Dersim’de günlerdir hazırlıkları yapılan Newroz kutlaması, öncesinde gerçekleştirilen yürüyüşle Seyid Rıza Meydanı’na giriş yapması ile başladı. Kent halkının kadını, erkeği, yaşlısı çocuğu ile 7’den 70’e alanı doldurduğu kutlamada, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Dersim Milletvekili Alican Önlü, Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, Dersim Belediyesi Başkanı Mehmet Fatih Maçoglu, Emek Partisi (EMEP) Genel Başkan Yardımcısı Umut Yeğin, Demokratik Alevi Dernekleri (DAD), Pir Sultan Abdal Kültür ve Sanat Derneği, KESK, DİSK, TMMOB kentteki sivil toplum örgütü ve sendikaların yöneticileri ve üyeleri de yer aldı.

 

ADNAN YÜCEL’İN ŞİİRİYLE SAYGI DURUŞU

 

Dersim Emek ve Demokrasi Platformu tarafından organize edilen kutlamada, platform tarafından hazırlanan mesaj okundu. Ardından Şair Adnan Yücel’in “…Ey her şey bitti diyenler, korkunun sofrasında yılgınlık yiyenler. Ne kırlarda direnen çiçekler ne kentlerde devleşen öfkeler, henüz elveda demediler. Bitmedi daha sürüyor o kavga ve sürecek yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek!” dizelerinin yer aldığı, “Yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek” şiirinin eşliğinde saygı duruşunda bulunuldu.

 

Sonrasında meydanın ortasına yerleştirilen odunların tutuşturulmasıyla Dersim’deki Newroz ateşi yakılmış oldu. 

 

TUTUKLULARA SELAM

 

Kutlamada ilk konuşmayı yapmak üzere kurulan sahneye çıkan Dersim Emek ve Demokrasi Platformu adına Yusuf Topçu, sözlerine alandakilerin Newroz’unu kutlayarak başladı. Topçu’nun tüm siyasi tutsakların Newroz’unu kutlamak üzere alandakilerden alkış istemesi üzerine o anlarda, “Devrimci tutsaklar onurumuzdur” sloganı atıldı. 

 

‘NEWROZ RUHUYLA MÜCADELEYİ YÜKSELTELİM’

 

Konuşmasında Newrozun başta Kürt halkı olmak üzere halkların özgürlük taleplerinin yükseldiği bir gün olduğunu dile getiren Topçu, “Newroz devrimci Kawa şahsında emekçilerin, zulme karşı başkaldırısıdır. Newroz kadınların gençlerin direniş günüdür. Newroz’u bu yıl savaş tamamlarının çalındığı bir ortamda karşıladık. Bölgede süren savaşın yanı sıra Ukrayna’da, dünyada yaşanan savaşın bedelini halklar ödüyor. Patlayan bombalar sadece o coğrafyaları değil, tüm dünya halklarını etkiliyor. Bu savaşlar haklı bir savaş olmadığı gibi halkların savaşı da değildir. Bu savaş, emperyalistlerin barbarlık savaşıdır. Emekçilerin yapması gereken şey emperyalist politikalara karşı barışın sesini yükseltmektir. Kürt sorununda imha ve inkar siyaseti tam hız sürdürülürken halklar birbirine düşman edilmeye çalışılmakta, bölge ise adeta cezaevine dönüştürülmüştür. Halk iradesine kayyumlar atanmış, Roboski katliamı Ankara’nın karanlık dehlizlerinde kaybedilmiştir. Kürt halkının iradelerinin vekillikleri düşürülmüştür. Bu düşmanlık politikalarına karşı birlikte mücadeleden başka çıkış yok. İktidar hasta tutsakların ölmesine her gün göz yumuyor. Buradan bir kez daha sesleniyoruz; Aysel Tuğluk şahsında tüm hasta tutuklulara yönelik insanlık dışı uygulamaya bir an önce son verilmesi çağrısında bulunuyoruz” dedi.

 

Halkların ve inançların dillerine, kültürlerine yönelik saldırılara dikkat çeken Topçu, sözlerini “Halkların kendi geleceklerini kendilerinin belirleyeceği bir gelecek için, Kürt sorunun eşit halklar temelinde çözümü için, iş ve ekmek, insanca yaşamak için hep birlikte Newroz ruhu ile mücadeleyi yükseltelim” diyerek noktaladı. 

 

KOÇYİĞİT: BAHARIN COŞKUSUNU YAŞIYORUZ

 

HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, alandakileri “Karlı bir günde baharın coşkusunu yaşıyoruz. Ne mutlu bizlere ki bütün zalimlere ve zulümlere rağmen Newroz ateşinin çevresinde halaylara duran bir halkız. Selam olsun coşkunuza. Buradan Seyid Rıza’nın torunlarından eşitlik, özgürlük ve demokrasi için direnen bütün yoldaşlarımıza selam olsun. Selam olsun Aysel Tuğluk, Selahattin Demirtaş, Gültan Kışanak, Mehmet Emin Bul ve İmralı’daki sayın Abdullah Öcalan’a” sözleriyle selamlayarak konuşmasına başladı. 

