ANKARA - Gazetecilerin gözaltına alınmasıyla halkın haber alma hakkının engellenmek istendiğini belirten DİSK Basın-İş Ankara Bölge Temsilcisi Turgut Dedeoğlu, “Özgür basının susturulamayacağını biliyoruz” dedi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen bir soruşturma kapsamında Mezopotamya Ajansı’nın (MA) Ankara bürosuna baskın yapıldı. Ankara büromuzda 6 saat süren aramaların yanı sıra MA ve JINNEWS muhabirlerinin de aralarında bulunduğu 11 gazeteci evlerine yapılan baskınla polis işkencesiyle gözaltına alındı.
Birçok kentte yapılan ev baskınlarında, Mezopotamya Ajansı (MA) Yazı İşleri Müdürü Diren Yurtsever, MA muhabirleri Deniz Nazlım, Selman Güzelyüz, Zemo Ağgöz, Berivan Altan, Hakan Yalçın, Emrullah Acar ve Ceylan Şahinli ile JINNEWS muhabirleri Habibe Eren ve Öznur Değer ile Derya Ren gözaltına alındı.
Ankara Emniyeti’nden yapılan açıklamayla, gazetecilerin yaptıkları haberler nedeniyle gözaltına alındığı ortaya çıktı.
KRİMİNALİZE ETME ÇABASI
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Basın-İş Ankara Bölge Temsilcisi Turgut Dedeoğlu, gazetecilere yönelik ev baskınlarının gazeteciliği ve gazetecileri kriminalize etme çabası olduğunu söyledi. Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün gazetecilerin işkenceyle gözaltına alındıkları anlara dair görüntülere dikkat çeken Dedeoğlu, şunları söyledi: “Çekilen videolar, yapmış oldukları ters kelepçeler, gazetecilerin başını eğerek götürerek, halkı ‘bunlar gazetecilik yapmıyorlar, dezenformasyon yayıyor, halkı yanıltıyorlar, terör örgütlerine yardım ve yataklık yapıyorlar’ şeklinde bilgilendirmeye çalışıyorlar. Biz biliyoruz ki bu arkadaşlarımız gazeteciler. Biz onların gazeteci olduğuna da kefiliz. Arkadaşlarımız adresleri bilinen, çağırıldıklarında gelip ifade verebilecek durumda. Demokratik toplumlarda polisin gazeteciler başta olmak üzere hiç kimseye bu şekilde davranmaması gerektiğini düşünüyoruz.”
İKTİDARIN BASKI REJİMİ
5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun ve Dezenformasyon yasası ile beraber basına yönelik baskıların artacağını ifade eden Dedeoğlu, “Buradaki sorun, iktidarın seçimlere giderken, daha baskıcı bir rejim yaratmaya çalışması, doğru haberlerin dezenformasyon adı altında gizlenmesi, halkın haber alma hakkının önüne geçilmesi, iktidarın istediği tarzda haberlerin yapılmasının önünün açılması. Bu süreci başlattılar ve birinci haftasında 10’u aşkın gazeteci arkadaşımız gözaltına alındı. Bunun arkası gelecektir” uyarısında bulundu.
İLK MÜDAHALE ÖZGÜR BASINA
Dedeoğlu, gazetecilere yönelik darp, şiddet, ev baskını ve baş eğdirme uygulamalarının kabul edilemez olduğunu söyledi. Söz konusu müdahalelerin ilk olarak Kürt basınına ve özgür basına yöneldiğini belirten Dedeoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğer sesimizi çıkartmaz, buna karşı çıkmazsak, bu medyanın tamamına yayılacak, muhalif olan bütün kesimleri kapsayacaktır. Ses çıkartmadığımız, bunlara dur demediğimiz sürece, bu hepimizin başına gelecektir. Bunun için halkımızı ses çıkartmaya davet ediyoruz.”
ÖZGÜR BASIN SUSTURULAMAZ
Baskıların gazetecileri yıldıramayacağını vurgulayan Dedeoğlu “Özgür basının susturulamayacağını biliyoruz, çünkü yıllardır deneyimliyoruz. Biz yine doğru haklı olduğumuzu bildiğimiz her konuda, sesimizi çıkarmaya devam edeceğiz ve bunun çabasını da yürüteceğiz. Özgür basın susturulamaz” şeklinde konuştu.