıldırım, ardından Kurdîstan’da katledilen ve şiddet gören kadınlar ile bin 55 gündür kayıp olan Gülistan Doku’yu anımsattı.
YARGISAL ŞİDDET
Siyasette ve politikada aktif rol alan Kürt kadınlarına yönelik tutuklamalarla gerçekleşen yargısal baskının, şiddetin başka bir yönü olduğunu ifade eden Yıldırım, şöyle devam etti: “Barışın sağlanabilmesi için mücadele yürüten Kürt kadın siyasetçilerin sürekli tutuklama ve cezalandırma ile karşı karşıya bırakılması kadına yönelik hem psikolojik hem de yargısal şiddetin tezahürüdür. İlerleyen hastalığına ve hayatını tek başına idame edemeyeceği raporla tespit edilmesine rağmen uzunca süre tahliye edilmeyen Aysel Tuğluk, yıllardır sadece siyaset alanında ki çalışmalarından kaynaklı tutuklanan ve hala tutuklu bulunan Gülten Kışanak, Ayla Akat, Figen Yüksekdağ, Sabahat Tuncel gibi birçok kadın siyasetçinin tutukluluğu bu şiddetin yansımasıdır. Ülkenin mevcut siyasi yapısı, siyasete sirayet eden erillik, var olan çatışmalı ortam, toplumsal cinsiyet eşitliğini yok saymaktadır. Devam eden politikalar kadını daha çok ev içine hapsetmekte, toplumsal hayattan ve toplumsal yaşama eşit katılımdan uzak tutmaya çalışmaktadır.”
68 KADIN KATLEDİLDİ
Kurdistan’da intihara sürükleme sonucu 11, aile içi şiddet sonucu 38 kadının katledildiğini vurgulayan Yıldırım, toplumsal alanda şiddet sonucu 19 kadın olmak üzere 68 kadının katledildiğini kaydetti. 49 kadının da “kuşkulu bir şekilde” yaşamını yitirdiğini sözlerine ekleyen Yıldırım, “33 kadın cinsel saldırıya maruz bırakılmış, 29 kadın şiddet sonucu yaralanmıştır. Bilançomuz da görüleceği üzere kadınlar en çok aile içinde yaşanan şiddet sonucunda yaşamını yitirmiştir. Yine kadınlar toplumsal alanda yaşanan şiddet, intihar, kuşkulu ölüm, alıkonulma, cinsel saldırı ve fuhuş yapmaya zorlanma gibi birçok alanda şiddete ve ihlale maruz kalmaktadır. Kadınlar çatışmalı ortamda, hapishane ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını yitirmektedirler” diye konuştu.
'CEZASIZLIK POLİTİKLARINDAN VAZGEÇİLMELİ'
Yıldırım, sözlerini şöyle tamamladı: “Biz kadınlar, her alana uzanan cinsiyetçiliğin ve eril zihniyetin yarattığı şiddet kültürüyle karşı karşıyayız. Buna son verilmesi için çağrı ve taleplerimizi bir kez daha tekrarlıyoruz: Devlet kadına karşı şiddeti önlemek için her türlü tedbiri almakla yükümlüdür. Toplumsal cinsiyet eşitliğini, toplumun tüm kesimlerine yaygınlaştırmak için politikalar üretmelidir. Cinsiyete dayalı ayrımcılığı ortadan kaldırmalıdır. Kadına karşı şiddet uygulayan failler hakkında etkili ve caydırıcı cezalandırma yoluna gidilmeli ve cezasızlık politikalarından vazgeçilmelidir.”
5 ŞEHİR İLK SIRADA
Raporun verilerini paylaşan avukat Eylül Özgültekin ise, Kurdîstan’da kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin en çok yaşandığı ilk 5 şehir arasında Riha, Dîlok, Xarpet, Amed ve Şirnex’in bulunduğunu belirtti. Özgültekin, kadınların şüpheli şekilde en çok yaşamını yitirdiği ilin Wan olduğunu, Riha, Amed ve Mêrdîn’in de ilk sıralarda yer aldığını paylaştı.
Rapora yansıyan veriler şu şekilde:
“*Bölge kentlerinde en az 11 kadın intihar sonucu yaşamını yitirirken, 5 kadın intihar teşebbüsünde bulundu.
* Aile içi erkek şiddeti sonucu en az 38 kadın yaşamını yitirdi, 15 kadın yaralandı.
* Toplumsal alanda erkek şiddeti sonucu en az 19 kadın yaşamını yitirdi, 14 kadın yaralandı.
* Toplumsal alanda en az 33 kadın erkeklerin cinsel saldırısına maruz kaldı.
* Bölge kentlerinde en az 49 kadın şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi.
* Bölge kentlerinde 1 yılda 117 kadın yaşamını yitirdi. 34 kadın çeşitli şekillerde yaralandı.”