Öztürk: Erdoğan’ın temsil ettiği sistem çöktü

img

HABER MERKEZİ - DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, AKP-MHP’nin kimyasal silah kullanımıyla insanlığa karşı suç işlediğini belirterek, “Erdoğan’ın temsil ettiği sistem çöktü” dedi. 

AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, Kürt sorununu inkar ederek 24 Temmuz 2015’te başlattığı savaş konsepti, Federe Kürdistan Bölgesi’nde operasyon, Kuzey ve Doğu Suriye’ye ise saldırı tehditleriyle sürüyor. Bu kenseptle 23 Nisan’da Federe Kürdistan Bölgesi’nin Metîna, Zap ve Avaşîn bölgelerine başlatılan operasyon, kimyasal silah saldırılarıyla devam ediyor. 20 Ocak 2018’de Efrîn Kantonu, 9 Ekim 2019’da ise Girê Spî ve Serêkaniyê saldıran AKP, Kuzey ve Doğu Suriye’ye saldırı tehditlerinde bulunuyor. 
 
AKP’nin savaştaki ısrarını, sınır ötesi operasyonu, Kuzey Doğu Suriye’ye tehditleri ve sonuçlarını, çözümün yol ve yöntemlerini Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Berdan Öztürk ile konuştuk. 
 
Türkiye’nin sınır ötesine yönelik operasyonda 7 ay geçti, ancak ilerleme sağlanamadı. AKP’nin savaş politikasındaki ısrarı sonuç alır mı? 
 
Öncelikle bunun adı operasyon değil, Güney Kürdistan’ın işgalidir. Sürdürülmesinin nedeni de budur; işgal ile bölgeye yerleşmeyi amaçlıyorlar. 30 Ekim 2014 tarihli Milli Güvenlik Kurulu toplantısında bir karar (Çöktürme Planı) alındı. Bu kararla nerede olursa olsun Kürt halkına yönelik imha konsepti devrede. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bugüne Kürt halkının soykırımı üzerinden işgal, asimilasyon politikaları yürütülüyor. Bugün de bu politikalar uygulanıyor. Bugünkü işgal de bu politikanın devamıdır. 
 
Neden Federe Kürdistan Bölgesi?
 
Daha önce buna dair açıklamalarda bulundular. Federe Kürdistan Bölgesi’ne dair “büyük bir yanlış yaptık” dediler. Kürtlerin statü sahibi olmasını büyük bir yanlış olarak görüyorlar. Erdoğan’ın da Bahçeli’nin de “Musul, Kerkük bizimdir” açıklamaları var. Bunları hatırladığımızda, amaç Kürt halkının imhasıdır. Bu sadece fiziki değil, aynı zamanda toprakları işgal etmektir. 
 
KDP’nin operasyonlara dahil olması Kürtler tarafından “ihanet” olarak değerlendiriliyor. Yükselen tepkilere rağmen KDP’nin değiştirmediği tutumunun arkasında neler var? 
 
 
 Kürtlere düşmanlık politikasını en derin işleyen AKP ve MHP ile ortaklık ediliyor, Kürdistan toprakları peşkeş çekiliyor. Halkımız bu zihniyeti mahkum edecektir, bunun affı yok.
 
KDP’nin bazı yöneticileri, Türkiye’nin işgaline ortak olmuş durumda. Kürt halkını en çok yaralayan, Kürdistan’ın işgaline ortak olunmasıdır. Güney halkı büyük bedellerle bu statüyü elde etti. İşgale ortak olmak, ön açmak büyük bir yanlış. Bugün Kürdistan’ın dört parçasında yaşayan tüm Kürtlere yönelik büyük bir yanlıştır. Bir parti, bir yönetim düşmanlığı inkar ediyor. Türkiye her dönem İran’la, Irak’la, Suriye’yle Kürt düşmanlığına öncülük etti, ediyor. Referandumu hatırlayalım, Kürtlere düşmanlık politikasını en derin işleyen AKP ve MHP ile ortaklık ediliyor, Kürdistan toprakları peşkeş çekiliyor. Bu kabul edilemez. Tarihte olduğu gibi bugün de halkımız bu zihniyeti mahkum edecektir, bunun affı yok.
 
