21 Şubat’tan 8 Mart’a: Kadınlar dili aktarırken koruyor

img

ANKARA - Ataerkil, tekçi sisteme karşı anadillerini yaşatmak için televizyon, dergi, kitap ve müzik korosu gibi farklı alanlarda çalışma yürüten kadınlar, mücadeleleriyle dillerini geleceğe taşıyor. Kadınlar, 8 Mart’ta isyanının anadilde haykırılması çağrısı yaptı.

Ataerkil sistemde eşitlik, hak ve yaşam mücadelesi veren kadınların, önemli mücadele alanlarından biri de anadil. Dili doğasından, yaşatıcısı ve aktarıcısından koparan, görmezden gelen anlayışa karşı mücadele veren kadınlar, diğer yandan anadillerini yaşatmak için asimilasyon politikalarına direniyor, farklı alanlarda çalışmalar üreterek, dillerini geleceğe aktarıyor ve koruyor.
 
21 Şubat Uluslararası Anadil Günü’nden 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne geçerken, dil alanında mücadele veren kadınlarla konuştuk.
 
 
TÜRKÜLERLE DİLİNİ KORUYOR
 
Artvin’de yaşayan ve çocukluğu köyde, yaylada geçen Arzu Keskinkurt Ulu, anadilini kadın mücadelesi alanında geliştirdikleri koroda söylediği türkülerle geleceğe aktararak, unutulmamasını sağlıyor. Aslen Gürcü olan Ulu, “Büyüklerimiz Türkçe yerine Gürcüce konuşuyor. Ben de onlarla büyüdüğüm için dilimizi öğrendim. Şuan yaşadığım yerden kaynaklı çok kullanamıyorum ama köye ya da yaylaya gidince konuşuyorum. Dilimi konuşmayı seviyorum. Anadilimi yaygınlaştırmak için kadın koroları çalışmalarında yer aldım. Bu bölgede kültürel bir zenginlik var. Gürcü, Hemşin, Laz var. Diller çok zengin. Biz de bunları koro çalışmasına taşıyoruz. Yöresel dillerde türküler söylüyoruz. Bir yandan öğreniyor diğer yandan yayılmasını sağlıyoruz. Kendi kültürlerimizden türküleri tanıtmak ve yayılmasını sağlamayı anlamlı buluyoruz” diye belirtti. 
 
KÖY KÜLTÜRÜNÜN ETKİSİ 
 
Anadillerine yönelik resmi bir baskı yaşanmasa da okullardaki sistem nedeniyle imkan da verilmediğini söyleyen Ulu,“Birlikte yaşadığımız Kürtlerin diline yapılan baskıyı bir Gürcü olarak yaşamadım. Gürcü halkı, Artvin’de dilini kullanıyor, şarkı söylüyor. Bu konuda bir zorluk yaşamıyor. Artvin’de Gürcü nüfusu yoğun, kültürü de oldukça yaygın. Gürcüce aktif bir dil. Yayla, köy kültürü ve yaşamı dilin nesillere aktarılmasında oldukça etkili. Büyük şehirlerde kendiliğinden bir çaba yoksa bu zor olabiliyor ama küçük yerlerdeki yaşamın dil açısından böyle bir avantajı oluyor” ifadelerini kullandı.  
 
HER 8 MART’TA DERGİ ÇIKARILIYOR
 
Kadın mücadelesinde de yer alan Ulu, 7 yıldır her 8 Mart’ta Kadın dergisini çıkardıklarını aktardı. Derginin çalışmalarında yer alan Ulu, diğer kadınların da Artvin yerelinden olduğunu söyledi. 8 Mart’ta dergiyi sokakta kadınlara dağıttıklarını ifade eden Ulu, son olarak 8 Mart’a dair şu temenni de bulundu: "Herkese özgür eşit yarınlar diliyorum.”
 
