ANKARA - MLSA'nın tutuklanan gazeteciler ile ilgili raporunda, Deniz Nazlım'a sorulan “Neden habere gittin” sorusuna dikkat çekildi.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA), Ankara merkezli soruşturma kapsamında Ankara, İstanbul, Amed, Wan, Riha, Mêrdîn, Bedlîs, Manisa ve Mersin’de Mezopotamya Ajansı (MA) ve JINNEWS’den 11 gazetecinin gözaltına alınma ve 9 gazetecinin tutuklanma süreçlerine ilişkin “Soruldu: Neden habere gittin?” başlıklı bir rapor yayınladı.
Raporda, MA Yazı İşleri Müdürü Diren Yurtsever, MA muhabirleri Deniz Nazlım, Berivan Altan, Zemo Ağgöz, Selman Güzelyüz, Hakan Yalçın, Emrullah Acar ile Ceylan Şahinli ile JINNEWS muhabiri Habibe Eren, Öznur Değer, eski MA stajyeri Mehmet Günhan ve Yeni Yaşam Gazetesi çalışanı Hamdullah Bayram’ın ikamet ettiği adreslere yapılan baskınların derlendiği raporda, soruşturma sürecine ilişkin kapsamlı bilgiye yer verildi.
AVUKATLARA GÖRÜŞ KISITLILIĞI
Raporda, Amed’de 8 Haziran tarihinde Özgür Basın emekçilerine yönelik baskında 16 gazetecinin tutuklandığı hatırlatırken, 5 aydır tutuklu yargılanan gazeteciler hakkında henüz bir iddianamenin de hazırlanmadığına dikkat çekildi. Raporda, Ankara merkezli soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve Ankara 10’ncu Sulh Ceza Hakimliği tarafından yargılanan gazetecilerin 24 Ekim tarihinde bir gece yarısı tutuklandığı vurgulanarak, şunlara yer verildi: “Savcılığın talebi üzerine, ‘içeriğinin öğrenilmesi halinde soruşturmanın amacının tehlikeye düşebileceği’ gerekçesiyle CMK 153/2 maddesi uyarınca Ankara 2. Sulh Ceza Hakimliği tarafından dosyaya kısıtlılık kararı getirildi. Ankara 5. Sulh Ceza Hakimliği de aynı gün CMK 154/2 maddesi uyarınca gazetecilerin avukatlarıyla görüşmelerine 24 saat boyunca kısıtlılık kararı verdi. Karara, ‘suçun vasıf ve mahiyeti’ gerekçe gösterildi.”
TUTANAKLARDA AVUKAT İMZASI YOK
Kapatılan Özgür Gündem, Yeni Ülke ve Özgür Ülke gazetelerinin ciltler halindeki gazete arşivinin sayfa sayfa tarandığı belirtilen raporda, söz konusu arşivlerde ajansa ait yayın olmamasına rağmen tamamına el konulduğuna dikkat çekildi. Raporda, MA Ankara bürosunda bulunan Yeni Yaşam ve Kürtçe Gazete Xwebûn’un sayısına da el konulduğu, yanı sıra el konulan bilgisayar ve hard disk gibi ekipman ve malzemelerin basın-meslek materyali olduğunu söyleyen avukatın, polislerin hazırladığı el koyma tutanağını inceleyerek şerh koymak istediği belirtilerek, şu ifadelere yer verildi: “Avukatın incelemesine izin verilmedi ve tutanak avukatın imzası olmadan tutuldu. Eş zamanlı olarak prodüksiyon şirketi Ari Yapım’ın Ankara ofisine de polis baskını düzenlendi. Soruşturmaya dair avukatlara bilgi verilmediği için Ari’de yapılan aramadan avukatların haberi olmadı. Yine çilingir yöntemiyle kapıyı açan polisler, aramada Ari Yapım’a ait iki harddisk, bir tablet ile teknik ekipmanlara el koydu.”