Bugün Belarus sınırında halkımız büyük bir dram yaşıyor. Bu insanlar neden Güney Kürdistan’ı bırakıp gidiyor. Türkiye’nin de sorumluluğu var ancak Güney Kürdistan yönetimi önce kendisine bakmalı. Bu insanlar neden topraklarını terk ediyor diye sormalı. KDP en büyük suçlu olmasına rağmen başkalarını suçluyor. İnsanlarımız kutsal topraklarını, bedel ödedikleri toprakları terk ederek, Belarus’ta zulüm altında ancak bazı aileler zenginleşiyor. Bu zenginliğin haddi hesabı yok. Çözüm halkımızın topraklarını terk etmesini engellemektir. Bu hatalardan vazgeçilmesi gerekiyor. Güney Kürdistan halkımıza da çağrıda bulunuyoruz. Büyük acılar çekiyorsunuz, ancak ne olursa olsun topraklarınızı terk etmeyin. Büyük bedeller ödendi, baskılara karşı örgütlenerek cevap verebiliriz. Başka topraklar çözüm olmaz. 
 
KDP, cenazelere yönelik AKP benzeri politikalar yürütüyor. Her ne kadar KDP’nin sessizliği olsa da Xelîfan’da pusu sonucu yaşamını yitiren HPG’lilerin cenazeleri verilmiyor. KDP’nin cenazelere yönelik bu uygulamasına dair neler söylersiniz? 
 
Cenazelere yönelik saygısızlık kabul edilemez. İnsanlık tarihi boyunca en büyük düşmanlar dahi savaşa ara vererek, cenazelerini almış, örf ve adetlere göre cenazeler defnedilmiştir. Cenazeler insanlık değerleridir. İnsanlar cenazelere saygıyla yaklaşır. Bugün baktığımızda burada da böyle. 90’lı yıllardan bu yana cenazelerle oynama, parçalama, verilmemesi bir devlet politikasıydı. Bu uygulama, AKP ve MHP ile daha beter hale geldi. Bunlar, gömülü cenazeleri (Garzan Mezarlığı) bile çıkarmış, kaldırıma gömmüş insanlardır. Cenazeler insanlığa kalan mirastır. Kürt soykırımına söz vermiş olsanız bile, bir cenazeye hürmet gösterilmeli. Bunlar savaş hukukunu da toplumsal kuralları da hiçe saymış bir zihniyettir. Ancak bunu PDK’nin yapması kesinlikle kabul edilemez. Anneler cenazelerini talep ediyor. KDP’nin yaptığı, AKP’den daha ahlaksızdır, vicdansızdır. Katlettikleri de Kürt, anneler sadece cenazelerini istiyor. Örf ve adetlerimizde bunlara yer yok. Bu KDP’ye yüz karası olarak kalacaktır. Güney halkımız buna karşı sessiz kalmamalı.
 
İlerleme sağlayamayan Türkiye, kimyasal silah kullanımını sürdürüyor. Birçok kesimden uluslararası örgütlere bölgede incelemelerde bulunması için çağrıda bulunuyor, ancak şimdiye kadar herhangi bir adım atılmadı. Halepçe Katliamı’nı hafızasında canlı tutan Kürtler, bir kez daha böylesi bir tehditle karşı karşıya, neler söylersiniz? 
 
 
Kimyasal silah kesin kes yasaklıdır. Uluslararası örgütler, bu konvansiyonda yer alan devletler sorumluluğunu yerine getirmelidir. Erdoğan da Bahçeli de insanlığa karşı suç işliyor, yargılanmalıdır. 
 
Kimyasal silah ilk kez 1’inci Dünya Savaşı’nda kullanıldı. Yine 2’nci Dünya Savaşı’nda Naziler kimyasal silah kullandı. Halepçe’de Saddam kimyasal silah kullandı, onbinlerce insan katledildi. Saddam’ın Güney Kürdistan’da yaptığını, bu kez Türkiye yapıyor. Saddam’dan daha beter bir şekilde, KDP ortaklığıyla Kürdistan coğrafyasına büyük zarar veriliyor. Hem insanlara hem doğaya büyük zarar veriliyor. Devletler arasında bir konvansiyon olmasına rağmen kimyasal silah kullanımı araştırılmıyor. Çağrılara rağmen, belge ve bulgulara rağmen bir sessizlik hali var. Sudan, Kuzey Kore ve İsrail dışında bütün devletler bu konvansiyonda yer alıyor. Kimyasal silah kesin kes yasaklıdır. Kimyasal silah kullanımı ispatlıdır, iddia dahi olsa bölgede incelemelerin yapılması gerekiyor. Sorumlu örgütler bunu yapmazsa, bu konvansiyonun ne anlamı var. Zor değil, bölgeye gidebilirler. Türkiye’ye karşı yaptırım uygulamalıdır. Bu insanlığa karşı bir suçtur. Uluslararası örgütler, bu konvansiyonda yer alan devletler sorumluluğunu yerine getirmelidir. Erdoğan da Bahçeli de insanlığa karşı suç işliyor, yargılanmalıdır. 
 
