Birleşik Mücadele Güçleri (BMG), 4 Şubat 2021 yılında İstanbul Kadıköy’de yaptığı deklarasyonla kuruluşunu ilan etti. BMG bileşenleri arasında Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Devrimci Parti, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Mücadele Birliği Platformu (MBP), Alınteri, Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), Partizan ve Komün yer alıyor. Birinci yılını dolduran BMG, yıl içinde çeşitli eylem ve etkinlikler yaptı. BMG son kampanyasını ise “Yolsuzluğa, işsizliğe karşı birleşirsek kazanırız” şiarıyla 3 ay boyunca sürdü. BMG kuruluş yıldönümüne ilişkin 6 Şubat’ta Kadıköy’de “Açlığa, yoksulluğa, bu düzene mecbur değiliz. Birleşirsek kazanırız” şiarıyla açıklama yapacak. 

 

Mücadelenin bir yılını değerlendiren BMG temsilcisi Toğay Okay, BMG’nin kuruluşunu birleşik mücadeleyi açığa çıkaran koşullarla değerlendirmek gerektiğini söyledi. Okay, AKP-MHP iktidarının 15 Temmuz sonrasında itiraz eden tüm toplumsal kesimlere karşı gözaltı furyası başlattığını bunu da çeşitli yasalarla işçi sınıfına yönelik çok büyük hak gasplarının eşlik ettiğini belirtti. Okay, “15 Temmuz’dan sonra iktidar yaşanan süreci avantaja çevirdi. Bütün toplumsal kesimleri hedef tahtasına koydu” dedi.

 

TOPLUM YAN YANA GELDİ

 

Faşizmin toplumsal kesimlere yönelik saldırılarıyla yoksulluk, işsizlik ve sefalete mahkum ederek yan yana getirdiğinin altını çizen Okay, “BMG de aslında bu saldırılara karşı toplumun derinliklerinde büyüyen öfkeye gözünü çevirdi. Burada bir sinerjinin biriktiğini görerek harekete geçti. Birleşik mücadelenin Türkiye devrimci hareketi ve Kürt özgürlük hareketi olarak 2 temel damarı var. BMG aslında bu coğrafya da demokrasi ve özgürlük mücadelesinin iki temel unsurunu bir araya getiren bir bileşen. Bu iki hareketin yarattığı direnişler bu direnişlerin birleştirilmesi ihtiyacı ortaya çıkardı. Bu da BMG’yi ortaya çıkardı” diye belirtti.

 

FAŞİZME KARŞI MÜCADELE

 

BMG’nin hedefinin AKP-MHP iktidarının parçalayarak sefalet dayattığı toplumsal kesimleri yan yana getirmek olduğunu dile getiren Okay, “Misyonu bütün toplumsal kesimleri kendisiyle aynı sorunu yaşayan insanlarla yan yana getirmek. Bizimle yan yana yürümeleri üzerinden bir fikrimiz yok, mutlaka bizim orada olmamız gerekmiyor, önemli olan aynı sorunu yaşayanların yan yana gelerek faşizme karşı mücadele etmesidir. BMG kendini yasal sınırlarla, seçimle sandıkla ya da AKP-MHP iktidarının çizdiği sınırlarla tanımlamıyor, fiili meşru sokakta ve meşruiyet üzerinden tanımlıyor” diye konuştu.

 

ÇITA YAKALADIK

 

BMG’nin kuruluşunu deklare ettikten sonra birleşik mücadeleyi çeşitli kampanyalar şeklinde örme hedefini önüne koyduğunu söyleyen Okay, BMG’nin Newroz ve 1 Mayıs’ta güçlü bir çıkış yaptığını belirterek, “BMG bu süreçte hem kendi tartışmalarını yürütürken diğer taraftan da kendini örgütlemeye çalıştı. Ülkede gelişen olaylara dair politik refleksler gösterdik. BMG aslında bir çıta yakaladı. Biz bu çıtayı aşağı düşürmeden tüm toplumsal kesimleri yan yana geldiklerinde, birleştiklerinde kazanacaklarını anlatmaya çalıştık. Buna da devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.