TÜRKÇE’Yİ DAYAK YİYEREK ÖĞRENDİ
 
Dersim’de yaşayan Nuray Atmaca da, Kürtçenin Kırmanckî (Zazaca) lehçesinde yaptığı televizyon programlarıyla anadil mücadelesi veriyor. Babaanne ve anneannesi sayesinde anadilini öğrendiğini söyleyen Atmaca, “Evde sürekli anadilin kullanılması bizim için bir avantajdı. Dili bu vesileyle öğrendik ve unutmadık. Anadilimde TV programı yapabildiğim için onlara minnettarım” dedi.  Türkçe’yi okulda dayak yiyerek öğrendiğini anlatan Atmaca, “Yediğimiz dayağın nedenini de bilmiyorduk. Türkçeyi o okulda öğrenmek en büyük zorluklardan biriydi. Hala o anları unutamıyorum” diye belirtti. 
 
ASİMİLASYON POLİTİKASI
 
Dil ve kültürlere yönelik asimilasyon politikalarına dikkat çeken Atmaca, “Kültürümüz ve tüm yaşamımız üzerinde bunun etkileri var. Kürtler olarak anadilimizi yaşatabilmek için birçok mücadele versek de, bu ülkede hala dillerin, kültürlerin yok sayıldığını, buna yönelik politikaların yürütüldüğünü görüyoruz. Şark Islahat Planı’nın 13-14’üncü maddeleri direk Kürtçe’nin yasaklanmasına dönüktür. Şu anki sistem de o maddeleri uygulayarak, asimilasyon politikalarını yürütüyor” dedi.
 
DİL VE KİMLİK MÜCADELESİ 
 
Dili yaşatmadaki en temel görevin yine kadınlara düştüğüne vurgu yapan Atmaca, şöyle dedi: “Bir kadın yaşam mücadelesi verdiği sürece anadil mücadelesi de veriyor. Bir dilin, kültürün yok olması bir kadının kimliğinin yok olması anlamına geliyor. Düğünlerde, cenazelerde, bütün ritüellerde anadilimizi kullanırsak diler yaşar. Bu sadece kadınların değil tüm halkın sorumluluğundadır. Kadınlar, 8 Mart dövizlerine isyanlarını anadilleriyle de vurgu yaparsa diller yaşar. Dersim’de her hafta bir köye gidip Kirmanckî program yapıyorum. Konuşmacılarım genelde yaşlılar da olsa verimli geçiyor.  Dile ilişkin yaptığım en büyük katkı da bu. Kadın kendi mücadelesini anadiliyle ifade ederse, dilini yaşatır. Bu vesileyle kadınların, 8 Mart’ını kutluyorum” 
 
ŞİVESİYLE DALGA GEÇİLDİ
 
Ankara’da yaşayan Hemşin Huriye Şahin, çıkardığı dergi ve kitaplarla anadilini yaşatıyor. Artvin’in Hopa ilçesinden olan Şahin, ailesiyle birlikte 1974 yılında Ankara’ya göç etti. Annesi sayesinde anadilini unutmadığını belirten Şahin, “Çünkü annem sürekli anadiliyle konuşuyordu bizimle. Her yaz Hopa’ya gidiyordum orada da halk dili konuştuğu için unutmadım. Çocukluk dönemimde asimilasyon politikası hızlı bir şekilde başladı. Dayak yiyerek, Türkçe öğrendik. Bölgedeki tüm halklar aynı biçimde öğrendi. Ankara’ya geldikten sonra babaannem yaşıyordu, annem de evde sürekli kendi dillerini konuştu. Biz de dilimizi bu şekilde koruyabildik” diye anlattı.
 
Ankara’ya geldiğinde şivesi nedeniyle okulda hep dalga geçilen çocuk olduğunu söyleyen Şahin, “Çocukluğum böyle geçti. Okumayı çok sevdiğim için Türkçem değişti. Devletin oluşturduğu resmi dilin konuşma biçimini edinmeye başladım ama Hemşince dilbilgisi kitabını yazarken, gerçek anlamda Türkçe’yi anlamaya başladım” dedi.
 
