İSTANBUL - Kaktüs Kadın Derneği'ne yapılan baskında tehdit ve taciz edilerek gözaltına alınan SKM Genel Sözcüsü Çiçek Otlu ve dernek üyesi Berfin Polat, iktidarın tüm saldırılarına rağmen sokaklarda özgürlük sloganı atmaya devam edeceklerini söyledi.
İstanbul’un Kadıköy ilçesinde bulunan Kaktüs Genç Kadın Derneği 17 Kasım’da polisler tarafından basıldı. Dernekte bulunan Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Eş Genel Başkanı Özlem Gümüştaş ve Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM) Genel Sözcüsü Çiçek Otlu’nun da aralarında olduğu 11 sosyalist kadın darp edilerek gözaltına alındı. Gözaltına alınan kadınlar daha sonra serbest bırakıldı.
Serbest bırakılan kadınlardan SKM Genel Sözcüsü Çiçek Otlu ve Kaktüs Kadın Derneği üyesi Berfin Polat, kendileriyle birlikte 11 kadının gözaltında yaşadıklarını anlattı.
SKM Genel Sözcüsü Çiçek Otlu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü'nün yaklaştığı bugünlerde erkek egemen rejimine isyan eden, "makbul kadın" olmayı reddeden, örgütlü kadınların hedefe konulduğunu söyledi. İktidarın, 2023 seçimlerine giderken kadınları polis baskılarıyla kuşatmayı amaçladığını kaydeden Otlu, “Rejim, kadınları kontrol etmeyi amaçlıyor” dedi.
'MİLLİ VE YERLİ ÇOCUKLAR İSTİYOR'
İktidarın Anayasa’nın 41’inci maddesini değiştirerek kadınları “ev kölesi”, “hizmetçi”, erkeği de “evin reisi” yapmayı hedeflediğini belirten Otlu, “Erdoğan M. Ali Çelebi’ye rozet takarken ‘PKK’liler 10-15 çocuk doğuruyor’ diyerek Kürt halkının soykırıma uğramasını istiyor. Kendi tabanına da ‘milli-yerli’ çocukların doğurulmasının emrini veriyor. Bu nüfus politikaları ile bir taraftan bir halkın yok edilmesi planlanırken, bir taraftan da ‘çocuk doğurun’ diyerek sermayenin geleceği için ‘ucuz işgücü yaratın, savaşa asker gönderin’ diyor” şeklinde konuştu.
'KORKTUĞU İÇİN SALDIRIYOR'
İktidarın, yıllardır yürütülen örgütlü mücadele sonrasında kadınları bugün “tehlikeli” ve “zor” bir yapı olarak gördüğünü belirten Otlu, İran’da Jîna Emînî’nin katledilmesiyle başlayan kadın isyanının bir halk hareketine dönüştüğünü anımsattı. Türkiye ve Kurdistan’da da cins çelişkilerinin büyüdüğüne dikkat çeken Otlu, “İktidar kadınların itaat etmediğini gördüğü için bundan kaynaklı da kendi iktidarının yıkılmasından korktuğu için kadınlara saldırıyor” dedi.
'TEHDİT VE TACİZ ETTİLER'
Derneğe yapılan baskının 25 Kasım’da kadınların alanlara çıkmasını engellemek için yapıldığını belirten Otlu, yapılan baskında yaşananları ise şöyle aktardı: “Bu nedenle Kaktüs Kadın Derneği özel harekat polisleri tarafından basıldı. Kapının zilini çalmadan koçbaşı ile kapıya vurdular. İçeriye kalkan ve silahlar ile girdiler. Slogan attığımız ve arama kağıdını görmek istediğimiz için durdular. Daha sonra polisler, cinsel tacizde bulunarak kadınları aramaya kalktı. Buna itiraz ettik ve aramızdaki gerilim yükseldi. Sürekli ters kelepçe takmakla, şiddet uygulamakla tehdit ettiler.”
'ÖZGÜRLÜĞÜ İSTİYORSAK…'
Kadınlar olarak tüm yasaklamalara, baskılara, tutuklamalara rağmen sokaklarda erkek-devlet şiddetine karşı mücadele edeceklerini vurgulayan Otlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “İktidar örgütlü kadınların başını eğmeye çalışıyor. Ama biz kadınlar ne evdeki reisleri, ne de iktidarın başındaki faşist reisi, şefi kabul etmiyoruz. Evde, işyerinde, okulda, sokakta erkek egemenliğine, yoksulluğa, nefret cinayetlerine karşı mücadele ediyoruz. Birlikte ve örgütlü olduğumuzda güçlü olduğumuzun farkındayız. Biz kadınlar gerçek eşitliği ve özgürlüğümüzü sağlamak istiyorsak, AKP faşist rejiminin kadın politikalarına emekçi kadın kitlelerine giderek anlatmalı, onları örgütlemeli ve rejime karşı mücadele etmelerini sağlamalıyız.
25 KASIM ÇAĞRISI
Bu 25 Kasım’da da AKP-MHP faşist rejimine kitleselliğimizle, militanlığımızla, yasakları dinlemeyen cüretimizle bizden korkması gerektiğini göstermeliyiz. Erkek egemen şiddetine hayır demek, yoksulluğa, savaşa, emek ve beden sömürüsüne hayır demek için alanlarda olacağız. İstanbul’da yasaklı alan olan Taksim'de olacağız.”
'TEHEDİT EDİLDİK'
Kaktüs Genç Kadın Derneği’nden Berfin Polat ise, tarih boyunca kadınların erkek devlete karşı asla mücadeleden geri adım atmadığını vurguladı. Derneklerinin yasal bir dernek olduğunu ifade eden Polat, “Taciz ve tehditlere maruz kaldık. Ama biz bu saldırının nedenlerini biliyoruz. Çünkü kadınlar orada ezilmişliğe, sömürüye karşı ne yapabileceğini ve nasıl mücadele edeceklerini konuşuyor. Buna dair yol yöntem arayarak kadın dayanışmasını büyütüyorlar. İktidar bu kadın dayanışmasından ve örgütlenmesinden korkuyor. Bu yüzden saldırılarını artırıyor” diye aktardı.
'ÖZGÜRLÜK SLOGANINA DEVAM EDECEĞİZ'
Dünyada yükselen bir kadın direnişini baş gösterdiğini belirten Polat, “Kadınlar İran’da molla rejimine karşı, Kürdistan’da erkek devletin kadınlara yönelik özel savaş politikalarına karşı mücadele ediyor. Rojava'da kadınlar, tecavüzcü, barbar IŞİD çetelerine karşı mücadele ediyor. Aslında dünyada bir erkek egemenliğine karşı bir mücadele var. Derneğimize saldırıları da bu kapsamda ele almak lazım. Biz bu baskılara boyun eğmeyeceğimizi, sokaklarda, ’Jin, jiyan, azadî’, ‘Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz’ diyerek özgürlük sloganlarımızı atmaya devam edeceğiz” dedi.
MA / Esra Solin Dal