Yüksekdağ: İmralı kilidi açılmadıkça ülkenin geleceği de kilitli demektir

img
İSTANBUL - Tutuklu HDP eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Kürt sorununa çözüm perspektifi sunmayan hiçbir siyasetin başarı sağlayamayacağını belirterek, İmralı tecridine dair, "O kapının kilidi açılmadıkça Türkiye’nin geleceği de kilitli demektir” dedi.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, 4 Kasım 2016 tarihinden bu yana Kandıra 1 Nolu F Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunuyor. Yüksekdağ, HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve HDP'li 7 milletvekili ile birlikte gözaltına alındıktan sonra tutuklandı. Yüksekdağ'ın yaptığı açıklamalar, katıldığı eylemler ve mitingler suçlama konusu yapıldı. 21 Şubat 2017'de ise AKP, MHP ve CHP oylarıyla Yüksekdağ'ın milletvekilliği düşürüldü. Yüksekdağ tutuklandıktan sonra hakkında açılan birçok davada yıllarca hapis cezasına çarptırıldı. Yüksekdağ, Kürt siyasetçilerin yargılandığı Kobanê Davası'nda da yargılanan isimler arasında. Tutukluluğun 7’nci yılı yaklaşan Yüksekdağ, bulunduğu cezaevinde tutukluluk süreci, cezaevlerinin durumu, partisi hakkındaki kapatma davası ile gündemdeki gelişmelere dair sorularımızı yanıtladı.
 
Figen Yüksekdağ
 
İKTİDARIN TUTUNDUĞU 'SON DAL' 
 
Cezaevlerinde tarihin en kötü dönemin yaşandığını belirten Yüksekdağ, cezaevlerinde yaşananların iktidarın yönetim biçimi haline dönüştüğünü söyledi. Yüksekdağ, iktidarın yargı üzerinden baskısını sürdürdüğüne ve böylece iktidarını sürdürmek istediğini ifade etti. Yüksekdağ, ilk başlarda muhaliflere dönük baskıların şu an tüm kesimlere uygulanmaya başladığına işaret ederek, "Cezaevleri, asgari demokratik yönetim meşrutiyetini yitirmiş iktidarın tutunduğu son dal. Bu nedenle peşpeşe cezaevi açıyor. Ellerindeki bütün zor araçlarını kullanarak buralardaki baskıyı, kuşatmayı yoğunlaştırıyorlar. Hapishaneler aynı zamanda rejim tarafından adı konulmamış ölüm cezalarının da infaz edildiği yerlere dönüştü. Son bir yılda çıkan 55 cenazenin başka açıklaması olamaz” dedi.
 
KİMLER İÇERİDE?
 
Politik ve hasta tutukluların cezaevinde tutulduğunu ancak kadın ve çocuklara karşı suç işleyenler ile katillerin serbest bırakıldığını söyleyen Yüksekdağ, "Siyasi tutsakların ise infazları yakıldı. Tek başına bu uygulama bile ne kadar büyük bir nefret suçunun işlendiğini, ayrımcılığın ne kadar derin olduğunu gösteriyor. Söylediği sözler, attığı twitler, meşru siyasi faaliyeti ya da sırf siyasi iktidar terörist dedi diye fazladan hapis yatan birilerine karşılık, yüz kızartıcı suçlar işleyen, kadınları ölümün eşiğine getiren saldırganları neredeyse yatmadan tahliye ediliyor” diye kaydetti.  
 
