BATMAN - Kürt ve Kürtçeye yönelik inkarın devlet politikası olduğunu belirten Dil Bilimci Sami Tan, "helalleşme"nin ancak ret ve inkarın sona ermesiyle mümkün olacağını söyledi. 

 

Kürtçe üzerindeki baskılar bir taraftan sistematik bir şekilde sürdürülürken,  diğer taraftan AKP iktidarı Kürtçe üzerinden propaganda yapma uğraşında. Mezopotamya Kültür Merkezi’nin (MKM) İstanbul’da düzenlemeyi planladığı konser, yasaklanırken, sanatçı Mem Ararat’ın Ankara’da konser vereceği salonun sözleşmesi ise AKP’li Keçiören Belediyesi’nce iptal edildi. Cezaevlerindeki tutukluların Kürtçe yapmak istedikleri savunmaları için çevirmen ücreti ödemeleri koşulu getirildi.  

 

KÜRT VURGUSU ÇIKARILDI

 

AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan bölge kentlerine gelince “Hûn bi xer hatin” afişleri asılırken, son Batman ziyaretinde Kürde ve diline dönük kabulsüzlük seslendirilen “Batmana Kurda ye” şarkısındaki “Kurda ye” bölümünün çıkarılmasıyla kendisini gösterdi.

 

Meclis’e gelince bu durum değişiyor. 17 Kasım günü Meclis Genel Kurulu’nda Kürtlere ve Alevilere yönelik ayrımcılık olduğunu söyleyip, “Ez Kurdim” diyen HDP İstanbul Milletvekili Ali Kenanoğlu’na sözleri tutanaklara “X” şeklinde geçirildi.

 

MA’ya konuşan Dil Bilimci Sami Tan, iktidarın Kürt halkına karşın yürüttüğü konseptin imha ve inkar konsepti olduğunu söyledi. 

 

Yaşamın her alanına sirayet eden inkar ve imha sürecinin yüzyılları aşan bir süreç olduğunu belirten Tan, “Daha önce açılan Kürtçe kurumlar için Deniz Baykal ‘Bizim yüz yıllık planımızı baltalıyorsunuz’ demişti. Zihniyetleri aynı. Kürt ve Kürtçenin inkarının esas alan bir devlet politikası var ortada. Hangi parti iktidara gelirse bu zihniyeti devam ettiriyor” dedi.

 

KÜRT MECLİS’TE ‘X’ OLUYOR

 

Bu zihniyetin ortak yaşam talebini baltaladığını vurgulayan Tan, “Eğer birlikte yaşama hedefi varsa bu zihniyetin ortadan kaldırılması gerekiyor. Kimliğimiz, dilimiz ve kültürümüz kabul etmezlerse ortak yaşamı nasıl inşa edeceğiz.  Milyonlarca Kürdün yaşadığı bu ülkeden inkar ile hiçbir şey elde edemezler. Bu yüzyılda gerici bir kafa ile inkar yoluna giderek geri adım atmamızı bekliyorlarsa yanılıyorlar. Bunu hiçbir zaman başaramayacaklar. Sürekli denemeleri yapılıyor. Boşa kürek salıyorlar” diye konuştu.  

 

Tan, Kürtçenin Meclis tutanaklarına ‘X’ diye geçmesine de tepki gösterdi. Tan, “Milyonlarca Kürdün temsil edildiği mecliste Kürtçe kayıtlara X diye geçiyorsa inkarın ne boyutta ulaştığının bir göstergesidir.  Meclise girildiğinde edilen yeminin sadece Türkçe olması inkarın başlangıcıdır. Aslında ilk başta inkar ediliyor. Milyonlarca Kürdün oyu ile seçilen kişi Kürtçe yemin yapamıyor” ifadelerini kullandı. Dünyanın birçok yerinde devletler daha önce inkar ettiği dillerin yaşam bulması için adım attığına dikkat çeken Tan, AKP iktidarının ise inkar dayatmada ısrar ettiğini kaydetti. 

 

HELALLEŞME ÇAĞRISI

 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “helalleşme” çağrısına da değinen Tan, “Ret ve inkarın sonlanması ile birlikte bir helalleşme durumu gelişebilir. Ancak inkar ediyorsan hiçbir şekilde bu helalleşme durumu gelişemez. Geçenlerde bir CHP’li ‘Artık Kürtler de ne mutlu Türküm diyebilecek’ diyor. Neden bunu desin. Niye bu dayatmada bulunuyorsunuz. Eğer bir helalleşmeden bahsediyorsanız öncelikle bu zihniyetten kurtulmalısınız” dedi.

 

 ‘ASLINDA KENDİLERİNİ KANDIRIYORLAR’

 

Tan, Erdoğan’ın Batman ziyareti sırasında söylenen “Batmana Kurda ye” şarkısının “Kurda ye” kısmının çıkarılmasına ilişkin ise şunları söyledi: “Bu bir kandırmacadır, birilerini kandırmak istiyorlar ama aslında kendilerini kandırıyorlar. Kimse kanmaz bu sözlere, örneğin birçok kez Kürdistan var dediler, sonra Kürdistan diyenleri gözaltına aldılar. En basitinden Kürtlerin iradelerini gasp ettiler, bugün onlarca belediye başkanı, milletvekili, yazar, düşünür tutukludur. İşte bu örnekler esas gerçekliği yansıtıyor. Batmane Batmane diyor ama Erdoğan Batman’ın Kürtlerin olduğunu kabul ediyor mu? Daha bir Kürt şehri olarak Hewler’i, Duhok’u kabul etmemişler ki bunu kabul etsinler. Irak Kürt Bölgesi deniliyor ama Kürdistan denilmiyor. Geçen Savunma Bakanı ‘ne burada ne de başka yerde Kürdistan yoktur’ dedi. İran’da Kürdistan eyaleti var, Başur’da Kürdistan ismiyle federal bir sistem var, hatta ara ara gidip resmi görüşmeler yapılıyor ama bu inkar aslında onların anlayışını gösteriyor.”