GAZETECİLERİN FOTOĞRAFLARINA EL KONULDU
MA ve JINNEWS çalışanlarının kullandığı ortak büroya sabah 07.00’de baskın yapılarak arama yapıldığında değinilen raporda, polis ablukası altında süren büro aramasında MA’ya ait beş bilgisayar, iki harddisk, bir mikrofon, bir telefon ve haber notlarının bulunduğu ajandalar ile büroda bulunan kitaplara ve 90’lı yıllarda katledilen gazetecilerin fotoğraflarına, ev baskınlarında ise gazetecilerin bilgisayar, not defteri, basın kartı, kamera ve fotoğraf makinesi gibi ekipman ve materyallerinin yanı sıra evlerinde bulunan gazete ve kitaplara da el konulduğu aktarıldı.
1 MİLYON 107 BİN LİRALIK EKİPMANA EL KONULDU
Dicle Fırat Gazeteciler Derneği’nin (DFG) derlediği verilere yer verilen raporda, bürolara ve gazetecilerin evlerine yapılan baskınlarda toplam 15 bilgisayar, 10 fotoğraf makinası, 5 kamera, 1 adet 4,5G kamerası ve cihazına el konulduğu ve her iki soruşturma kapsamında el konulan ekipmanların tahmini tutarının 1 milyon 107 bin lira olarak hesaplandığının altı çizildi.
UZUN NAMLULU SİLAHLARLA BASKIN
Emniyetin yaptığı açıklamada gözaltı görüntülerinin servis edildiğine dikkat çekilen raporda, avukatlara gazeteciler ile ilgili ‘kısıtlılık’ gerekçesiyle bilgi verilmediği kaydedildi. Bunun yanı sıra gazetecilerin boyunlarının eğdirilmeye çalışıldığı ve evlerinden uzun namlulu silahlar ile çıkarıldığı görüntülerin paylaşıldığına vurgu yapılan raporda, Sulh Ceza Hakimliği ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nün çelişkili açıklamalarına dikkat çekildi.
45 GÜNLÜK BEBEĞE RAĞMEN GÖZALTI
Gazetecilerin gözaltı süresi 4 gün boyunca uzatılırken, avukatların dosyaya erişimi engellenerek hem gazetecilerin hem de avukatların savunma hakkının kısıtlandığı belirtildi. Zemo Ağgöz’ün 45 günlük bebeğini emzirmeden gözaltına alındığı belirtilerek, Ağgöz’ün emniyet ifadesinin akşam saatlerinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının ‘iş yoğunluğu’ nedeniyle savcının yokluğunda alındığı vurgulandı. Gizli tanık ifadelerinin yer aldığı soruşturmada, Ağgöz’ün yasal meslek örgütü olan Dicle Fırat Gazeteciler Derneği’ne üyeliği ‘örgütsel faaliyet” olarak nitelendirildiği ifade edilen raporda Ağgöz’ün yaptığı haberler ve kaynakları ile yaptığı görüşmeler suçlama konusu oldu.
‘NEDEN HABERE GİTTİN?’
Ankara Emniyeti’nde tutulan 10 gazetecinin 27 Ekim’de ifadelerinin alındığı belirtilen raporda, gazetecilerin emniyette ifade vermeyi reddederek, savcılığa ifade verdiklerinin altı çizildi. Gazetecilerin yaptıkları haberler ve haber kaynakları ile yaptıkları görüşmeler nedeniyle suçlandığına dikkat çekilen raporda, Deniz Nazlım’a, “Neden habere gittiği” sorusunun sorulduğunun altı çizildi. Bunun yanı sıra gazetecilerin yaptıkları haberler için aldığı ücretler, aileleri ve yakınları ile yapılan para alışverişleri de suçlama konusu oldu.
Raporun tamamına şuradan ulaşabilirsiniz: Ankara-tutuklanan-gazeteciler-MLSA-raporu.pdf