Kuzey Doğu Suriye’ye yönelik saldırı tehditleri de sürüyor. Erdoğan, ABD ve Rusya arasında mekik dokuyor ancak istediği onayı alamadı. Erdoğan’ın Kuzey Doğu Suriye rahatsızlığı nedir? 
 
Türkiye’nin rahatsızlığı Rojava değil, Kürt halkıdır. Bu sistem Kürtleri tehdit olarak görüyor, Kürtlerin güçlenmesini kendi varlığına tehlike olarak görüyor. Bu nedenle bütün çetelere destek verdiler, DAİŞ de bunlardan biri. Kobanê’yi hepimiz hatırlıyoruz, Erdoğan’ın ‘düştü düşecek’ açıklamasını unutmayalım. Kobanê kime karşı mücadele ediyor. DAİŞ gibi insanlık değerlerini hedef alan, katliamlar yapan, kadınları köle pazarlarında satan çetelerin saldırılarına seviniyor. Diğer yandan bakıyorsunuz, ‘Kürt kardeşlerim’ diyor. Vicdan, ahlak diye bir şey bırakmadılar. Kürde düşmanlığı önceliyorlar. Kürtler irade sahibi olmasın diye Türkiye’nin bütün imkanlarını seferber ediyorlar. AKP Genel Başkanı, ‘bir kurşun ne kadar?’ diye sormuştu. Kim sana o kurşunu sık diyor? 
 
1993’ten bugüne Sayın Öcalan defalarca fırsat verdi, savaşı durdurdu. Sayın Öcalan, Kürtleri bu şekilde bitiremeyeceklerini defalarca söyledi. Kürtler artık kendi gerçekliğinin farkına vardı. Sayın Öcalan bu nedenle uyardı, diyalog dışında çözüm olamayacağını defalarca söyledi. Savaşta ısrarla Kürt halkının taleplerini bastıramazsınız, iradesini yok edemezsiniz. Türkiye Rojava için ‘kırmızı çizgimizdir’ demişti. Sayın Öcalan uyardı, kırmızı çizgiler çekmeyin dedi. Kürtleri düşman olarak görmekten vazgeçmeliler. Bu aşılırsa, Türkiye başta olmak üzere Rojava’ya da Güney’e de olumlu etkileri olacaktır. Kürtlerle çözümü sağlamak, Türkiye’nin geleceğine katkısı olur. Demokrasi sağlanır, bu Ortadoğu’ya da yayılır. Ama illa ‘kırmızı çizgimiz’ derseniz, Sayın Öcalan da ‘Bizim kırmızı çizgimizdir’ diyerek, son noktayı koydu. Rojava halkımız hiçbir dönem Türkiye’ye düşmanlık yapmadı. Yalan propaganda yapıyorlar, Rojava’dan Türkiye’ye tek bir saldırı olmadı. Bunun tek bir ispatı yok. Tek dertleri Kürtler ve Kürdistan. Tamamen sömürge zihniyetinin bir sonucudur. Türkiye’nin Suriye’de işi yok, orayı da işgal etmeye çalışıyor. 
 
Sonucu ne olur? 
 
 
 Erdoğan’ın temsil ettiği sistem çöktü. Ancak bu saldırıların faturasını da Türkiye halklarına bir bütünen ödetiyorlar. Bu nedenle Türkiye halkları bu saldırılara karşı sesini yükseltmeli.
 
