Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Cumhurbaşkanlığı, Millî İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı, Devlet Arşivleri Başkanlığı, Millî Saraylar İdaresi Başkanlığı, Strateji ve Bütçe Başkanlığı, İletişim Başkanlığı ve Savunma Sanayii Başkanlığı’nın bütçe, kesin hesap ve Sayıştay raporları; Millî Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği bütçe ve kesin hesabı ile Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu ve Yatırım Ofisi Başkanlığı’nın Sayıştay raporları görüşmeleri sona erdi.

 

Muhalefet ve iktidar partisi milletvekillerinin yaptığı konuşmalar ardından soru-cevap bölümüne geçildi. CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın geçmişte sarf ettiği, “Vatandaşlar meydanda ’Açız!’ diye bağırıyorsa, kirayı, elektriği, suyu ödeyemiyorsa, yüzde 25’i açlık sınırının altındaysa, ülkeyi bu hâle mevcut Hükûmet getirmiştir” sözleri hatırlatarak, “Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız, siz ne düşünürsünüz bu konuda?” diye sordu.

 

‘YARGI NEDEN HAREKETE GEÇMİYOR?’

 

HDP’li Garo Paylan da Oktay’a şu soruları yöneltti: “Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı, emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili çalışma var mı, yok mu? Yani bir bakanınız ‘Var’ diyor, siz ‘Yok’ diyorsunuz. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Sezgin Baran Korkmaz'la ilgili sizin oturduğunuz sandalyede ‘Bu karar en yukarıdan en aşağıya bir devlet kararıdır’ dedi yani ‘Sayın Cumhurbaşkanından en aşağı ya ne kadar böyle bir karar aldık’ dedi. Bunu kabulleniyor musunuz? ‘10 bin dolar alan siyasetçi kim?’ dedim. Siz dediniz ki: ‘Mustafa Şentop açıklama yaptı ve bu konu yargıya yansıdı’ Sayın Bakan, bu konuda yargı harekete geçmiyor. Neden bu 10 bin dolar alan siyasetçiyi açıklamıyor bakanınız? Diyanet İşleri Baş kanlığıyla ilgili… Hepimiz vergi veriyoruz, ben de bir Hristiyan yurttaş olarak vergi veriyorum, 84 milyon yurttaş vergi veriyor ama hepsi tek bir inanca harcanıyor. Ve ben bu konuda hakkımı helal etmiyorum. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?” 

 

ANADALU AJANSI’NA AKTARIM

 

CHP Milletvekili Süleyman Girgin 2020 yılı bütçesinden 298,9 milyon TL Anadolu Ajansı’na aktardığını, bu aktarımın neden ve hangi amaçla yapıldığını sordu.  

 

MİLLİ GÜVENLİK SİYASET BELGESİ

 

HDP’li Mehmet Rüştü Tiryaki de şu soruları sordu: “Millî Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği 2020 Sayıştay Raporu neden yayınlanmadı? Millî Güvenlik Siyaset Belgesi en son ne zaman değiştirildi? Değiştirilen hükümleri nelerdir? Sayıştay raporun da 25 araç bulundurması gereken millî sarayların 39 araç kullandığı belirtiliyor. Fazladan kullanılan bu 14 araç kimlere tahsis edildi? İletişim Başkanlığı kişisel verilerle ilgili gerekli gördüğü tüm bilgileri kamu kurum ve kuruluşlarından istiyor. Bunun amacı nedir? Son dönemlerde Libya'ya, Azerbaycan'a gönderildiklerine dair haberler çıkan Türkiye destekli Suriye'deki silahlı gruplara Savunma Sanayii Başkanlığından harcanan bir para var mıdır? Varsa ne kadar harcanmıştır?”

 

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ

 

CHP Milletvekili Sibel Özdemir, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasının gerekçesinin açıklanmasını istedi. HDP’li Şevin Coşkun da “Diyanet İşleri Kurumuna göre Kürtçe hutbe ve vaaz neden yapılamaz, önündeki engel nedir? ‘Diyanet Ticaret’ olarak anılan internet sitenizde bir seccadenin 3.500 TL’ye, bir tespihin 2.100 TL’ye satılıyor olmasını asgari ücret ve açlık sınırı ortadayken nasıl açıklıyorsunuz? Özgür Suriye Ordusunun maaşlarını kim veriyor? Millî Savunma Bakanlığı ‘Bizim ilgimiz yok’ dedi; siz ne diyorsunuz, kim veriyor bunların maaşlarını?” dedi.

