Anmada ilk olarak konuşan DBP Diyarbakır İl Başkanı Hayrettin Altun, “Ölümün kanıksanmadığı bir coğrafyada, ölümü farz kılanları buradan kınıyoruz. Kınamak yetmiyor ne zaman bu ülkede toplumsal değişim yer edindiği zaman mutlaka alanlarda cinayetler işleniyor. Bu cinayetlerin hesabı Cumhuriyetten bugüne kadar verilmemiştir. Verilmediği içinde bu cinayetler tekrarlanıyor. Tekrarlanan bu cinayetler toplumu politikadan uzaklaştırmaya yönelik çabalardır. Bu çabalar hiçbir zaman ezilenler için kabul edilmemiştir. Halen toplumu stabilize etme politikadan uzaklaştırma için aynı yöntemler kullanılıyor. Biz ezilen halkımız için bu katliamları kınıyor ve bir daha yaşanmaması için elimizden gelen ne varsa yapacağımızın sözünü veriyoruz” diye konuştu.
SURUÇ AİLELERİ’NDEN DAYANIŞMA
Suruç Aileleri’nden Diyarbakır’a dayanışma getirdiğini söyleyen Suruç Aileleri’nden Cansu Yumuşak, “Bu zorlu yolculuğu hep beraber yürüdüğümüz için büyük bir dayanışma getirdim. Hepimiz bu katliamlarda Amed’de Ankara’da, Suruç’ta öldük, yakınlarımızı kaybettik. Yaralandık buna tanık olduk ama bundan ziyade bugün burada olan herkes bu alçak katliamların göstere göstere yapıldığı bu ülkede onurlu bir hayat sürdürmek çabası içerisinde. Bu mücadeleler rahatça yasımızı tutana kadar devam edecek. Bugün buraya selamları getirmenin tesellisini yaşıyorum” dedi.
‘KATİLLER ORTAYA ÇIKANA KADAR MÜCADELE EDECEĞİZ’
HDP Diyarbakır Milletvekili Remziye Tosun ise aradan geçen 7 yıla değinerek, “Kaç sene geçti, ama halen bu katliam açığa çıkmadı. Katliam ve kırımı yapanları herkes biliyordu. 7 Haziran seçimlerinde halkların yan yana gelmesini kabul edemeyenler katliamlar yaptı. Önce Amed, sonra Suruç, Ankara sırasıyla her yerde büyük patlamalar yapıldı. Onların bu kirli politikaları Kürtler üzerinden yürütülüyor. Katiller gün yüzüne çıkana dek hesap sormaya devam edeceğiz. Bu patlamaların failleri hepsi belli. İktidar biliyor ama hiçbir şey yapmıyor. Çünkü iktidar savaş ayakta kalmak istiyor. Halkları iradesiz kılmak istiyorlar. Ama biz o şehitlere söz veriyoruz. Bu topraklara barış ve huzur gelene kadar her alanda mücadele etmeye devam edeceğiz. Onların yarım kalan hayallerini gerçekleştireceğiz. Bayraklarını biz taşıyacağız” şeklinde konuştu.
‘KATLEDİLEN HER CANIN HESABI SORULACAK’
Son olarak söz alan 10 Ekim Derneği Başkanı Mehtap Sakinci Çoşgun da, 5 Haziran 2015'te yaşamını yitiren 5 insanın anısını yaşatmak için burada olduklarını kaydetti. Katliamın 7'nci yılında dayanışmalarını sürdüklerinin altını çizen Çoşgun, “Gencecik yaşta giden canları için sonuna kadar arkasında olmanın sözünü veriyoruz. Bugün burada yaşam hakkının en değerli olduğu 21'inci yüzyılda Diyarbakır'da gerçekten katliamlara lanet okumak için varız. Hiç kimsenin canının hiç kimseden üstün olmadığı bu ülkede katledilen her canın hesabının da sorulacağını bilsinler. Biz bu katliamlarda yaşamını yitiren kişilerin aileleri olarak, bu ülkede adalet talebimizin karşılanmasını bekliyoruz. Az değil 7 yıl, 7 gün değil 7 ay değil, 7 yıl. Gerçekten gerçek katillerin bir bir yargılandığı gerçek adalet hayaliyle yaşıyoruz. Adalet yerini bulana kadar mücadele etmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
‘UNUTTURMAMA SÖZÜ VERİYORUZ’
Katledilen insanların ailelerinin mücadeleye devam edeceğinin altını çizen Çosgun, “Katledilen insanların aileleri yasını tutmaya ve devletin o yasa saygı duyması için mücadele etmeye devam edecek. Bu ülkede katliamların başı olan Diyarbakır katliamının sorulmadığı ve bir katliam olarak görülmediği için, Suruç katliamında 33 insanı kaybettik, Ankara'da 104 insanı kaybettik ve devamının ardı arkası kesilmedi. Bir katliamdan hesap sorulmadığı için ülke güzel insanlarını kaybetmeye devam ediyor. Bu yüzden bu mücadele sürecinin bu ülkenin insanlığa karşı suç şemsiyeyi altında tek bir dava olarak görüyoruz. 10 Ekim katliamından nasıl hesap sorulup gerçek katilleri buluyorsak, Diyarbakır katliamının gerçek katillerini de bulacağız. Bu ülkede katliamlardan sonra gerçek suçluların yargılanması için mücadeleye devam edeceğiz. Ülkede bir yerde katliam olduysa vicdani olan herkesin bunlara sahip çıkması lazım. Bütün kamuoyuna unutturma, unutmama sözünün verilmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Yapılan konuşmaların ardından katliamın yaşandığı yere karanfiller bırakıldı.