AYSEL TUĞLUK'UN DURUMU 
 
Yüksekdağ, aynı cezaevinde tutulduğu hasta tutuklu siyasetçi Aysel Tuğluk’un durumuna işaret ederek, Tuğluk’un en az bir yıl önce tahliye edilmesi gerektiğini söyledi. Yüksekdağ, "Ne var ki her türlü insani değerden sıyrılmış bir siyasi iktidarla muhatap olunca, tek bir gün dahi hapishanede kalmaması gereken Aysel gibi arkadaşlarımız rehin tutuluyor. Yönetenlerin kin, intikam, ideolojik nefret refleksleri, yaşam hakkı, sağlık hakkı gibi temel hak alanlarının önüne geçiyor. Aysel başkan da başta bir kadın ve demokratik siyasette önemli temsil görevleri üstlenmiş figür olarak iktidarın hedefi haline getirildi. Onun şahsında Kürt kadın hareketinin siyasi cesaretini, öncülük niteliğini, yine bütün Türkiyeli, Ortadoğulu kadınların eşitlik mücadelesi ve kazanımlarını cezalandırmaya, ibretlik bir örnek yaratmaya çalıştılar” ifadelerini kullandı.
 
Tuğluk’un sağlık durumunun kötüye gittiğini aktaran Yüksekdağ, "Adlı Tıp süreci oldukça ağır geçti, kötü muameleye maruz kaldı. Geçen aylarda ATK, devlet hastanesi ve tıp fakültesi teşhis raporlarını hiçe sayarak, sırf içerde tutmak, eziyet etmek için yalan rapor düzenledi. Bütün bunların sonucunda hastalık sıçradı. Gittikçe çoğalan semptomlar nedeniyle yapılan son nöroloji test ve muayenelerde ise bu ilerleme raporlandı. Kullandığı demans ilacı yetmediğinden ikinci ilacı kullanmaya başladı. Bu nedenle 16 Eylül’de bu durumda yeniden ATK’ye gitti. Tahliye edilmesinden başka bir tıbbı ve insani seçenek yok” diye belirtti. 
 
TECRİT: ÜLKENİN GELECEĞİ KİLİTLİ
 
Yüksekdağ, İmralı F Tipi Kapalı Cezaevi'nde ağır tecrit koşulları altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’a dönük uygulamalar ve etkilerine dair sorularımızı da yanıtladı. İmralı kapısının kilitli olmasının çözüm ihtimalini bitirdiğini ifade eden Yüksekdağ, "O kapının kilidi açılmadıkça, Türkiye’nin geleceği de kilitli demektir. Zira ezilen haklar, emekçiler, kadınlar, gençler, AKP iktidarının son 6-7 yılında hiçbir zaman olmadığı kadar yarınını göremedi. Faşist despotizm altında adeta sürüklendi. Çözüm sürecinin AKP-MHP ve Erdoğan tarafından sona erdirilmesiyle darbe, OHAL, açık faşizm uygulamalarının tırmanışı birbirine paraleldir” şeklinde konuştu.
 
TECRİDİN ETKİLERİ
 
"Çözüm Süreci'nin" Abdullah Öcalan muhataplığında geliştiğini ve yıllar boyunca kan akmadığını anımsatan Yüksekdağ, "Barış ve çözüm sesinin kısıldığı her gün toplumla birlikte AKP-Saray iktidarı da kaybetti. Kendilerinin kurdukları soygun ve adaletsizlik düzenin köşe taşlarını günü birlik korumayı kazanım saydılar. Ama bugün neredeyse 2002 öncesine varmış bir dibe vuruş süreci yaşıyorlar. Tabi çözümsüzlükte ve İmralı tecridinde ısrarın asıl büyük faturasını emekçiler, yoksul ve ezilen halklar ödüyor. Çok büyük ve ağır siyasi ve ekonomik fatura bu. Adanın kapısını sürgülemeye, yerel ve bölgesel kritik sorunların çözümünde asıl muhatabın sesini hapsetmeye devam ettikleri sürece mevcut ekonomik, siyasi kriz derinleşir" diye konuştu. 
 
