ANKARA – AKP’nin hızlıca geçirmeye çalıştığı Nükleer Düzenleme Kanunu’na tepki gösteren HDP, nükleer santralin işlemesi halinde yaşanabilecek kazalara dikkat çekerek Çerbobil faciasını hatırlatı.
Meclis Genel Kurulu’nda AKP’nin getirdiği “Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifi” görüşmeleri devam ediyor. Muhalefette bulunan milletvekilleri yapılmak istenen Nükleer Santral’in Türkiye halklarına getireceği riskler, Akkuyu’da Rusya ile yapılan işbirliğinin yansımalarına dair eleştirilerini sıraladı.
Muhalefet tarafından görüşülen kanun teklifinin 7’nci maddesine kadar verilen önergeler ise AKP ve MHP tarafından reddedildi.
İYİ PARTİ: DOĞALGAZ YETMEDİ NÜKLEERDE DE BAĞIMLI OLACAĞIZ
İYİ Parti grubu adına söz alan milletvekili Ümit Beyaz “Akkuyu Nükleer Santrali'nde ucuz elektrik üretilecek mi?” sorusunu yönelterek, “Anlaşmaya bakıldığında, üretilen 1 kilovat enerji için 12,35 dolar fiyat belirtilmekle beraber, fiyatın 15,33 dolara kadar çıkarılabileceği Rus firmalarının inisiyatifine bırakılmış durumda” dedi. Dolar kuru dikkate alındığında iktidarın söylediği gibi üretilen enerjinin ucuza gelmediğini aktaran Beyaz, “Peki, bu durumda, Akkuyu Santrali, elektrik ihtiyacımızın ne kadarını karşılayacak? Enerji ve Tabii Kaynaklarının Bakanlığının verilerine göre, nükleer santral, elektrik üretimimizin sadece yüzde 7,7'sini karşılayacak ve bu oran, ilerleyen yıllarda giderek düşecek ve 2030'da 3,9 olacak. Bütün bu şartlara baktığımızda, biz, niçin nükleer enerjiyi tercih ediyoruz? Riski yüksek, maliyeti yüksek bu proje ucuz elektrik üretmeyecekse, enerji bağımlılığımızı bir parça olsun azaltmayacaksa biz, neden kendi topraklarımızda Rusları santral sahibi yapıyoruz?” diye sordu. Beyaz, doğal azda bağımlı olunan Rusya'ya, bir de nükleer enerjide bağımlı hale gelineceğini vurguladı.
‘GERÇEĞİ YANSITMIYOR’
CHP grubu adına söz alan Murat Bakan da AKP tarafından sarf edilen "Nükleer enerjinin yakıtı kolay depolanabilir, ucuza bulunabilir”, "Nükleer santral, enerji arz güvenliğimizi sağlar”, "Nükleer enerji, temiz ve yeşil enerjidir” sözlerinin gerçeği ifade etmediğini belirtti. Bakan, “Nükleer enerji karbon emisyonunu azaltmaz. Senin kömürlü termik santrallerin emisyon yaratmaya devam ederken sen nükleer tesis yaparak o emisyonu azaltamazsın. Hiç bir matematikçi Muhammet Emin Akbaşoğlu dışında bunu açıklayamaz arkadaşlar” dedi.
‘10 BİN YIL RADYASYON YAYILACAK’
Bilim insanlarının "Bu nükleer atıklar 10 bin yıl radyasyon yaymaya devam edecek” dediğini hatırlatan Bakan, şöyle devam etti: “ Ve bu atıkların saklanması gereken süre -şaka değil- 1 milyon yıl. Bununla ilgili Almanya'da yasa var, 1 milyon yıl. Sen altmış sene elektrik elde edeceksin 1 milyon yıl o atıklar saklanacak, 1 milyon yıl. O atıkları ber taraftan bahsediyorsunuz. Daha siz... Biz size güvenmiyoruz. Siz daha Türkiye'de termik santrallerin bacasına filtreyi takamamış bir iktidarsınız. Kömürlü termik santrallerin olduğu kentlerde kar siyah yağıyor, siyah. 100 binlerce insanı kanser riskiyle karşı karşıya bırakmış bir iktidarsınız. Güvenli nükleer güç santrali diye bir şey yok. Fukuşima'da yaşananlar, deprem kuşağında olan Türkiye'de nükleer santralin nasıl bir risk oluşturacağını göstermiştir” diye konuştu.
