URFA - Halfeti’de karakol bahçesinde yüzüstü yatırılarak, işkence edilen 14 kişi hakkında yerel mahkemenin verdiği cezaları ele alan istinaf Mahkemesi, bazı kişilerin cezasını onaylarken, bir kısmını da bozdu. 

 

Urfa’nın Halfeti ilçesine bağlı Dergili (Derto) Mahallesi’nde, 18 Mayıs 2019 tarihinde gözaltına alınan 8'i tutuklu 17 kişi hakkında “Örgüt üyesi olmak” ve “Örgüt yöneticiliği yapmak” iddialarıyla açılan ve Urfa 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 25 Haziran 2021’de karara bağlanan davaya dair Antep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi kararı açıkladı. 

 

Urfa 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi, Celal Ercan ve Zeki Alakuş'a “Örgüt üyesi olmak” iddiasıyla 7 yıl 6'şar ay, Mehmet Alakuş'a ise “Örgüt üyesi olmak" iddiasıyla 5 yıl hapis cezası verdi. Mahkeme, Celal Yıldırım, Fahrettin Alakuş, Cindi Zencirkıran, Ömer Gül ve Vakkas Kılıç'a da “Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek” iddiasıyla 3 yıl 6'şar ay hapis cezası vererek, tahliyelerine yönünde karar vermişti. Mahkeme ayrıca tutuksuz yargılanan sanıklar Gazeley Alakuş, Fatma Alakuş, Mehmet Hayri Çiftçi, Sariye Gümüş, Niyazi Gümüş ve Ruken Deniz'e “Bilerek ve isteyerek yardım etmek” iddiasıyla 2 yıl 1'er ay hapis cezası verdi. Mahkeme, 3 kişi hakkında ise beraat karar vermişti. Sanık avukatları ve Cumhuriyet savcısı karar ile ilgili istinaf başvurusunda bulundu. 

 

Başvuruya cevap veren Antep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi, yerel mahkeme tarafından “Bilerek ve isteyerek yardım etmek” iddiası ile cezalandırılan Gazeley Alakuş, Fatma Alakuş, Mehmet Hayri Çiftçi, Sariye Gümüş, Niyazi Gümüş ve Ruken Deniz hakkında somut delil olmadığı gerekçesiyle ceza yerine beraat verilmesi yönünde sanıkların lehine hükmü bozarak, kararı yerel mahkemeye gönderdi. Yerel mahkemenin, Celal Yıldırım, Fahrettin Alakuş, Cindi Zencirkıran, Ömer Gül ve Vakkas Kılıç'a da “Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek” iddiasıyla verdiği cezaları yerinde bulan İstinaf Mahkemesi, hükmü “Örgüte üye olma” suçlamasıyla verilmesi yönünde sanıkların aleyhine bozarak, kararı yerel mahkemeye gönderdi. 

 

İstinaf mahkemesi, Cumhuriyet savcısının Celal Ercan, Mehmet Alakuş ve Zeki Alakuş hakkına “Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma, kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürme ve kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten yaralama” ile Celal Yıldırım ve Cindi Zencirkıran hakkında “Kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürme ve kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten yaralama suçları” yönünde yaptığı istinaf itirazına “Kararda bir isabetsizlik görülmediği anlaşıldığından” istinaf başvurusunun esastan reddine karar vererek kararı Yargıtay’a gönderdi. 

 

İstinaf Mahkeme’si ayrıca sanık Mehmet Alakuş’un avukatı tarafından yapılan sonuç ceza miktarı, mahkemenin tutukluluğun devamına ilişkin gerekçesi ile tutuklulukta geçirilen süre göz önüne alınarak tahliye talebi başvurusunu reddetti. 

 

‘İŞKENCE İLE ALINAN BEYANLAR’

 

İstinaf kararını değerlendiren sanık Celal Yıldırım’ın avukatı Bekir Benek, “O dönem insanlar çok ağır işkencelerden geçti. Mahkemenin ceza alan bazı kişiler ile ilgili cezayı bozup beraat verilmesi yönünde yargılama yapılması hususunda karar vermesi iyi. Ancak mahkemenin, ilk derece mahkeme tarafından ‘Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek’ suçlaması ile ceza verdiği bazı kişiler aleyhinde kararı bozup ‘Örgüt üyeliği’ suçlaması ile yargılamaları yönünde verdiği kararı yerinde değildir. Dosya kapsamında da uygun değildir. Örgüt üyeliğinde organik bağ aranır ancak burada ona dair bir delil yok. Delil gözaltında şahıslardan işkence altında alınan ve daha sonra mahkemede ret edilen beyanlar. Bu karar o dönem işkence altında alınan hukuka aykırı ifadeler göz önünde bulundurularak alınmış bir karar. İşkence altında alınan beyanlar esas alınıyor, bu mümkün değil. Hala işkence yapan polisler ile ilgili devam eden bir soruşturma var. Yarın bir gün bu polislerin işkence yaptığı anlaşılırsa bu beyanlar üzerinden bir ceza verilemeyecek. Söz konusu beyanlar gayri beyan, işkence ile alınan beyanlardır” diye konuştu.  

 

NE OLMUŞTU?

 

Urfa'nın Halfeti ilçesine bağlı Dergili Mahallesi’nde 18 Mayıs 2019 tarihinde HPG’liler ile polisler arasında çıkan çatışmada 1 komiser ve 2 HPG’li yaşamını yitirmişti. Çatışma sonrası Halfeti ve Bozova ilçelerine bağlı mahallelerde olayla bağlantıları oldukları gerekçesi ile 55 kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan 55 kişiden 24 kişi hakkında işlem yapılırken, yürütülen soruşturma sonrasında 13 kişi tutuklandı. Farklı tarihlerde görülen duruşmalarda 5 kişi tahliye edilirken,  8 kişi ise hala tutuklu yargılanıyor. Olaydan sonra gözaltına alınanlar Yaylak Jandarma Karakolu bahçesinde yüz üstü yatırılmış şekilde, üzerlerinde ayak izleri görünür halde fotoğraf karesi ile basına yansımıştı. Gözaltına alınan kişiler savcılıkta verdikleri ifadeler doğrultusunda kollukta tutuldukları süre boyunca kötü muamelenin Urfa TEM Şube’de de devam ettiğini,  elektrik, darp ve cinsel organlarını sıkma gibi işkencelere maruz kaldıklarını ifade etmişti. Hastane raporları, ifadeler ve avukat itirazları doğrultusunda Urfa Cumhuriyet Başsavcılığı'nca olaya dair başlatılan soruşturma halen sürüyor. Aynı soruşturma kapsamında gözaltına alınıp kötü muameleye maruz kalan 37 kişi hakkında ise 'takipsizlik' kararı verilmişti.