AKP-MHP'NİN 'SAVAŞ SÖZLEŞMESİ'
 
Yüksekdağ, sürecin sona erdirilmesinin ardından operasyonların başladığı ve AKP-MHP’nin “Savaş Sözleşmesi” imzaladığının söyledi. Yüksekdağ, şunları söyledi: "Savaş ve onun yarattığı krizden olağanüstü hal yönetiminden beslenerek bugüne geldiler. Toplum ve muhalefeti 'beka ve terörle mücadele' sopasıyla kontrol edip hizaya çektiler. Hala da kendileri için konfor, yıkım alanına dönüşmüş savaş çizgisini sürdürmekte ısrarlılar. Uzun süredir Federe Kürdistan Bölgesi ve Rojava’da gerçekleştirilen sınır ötesi operasyonlar, bu savaş çizgisini bölgesel bir sorun haline getirdi. Türkiye’nin Kürtlerle sonu olmayan bir savaşa tutuşması emperyal güçlerin de işine geldiğinden son Kuzey Suriye askeri hareketi dışında bütün saldırılara onay verdiler, ön açtılar. Bir taraftan da iktidarın Irak ve Suriye operasyonlarında kullandığı silahlar, yöntemler ve savaş suçlarını tehdit olarak ellerinde tutuyor, yer yer kullanıyorlar. AKP-Saray ve MHP ittifakı savaş çizgisini içte otorite sağlama, dışta yayılmaya hizmet eden karlı bir iş olarak gördü.”
 
AKP'NİN SEÇİM HESABI 
 
Partisine dönük saldırılara da değinen Yüksekdağ, "Kapatma davası ile Kobanê davasını birbirine paralel yürütüyorlar ve siyasetçilerin yargılandığı Kobanê davası tez elden bitirip, ceza vererek, kapatma davasının ana dayanağı yapmak istiyorlar. AKP-MHP iktidarı, her iki davada ceza vererek, seçime gitmek istiyor. Yargıyı siyasete alet ederek,  komplo davalarla muhalefeti tutsak ederek, kendilerini sürdürmenin sonuna geldiler. Kobanê ve HDP davalarındaki hukuk ve adalet katliamı varolduğu müddetçe yeniden kazanamayacaklar" diye kaydetti. 
  
EMEK VE ÖZGÜRLÜK İTTİFAKI'NIN ÖNEMİ
 
HDP öncülüğünde kurulan Emek ve Özgürlük İttifakı'nın alternatif olduğunu vurgulayan Yüksedağ, ittifakın tarihsel önem taşıdığını kaydetti. Yüksekdağ, ittifakın salt seçim endeksli olmaması gerektiğini belirterek, "İttifak, kapsayıcı bir deklarasyonla kuruldu. Bundan sonra esas olan bu deklarasyonun ruhunun ve içeriğinin can bulması, çekim gücü üretmesidir. Toplum, Cumhur ve Millet ittifaklarından farkını, yaşamın, eylemin ve politik programın içinden görecektir. Özellikle kadın ve gençlik taleplerine, örgütlü iradesine dayanma pratiği ayırt edici özelliği olacaktır. Bileşenlerinin sokak ve fiili meşru mücadelenin direkt içinde oluşu, düzen siyasetine dayatılan kalıpları kırmak bakımından kıymetlidir” dedi. 
 
‘TARİHİN YÖNÜNÜ DEĞİŞTİREBİLİR’
 
Türkiye’nin "değişim sancısı" çektiğini ve ittifakın da böylesi bir süreçte kurulduğuna dikkati çeken Yüksekdağ, "Emek ve özgürlük diyenlerin, barış, adalet ve demokrasi talep edenlerin, faşizmi yenme önceliğinde ortaklaşanların aynı çatı altında buluşmaları da gerekiyor. Türkiye gerçekliğinde bu başarılmadan kimseye huzur, varlık hakkı yok. Emek ve Özgürlük İttifakı ile bugünü ve tarihin yönünü değiştirecek bir başarıyla damga vurabiliriz. İttifakın bağımsız varlığına ve öz gücüne dayanmak, güvenmek dinamik politika yapmaktır” diye konuştu.
  