 

BİRDEN ÇOK MAAŞ ALAN KAÇ KİŞİ VAR?

 

HDP’li Paylan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın “Faiz sebep, enflasyon sonuç mudur” sorusuna “Faizin, enflasyonun sebeplerinden biri” şeklinde cevap verdiğini anlattı. Paylan, “Eğer ki faiz enflasyonun sebeplerinden biriyse diğer sebepler nedir ve şu an da bu sebepleri kontrol edecek, işle yen herhangi bir kurum var mıdır?” diye sordu. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel de “Kamuda, özellikle Cumhurbaşkanlığı bünyesinde birden çok maaş alan kaç kişi bulunmaktadır? En çok kaç kişi bulunmaktadır?” şeklinde sordu.

 

‘EKONOMİ BÜYÜYOR’

 

Soruların ardından konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, milletvekillerinin gün içerisinde yaptığı sokağa çıkmıyorsunuz eleştirilerini, “Hem Sayın Cumhurbaşkanımız hem de bizler daima sokaklardayız, vatandaşımızın, milletimizin içindeyiz, evlerdeyiz, ‘fakir fukaranın’ diye ifade ettiğiniz o evlerin ta içindeyiz” diye yanıtladı.  

 

Milletvekillerinin sorularını yanıtlama yerine eleştirilerde bulunan Oktay, bütçenin içeriği ya da yatırım programları yerine mükerrer sorulara yöneldiğini savundu. “Demokrasi saplantılar tutunarak mı güçlenecek” diyen Oktay, hazırladıkları bütçeyi savundu. Pandemiyle birlikte ekonominin sarsıldığını dile getiren Oktay, büyüme verilerini paylaşarak, ekonominin büyüdüğünü iddia etti. Ekonominin yüksek cari açık vererek, büyüme sağlayabilme sarmalını kırma noktasında ivme kazandığını söyleyen Oktay, savurganlık yerine disiplinli bütçe yönettiklerini ileri sürdü. 

 

‘BÜTÇENİN ARKASINDAYIZ’

 

“TL’nin pul” olduğu eleştirilerine de Oktay, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde negatif reel faiz uygulandığını kaydederek, “Amacımız üretim, yatırım ve ihracatın canlı tutulması, istihdamın arttırılması, firma ve hane halklarına likidite sağlanmasıdır. Bu, küresel düzey de çok açıkken, buradaki ağır eleştirileri manasız bulmaktayız. Asıl olan maçlardır, araçların nasıl değiştiği ya da kullanıldığı değil” dedi. Döviz kurlarındaki artışın bütçe giderlerinde, artış olması kadar gelirlerde artış yaparak olumlu yönde etkilediğini dile getiren Oktay, etkinin yönetilebilir olduğunu ileri sürdü. Oktay, fiyat hareketlerinin de bir süre sonra dengeye ulaşacağını öne sürdü. Oktay, bütçenin arkasında olduklarını da sözlerine ekledi.

 

‘DÜNYADA DOLAR KURU YÜKSELİYOR’

 

Faiz indirimi ardından dolar kurundaki yükselişe ilişkin de Oktay, “Politika faizinin yüksek olduğu dönemlerde de kurlarda hareketlenmeler olmuştur. Hatta politika faizini artıran bazı ülkelerin faiz artırım kararından sonra da kurlarda yükselmeler yaşanabilmektedir. Ayrıca, birçok önemli ekonomide politika faizinin enflasyonun altında olduğunu fark etmemiz gerekiyor. Ülkemizde kurlarda yaşanan artışlar dolar endeksinin dünyada artıyor olması, spekülatif hareketler, manipülatif hareketler ve döviz talebini artıran etmenlerle daha belirgin hale gelmektedir” dedi. Oktay, kur yükselmesini Türkiye’ye saldırı olarak değerlendirmesi dikkat çekti. 

 

‘SPEKÜLATİF KUR SALDIRISI’ İDDİASI

 

Eski ortakları cemaat yapılanması tarafından gerçekleştirilen 17-25 Aralık ve 15 Temmuz Darbe girişimiyle yapılamayanın ekonomi ile yapılmaya çalışıldığını iddia ederek, “Ekonomi üzerinden Türkiye'yi siyaseten teslim alma projesi hiçbirinde işe yaramadı. Bugün de yaramayacak, gelecekte de yaramayacak. Biz, bu milleti faiz lobisine mahkûm etmeyeceğiz, hangi şartlarda olursa olsun mücadelemizi vereceğiz. Bunu dedik ve spekülatif kur saldırılarının sebep olduğu tahribatı önemli ölçüde de gidererek, yine yolumuza devam ettik” şeklinde konuştu.