KÜRTLERİN MÜCADELESİNDEN ETKİLENDİ
 
Anadilinin yok olmaması için zaman içinde bilincinin geliştiğini kaydeden Şahin, Kürt halkının dil ve kültürleri için verdiği mücadeleden etkilendiğini söyledi. Şahin, “Onların duruşu, dil ve kültürlerinin korunması için harcadıkları çaba bizim de çaba harcamamız gerektiğini düşündürdü. Bu çabayı yazılı olarak göstermeye karar verdim ve 3 yıl önce ilk Hemşince Dilbilgisi kitabını çıkardım. Dil bilgisi kitabından önce bölgedeki kadınlarla 4 sayılı bir dergi çıkardık. Köy köy dolaşarak onlardan topladığım masal ve türkülerden dergi çıktı. Dergi Türkçe ve Hemşince yayımlanıyordu. Heyecanla karşılanan ilk Hemşince dergi oldu. Dillerin yok olmaması için mücadele veriyorum. Dil ve kültürler bu coğrafyada bir zenginliktir. Kimse kimsenin dilini yasaklamasın. Eşit özgür bir biçimde yaşayalım. Bu, ülkeyi daha çok geliştirir. Halklar var olduğu müddetçe bu ülkede var olur” ifadelerini kullandı.
 
DİLİN AKTARICISI KADINLAR 
 
Dili koruyanın da yaşatanın da kadın olduğunu söyleyen Şahin, toplumsal rollerden dolayı sürekli dışarıda olan erkeğin gittiği yerin kültürünü ve dilini taşıdığını belirtti. Kadının ise yine toplumsal rollerden dolayı kaldığı evde dilini yaşattığını ve çocuklarına da öğreterek, geleceğe aktardığını dile getiren Şahin, “Kültürü de aynı şekilde kadın aktarırken de koruyor. Öte yandan günümüzde kadınlar, dayatılan kültüre kendilerini yabancı hissediyor. Bu nedenle yan yana geldiklerinde bunu aşmak için hep anadillerini konuşurlar. Örneğin; ailedeki kadınlarla Ankara’da bir araya geldiğimizde hep Hemşince konuşuruz. İçimizde başka halklardan biri de olsa dil kendiliğinden kayıyor. Burada doğup büyüyen çocuklar da konuşamazsa bile anlıyor ve bir şekilde o kültürden kopmuyor” dedi.
 
ORTAK GAZETE ÖNERİSİ
 
Türkiye’nin her bölgesinde yaşayan farklı halklardan kadınların olduğuna vurgu yapan Şahin, “Bu kadınların neden ortak bir gazetesi olmasın. Diliyle, kültürüyle yaşadıklarıyla bir gazetesinin olması gerektiğini düşünüyorum.  Böyle bir çalışma birbirimizi tanıyabilmemizi de sağlayacaktır. Çünkü devlet her gün bizi ayrıştırıyor. Bu durumu ortadan kaldırmak, bira araya gelmenin yollarından biri de bu tür gazete çalışması olabilir. Bu şekilde anında haberleşme ağını da oluşturmuş oluruz” önerisinde bulundu.
 
TEK İLETİŞİM ARACI 
 
Hatay’ın Samandağ ilçesinden olan Derya Uysal da, anadili için mücadele veren kadınlardan biri. Doğduğunda evde konuşulan tek dilin Arapça olduğunu söyleyen Uysal, ilkokulda Türkçe ile tanıştığını ifade etti. Bu baskının yaşamı üzerindeki etkilerini Uysal, şöyle özetledi: “6 yaşına kadar bildiğiniz tek iletişim aracınız elinizden alınarak, bu tanışma dayatılıyor. Arapça konuşmanız yasaklanıyor. Derslerde yasak olduğu gerçeğini aileniz bildiği için, sizi buna hazırlamış oluyor. Ama teneffüslerde de yasak olduğu gerçeğiyle yüzleşiyorsunuz. Kimi zaman bunu size, ağzınızdan çıkan her Arapça kelime için uygulanan para cezaları ile kimi zaman cetvelle avucunuzu ısıtan bir darbe ile öğreniyorsunuz. Nedenini bilmiyorsunuz ancak 6 yaşınıza kadar kullandığınız tek iletişim aracının cezalandırıldığını bu ve benzeri yöntemlerle öğreniyorsunuz. Evde konuşulan tek dil olduğu için de içten içe Arapça’ya da düşmanlaşıyorsunuz. Bir süre sonra ‘Türkçe konuşmak’ medeniyetin bir göstergesiymiş gibi empoze ediliyor size. Arapça ise ‘cehaletin’ bir simgesi. Medeniyete erişmek için yaşıtlarınızla girdiğiniz yarışta onların dilini onlardan daha iyi öğrenmeniz gerektiği düşüncesiyle hareket ediyorsunuz. Daha iyi Türkçe bilmek, öğrenim hayatınızda başarılı olmanın da yolu olarak karşınıza çıkıyor.”
 
