Her yıl Mayıs ayının ikinci Pazar günü dünyada Anneler Günü olarak kutlanıyor. Ancak Türkiye'de Anneler Günü, annelere yaşatılan acılarla gündem oluyor. Türkiye'de anneler denince akıllara çocukları “faili meçhul” cinayetlerde öldürülen Cumartesi Anneleri ile çocuklarını çatışmalarda yitiren Barış Anneleri ve direnişleri geliyor. 

Yaklaşık 4 yıldır kamuoyunun hafızasına “Adalet” talebi ile kazınan Emine Şenyaşar da yaşadığı acının yanında verdiği mücadele ile bir Anneler Günü’nü daha geride bırakacak. Emine Şenyaşar, AKP Urfa Milletvekili İbrahim Halil Yıldız ve yakınları tarafından 14 Haziran 2018 tarihinde işyerleri ve hastanede devam eden saldırılarda oğulları Adil ve Celal’i kaybetti. Aynı saldırılarda çocukları Mehmet, Ferit ve Fadıl da ağır yaralandı. Anne Şenyaşar, yaklaşık 4 yıldır tek kişilik hücrede tutulan oğlu Fadıl Şenyaşar’ın yolunu gözlerken, 424 gündür saldırılardan yaralı kurtulan oğlu Ferit Şenyaşar ile birlikte Urfa Adliyesi önünde Adalet Nöbeti tutuyor. 

 

Saldırılar aynı gün olmasına rağmen işyeri ve hastane olarak ikiye ayrıldı. İşyeri dosyasında 2 Nisan 2021 tarihinde karar çıkarken, hastane dosyasında yaklaşık 4 yıldır gizlilik korunuyor. Hem çocuklarını kaybeden hem de cezaevi yolu gözleyen Şenyaşar, “Hastane kayıtlarının ortaya çıkarılması, dosyadaki gizlilik kararının kaldırılması, hala serbest olan faillerin tutuklanması ve meşru müdafaa kapsamında kendilerine dönük saldırılara karşı duran ancak tutuklanan oğlunun bırakılmanı”  talep ediyor.  

 

İki oğlu katledilen, bir oğlu cezaevinde olan Emine Şenyaşar’a nöbet eylemi başladığından bu yana en fazla destek Barış Anneleri ve kadın kuruluşlarından geldi. Emine Şenyaşar, ailesine yaşatılanların ardından bir Anneler Günü'nü daha buruk geçirecek. 

 

'OĞLUM ELİMİ ÖPSÜN İSTİYORUM'

 

Geçmiş Anneler Günü’nü anımsatan anne Şenyaşar, “Eskiden çocuklarım Anneler Günü’nü kutlardı ama onları benden aldılar. Ben onlardan çok razıydım. Çocuklarım köyde bir bahçe ektiler ancak meyvelerini göremeden gittiler. Ben tutuklu bulunan oğlumun serbest bırakılmasını istiyorum. Sadece benim oğlum değil, suçsuz yere cezaevinde tutulan bütün tutukluların serbest bırakılmasını istiyorum. Çocuklarım ve torunlarımın arasında günümü kutlamak istiyorum. Oğlum Fadıl’ın gelip elimi öpmesini istiyorum.” 

 

'O GELENE KADAR BURADA BEKLEYECEĞİM'

 

Oğlu Fadıl Şenyaşar’ın cezaevinde kendisinin ise Urfa Adliyesi önünde “çürüdüğünü” belirten Şenyaşar, “Oğlum suçsuz yere 4 yıldır cezaevinde tutuluyor. Bende 424 gündür adliye önünde oğlumun gelmesini bekliyorum. O çıkana kadar burada bekleyeceğim. 2 oğlumu ve eşimi öldürdüler, ailemi dağıttılar” diyerek tepkisini dile getirdi. Adalet isteyen bütün anneler ile dayanışma içinde olduğunu, çocuklarına verdiği “adalet” sözünden vazgeçmeyeceğini vurgulayan Şenyaşar, “Ben herkes için adalet istiyorum. Anneler cezaevinde tutulan çocukları için adalet istiyor. Bütün çocuklar anneler gününde annelerinin elini öpmeli. Bu anneler gününde de Fadıl’ımın yolunu gözlüyorum. Ramazan ayı boyunca adliye binası önünde iftar yaptık. İftarımı adalet talebi ile açtık. Hiç mi bu devletin vicdanı yok?” diye sordu. 

 

'ANNELERE EN BÜYÜK HEDİYE'

 

Adalet Nöbeti boyunca en büyük destekçilerinin barış isteyen anneler ve kadınlar olduğunu vurgulayan Şenyaşar, destek ziyaretleri esnasında anneleri gördüğünde duygulandığını sözlerine ekledi. Destek ziyareti için Almanya’dan bir heyetin geldiği ve yaşadıkları karşısında heyettekilerin gözyaşlarını tutamadığını belirten Şenyaşar, “Yaşadığım acılar ağır. Allah kimseye göstermesin. Ben geceleri uyumak için ilaç alıyorum. Bana yaşattıkları karşısında ahirette nasıl hesap verecekler? Bu ülkede adalet yok. 4 yıldır adaleti bekliyorum. Artık anneler ağlamasın. Annelere en büyük hediye adalet” ifadelerini kullandı. 

 

'YÜREĞİMİZE SU SERPİLSİN'

 

Şenyaşar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir anneyi ağlatan cennete giremez. Ben her gün ağlıyorum. Benim ailem devletin gözü önünde katledildi. Anneler gününde bütün annelerin yüreklerine bir su serpilsin. Anneler günü bütün annelerin günü olsun. Bütün annelere adalet gelsin. Adalet isteyen bütün anneleri selamlıyorum. Fadıl’ımın kızı babası cezaevine girdiğinde 3 aylıktı, şimdi 4 yaşına girdi, her kapı açıldığında ‘babam geldi’ diyor. Bayramda bütün çocuklar şeker toplarken, torunum babası yanında değil diye ağladı.” 

 

MA / Emrullah Acar