Kürt düşmanlığını Türkiye’yi ne hale getirdiğini herkes görüyor, yaşıyor. İçeride dibe battı, dışarıda da itibarsız hale geldi. Putin ve Biden görüşmesinde de sonuç alamadı. Saldırı hazırlıkları var biliyoruz. Ancak bugüne kadar ABD ve Rusya onay vermedi. Bu kez ne yapıyor, içeride Kürtlere gözaltı ve tutuklamalarla saldırıyor. Ömrünü bu şekilde uzatmaya çalışıyor. Ellerinde başka bir şey kalmadı. Bu da çözüm değil. Türkiye’nin içinde bulunduğu duruma bakalım, bu savaş ısrarının sonucudur. 2013-2015 yılları arasında Türkiye halkları çözümü, yansımalarını gördü. Ancak bu devletin, iktidarın hesabına gelmedi. İmralı’da, Dolmabahçe’de kurulan masayı devirdiler, tecridi derinleştirdiler, Sayın Öcalan üzerinden savaşı başlattılar. Bu nedenle Kürdistan’ın dört parçasında Kürtleri iradesizleştirmeye çalışıyorlar. Bugüne kadar sonuç alamadılar, bugünden sonra da sonuç alamayacaklar. 
 
Erdoğan’ın temsil ettiği sistem çöktü. Ancak bu saldırıların faturasını da Türkiye halklarına bir bütünen ödetiyorlar. Bu nedenle Türkiye halkları bu saldırılara karşı sesini yükseltmeli. Türkiye halklarının yarınları satılıyor, buna karşı durmak gerekiyor. 
 
AKP’nin son demlerini yaşadığı yorumları sıkça yapılıyor. Kürt düşmanlığının AKP’ye faturası ne olur? 
 
Tüm bu savaş politikalarının AKP-MHP’ye faturası bitişi olacak. “Çöktürme Planı” ile hesapladıkları, kısa bir zaman diliminde sonuç almaktı. Kürtlerin direnişi büyüdükçe, onlar sıkıştı. Hala sürdürüyorlar ama plan tutmadı. AKP-MHP ağır bir hasta, ömrünü uzatmak için saldırılarını sürdürüyorlar. Zaten Kürt düşmanlığı dışında bir politikaları da kalmadı. Türkiye halklarına da faydası kalmadı. Her şeyi tükettiler. Her yönüyle bittiler, tükendiler. Ekonomik olarak da bittiler. Dünya devletleri de artık Türkiye’yi muhatap almıyorlar. Türkiye siyasetini bitirdiler. Kimse Tayyip Erdoğan’ı ciddiye almıyor. Bu sistemin bir ciddiyeti kalmadı. Her gün anketler yapıyorlar, oyları eriyor. Artık AKP içinden “artık yeter” tepkileri yükseliyor. Evdeki hesapları çarşıya uymadı. Kürtler bunu boşa çıkardı. 
 
Kürtler, demokrasi güçleri bu süreçte ne yapmalı? 
 
 
 Çare Amerika değil, Putin değil. Çözümü dışarıda aramak derman olmaz. Çözümün anahtarı yaşamıyla, direnişiyle, paradigmasıyla Sayın Öcalan’dır.
 
Öncelikle faşizme karşı güçlü bir demokrasi cephesi inşa edilmeli. Seçime bel bağlamamak gerekiyor. Gidişleri demokratik ittifakın güçlenmesiyle mümkün. Bu nedenle sadece Kürtlerin sorunu olmadığını söylüyoruz. Her türlü baskıyı, zulmü Türkiye halkları bir bütünen yaşıyor. İmralı’da uygulanan tecrit, Türkiye’de her bir ferde yaşatılıyor. Kürtler bahane ediliyor ancak Türkiye halkları bu gerçekliğin farkına varmalı. Eşit ve özgür bir yaşam için, demokratik bir Türkiye için birlikte mücadele etmeliyiz. Soykırımla, katliamla, tutuklamalarla sonuç almadılar, alamayacaklar. Yol belli, yöntem belli, çözümün adresi belli. 
 
Yol ve yöntem nedir? 
 
Müzakere, diyalog… Çare Amerika değil, Putin değil. Bir sorun varsa, Türkiye’nin içindedir. Çözümü dışarıda aramak derman olmaz. Bu nedenle Türkiye halklarının geleceğinin satılmasına izin vermeyelim. Bunlar sattı, bu çağrımız demokrasi güçlerinedir. Bu nedenle demokrasi ittifakının güçlendirilmesi çağrısı yapıyoruz. Çözümün anahtarı yaşamıyla, direnişiyle, paradigmasıyla Sayın Öcalan’dır. Sayın Öcalan Türkiye için, Ortadoğu için büyük bir şanstır. Bunun dışında bir seçenek yok, sonuç da alamazlar.
 