 

Vatandaşların yanında olduklarını aktaran Oktay, gelen zamlardan bahsetmeyerek, dünyada artan elektrik, doğalgaz, petrol fiyatlarının maliyetlerinin yarısını üstlendiklerini iddia etti.  

 

DİL SAVUNMASI

 

Diyanet İşleri Başkanlığı’nda Kürtçe olmamasını ise Oktay, “Yine, burada da ‘web’ sitesinden yapılan yayınlarda sunulan metinlerin, içeriklerin ve bir yabancı dile çevrilmesinin nedeni tüm dünyada yabancılar tarafından anlaşılmasını sağlamaktır. Bunun için, dünya genelinde yaygın olarak kullanılan Almanca, İngilizce, Fransızca, Arapça, Rusça ve İspanyolca dillerinde yayın yapılmaktadır” sözleriyle savundu.

 

BAKANLARIN SİYASET YAPMASI

 

Oktay, Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanların siyaset yapmasının Anayasa’ya uygun olduğunu ifade etti. “Türkiye’de kimin gazeteci olduğuna iktidar karar veriyor. Türkiye basın özgürlüğünde 153’üncü sırada yer alıyor” eleştirilerine ise uluslararası kurumların verilerinin objektif olmadığını ileri süren Oktay, eleştirilerin de olmadığını söyledi.

 

KAVALA SORUSU

 

Bir telefonla bırakılanların olması ve Osman Kavala’nın tutuklu olarak tutulmasına dair de Oktay, Anayasa’da yer alan maddeleri okudu. Duruma tepki gösteren CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, “O soruya bu cevabı veriyorsa dalga geçiyor, vallahi dalga geçiyor, billahi dalga geçiyor!” sözleriyle tepki gösterdi. Muhalefetin yürütmenin yargıya müdahale etmesi istediği sözlerini sarf eden Oktay’a CHP’li Ali Mahir Başarır, “Hayır etmeyin, etmeyin. Cumhurbaşkanı konuşuyor ya” dedi. CHP’li Özgür Özel de “Edenin Allah belasını versin mi? Hadi söyle!” sözlerini ısrarla kullanmasına Oktay, yanıt vermedi.

 

DEMİRTAŞ HATIRLATMASI

 

Oktay’ın konuşması ardından söz alan HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında verilen AİHM kararını hatırlatarak, “Bu yargıya müdahale değil midir” dedi.

 

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Oktay’ın, negatif reel faiz açıklamasına dair şunları söyledi: “Bu gece on ikiden sonra bakan olacağı tahmin edilen kişinin attığı ‘tweet’lerden hareketle negatif reel faizin uygulanan bir şey olduğunu söyleyip o ‘t weet’teki ülkeleri sayıyorsunuz. O ‘tweet’teki ülkelerin mali programlarındaki temel amaç, şu anda enflasyon arttırmak. Durgunluktan çıkabilmek için enflasyonu arttırmak üzere negatif reel faiz veriyorlar. Oysa bizim temel mücadelemiz, enflasyonla mücadele hatta faizi sebep, enflasyonu sonuç görmeniz de bundan. Negatif reel faizin enflasyon ve kur artıracağını, getirmeyeceğini hiçbir ekonomi tahsilli iddia etmez” dedi.

 

HDP’NİN ÖNERGELERİ REDDEDİLDİ

 

Oktay’ın konuşması ardından Cumhurbaşkanlığı ve bağlı kuruluşlarının bütçe görüşmeleri tamamlanarak, oylama geçildi. HDP’nin 6 madde de açıkladığı “Acil Ekonomik Talepler” paketinde yer alan maddelere dair verdiği önergeler, AKP ve MHP oylarıyla reddedildi.

 

DEĞİŞİKLİK YAPILMADI

 

Önergelerin görüşülmesi ardından yapılan oylamada Cumhurbaşkanlığı ve bağlı kuruluşların 2022 yılı bütçesi, 2020 yılı kesin hesap ve Sayıştay raporları, hiçbir değişiklik yapılmayarak AKP ve MHP oylarıyla komisyondan geçti.