 

‘DİRENENLER VAR’

 

Koçyiğit, sözlerine şöyle devam etti: “Dünün Dehaklar, zalimleri, Yezitlere gibi bugün de bize meydan okuyanlar var. Ama onlara karşı direnen Dersim var, Kürtler, Aleviler, Demokratlar, ve gerçek Müslümanlar var. Selam olsun onlara ve direnişlerine. Biz Şırnak ve Cizre Newrozlarını unutmadık. Orada canlarını yitirenleri saygıyla, sevgiyle selamlıyoruz. Amed Newrozu’nda hedef gözetilerek katledilen Kemal Kurkut yoldaşımızı, Newroz şehitleri Mazlum Doğan’ı, Zekiye ve Rahşan’ı unutmadık. 

 

‘ZALİMLERE DİZ ÇÖKMEYEĞİZ’

 

2013 yılında Amed  Newrozu’nda milyonların huzurunda Sayın Öcalan’ın mektubu okundu. Ne diyordu Sayın Öcalan; Artık silahlı dönem bitti, şimdi demokratik müzakere dönemi diyordu. AKP baktı ki barış onu iktidardan düşürüyor, hemen dümeni savaşa ve yeniden çatışmaya kırdı. İşte o gün bugündür Kürt halkın başına bombalar yağıyor. Unutmadık ve unutmayacağız. 2015’ten beri bütün kazanımlarımıza el koyan bir iktidar var. Bu kentin iradeleri, diğer belediye eşbaşkanları işte cezaevindeler. Bir tek amaçları var; Kürtlere Alevilere, demokratlara, devrimcilere diz çöktürmek istiyorlar. İşte Seyid Rıza meydanındayız, bu zalimlere diz çökmeyeceğiz diyoruz. Direneceğiz, ne olursa olsun biz kazanacağız, halkımız kazanacak. 

 

‘BİZ İTTİFAKIMIZI KURDUK’

 

Bakın şimdi tıkandılar. 2018’de yeni bir yasa getirdiler, ittifak getirdiler. Bugün işlerine yaramayınca şimdi onu değiştirmek istiyorlar. HDP’yi kapatma davası ve Kobanê davasının iktidarın kumpası olduğunu bilmiyor muyuz? Bin tane dava açsanız da Kürt halkı ve dostları Kobanê’de desteklediğiniz DAİŞ’i yendi yendi yendi. Onların kaybedişinin hezimetini, acısını kumpas davaları ile çıkarmanıza izin vermeyeceğiz. Biz ittifakımızı kurduk. Biz ezilenlerin, kadınların, gençlerin ittifakıyız. Biz Alevilerin, ser verip ser vermeyen yoldaşların ittifakıyız. Onun için bizim ittifakımız, yenilmez. Bizim ittifakımız sarsılmaz, mayasında inanç, yoldaşlık, mücadele ve demokrasi var. 

 

Yine bugün ittifak tutup yeni Türkiye kuracaklarını ifade edenlere de bir çift laf etmek isteriz. Bir ittifak Kürt sorununu görmüyorsa, Alevi sorununu görmüyorsa, cemevleri ibadethane değilse, Alevi çocukları zorunlu din dersleri ile asimile ediliyorsa ve bütün bunlara dair bir sözünüz ve çözümünüz yoksa diğerlerinden farkınız yoktur. Bunu çok açık ve net söylüyoruz. Bugün Dersim’de yalın ayak gidip ikrar verip, makamına yan ayak çıktığımız bir makamın kapısına bir kaymakam silahlarla dayanıyorsa, Alevi toplumu da ‘bu cüreti sen kimsen alıyorsun da kapışımıza dayanıyorsun’ diye sormalı. Cemevini ibadethane olarak görmeyip ticarethane diye fatura gönderenleri, silahla dayananları buradan bir kez daha lanetliyor ve kınıyoruz. 

 

‘DERSİM, KIZILBAŞ ALEVİLİĞİN KABESİDİR’

 

Burası çok özel bir coğrafya, dört bir yandan yok edilmeye çalışılıyor. Bir yandan barajlarla kuşatılıyor, diğer taraftan ormanlar yakılıyor. Bir yandan kentin dokusu değiştiriliyor, insanlar yerleşmeye teşvik ediliyor. Toplum çürütülmeye, değerlerimiz yok edilmeye çalışılıyor. Dersim çok özeldir, Dersim Kürdistan Kızılbaş Aleviliğin Kabe’sidir, merkezidir ve bu kimliği tek bir Dersimli de kalsa koruyacaktır. Bunun sözünü veriyoruz.” 