ÜÇÜNCÜ YOL VURGUSU
 
Türkiye’de halen geleneksel kodlarla hareket edildiğini dile getiren Yüksekdağ, “Bugün iktidardaki Cumhur İttifakı da ana muhalefetteki Millet İttifakı da bu kısır döngünün dışına çıkmıyor. Millet İttifakı, tek adam sultası, sisteminin antidemokratik yapısına karşı çıksa da temsili parlamenter demokrasi formunun ötesine geçemiyor. AKP ve Cumhur İttifakı ise beterin beterine yürüyor. Demokratik Türkiye ancak bu döngünün dışında ortaya çıkabilir. Kadın özgürlükçü, emek yanlısı, halk demokrasisi gelişerek yönetim gücüne dönüştüğünde bu hedef gerçek olabilir. Emek ve Özgürlük İttifakı, Türkiye ve Kürdistan tarihi boyunca ödediği bedeller, taşıdığı birikim, gittikçe genişleme dinamiği taşıyan kitle tabanıyla bu halk demokrasisine yürünecek asli yoldur. Tutarlı, bütün farklılıkları kucaklayan, paralı ve kudretli azınlığın elindeki demokrasi esasına da kılıcına da boğun eğmeyen üçüncü yoldur bu. Demokratik Türkiye, aynı hedefe ulaşmak için birbirine yoldaşlık edenlerin eseri olacaktır" ifadelerini kullandı. 
 
KÜRT SORUNUNDA ÇÖZÜM PERSPEKTİFİ
 
Kürt sorununa dair çözüm perspektifi sunmayan hiçbir siyasetin başarı sağlayamayacağını vurgulayan Yüksekdağ, şöyle devam etti: "Bu gerçekliği ezerek, dışlayarak, imha ile yaklaşanların başarı seviyesi ortada. İmha, reddiye ve çözümsüzlük çizgisinde mevcut iktidarın yaptıklarından fazla bir şey yapamazlar. Bu konuda zirveyi AKP-MHP ittifakı tutuyor zaten. Onların yaptıklarından farklı ne yapacaklar asıl soru ve mesel bu. Altılı Masa hala konuya dair cevap üretmiş değil. Ama Türkiye jeopolitiği böyle kritik bir soru ve soruna cevapsız kalmayı taşımaz. Demokratik yollardan çözüm üretme, en azından alan açma tavrı geliştirmedikleri sürece Cumhur İttifakından farkları kalmayacağını görmeleri gerekir. Altılı Masa, Kürt meselesinde zihniyet ve yöntem düzeyinde AKP-MHP’den kopmadığı, onun gerçekten muhalifi olmadığı müddetçe çözümsüzlükten başka bir şey üretmez."
 