80 VE 90’LI YILLAR 
 
Arapça okuma yazmayı babasının girişimiyle mahalledeki bakkalcıdan aldığı derslerle öğrendiğini dile getiren Uysal, şöyle devam etti: “Ancak çok da gönüllü olarak dahil olmadığım bir süreci bitirip arama epey mesafe koydum.  Gençlik sürecinde politik hareketlerle tanışmaya başladıktan sonra Kürt özgürlük mücadelesinin de etkisiyle bulunduğum coğrafyada anadil konusunda bir duyarlılık başlamıştı. Güney Uyanış dergisi çıkmaya başlamış, hem gençlik hareketinde hem de politik platformlarda dil ve kültür meselesi ön plana çıkmıştı. Bu süreç anadili kullanmak, kültürel değerlere sahip çıkmak açısından 80 sonrası dönem açısından bir başlangıç olarak değerlendirilebilir. 90’lı yıllar, insanların çocuklarına yeniden Arapça öğretmeye başlamasıyla, kesintiye uğramış ve asimile edilmiş bir dil ve kültürün yeniden ele alınarak, yeşertilmeye çalışıldığı bir süreç. Arapça müzik gruplarının kurulması, özellikle müzik alanında önemli sayılabilecek çabaların kendini var ettiği bir süreç de denebilir. Bu süreç, her ne kadar önemli katkılar sunmuşsa da, cılız kalmış ve ‘anadillere’ topyekun saldırılar karşısında sınırlı bir olumlu etki yaratabilmiştir. İlerleyen yıllarda kişisel olarak anadil ve kültürün yok edilmesi girişimlerine karşı direnç oluşmaya başladı. Ancak doğduğum topraklardan ayrıldıktan sonra sosyal olarak başka bir dil ve kültürün hakim olduğu bir coğrafyada var olmanın yarattığı etkiler söz konusu oldu. Ta ki, yıllar sonra Irak savaşı sonrası başlayan göçle beraber tercümanlık diye başka bir meslek girdi hayatıma. Arapçayı artık profesyonel yaşamımın da bir parçası haline getirdim.
 
ANADİL BİR HAKTIR
 
Anadile yönelik baskı ve asimilasyon politikaları kültürü de fazlasıyla etkiledi. Tarihsel merhalelerde oluşmuş bütün kültürel öğeler, dili içinde bulundurarak oluşmuş. Hiç bir cümle, sevdiğiniz birine kendi dilinizde kurduğunuz bir cümleden daha etkili değildir sizin için. Rüyalarınızı kendi dilinizde görürsünüz. Ben şu ana kadar en azından hatırladığım bütün rüyalarımı kendi dilimde görmüşümdür. Açıkçası kadınların, dil ve kültürün yok olmaması için çok daha fazla mücadele etmeleri gerektiğini düşünüyorum. Anadil ile kendini ifade etmenin evrensel insan haklarının gereği olarak ele almak ve en temel hak olduğu perspektifiyle yaklaşmak gerekir. Sağlıklı bir gelişimin en önemli kriterlerinden biri de denebilir. Zira yasaklarla oluşturulan travmalar, insanın bütün hayatını etkilemekte. Anadil yaşamsal bir haktır. Meseleye buradan yaklaşmak ve insanlık tarihine katkı sunmak iddiasındaki bütün mücadeleleri bu ilkeyle birleştirmek gerekir.”
 
