ANKARA - Hukuk örgütleri, ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı’nın da aralarında olduğu 22 avukatın yargılandığı davanın duruşmasına katılım çağrısı yaptı.
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı, Oya Aslan ve Barkın Timtik'in aralarında bulunduğu Halkın Hukuk Bürosu (HBB) üyesi 22 avukatın tutuklu yargılandığı davanın duruşması,7 ile 11 Kasım tarihleri arasında Marmara Cezaevi Kampüsü Duruşma Salonu'nda görülecek. Duruşma öncesi bir araya gelen hukuk örgütleri, Sağlık ve Sosyal Emekçileri Sendikası (SES) Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısıyla davaya katılım çağrısı yaptı.
Toplantıya, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), İnsan Hakları Derneği (İHD), Toplumsal İçin Hukukçular Derneği ve Adalet İçin Hukukçular temsilcileri ile Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Milletvekili Murat Çepni katıldı. “Tutsak Avukatlara Özgürlük 7-11 Kasım tarihlerinde Silivrideyiz” pankartının asıldığı toplantıda, ÇHD’li avukatların fotoğrafları konuldu.
Hukuk örgütleri adına ortak açıklamayı okuyan İHD Ankara Şubesi avukatlarından Nilay Nayman, “Mesleğimizin ve meslektaşlarımızın hoyrat bir biçimde, kriminalize edilmesi girişimine güçlü bir şekilde hayır demek adına bütün meslektaşlarımızla duruşmada olacağız” dedi.
‘BELGELER GÜVENİLMEZ HALE GETİRİLMİŞTİR’
Yargılama sürecinin 10 yılını doldurduğuna değinen Yalman, “Yargılama sürecinde, savcılık tarafından sunulan ve delil kabul edilen gizli tanık ve itirafçı tanıklar mahkeme huzurunda dinlenilmemiştir. Görülen sayısız celseye rağmen savcılık makamı tarafından iddianamede ve mütalaada dayanılan bu sözde tanıklar dinlenilmediği gibi bu tanıkların dinlenilmesi için de bir işlem yapılmamıştır. Sanık avukatların ve savunma avukatlarının bu yöndeki talepleri ise ya yok sayılmıştır ya da reddedilmiştir. Yine dosyanın en önemli delili olduğu söylenen Hollanda Belçika belgeleri diye anılan belgelerin delil akıbeti de benzer şekilde belirsiz durumdadır. Sanık avukatlar ve müdafilerinin ısrarlı taleplerine rağmen bu belgelerin gerçekte var olup olmadığı ve delil niteliğinin bulunup bulunmadığı tespit edilememiş durumdadır. Söz konusu belgelerin yurt dışından Türkiye’ye getiren, inceleyen ve raporlayan polis ekibi ile soruşturan savcıların kimlikleri düşünüldüğünde söz konusu belgeler tamamen güvenilmez bir hale gelmektedir” dedi.
‘DOSYA SAFAHATI YOK SAYILMIŞTIR’
Savcılık tarafından tüm tahkikat taleplerinin reddedildiğini belirten Ayman, “İlk mütalaa tarihinden beri dosyaya giren dijital inceleme raporu, sunulan yeni bilgi ve talepler bulunmasına karşılık ‘mütalaamızı tekrar ederiz’ ötesinde bir savcılık görüşü sunulmayarak tüm dosya safahatı yok sayılmıştır. Savunma avukatlarının 3 Ekim 2022 tarihinde dosyaya sunduğu tüm tevsii tahkikat talepleri, mahkeme heyetince 24 saat içinde 4 Ekim 2022 tarihinde reddedilmiştir. 7-8-9-10-11 Kasım tarihleri arasında 5 gün boyunca görülecek olan duruşmada hem bahsedilen delillerin hukuki vasıfsızlığı hem de mahkemenin siyasi saiklerle olduğu açıkça görülen yargılama pratiğine karşı hukuki itirazlar sunulacak, tutuklu meslektaşlarımız yönünden neredeyse olası cezanın infaz süresine ulaşmış olan tutukluluk tartışılacaktır” diye konuştu.
DAVAYA KATILIM ÇAĞRISI
Son olarak duruşmaya katılım çağrısı yapan Nayman, şunları söyledi: “7-8-9-10-11 Kasım 2022 tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan duruşmanın özel bir önemi olduğunu düşünmekteyiz. Davanın karara çıkıp çıkmamasından bağımsız, avukatlar olarak mesleğimizin ve meslektaşlarımızın bu şekilde hoyrat bir biçimde kriminalize edilmesi girişimine güçlü bir şekilde ‘hayır’ demek için bütün arkadaşlarımızı duruşmaya çağırıyoruz.”