 

Koçyiğit’in alkışlarla konuşmasını tamamlamasının ardından EMEP Genel Başkan Yardımcısı Umut Yeğin alandakilere seslendi. Yeğin, “Bugün Ortadoğu’da, Asya’da, Kafkasya’da tarih boyunca direnen halkların Newrozu kutlu olsun. Gülistan Doku nerede demeye devam eden Dersimli kadınların ve gençlerin Newrozu kutlu olsun. Memleketin dört bir yanında patronlara karşı direnenlerin Newrozu kutlu olsun. Bu memlekette savaş politikalarını sürdürenlere karşı bu meydanda barışın ve kardeşliğin sesini yükselteceğiz. Sevgili Dersimliler, yıllardır Kürt halkına yönelik asimilasyon ve yok sayma politikaları var, cezaevlerinde onlarca tutsak var. O devrimcilere için bir kez daha özgürlük diyelim. Bu ülkede 6 milyon insanın oyları ile seçilen vekiller, belediye eşbaşkanları cezaevlerinde. Bu Newroz alanında bir kez daha eşit yurttaşlığı savunalım, haykıralım. Bu memlekete seçimler yaklaştıkça Kürt sorununu hatırlayanlar var. Şunu çok iyi biliyoruz ki Kürt sorunu ancak seçimleri beklemeden anayasal değişikliklerle çözülür. Bizler her gün bunun faturalarını ödeyerek yaşıyoruz. Newroz nasıl ki Devrimci Kawa’nın zalimlere karşı direndiği bir gün ise, biz de bu direnişi bugün de sürdürmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

 

MAÇOĞLU: SOĞUK HAVAYI BAHARA ÇEVİRDİNİZ

 

Dersim Belediyesi Başkanı Mehmet Fatih Maçoğlu ise konuşmasında, “Bugün ülkenin dört bir yanında zalimlere karşı direnenler var, Emperyalistlerin zulmünü arttırdığı bu süreçte, sosyalistlerin yurtseverlerin emekçilerin aleyhine çalışanlara karşı bir alanı yaratmak zorundayız. Bugün izlenen savaş politikaları ile dünyanın dört bir yanına halkların üstüne yağdırılan bombalar yüz yıldır Kürt halkının üzerine yağıyor. O bombalarla kimlerin katledildiğini biliyoruz. Artık yönetemiyorlar bunun içindir ki biz devrimcilerin, emekçilerin, komünistlerin, sosyalistlerin bir araya gelip halk iktidarını kurma zamanı geldi. Bakın her gün gazete ve TV’lerde kadınların katledilmesi haberleri var. Buna karşı adım atmak yerine İstanbul Sözleşmesini kaldırarak bu katliamların önünü açıyorlar. Bu şehirde iki yıldır kaybedilen bir kardeşimiz Gülistan Doku’dan haber alınamadı. Üniversite öğrencilerinin barınma sorununu çözemediler. Biz iktidara gelirsek ancak halklar, emekçiler, kadınlar üzerindeki bu zulüm son bulacak. Yoksa emek değersizleştirilecek, metalaştıracak. Hepimizin bütün devrimcilerin, kadınların, ekolojistlerin bir araya geldiği bir dünyanın zamanıdır artık. Birbirimize omur vermemiz gerekiyor. Soğuk havaya rağmen bu alanı bahara çevirdiğiniz için herkese teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı.

 

ÖCALAN’IN NEWROZUNU KUTLADI

 

HDP Dersim Milletvekili Alican Önlü, Kürtçenin Kirmanckî  lehcesinde yaptığı konuşmasına, tutuklu eski Dersim Milletvekili Edibe Şahin ve Belediye Eşbaşkanı Nurhayat Altun şahsında tüm devrimci tutukluların Newrozunu kutlayıp, selam göndererek başladı.

 

Sonrasında Mazlum Doğan şahsında tüm Newroz şehitlerini anan Önlü, yine halkların ve inançların bir arada barış içerisinde yaşamasını imkan sunan bir paradigma sunan PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın Newroz’unu kutladı. Öncü, soğuk hava dolayısıyla kısa tuttuğu konuşmasının devamında şunları söyledi: “Dün nasıl ki zalim Dehak halkların kanını emiyordu ise bugün de AKP-MHP ittifakı başta Kürt halkı olmak üzere kadınların, Alevilerin ve diğer halkların kanını emiyor. Bunu işgalle yapıyor. Fakat dün olduğu gibi bugün de buna karşı çıkan, direnen Kawa’lar var. HDP’nin mücadelesi, Kava’nın mücadelesidir. Başta Kürt sorunu olmak diğer bütün sorunların savaşla, inkarla, kanla çözülemeyeceğini belirten PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın 2013 Newroz’undaki mesajı bu doğrultuda bir çözümdür. Halen de çözüm olarak duruyor. Bunun için tecridin kaldırılması gerekiyor. 

 

‘NEWROZ RUHUYLA KAZANACAĞIZ’

 

Bizler Newroz ruhuyla kazanacağız. Bu ruh Seyit Rıza’nın diz çökmeyen ruhudur, Alişer’in, Nuri Dersimi, darağacına giden Deniz Gezmiş’in, Kızıldere’de Mahir’in direniş ruhudur, Amed zindanında Newrozlaşan Mazlum Doğan’ın ruhuyla kazanacağız.” 

 

Yapılan konuşmaların ardından Derya Cengiz, Ali Baran ve yerel sanatçıların sahne aldığı kutlama, seslendirilen şarkılarla halaylar çekilmesi ile devam etti.