 

KAZANIMLAR SOKAKTA 

 

Türkiye gibi militarist politikaların hakim olduğu bir ülkede mücadele etmeden kazanılan bir hakkın olmadığını vurgulayan Okay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Elde edilen kazanımların yolu sokaktaki fiili meşru mücadeleden ya da ödenen bedellerle yaratılan değerler üzerinden çıkmıştır. Bu ülkede gerçekten birinin hakkını kazanabilmesi için direnmesi gerekir. Öte yandan son yıllarda iktidar toplumsal güçlere saldırarak, toplumsal muhalefeti sokaktan, fiili meşru mücadeleden uzaklaştırmaya çalışıyor. Esas itibariyle sosyalistler ve yurtseverler için sokak ısrarı bir direniş söz konusu  olsa da belli sonuçlar aldı. Yaşanan saldırılara, tutuklamalara rağmen ciddi bir direniş ortaya koydular. Bu direniş bugün hala bizi ayakta tutuyor. Önümüzdeki dönem açısından da bize umut veriyor. Bu anlamda bu dönem açısından sokağı daha fazla tutmanın, zorlamanın ve fiili meşru mücadeleye daha fazla yönelmenin gerektiği bir dönem olduğunu düşünüyoruz.”

 

KRİZ İKTİDARA KAYBETTİRECEK

 

İşçi ve emekçilerin son dönemde ekonomik ve yaşamsa taleplerle direnişler ortaya koyduğunu söyleyen Okay, ekonomik taleplerin altında ise mutlaka bir politik muhtevanın olduğunu belirtti. Okay, “Burada sosyalistlerin, yurtseverlerin devreye girerek kitle hareketlerine politik şekil vermesi gerekiyor. AKP-MHP iktidarının bunun sorumlusu olduğu görüldükçe bu daha fazla devam edecek. Ekonomik anlamda yaşanan kriz politik arenada AKP-MHP iktidarının daha fazla güç kaybetmesine erimesine neden olacak” dedi.

 

CHP DEVLETİN SİGORTASI

 

AKP-MHP iktidarının bu kadar geniş hareket alanına sahip olmasını sadece kendileriyle değil muhalefetin tutumu ile de açıklanacağını dile getiren Okay, “Gerek CHP gerekse İYİ Parti açısından devrimci muhalefetin işini zorlaştıran çok fazla pratik söz konusu. CHP bir devlet partisi olarak devletin sigortası olarak üzerine düşeni yapıyor.  Burjuva muhalefeti başka bir yanıyla iktidarla kavga ederken yüzünü kitlelere dönerek, ‘siz buna karışmayın, biz sizin yerinize AKP’nin hakkından geleceğiz’ diyerek mevcut sömürü ve zulüm düzenini de farklı bir yoldan devam etmesinin kapılarını açıyor” şeklinde konuştu. 

 

SOKAK TEŞHİR EDECEĞİMİZ YER

 

“BMG olarak sokağı sadece AKP-MHP iktidarını hedefleyen bir adres olarak görmüyoruz” diyen Okay, “Bir bütün olarak sistemin bütün dayanaklarını, düzen partilerini teşhir edebilecek gerçekten hak talepli bir mücadeleye alan açacak bir yer gibi görüyoruz. CHP Türkiye’de var olan kurulu düzenin üzerinde inşa edildiği temel kolonlardır. Bugün AKP gelip gidebilir ama CHP hep olacak. Bu anlamda CHP’den hala emekçiler adına bir beklenti içine giren özneler ve partiler adına büyük bir handikap söz konusu” ifadelerini kullandı.

 

DIŞARIDAKİLERE MESAJ

 

Cezaevlerinde verilen mücadele ile dışarıda verilen mücadelenin aynı temelden çıktığını söyleyen Okay, cezaevlerinde yaşanan sorunlar ve dışarıda emekçilerin yaşadığı sorunların ortak bir potada birleştirilmesi gerektiğinin altını çizdi. Okay, şöyle devam etti: “Hapishanelerde yaşananlar dışarıdaki insanlara göz dağıdır. Aslında hapishanelere dair her vurgu dışarıda mücadele edenlere yönelik bir mesaj anlamı taşıyor. Bu anlamda birleşik mücadelenin son dönemde hapishanelerde yaşananlarla beraber birleşik mücadelenin kapsamına daha fazla almak gerektiği ortaya çıkmış oldu.” 

 

Okay, son olarak 6 Şubat’ta yapacakları açıklama ile kampanyanın finalini gerçekleştireceklerini belirterek, “İşçi, emekçileri, Alevileri, kadınları Kadıköy’e çağırıyoruz” dedi.

 

MA / Kadir Güney