MA / Zemo Ağgöz 

Diğer başlıklar

04/03/2022
11:29 AYM'den Ethem Sarısülük kararı: Para cezası, olayın neticesiyle orantılı
11:29 Kemal Özkiraz gözaltına alındı
11:11 İzmir'de bir kadın katledildi
09:58 Şenyaşarlar herkesi 'Adalet' için Urfa'ya çağırdı
09:27 ‘Ağız içi arama’yı reddeden tutuklu 7 aydır tedavi edilmiyor
09:26 DBP’de temel gündem Öcalan'ın özgürlüğü
09:25 Tutuklu Özcan: Ölümle tehdit ediliyorum
09:24 DİAYDER davasında tahliye olan Erdemci: İstanbul’u kaybetmeyi hazmedemediler
09:23 Kocaeli Kadın Platformu: Haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz
09:23 SYKP Eş Genel Başkanı Yüce: Faşizme Demokrasi İttifakı’yla cevap vereceğiz
09:19 Ankara'da 8 Mart mitingi Anıtpark’a alındı
09:19 ‘Yönetmelik değişikliği zeytinlikler için ölüm fermanıdır’
09:17 Sanatçı Nudem Durak: Şarkı söyleyememekten korkuyorum
09:16 DBB kayyımı kuruyan ağaçlara servet harcıyor
09:15 Aydoğan: Öcalan’ın özgürlüğü kitlesel mücadeleyle sağlanacak
09:13 Mersin Kadın Platformu: İsyanımızı büyütelim
09:11 Tıp Bayramı’nı alanlarda karşılayacaklar
09:02 Kışanak’tan Kadın İttifakı çağrısı: Örgütlü gücü açığa çıkaralım
09:02 Kadınlar İstasyon Meydanı'nda özgürlüğü haykıracak
09:00 ‘ATK bilimsel değil, siyasi karar veriyor'
09:00 Engelli kadınlar: Lütuf değil eşit yaşam hakkı istiyoruz
09:00 Özdinç: Kayyımlar özel savaş konseptinin parçası
09:00 'Üniformalı şiddete' karşı politik mücadele
09:00 04 MART 2022 GÜNDEMİ
08:52 Rusya-Ukrayna müzakereleri üçüncü oturuma kaldı
07:52 Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli istifa etti
03/03/2022
23:33 ‘Lîstik’ oyunu ilk kez sahnelendi
23:24 AKP'nin nükleer santral teklifine HDP'den Çernobil hatırlatması
22:41 Bilimi hiçe sayan AKP'li Altunyaldız'a muhalefetten tepki
21:28 Cizre’de 75 yaşındaki Malgaz gözaltına alındı
20:53 18 yıl önce katledilen Önder Babat anıldı
20:19 Korona tablosu: 188 vefat, 49 bin 424 yeni vaka
20:14 Diyarbakır'da 10’uncu Mezopotamya İnşaat Fuarı açıldı
20:08 HDK'lilerden İzmir'de su kıtlığına karşı kampanya
18:40 Candan’ın görevden alınmasına ‘yürütmenin durdurulması’ kararı
18:36 Van’ın ilçelerinde 8 Mart etkinlikleri
18:29 'Savaşa derhal son verilsin'
18:23 Akkuyu'da bir haftada üçüncü servis kazası: Biri ağır 12 yaralı
17:39 Ata: Kadınların özgür ve özerk örgütlendiği zamanlardayız
17:29 Oluç'tan enflasyon ve büyüyen kriz tepkisi
17:23 Açlık grevinin sürdüğü Mardin Cezaevi’nde bir tutuklu sevk edildi
17:07 Katledilen Sıla Şentürk’ün davası görüldü
16:59 Gazeteci Estukyan hakkında soruşturma
16:52 Dokunulmazlık tepkisi: Mücadelemizi sürdüreceğiz
16:20 Danıştay’ın 2 hakiminden şerh: İstanbul Sözleşmesi'nin feshi hukuka aykırı
15:57 'Özgürlük için her yeri direniş alanına çevirmeliyiz'
15:48 Gülistan Doku'nun kaybolduğu yerde 8 Mart etkinliği
15:41 Afganistan'daki insan haklarını korumak için birlik kuruldu
15:16 Adalet Nöbeti: Cezaevlerinin sesi olalım