HDP ÇERNOBİL’İ HATIRLATTI
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, Rusya’nın Ukrayna işgalini hatırlatarak, “Savaşın ortasındayken ihtiyacımız olan gerçekten nükleer santral mi? Nükleer bir enerji alternatifi değildir ve iddia edildiği gibi barışçıl amaçlı kullanımı da söz konusu olamaz” diye belirtti. Nükleerin savaşlarda büyük bir tehdit unsuru olarak durduğuna dikkati çeken Kerestecioğlu, “Bakın, 1986'da Çernobil'i yaşadık. İnsanlık tarihinin en büyük felaketlerinden Çernobil patlaması sonucu çevredeki her şey yok oldu. Oradan yayılan radyasyon tüm dünyaya hastalık yaydı. Çernobil faciadan 36 yıl sonra hâlâ tehdit olmaya devam ediyor” hatırlatmasında bulundu.
“Olası bir kaza, nesiller boyu yayılan radyasyon demek, bunu anlamıyor musunuz? Çernobil dizisini de mi izlemediniz?” diye soran Kerestecioğlu, “Santralde çalışan işçiler maaşlarını alamıyor, eylem yapmak isterlerse özel güvenlik tarafından darp ediliyorlar. Bu hafta santralde çalışan Rus uyruklu işçi metal bir yapının altında kalarak hayatını kaybetti. Son on günde, işçileri taşıyan servis 2 defa kaza yaptı. Kazalarda 3 işçi yaşamını yitirdi, onlarcası da yaralandı, bildiğim kadarıyla 53 kişi yaralandı bu nükleer santral yapımında” dedi.
KABOĞLU AYM’NİN KARARINI HATIRLATTI
CHP’li İbrahim Özden Kaboğlu ise Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) daha önce Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle kurulan Nükleer Düzenleme Kurumu’nun Anayasa’ya aykırı olduğuna dair kararını hatırlattı. Kaboğlu, Meclis’i daha kapsamlı bir kanun yapmaya davet etti. Kaboğlu, “Zaten tehlikeli olan bir faaliyeti hukuk dışı bir biçimde düzenlersek bunun önünü almamız mümkün olmaz. Bu nedenle, zaman çok geç olmadan bu yasayı yeniden Anayasa Mahkemesinin iptal edeceği bir yasa biçiminde çıkarmayalım, burada düzeltelim” çağrısında bulundu.
TURAN: MESELE SİYASAL ANGAJMAN
HDP Mersin Milletvekili Rıdvan Turan, nükleer santrallere dair yürütülen tartışmalarının elektrik ihtiyacına yönelik olmadığını ve siyasal bir angajman meselesini olduğunu belirtti. Rusya ile arayı iyi tutmak için Akkuyu’nun yapıldığını dile getiren Turan, şunları söyledi: “Mesele elektrik enerjisi değil de bir diğer mesele ise stratejik nükleer silahlara sahip olma meselesi. Biz bu kanun teklifinin baştan sona yok sayılmasını ve ülkemizde nükleer enerjinin kullanılmamasını savunuyoruz. Şimdi düşünün bir an yani bu memlekette kebapçıdan soğancıya, patatesçiye kadar, zincir markete kadar hepsini millî güvenlik meselesi addedenler, Putin gibi bir siyasal dengesizin en yakınındaki ülkeyi işgal etme niyetinde olan ve nükleer silah kullanma konusunda hiçbir çekincesi olmayan birine ‘Gel kardeşim, memleketin orta yerine bir atom bombasını koy’ demekte bir beis görmüyorlar.”
‘BU BAKIŞLA SALI PAZARINA TEZGAH BİLE AÇILMAZ’
HDP olarak nükleer enerji kullanımına tamamen karşı olduklarını, yenilenebilir enerji kaynaklarıyla ihtiyacın rahatlıkla karşılanabileceğini savunduklarını aktaran Turan, “Bu nükleer santral işleyince burada bir kazanın meydana geleceğini hepimiz biliyoruz ve buna ‘evet’ diyenlerin de bu işin insani sorumluluğunun altında ömür boyu yaşamak zorunda kalacaklarını biliyoruz. Bu kadar genel bir bakış açısıyla, bu kadar meseleye kaba bir bakış açısıyla, emin olun ki nükleer santral değil, salı pazarına tezgâh bile açılmaz” diye aktardı.
Genel Kurul kanun teklifinin birinci bölümünde yer alan maddelerin görüşmeleriyle devam ediyor.