MERSİN - Akdeniz ilçesinde su kanalına dökülen fabrikaların kimyasal atıkları çevrede yaşayan yurttaşların hayatını olumsuz etkiliyor. Mahalleli, incelemelerin yapılıp, kanalın kapatılmasını istiyor. 

 

Mersin’in Akdeniz ilçesinin Homurlu Mahallesi’nde bulunan sulama kanalından kimyasal fabrika atıklarından kaynaklı kötü kokular yaymama devam ediyor. Su kanalı, okul ve yerleşim yerlerinin hemen yanından geçtiği için mahallelinin yaşamını tehdit ediyor. Yıllardır devam eden soruna ilişkin Aralık 2021’de mahallenin tepkisi ve yapılan haberler üzerine Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mersin İl Örgütü ve Mersin Büyükşehir Belediyesi Meclisi'nin HDP'li üyesi Ali Tanrıverdi, bölgede incelemelerde bulundu. İncelemelerin ardından Tanrıverdi, bu sorunu Belediye Meclisi’nin gündemine taşıyacağını söyledi. 

 

HDP Mersin Milletvekili Fatma Kurtulan da sorunu Meclis gündemine taşıyıp, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması için soru önergesi verdi. Tüm bu girişimlere rağmen mahallede hala sorun devam ediyor.

 

Kimyasal atıklar küçük çocuklar olmak üzere mahalledeki tüm canlı sağlığını tehdit ediyor. Yazın sıcaklıkların artmasıyla beraber pis kokular nedeni ile mahalleli evlerinden çıkmaz hale geliyor. Sorunun çözümü için her yere başvurduklarını belirten mahalleli, kimsenin yaşanan sorunlara çözüm olmadığını belirtti. 

 

ÇALMADIKLARI KAPI KALMADI

 

Homurlu Mahallesi’nde yaşayan Suat Gurban, yıllardır sorunun çözümü için uğraştığını ve kapısını çalmadığı resmi kurumun kalmadığını söyledi. Gittiği tüm resmi kurumların sorumluluğu birbirine attığını söyleyen Gurban, “Akdeniz Belediyesi, Mersin Büyükşehir Belediyesi, MESKİ, Devlet Su İşleri, Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü’ne gittik. Gittiğimiz bütün kurumlardan duyduğumuz tek cümle ‘Haklısınız ama bizim sorumluluğumuzda değil’. Ayrıca her gittiğimiz kurum diğerine suç atıyor ve sorumluluğu diğer kurumlara yüklüyor” diye konuştu. 

 

KANAL KAPATILSIN

 

Evi hemen söz konusu su kanalının yanında bulunan Xeme Gevhan da çok sayıda şikâyette bulunmalarına rağmen bir çözümün sağlanmadığını söyledi. Gevhan, "Kanaldan gelen bu su bazen bulanık, bazen de sabun köpüğü, bazen de sadece sıvı yağ şeklinde akıyor. Yazın su kanalında kaynaklı çevreye yayılan pis koku nedeni ile evlerimizden çıkamıyoruz. Ya kanalı kapatsınlar ya da bir çözüm bulsunlar. Çünkü küçük çocuklarımız sürekli kanala gidip o su ile oynuyorlar ya da o suda yüzüyorlar. Birçok defa çocuklar hastalandı. Bir çözüm bulsunlar” dedi. 

 

SORUN ÇÖZÜLMELİ

 

Akciğer kanser hastası olan Esmer Gevhan, aynı sorunlardan mağdur olduğunu belirterek, “Kanser hastasıyım. Kokusu geldiğinde kendimden geçiyorum. O kadar kötü bir kokusu var ki dayanamıyorum. Yazın kapılarımızı pencerelerimizi kapatmak zorunda kalıyoruz. Bu soruna bir an önce çözüm bulunsun” şeklinde konuştu. 

 

KORUYUCU SAĞLIK HİZMETİ YOK

 

Gerek kirli suyun gerekse de kirli ve kimyasal su atıklarının çevreye yaydığı pis kokuların sebep olacağı hastalıklara ilişkin değerlendirmelerde bulunan Mersin Tabip Odası Başkanı Mehmet Antmen, sorunun asıl kaynağının Koruyucu Sağlık Hizmetleri’nin ortadan kalkmasından kaynaklandığını söyledi. Türkiye’de son 15-20 yıllık süreçte Koruyucu Sağlık Hizmetleri’nden tamamen vazgeçildiğini belirten Antmen, “Bir kere koruyucu sağlık hizmetleri birinci basamakta sağlık ocakları aracılığı ile yapılıyordu. Bundan 15-20 sene öncesine kadar her sağlık ocağında mutlaka bir çevre sağlık teknisyeni oluyordu. Sağlık memuru oluyordu. Bunlar bir yandan çocuklar açısından, anneler açısından ve diğer hastalar açısında korucu sağlık hizmetlerini veriyorlardı. Yine Çevre Sağlık Teknisyenleri de çevre sağlığı ile ilgili denetimler yapıyordu. Burada gördüğü aksaklıkları, eksiklikleri, yanlışlıkları ve hastalığa neden olacak durumları sağlık müdürlüğü kanalı ile düzeltmeye ve gerekli yerlere uyarılarla yapmaya çalışıyorlardı. Son 20 yıldır bu Sağlıkta Dönüşüm Programı nedeni ile ne çevre sağlığı kaldı ne de korucu sağlık hizmetleri. O nedenle ‘Biz kirli suyu akıtırız ve orada çocuklar yüzer, hastalanırlar sonradan da bunları Şehir Hastaneleri’nde tedavi ederiz’ anlayışı söz konusu” diye konuştu. 

 

KANSER TEHLİKESİ 

 

Homurlu ve Türkiye’nin diğer yerlerinde fabrikalardan sulama kanallarına akıtılan kimyasal atıkların ya da kirli suların beraberinde birçok hastalığı getirdiğini aktaran Antmen, “Tüm bulaşıcı hastalıkların kaynağı bu tür yerlerdir. Özellikle cilt hastalıklarının kaynağı bu tür yerlerdir. Çok daha vahimi atıkların bir kısmı kimyasal atık olduğu için, kansere bile neden olabiliyorlar. Özellikle pis kokunun mahalleye yayılmasından kaynaklı, solunum yolları ile ilgili çok ciddi hastalıklar oluşturur. Çocuklarda zatürre, bronşit hatta akciğer hastalığı baş gösterir. Çünkü oradaki canlılar insanlar kimyasal soluyor. Kimyasal soluma hem akciğerlerde kötü huylu hastalıkların yayılmasına neden olabilir hem de cilt açısından hatta kan hastalıklarına da neden olabilir" dedi.

 

İNCELEME YAPILMALI

 

Homurlu’da yaşayan başta çocuklar olmak üzere herkesin mutlaka sağlık taramasından geçmesi gerektiğine dikkat çeken Antmen, “İncelemelerde hastalığa kapılan varsa, tedavi edilmeleri gerekir. Ama en başta yapılması gereken o fabrikaların sıkı denetlenmesi ve o fabrikalardan gelen suyun doğaya zarar vermeyecek şekilde temizlenmesi arınmasıdır” diye ekledi.  Ama ne yazık ki ülkemizde her şey olduğu gibi insan sağlığı, canlı sağlığı, doğa sağlığı hiçe sayılıyor. Bu anlamda da Homurlu özelinde ve genel olarak tüm bu fabrika atıklarında da tüm çevre kirliliğine neden olabilecek şeylerde de çok ciddi önlemlerin alınması gerekir” ifadelerini kullandı.

 

MA / Selman Güzelyüz