15:05 Madencilik Yönetmeliği yargıya taşındı
14:48 Adana Barosu, İHD ve ÇHD: ‘Ağız için arama’ya son verin
14:46 Rosa Kadın Derneği yöneticisine ceza istemi
14:26 KESK: Taciz edilen kadınlar tehdit ediliyor
14:21 ‘Zeytinliklerin talan edilmesine izin vermeyeceğiz’
14:19 Sağlık emekçileri tekrar greve gidiyor
14:01 Devrimci inşaat işçisi Duran Baysal anıldı
13:28 Emekli hekimlerin yüzde 59'u gelecek kaygısı yaşıyor
13:20 Tutuklu yakınları: Cezaevlerine bağımsız heyet gönderin
13:11 Kobanê Davası: Toplumu dönüştürme sorumluluğumuz var
13:03 'Barış, Dostluk ve Demokrasi' ödülü Emine Şenyaşar'a verildi
12:54 Özgür Gündem davası görüldü
12:52 Avukatlardan görüşme başvurusu
12:46 TTB: Virüse serbest dolaşım izni verildi
12:29 DİAYDER’e kapatma davası açıldı
11:43 Ferit Şenyaşar: Görüntüler devletin arşivinde
11:41 Ege'de kar yağışı etkili oldu
10:44 Kongreya Star üyesi Loka: Önceliğimiz Öcalan’ın özgürlüğü
10:44 Aliağa'da JES için ÇED süreci başlatıldı
10:33 ENAG’ın yüzde 123,8 dediği enflasyonu TUİK 54,48’e düşürdü
09:58 Danıştay savcısından mütalaa: İstanbul Sözleşmesi kararı hukuka aykırı
09:39 Rusya’ya giden heyeti Erdoğan mı gönderdi?
09:19 Botanlı kadınlar: 8 Mart’ta serhildan ruhuyla alanlarda olacağız
09:19 Cizre’de HDP’li 2 yönetici gözaltına alındı
09:16 Gezer’in kapatılan ‘işkence ve tecavüz’ dosyası AYM’ye taşındı
09:13 Şenyaşar ailesinin katledildiği hastanenin görüntüleri çalınmış!
09:13 Özel savaş uygulamalarına yargı zırhı
09:12 Urfalı kadınlar: Güvende değiliz
09:11 Silopi Belediyesi’nin imzaladığı TİS işçinin yüzünü güldürdü
09:03 Êzidî kadınlar 8 Mart'a hazırlanıyor
09:02 Kayyım belediye binasını özel harekata verdi
09:01 Bir kayıp ve mücadele hikayesi
09:00 Tuncel: ‘Kadın özgür olmadan toplum özgür olamaz’ slogan değil, hayatın kendisi
09:00 Öcalan: Özgür kadın devrimin ifadesidir
09:00 03 MART 2022 GÜNDEMİ
08:40 Rusya-Ukrayna Savaşı'nda taraflar insani koridor konusunda anlaştı
08:32 Dayan ailesine, kaymakamdan para, AKP’li vekilden iş teklifi
02/03/2022
23:58 Koronadan 189 vefat, 56 bin 780 yeni vaka tespiti
21:23 Ma Music 5'inci yılını kutladı
19:30 Beştaş: Dün, 2 Mart darbecilerinin bayrağını taşıyan bir parlamento gördük
19:21 Ekolojistlerden maden yasasına tepki
19:13 Açık alanlarda maske zorunluluğu ve HES uygulaması kaldırıldı
18:18 Ordu'da savaş protestosu
18:15 Gazeteci Kanbal'a 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi
18:01 Dersim’de gözaltına alınan 2 kişi serbest bırakıldı
17:58 Müebbet hapis verilen 4 isim yeniden yargılamada tahliye oldu
17:44 Güzel’in fezlekeleri başsavcılığa gönderildi
17:20 Kiev'e yönelik saldırıda bir gazeteci hayatını kaybetti
17:02 AKP’nin nükleer teklifine şerh
16:41 Yurt müdüründen zamları protesto eden öğrencilere: Kansızlar!
16:20 Adalet Nöbeti'nden Semra Güzel’e destek
16:17 Cinsel istismarda bulunan Kabak’ın ailesi lehte tanık olarak dinlendi