MA / Mehmet Aslan 

Diğer başlıklar

24/10/2022
22:24 Amed Tiyatro Festivali’nde oyunlara yoğun ilgi
22:12 Tutuklular kimyasal saldırılara karşı açlık grevine başladı
21:29 Kanser hastası tutuklu Durmaz serbest bırakıldı
21:20 Alevi kurumları Plan ve Bütçe Komisyonu’nda: Teklif geri çekilsin
20:55 ÖHD: Müvekkilimiz Gündoğdu’ya dağlık alanda işkence yapıldı
20:36 Erdoğan da TTB'yi hedef aldı: Gerekirse ismini değiştireceğiz
20:02 Adıyaman’da şüpheli kadın ölümü
19:58 Kobanê Davası: Sözde iddialar ile nasıl yargılıyorsunuz?
19:38 Urfa’da silahlı çatışma: 2 öğrenci hayatını kaybetti
18:59 Qamişlo’da SİHA saldırısı
18:31 ABD Ankara Büyükelçiliği’nden HDP’ye ziyaret
18:28 Karaman’da bir hemşire katledilmek istendi
17:34 İngiltere'nin yeni Başbakanı Rishi Sunak oldu
17:23 'Jin jiyan azadi' sloganına soruşturma başlatıldı
17:16 20’nci Filmmor Kadın Filmleri Festivali başlıyor
15:59 GÖÇİZDER’in duruşması 13 Aralık’ta başlıyor
15:46 Savcı, Almas için aynı cezayı istedi
15:22 Kocaeli'nde AKP’li meclis üyesine silahlı saldırı
15:21 Tecavüz sanığının duruşması ertelendi
15:21 Meclis'te Alevilere eşit yurttaşlık talebine 'bölücülük' suçlaması
15:03 Bismil Belediye Eşbaşkanı Özer’e 30 yıla kadar hapis istemi
15:03 Suheyl Xurşîd’in katili tutuklandı!
14:52 ‘Her bijî kurê min’ diyen anneye görüş yasağı
14:16 Eğitim emekçileri 2 Kasım’da iş bırakacak
14:06 Amanos eteğindeki yangın sürüyor
14:03 Sağlıkçılar, insanca yaşamaya yetecek bir ücret talep etti
14:02 Bir anne daha tutuklu çocuğuna hasret yaşamını yitirdi
13:54 Erzurum cezaevleri raporu: Tecrit ağırlaşıyor
13:42 Beytüşşebap’ta su çamurlu akıyor
13:34 MİT’ten 'nokta’ yalanı
12:31 Beştaş’tan Erdoğan’a: Diyarbakırlıların bu laflara karnı tok
12:22 Zabıtalar Şenyaşar ailesinin pankartına el koydu: Savcı rahatsız!
12:08 Iraklı siyasetçi Deem: Kimyasal kullanımı araştırılmalı
10:58 Özerk Yönetim heyeti Katalonya’da
10:54 Van'da şüpheli kadın ölümü
10:42 İran'da öğrenciler eylemde, öğretmenler grevde
10:18 Irkçı saldırıya maruz kalan avukat: ‘Jin jiyan azadî’ demekten vazgeçmeyeceğiz
09:02 Çiğ süt üreticileri: Üretimin sürdürülebilir bir tarafı kalmadı
09:02 ‘Türkiye yenildiği için kimyasal kullanıyor’
09:02 Cizreli gençler: Festivalle moral değil, asimilasyon amaçlanıyor
09:01 'Berîtan, ihanet çizgisine karşı Kürt kadının direniş çizgisidir'
09:00 Yüksekdağ: İmralı kilidi açılmadıkça ülkenin geleceği de kilitli demektir
09:00 'Siyasi cinayetlerde kapalı yargılamaya doğru gidiliyor'
09:00 Şırnak’ta kesilen ağaçlar kalekollara taşınıyor
09:00 24 EKİM 2022 GÜNDEMİ
23/10/2022
23:23 İzmir Barosu'nun yeni başkanı belli oldu
23:18 Festivalde Kürt kültürü ve asimilasyon vurgusu
22:54 Edebiyat Günleri’nde ‘Direnmenin Estetiği’ tartışıldı
22:29 Antep’te şantiye işçilerinden yemek ve barınma protestosu
21:19 Tutukluların karikatür sergisi 2’nci gününde
