Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP), uzun süredir çağrısını yaptığı ve çalışmasını sürdürdüğü Demokrasi İttifakı’nın ilk adımı, 18 Ocak tarihinde sol sosyalist 8 partinin temsilcileriyle Ankara’da bir araya gelmesi ile somutlaştı. HDP’nin Demokrasi İttifakı çağrısı kapsamında Türkiye İşçi Partisi (TİP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Türkiye Komünist Partisi (TKP), Emekçi Halk Partisi (EHP), Emek Partisi (EMEP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) buluştu.

 

Toplantının ardından açıklanan ortak tutumda ise ortak mücadeleyi sürdürmek, mücadele zeminlerini güçlendirmek, ortak mücadele konularını belirlemek ve bu konuda bir takvim oluşturmak için düzenli görüşmelere devam edilmesi karara bağlandı. 

 

Demokrasi için Birlik (DİB) Koordinasyonu üyesi Ayşegül Devecioğlu, 8 partinin bir araya gelmesi, açığa çıkan ortak tutum ve Demokrasi İttifakı’na dair değerlendirmelerde bulundu.

 

MÜCADELE ORTAKLIĞI

 

Demokrasi güçlerinin birliğini savunan bir birlik hareketi olarak yapılan toplantıyı ve sonuç deklarasyonunu son derece olumlu bulduklarını söyleyen Devecioğlu, “Türkiye’ye böyle bir umuda, mücadele ortaklığına ihtiyacı var. Biz DİB olarak bundan sonraki adımların mümkün olduğu kadar daha da genişletici bir şekilde bu süreci bir mücadele ortaklığına dönüştürülmesi yönünde atılmasını temenni ediyoruz” dedi.

 

ÖNEMLİ BİR ADIM

 

“Bir seçim ortaklığından yana değiliz” diyen Devecioğlu, seçimler konusunda bir belirsizliğin olduğunu ifade ederek, “Ne seçimin, ne zaman olacağını ne de hangi koşullarda olacağını bilmiyoruz. Bir demokrasi ittifakının, seçimleri es geçmeyen ama seçime endekslenmemiş daha çok halkın yakıcı ihtiyaçlarına cevap olması gerekir. Çünkü halkın bir değişim ve dönüşüm talebi var. Fakat bu değişim ve dönüşüm talebine yanıt olabilecek siyasi irade henüz oluşmuş değil. Bütün bunlara bakıldığında yapılan toplantı, çok önemli bir adım olduğu kanısındayız” diye belirtti.

 

ÜÇÜNCÜ İTTİFAK ELZEM

 

Cumhur ve Millet ittifaklarının halkın yakıcı ihtiyaçlarına çözüm bulamayacağını dile getiren Devecioğlu, “Güçlendirilmiş parlamenter sistem önerisinde anlaştıkları görülüyor. Fakat memleketin durumu düşünüldüğünde işsizlik, yoksulluk, zamlara bakıldığında çok daha sistemli ve radikal bir dönüşümün gerektiği görülüyor. Fazlasıyla sermaye odaklı program önerileri var. Dolayısıyla halkın taleplerini dile getirecek, çözüm olacak bir üçüncü ittifak yaratılması elzemdir. Halkın söz ve karar sahibi olacağı bir seçenek olmalı. Halkın katılım ve denetim mekanizmalarının inşa edildiği tabandan bir demokrasi hareketi olmalı” ifadelerini kullandı.

 

BİRLİĞİN İNŞASI

 

Toplantıyı düzenleyen iradenin birliğin hayata geçmesi için gerekli esneklik ve kucaklayıcılığı ortaya koyduğunun altını çizen Devecioğlu, birliğin hayata geçmemesi yönünde bir sebep görmediğini söyledi. Halkın da bu yönde bir beklentisinin olduğunu belirten Devecioğlu, “Toplantıdan aldığımız bilgiye göre toplantı son derece olumlu, birbirinin farklılıklarını gözeten, anlamaya çalışan, buna rağmen ortaklaşma iradesi gösterdikleri anlaşılıyor. Bu çok olumlu. İçinde yaşadığımız felaket ortamında, bazı temel ilkelerde anlaşılmayacak bir şey olmadığını gösteriyor gelişmeler. Pratik adımlardan başlayarak bu birlikteliği inşa etmeye çalışacaklardır” diye belirtti.

 

ALTERNATİF EKONOMİ POLİTİKASI

 

Devecioğlu, demokrasi ittifakının çözüm potansiyelinin varlığına dikkat çekerek, bir araya gelen yapıların diğer ittifaklardan farklı olarak hiçbir çıkar gözetmeksizin halkın ihtiyaçlarını öne çıkaran yapılar olduğunu söyledi. Devecioğlu, “Solun ve demokrasi güçlerinin atılacak adımlara ilişkin pek çok önerisini okuyoruz. Bir program eksikliğine sahip değiliz. Fakat bu programda nasıl ortaklaşılacağı, önümüzdeki dönemdeki tartışma konusu olacaktır. Ama bu acil bir ihtiyaç. Yaşanan ekonomik sorunlara alternatif bir ekonomi programı ortaya atacaklardır. Bunu da bu ülkede bu bir araya gelen yapılardan başka kimse yapamaz” dedi.

 

‘HALK ÜZERİNDE OLUMLU ETKİSİ OLDU’

 

Yapılan toplantının halkın üzerinde olumlu bir etki bıraktığını dile getiren Devecioğlu, “Bu da bunun ne kadar büyük bir ihtiyaç ve beklenti olduğunu gösteriyor. Bundan sonra bir araya gelen sol siyasi yapılara düşen, bu sorumluluğu taşımaktır. Bu aynı zamanda halka karşı sorumluluğumuzdur. Farklılıkları mümkün olduğu kadar asgariye indirerek ortaklaşma çabasını öne çıkararak adım atmaları hem bütün toplumu hem de DİB hareketinin temennisidir. 16 Aralık’ta bir toplantı yaptık. Bu yapıların bir çoğunu bir araya topladık. Toplantıda da bütün ittifak arayışlarını kucaklayan ve temasını sağlayacak yapı olan DİB meclisine bir çağrı yaptık. Bu çağrımızı yineliyorum. DİB meclisi birçok yapının bir araya geldiği, temas ettiği bir zemin olabilir. Biz bu zemine bütün güçleri davet ediyoruz” şeklinde konuştu. 

 

MA / Kadir Güney