MA / Özgür Paksoy
 

Diğer başlıklar

23/11/2021
11:26 22 gazetecinin duruşması ertelendi
11:25 Federe Kürdistan'da 9 ayda 16 kadın katledildi
11:16 Şenyaşar ailesi: Hesap sorulmadan ‘helalleşme’ olmayacak
11:15 46 gazetecinin yargılandığı dava görüldü
11:04 Sêmalka’da nöbet eylemi 50’nci gününde
10:55 Soylu uyuşturucu belgesini kabul etti
10:26 Beyaz Yürüyüş başlıyor
10:10 Korucular Mardin’de 12 yılda 54 kişiyi öldürdü
10:02 Öcalan için mahkemeye ‘derhal görüşme’ başvurusu
09:57 Bulgaristan'da yolcu otobüsü alev aldı: En az 46 ölü
09:54 Akçadağ Cezaevi: Çıplak arama, darp, süngerli oda, tehdit
09:54 Halepçe kimyasal silah mağdurlarından çağrı: Türkiye’ye dur deyin
09:44 Müslüme’nin dedesi tutuklandı
09:40 RJAK üyesi Efrîn: Kimyasal silah kullanımıyla birlikte hastalıklarda artış oldu
09:32 Tan: 'Helalleşme'den söz ediyorsanız inkardan vazgeçin
09:31 Müzeyyen ve çocuklarının can güvenliği yok!
09:19 Gurban'ın avukatı: Öcalan faydalanmasın diye ihlal kararı uygulanmıyor
09:14 Adalet Nöbeti’ndeki aileler: Adaletsizlik son bulana kadar buradayız
09:04 'Tutuklu kadınlar insanlık dışı uygulamalara karşı mücadele ediyor'
09:03 Kimlik dayatmasını reddeden tutuklular eylemde
09:02 Kadın kazanımları hedefte: Tek yol mücadele
09:02 ‘Kürt diline daha fazla sahip çıkmalıyız’
09:01 Tekstil İhtisas OSB’nin projesi yurttaşları evsiz bırakacak
09:01 Harabe kapıları işleyerek antika severlere ulaştırıyor
09:01 Birdal: Üçüncü yol halkların kurtuluşu olacak
09:00 Boş hamur kaplarıyla eylem: Bir gün tok, altı gün açız
09:00 Diş hekimliği öğrencileri mali yük altında eziliyor
09:00 23 KASIM 2021 GÜNDEMİ
08:39 ABD: Türkiye - DAİŞ arası havale sistemi kurulu
08:04 Paylan: Soylu Dink’i katleden sistemi biliyor
00:43 HDP’li Paylan: Ülkedeki faşizm Meclis’e taşınıyor
00:11 Bütçe görüşmelerinde panzer altında ezilen çocuklar vurgusu
22/11/2021
23:37 Morning Star gazetesi ve NUJ'dan Acar için çağrı
23:32 Şırnak'ta 5 kişi daha tutuklandı
23:30 CHP’li Başarır’dan Soylu’ya: Artık bir güvenlik sorunu haline geldiniz
23:11 Katırcıoğlu: Kürt sorununu çözememiş bir ülke demokrasisini tamamlayamaz
23:00 Cumartesi Anneleri’nin yargılandığı davaya katılım çağrısı
22:07 Türkiye, Büyüknohutçu cinayetini soran raportörü hedef aldı
21:50 MHP’li Klavuz HDP’lilere hakaret edince tartışma çıktı
21:37 Kerestecioğlu, Soylu’ya kadın cinayetleri üzerinden yüklendi
21:07 Koronadan 193 kişi daha hayatını kaybetti
20:08 Müslüme’nin ölümüyle ilgili yayın yasağı getirildi
19:53 Erdoğan: Kur artışı yatırımda, üretimde ve istihdamda artışa yol açar
19:42 Süleymaniye'de öğrencilerin eylemleri büyüyor
18:56 BTS’nin oturma eylemi 45’inci haftasında
18:46 Avcılar Kadın Platformu: 25 Kasım'da isyanımızı büyütüyoruz
18:40 Bülbül, bütçe görüşmelerinde tahrip edilen mezarlıkları hatırlattı