16:09 TTB: Sağlık Bakanlığı’nın aşı verileri yanlış
16:00 Kadınlar meydanlarda: 8 Mart coşkusuyla, 21 Mart'ın ateşini gürleştireceğiz
15:59 Meclis'e 13 yeni fezleke
15:53 17 ay tutuklu kalan gazeteci Oruç’un tazminat davası reddedildi
15:50 Meclis’te Rusya-Ukrayna krizine dair kapalı oturum
15:49 Antalya’da doktora şiddet
15:35 Dokunulmazlığın kaldırılmasına tepki yağdı: İktidar ve muhalefetin Kürt düşmanlığı
15:34 Kadınlar Birlikte Güçlü’den cezaevindeki kadınlar için kampanya
15:19 Özgürlük mücadelesinde yaşamını yitiren Özdemir anıldı
15:19 İntihar ettiği iddia edilen kadın yaşamını yitirdi
15:12 Tutuklu avukat Kovid-19’a yakalandığı için savunma yapamadı
14:35 İç Anadolu Hapishaneleri Raporu: 150 sağlık hakkı ihlali, 74 işkence yaşandı
14:34 Silvan'da tecrit protestosu
14:34 ‘İnsanlık değerleri tecrit altında’
14:27 Diyarbakır Barosu raporu: 67 çocuktan 66'sı bölge kentlerinde öldü
14:26 Ankara’da Onkoloji Hastanesi’nin kapatılmasına tepki
14:21 Alpaydın'ın cenazesi 6 yıl sonra ailesine verildi
14:02 Gülmez’in avukatlarından ‘Google iddianamesi’ tepkisi
13:25 MHP Mazıdağı ilçe yönetimi istifa etti
13:21 Akşener: Türkiye'yi dengesizleştirdiler
13:03 Tutuklu yakınları ATK önünden seslendi: Sözlerinizi tutun
12:57 HDP’li Eşbaşkan adli koğuşa yerleştirildi
12:30 Minbic ve Eyn Îsa’ya saldırı
11:51 Şenyaşar ailesi: Üstünlerin hukuku annelerin mücadelesiyle son bulacak
11:19 Açlık grevindeki tutukluların yakınları: Can güvenlikleri yok
10:56 HDP: Bizler kazanacağız, darbeciler kaybedecek
10:56 Mahmur Kampı’nda 8 Mart hazırlıkları
10:54 Denizli'de bir kadın katledildi
10:22 Dersim’de 3 gözaltı
10:14 DEP Darbesi 28 yıl sonra canlandırıldı: Zihniyet değişmedi
10:06 Aktar: Barışın tesisi için Rojava'da olduğu gibi kendini savunabilmek gerek
09:56 14 yaşında intihara sürüklendi: Çikolata çalmakla suçlandı
09:54 ÖHD İmralı’ya gitmek için Adalet Bakanlığı’na başvuru yapacak
09:35 Rusya gerçekten neo-Naziler ve NATO ile savaşıyor mu?
09:33 Kürkçü: Savaşı durdurmak için birleşik bir barış hareketine ihtiyaç var
09:08 Siyasi tutuklulara ‘görüntülü görüşme’ hakkı tanınmıyor
09:08 Ma Music 5 yılda 4 bin 59 çocuk ve genci eğitti
09:07 21 Şubat’tan 8 Mart’a: Kadınlar dili aktarırken koruyor
09:06 Av. Çakas: Adalet Nöbeti'ndeki ailelerin etrafında kenetlenelim
09:03 Pazarda son durum: Yurttaşlar alamıyor, esnaf satamıyor
09:03 SYKP Eş Genel Başkanı Uğur: Sosyalistler ABD ve Rusya’ya karşı çıksın
09:03 Ağır hasta tutukluya gözlem kurulu işkencesi!
09:02 Kadınlar Kadıköy'de taleplerini haykıracak
09:02 İklim krizi: Anti kapitalist mücadeleye ihtiyaç var
09:02 Adalet arayan kadın: Son nefesime kadar mücadele edeceğim
09:01 Yüksekdağ: Kadınlar toplumsal cesareti örgütledi
09:01 Beton bloklara gömülen adaletin arayışçısı: Emine Şenyaşar
09:00 02 MART 2022 GÜNDEMİ
08:42 Rusya-Ukrayna Savaşı: Taraflar ikinci kez görüşecek