Hasta ve infazı yakılan tutuklu yakınlarının Van Barosu’nda sürdürdüğü “Adalet Nöbeti” eylemcilerinden biri olan Dilşah Alkan (60), iki aydır aralıksız nöbete katılıyor. Van F Tipi Cezaevi’nde bulunan 68 yaşındaki hasta tutuklu eşi İbrahim Alkan ve tüm hasta tutukluların serbest bırakılması için nöbet eylemine katılan Dilşah Alkan, aksatmadan her hafta eşinin görüşüne gidiyor. Alkan, diğer günlerde de baro binasına giderek nöbet eylemine katılıyor. Alkan’ın eşi İbrahim Alkan, farklı tarihlerde 2 kez tutuklanıp serbest bırakılırken, en son 3 yıl önce “örgüt üyesi” olmak iddiasıyla tutuklandı ve 7 yıl 6 hapis cezasına çarptırıldı. İbrahim Alkan, cezaevinde diyabet, kalp, tansiyon, şeker, kolesterol ve prostat gibi birçok hastalıkla mücadele ediyor.

 

Alkan ailesinin son yılı rutin bir şekilde aylık polis baskınları ile geçti. Aile, ayda bazen iki bazen üç kez düzenlenen polis baskınıyla sistematik bir şekilde işkenceye maruz bırakıldı. 

 

Yıllarca tüm baskılara direnen şimdilerde de Adalet Nöbeti’ne katılarak hasta tutukluların sesi olmaya çalışan Dilşah Alkan ile mücadelesini ve taleplerini konuştuk.

 

'POLİS GÖĞSÜME SİLAH DAYADI'

 

2019’da polisin “ihbar var” diyerek evlerine baskın yaptığını anlatan Alkan, “ihbarcının” yanlış isim belirtmesi üzerine polislerin Hüseyin adında bir kişiyi sorduğunu söyledi. Alkan, polis baskınında yaşadıkları işkenceyi şu sözlerle anlattı: “Hüseyin adında birini arıyorlardı. Öyle biri evimizde yaşamıyordu. Her ne kadar böyle birinin olmadığını da söylesem polis silahını göğsüme dayayarak, ‘yalan söylüyorsun’ dedi. Bunun üzerine eşim konuşunca, dışarıda bir polis ‘konuşanı alın’ diye emir verdi. Böylece Hüseyin yerine eşim gözaltına alındı. Sanırım ihbarcı yanlış isim vermişti.”

 

OĞLUNA İŞKENCE YAPILDI

 

Eşi gözaltına alınmak isterken, oğlunun buna engel olmaya çalıştığını belirten Alkan, “Oğluma işkence yaptılar. Kafasını kırdılar, şiddetten kaynaklı vücudun neredeyse hepsi morardı. En son ellerini arkadan bağlayıp zırhlı araca koydular. Burada da oğlumun ellerini zırhlı aracın üst tarafında bulunan silahın mekanizmasına bağladılar. Ondan sonra da zırhlı araç içerisinde ona işkence yaptılar. Gece saat 03.00’da bizi polis aradı. Çocuğunuz hastanede komada, gelin çocuğunuzu götürün dedi.  Doktorun rapor vermesini engellemeye çalıştılar ama rapor aldık. Şikayetçi olduk, ancak bir şey değişmedi” dedi. Eşinin iki gün gözaltına kaldıktan sonra serbest bırakıldığını dile getiren Alkan, bir ay sonra evlerine yapılan polis baskınıyla eşinin gözaltına alınıp tutuklandığını söyledi. 

 

ADALET TALEBİ

 

Eşi İbrahim Alkan’ın siyasi faaliyetlerden dolayı tutuklandığını dile getiren anne Alkan, “Türkiye’de adalet yok, eğer adalet olsaydı eşim tutuklanmazdı. Adalet Bakanı ve Cumhurbaşkanı’na sesleniyorum; bizler hakaret değil adalet istiyoruz. Artık yeter diyoruz” şeklinde tepkisini dile getirdi. Kürtlerin hakları için 40 yıldır mücadele yürüttüğünü dile getiren Alkan, “Hakkımızdan başka bir şey istemiyoruz. Kürt olduğumuz için her zaman hakarete uğradık. Diğer halklar gibi bizlerin de haklarının verilmesini istiyoruz. Aynı topraklarda yaşıyoruz ve kardeşiz. Ayrımcılığa karşıyız. Ancak, Kürtler ayrımcılığa maruz kalıyor” diye konuştu. 

 

'ZULME RAĞMEN KORKMUYORUM'  

 

Hasta tutukluların bir an önce cezaevlerinden tahliye edilmesini talep eden Alkan, “Bizler, annelerin ağlamasını istemiyoruz.  Cezaevinden cenaze çıkmasını istemiyoruz” şeklinde konuştu. Haftanın neredeyse her günü baro binasına giderek eyleme katıldığını aktaran Alkan, akşam saatlerinde eve geldiğinde ise “acaba bu akşam eve polis baskını olacak mı?” diye düşündüklerini söyledi. Alkan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Kötü bir şey yapmıyoruz, ama bu tür sorular hep aklımızda. Bu düşünceyle uykuya dalıyoruz. Buna rağmen her gün kalkıp nöbete gidiyorum. Bazen kahvaltı bile yapmadan gidiyorum. Bazen de oruçlu gidiyorum. Sadece adalet yerini bulsun istiyoruz. O kadar zulüm ve işkenceyi gördükten sonra artık hiçbir şeyden korkmuyorum. Biz de bir Allah korkusu var, başka da korkmayız.”  

 

'EYLEMLER SÜRECEK'

 

Tüm halklara çağrıda bulunan Alkan, “Biz halkımız için bu nöbeti sürdürüyoruz. Toplum da sesimizi duysun. İktidardakiler konuşmalarında, ‘Türk-Kürt kardeştir’ diyorlar. Bu nasıl bir kardeşliktir. Ne asker, ne gerilla, ne tutuklu ailesi ağlamasın. Artık yeter, daha nereye kadar gidecek. Bizler; adalet yerini bulana kadar eylemimizi sürdüreceğiz” diye konuştu.