19:21 İstanbul Baro Başkanı Filiz Saraç oldu
19:00 Amedspor Kadın Futbol Takımı’ndan rakibine 8 fark
18:25 Bahçeli TTB’yi bir kez daha hedef gösterdi
18:04 Sokak sanatçılarından yasakçı yönetmeliğe tepki
18:02 ‘Cemile’ kitabı için imza etkinliği
16:26 Prof. Görür: Van’da depreme karşı tedbir alınmıyor
16:15 'Tecridi kırabilir, iktidarı alaşağı edebiliriz'
15:54 Erdoğan Diyarbakır’a taşıdığı kitleye HDP’yi hedef gösterdi
15:31 ‘İslam’da Emek, Barış ve Adalet’ kampanyasının startı verildi
15:14 Bayındır’dan Irak hükümetine kimyasal çağrısı: Sözünüzü yerine getirin
14:23 Sancar: İktidar din ve inançları istismar ediyor
14:17 İkizköylüler 1 yıldır bilirkişi raporu bekliyor
14:13 Diyarbakır'da Erdoğan ablukası: Binlerce kişi kente getirildi
13:59 Urfa’dan ortak tepki: Kimyasal kullananlar hakkında soruşturma açılmalı
13:39 İzmir ve Manisa’da iki kadın katledildi
13:04 Erdoğan’ın ‘dev’ projesinden tadilatı yapılan okul çıktı
12:56 Van depremi 11'inci yılında: Risk tespiti yapılmalı
12:36 DBP kongresinde kimyasal tepkisi: Suça ortak olmayın
12:25 Rojhilat'ta gençler rejime karşı direnişte
11:43 Ağaç kıyımının sürdüğü Cudi’de patlama
10:54 İstanbul Barosu için oy verme işlemi başladı
10:46 Şenyaşar ailesi: Anne merhamet değil adalet istiyor
10:18 Kimyasaldan etkilendiğine dair görüntüleri yayınlanan Ete’nin ailesi: Büyük direndi
10:08 Maskelere el konulmasını hatırlattılar: KDP ihanette sınır tanımıyor
10:03 Nagihan Akarsel: Rojhilatlı kadınların direnişi ile gurur duyuyorum
09:46 Erdoğan öncesi Diyarbakır’da tüm çöp kutuları kaldırıldı
09:45 ÖHD, Türkiye'nin ‘Eylem Planı’na karşı yeni bildirimde bulunacak
09:26 Aksu: İşçiler, önlem alınmıyorsa işleri durdurmalı
09:17 Tutuklu siyasetçi Tuncel: Direnenler kazanacak
09:15 Gazeteci Seyda: KDP’nin özel güçleri Türkiye’ye göz kulak oluyor
09:11 Avukat Sarıoğlu: Tecride karşı mücadele şart
09:05 Nudem Durak’ın babası: Bir tek Türkiye sesini duymadı
09:04 Kimyasal saldırıda iki yeğenini kaybetti: Sesimizi direnişle duyurabiliriz
09:04 ‘Sansür Yasası’na karşı daha fazla mücadele etmeliyiz’
09:03 Kömürün fiyatı uçtu!
09:02 Besta’nın 31 alanında ağaç kıyımı
09:02 ‘Sahil Yolu' kuşlara yaşam alanı bırakmadı
09:00 23 EKİM 2022 GÜNDEMİ
22/10/2022
23:23 Kobanê’de kimyasala karşı eylem
23:13 Festivalde kimyasal saldırılara dikkat çekildi
22:50 HDP işçileri ziyaret etti: Çözüm bütçesi hazırlanacak
22:35 ÖHD'den Kürtçe tahammülsüzlüğüne tepki
22:13 'Mahalleme Dokunma' sergisi açıldı
21:15 Malala Yousafzai’den İran’daki kadınlara destek
21:02 İran’da halk kepenk kapattı
20:47 Avrupa ülkelerinde eylemler: Bağımsız heyet gönderilsin
20:24 İzmir Barosu Genel Kurulu'nda Kürtçe tahammülsüzlüğü
20:08 İranlı kadınların eylemine engelleme
19:58 İranlı kadınlar: Yaşananlar protesto değil devrimdir
19:52 Sıla yeni şarkısını Jîna’ya adadı
19:42 Nagihan İstanbul’da anıldı: Mücadelesini sürdüreceğiz