17:51 Tiryaki Soylu’ya sordu: Tacizci, tecavüzcüler neden sizi idol olarak görüyor?
17:44 Hatimoğulları’ndan Soylu’ya: İstifa edecek misiniz?
17:17 Kadınlar Devrimci Gençlik Köprüsü’nde bir araya geldi
17:15 Korucubaşı ve kardeşleri tutuklandı
17:11 Çeviren'i katleden erkeğin davası yine ertelendi
17:09 Adalet Nöbeti’ne ziyaret: Dayanışmayı büyüteceğiz
17:04 Gazeteci Acar'ın gözaltı süresi 4 gün uzatıldı
17:01 Orhan: Kürt kadın mücadelesiyle özgür kadın bilinci oluştu
16:31 Gazeteci Acar 4 gündür gözaltında: Emniyet intikam almaya çalışıyor
16:17 Munzur Milli Parkı’nda çevre kırımı
16:17 CHP’li Özkoç ‘uyuşturucu trafiğini’ Soylu'nun yüzüne anlattı
15:52 ‘Adana Merkez Park’taki yapılaşmayı durdurun’
15:36 Adalet Nöbeti 7’nci gününde: Herkes direniş sesini yükseltsin
15:29 Bagok Dağı’na fotokapanlar yerleştirildi
15:04 KESK'li kadınlara polis engeli
14:31 Beştaş: Yüzleşme olmadan helalleşme olmaz
14:15 'Akkuyu NGS'ye son verilsin'
13:23 Paylan’dan Soylu’ya: Bu ülkenin başındaki en büyük bela sensin
12:38 Gazeteci Nurcan Yalçın’a hapis cezası
12:28 Soylu saldırdı, milletvekilleri Peker'i hatırlattı
12:04 Çelik'i öldüren korucubaşı aileyi tehdit etti
11:50 Şenyaşar ailesi: Gazeteci Emrullah Acar serbest bırakılsın
11:40 ÜNİVDER: OHAL kararları hukuksuzdur
11:39 Cinsel saldırıya uğrayan çocuk yaşamını yitirdi
11:14 Öztürk: Erdoğan’ın temsil ettiği sistem çöktü
11:06 TJA: Bölgede kadınlar özel savaş politikasıyla hedef alınıyor
10:45 Aldar Xelil: Esas olan kendi direnişimizdir
10:45 İçişleri Bakanı Soylu’yu zorlu bir sunum bekliyor
10:43 Motokurye kazada hayatını kaybetti
10:01 Van’da bir kadın katledildi
10:01 İçişleri Bakanlığı bütçesinde yüzde 300 artış
09:52 'Zihniyet dönüşümüne ihtiyaç var'
09:51 Çıplak aramaya maruz kalan anne baygınlık geçirdi
09:31 Bayraktar SİHA’lar hangi ülkeye nasıl satılıyor?
09:25 Korunmayan Ergany Kilisesi harabeye döndü
09:24 Erkeklere sorduk: Şiddet sadece kadınları ilgilendiren bir sorun mu?
09:14 Mersin Uluslararası Tiyatro Festivali başlıyor
09:13 Mücadelede buluşan yaşamlar: Sömürü varsa direniş de var
09:05 Özgürlüğü zaman ve mekana sığdırmayan kadınlar
09:02 SES Eş Genel Başkanı: Sağlığın değil rantın bütçesi
09:02 Halkın ağız ve diş sağlığı tehlikede
09:01 Annelerden KDP’ye tepki: Çocuklarımızın mezar taşı olsun
09:00 22 KASIM 2021 GÜNDEMİ
21/11/2021
23:36 ‘Hakikat: Şeyh Bedreddin’ filmi Diyarbakır’da izleyiciyle buluştu
20:16 Korona tablosu: 195 vefat, 21 bin 177 yeni vaka
20:12 Midyat'ta korucubaşı bir genci öldürdü
19:58 Maçta ‘Şebnemler ölmesin’ pankartı açıldı
19:42 Kadınlardan polis engeline rağmen bildiri dağıtımı
18:20 Sêmalka Sınır Kapısı’ndaki eylem 48’inci gününde
18:06 Manisa ve Denizli'de 25 Kasım buluşması
17:24 Amedspor’dan 1922 Konyaspor galibiyeti