18:49 Facianın yaşandığı ilçeye giriş yasaklandı
18:37 Maraş'ta deprem
18:26 Kazada yaralanan yolcu yaşamını yitirdi
18:00 Irak kimyasal silahı araştırmak için komisyon kuracak
17:50 ÇHD’den Bartın raporu: Sorumluluk işçilere yüklenmeye çalışılıyor
17:28 Van’dan kimyasal tepkisi: Bağımsız heyet bölgeye gitmeli
17:21 Avukatlar Jina Emini için saçlarını kesti
17:15 İzmir Barosu Genel Kurulu: Biat etmedik
16:54 Oluç: Kimyasal kullanmadıysanız bölgeyi uluslararası örgütlere açın
16:49 Diyarbakır’da 'Arap hikâyelerinde Kürtçe sesler' söyleşisi
16:37 Temel: Tasfiyeye karşı direnişte birleşmeliyiz
15:54 Bedir Örgütü sorumlusu Bağdat’ta öldürüldü
15:53 KESK: OHAL Komisyonu lağvedilsin
15:41 Gamze Laçin anıldı
15:41 Kürt Şair Cegerxwîn Tatvan’da anıldı
15:31 Valilikten Erdoğan mitingi için seri mesajlar!
14:58 İran İnsan Hakları Örgütü: Binlerce insan tutuklandı
14:56 Hasta tutuklu Çetinkaya'nın tahliyesi engelleniyor
14:55 ‘Kayyımlı belediyeler Kürt kültürüne saldırı merkezi haline geldi’
14:47 Cemil Kırbayır'ın akıbeti soruldu
14:45 TTB Aile Hekimliği Kolu Van’da toplandı
14:34 ‘Parkın rant uğruna heba edilmesine izin vermeyeceğiz’
14:33 Yüzde 90 görme yetisini kaybeden tutuklu için tahliye çağrısı
14:32 7 ayda 6 defa gözaltına alınan genç tutuklandı
14:18 Tutuklulardan karikatür sergisi
14:08 Boğaziçi Üniversitesi’nde yangın
13:25 MKGP'den tutuklu kadın gazetecilerle dayanışma kampanyası
13:24 ‘İktidar kimyasal silah kullanımını soruşturmak yerine tehdide başvuruyor’
13:12 Onuncu kattan düşen avukat hayatını kaybetti
12:44 Van'a kar yağdı
12:42 Cumartesi Anneleri Hüseyin Toraman için adalet istedi
12:36 HDP: Lice Katliamı sorumluları er geç yargılanacak
12:32 PJAK’tan devrime öncülük deklarasyonu
12:16 Diyarbakırlılar: Erdoğan’ın verecek mesajı değil, verecek hesabı çok
12:08 Kayıp yakınları Gümüş veAydemir’in akıbetini sordu
11:57 OPCW’ye başvuru: Kimyasal suçlarını soruşturun
11:47 Şenyaşar ailesi: Anne adaletli bir yaşam için direniyor
11:45 AİHM, ‘4 Kasım darbesi’ne ilişkin kararını 8 Kasım’da açıklayacak
11:29 Lice katliamı üzerinde 29 yıl geçti, Özkan hala tutuklu
10:56 Avukat görüşünden sonra tutuklulara X-Ray dayatması
10:41 Sancar: Kimyasal silah kullanımına dair hakikat ortaya çıkarılmalıdır
10:28 Tutuklu Jiyan Ateş’in tahliyesi engellendi
10:09 2 albaydan kadına tecavüz: Dosya takipsizlikle sonuçlandı
09:22 Maden mühendisi Bulut: Amasra’daki kaza AKP’nin 20 yıldır yarattığı erozyonun sonucudur
09:18 HDP il eşbaşkanları: Kimyasal silah kullanımına karşı herkes sesini yükseltmeli
09:17 Erdoğan’ın Diyarbakır’a seçim gezileri: Kürt sorunu bir var bir yok
09:15 KCDK-E Eşbaşkanı Koç: OPCW katliama ortak oluyor
09:14 Barış Vakfı Başkanı Tahmaz: Görüntüler Nazi ordularının uygulamalarını hatırlatıyor
09:13 HDP, ‘İslam’da Emek, Adalet ve Barış’ kampanyası başlatıyor