17:19 Tarihçi Celîl: Her halkın dili onun kaderini belirler
17:12 Engellemeye rağmen erkek-devlet şiddetine karşı yürüdüler
16:52 Jineoloji atölyesinde özel savaş politikaları tartışıldı
16:36 Gülistan Doku için tiyatro gösterimi
16:32 Adalet Nöbeti 6’ncı gününde: Hasta tutuklulara sahip çıkalım
16:25 Muhabirimiz Acar'ın dosyasında gizlilik kararı
15:21 Peköz: Tüm sorunların çözüm adresi İmralı
15:15 Kadir İnanır’ın sağlık durumuna dair açıklama
14:42 Silivri Cezaevi’nde tutuklular darp edildi
14:21 12 yaşında 13 kurşunla katledilen Uğur Kaymaz anıldı
14:19 Kadınlar şiddete karşı 25 Kasım’a hazırlanıyor
13:35 Kadınlar eylemde: Hasta tutuklulara ses olalım
12:50 TJA'dan özel savaşa karşı örgütlenme çağrısı
12:20 Şenyaşar ailesi: Adalet çığlıkları sizi rahatsız etmiyor mu?
11:40 QSD Komutanı Cindirês: Türkiye sıkıştı
11:30 Dr. Savary: Çözümün kilidi Öcalan
11:05 Karamollaoğlu, Erdoğan’ın ittifak teklifini reddettiğini açıkladı
10:46 Gazeteci Saît: Göçün sorumlusu KDP
10:04 Cezası biten 66 tutuklu tahliye edilmiyor
09:48 Mısır üreticisi kara kara düşünüyor
09:46 Av. Özdoğan: Kobanê Davası’nda Erdoğan da dinlenmeli
09:34 Müftüoğlu: Demokrasi gelmedikçe ekonomi düzelmez
09:30 Urfa Cezaevi’nde dilekçeler işleme konulmuyor
09:20 Devletin Kürtlere bakışının somut hali: Uğur Kaymaz
09:18 Cezaevinde görme yetisini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya
09:16 Şırnak’ta TOKİ’nin ‘işi ucuza kapatma’ kurnazlığı!
09:15 İşkence sonrası şizofren olan tutuklu tahliye edilmiyor
09:13 Kadınlardan aldıkları güçle iş kurdular
09:11 Kadın dengbej Helin: Bu kültürü yaşatalım
09:09 Türkiye’de ilaç krizi
09:08 Seyfe Gölü rant için kurutuldu
09:06 Başaran: Kadının varlığı siyaseti demokratikleştiriyor
09:01 Ülkede büyük tehlike: Boyun eğmeyen kadınlar
09:00 21 KASIM 2021 GÜNDEMİ
20/11/2021
23:56 Sur’da polisin bir genci darp ettiği görüntüler ortaya çıktı
23:17 Ankara’da doğalgaz patlaması
23:05 Küreselleşme Konferansı’nda Türkiye'ye tepki
21:56 Yolsuzluk operasyonunda gözaltına alınanlar serbest
21:02 En düşük aşılama bölge kentlerinde
20:51 Paris’te 60 kadın örgütünden kitlesel yürüyüş
20:46 Kadir İnanır hastaneye kaldırıldı
20:36 #EmrullahAcarıSerbestBırakın
19:51 Muhabirimiz Acar 2 gündür gözaltında
19:33 Suruç Aileleri İnisiyatifi: Adalet talebimizden vazgeçmedik
19:12 HDP Kadın Meclisi: Karabulut davasının takipçisi olacağız
18:15 Van’da AKP’de toplu istifa
17:55 Tutuklu yakınlarından Adalet Nöbeti’ni büyütme çağrısı
17:45 Ankara’da zamlara karşı tencere tavalı eylem
17:17 Van’da eğitim alanında yaşanan sorunlara ilişkin rapor
17:12 Gazeteci Aydın’dan mektup: Cezaevinde tüm haklarımız gasp edildi
16:51 Kadın tutukluların durumuna dikkat çekildi
16:46 Hasta tutuklu Tuğluk için tahliye çağrısı