Kılıçdaroğlu’ndan ‘helalleşme’ çıkışına dair açıklamalar

img

ANKARA – Helalleşme çıkışına dair soruları yanıtlayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “İnsanlar yaptıkları hataları kabul edebiliyorlarsa bu bir erdemdir. Geçmişe takılıp, kalma değil helalleşme. Darbeler oldu, bütün bunları yaşadık, istiyoruz ki çocuklarımız böyle acılar yaşamasın” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, katıldığı televizyon programında “Helalleşme” açıklamasına dair gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Daha dini bir kavram olan “helalleşme” kelimesiyle neden çıkış yaptığı sorusuna Kılıçdaroğlu, “CHP'ye mesafeli olan kesimlerle yaptığım toplantıların sonunda pek çok kişi helalleşmemiz lazım diye güzel temennilerde bulundular ve ben bunu değişik illerde kamuoyuna açık toplantılarda da dillendirdim helalleşmemiz gerektiğiniz birbirimizi daha iyi anlamamız gerektiğini, oturup konuşmamız gerektiğini. Türkiye'nin çözümlenmeyecek bir sorunu yok, oturup beraber masaya yatırırsak bu sorunları çözebileceğiz bunu da ifade ettim. Kavram biraz benden çok benim dışımda CHP'ye mesafeli olan kesimlerin dillendirdikleri bir kavramdı. Güzel bir kavram aslında çok sık kullanılan bir kavram. Dolayısıyla barışa, sevgiye, hoşgörüye çağrı yapan bir kavram. Dolayısıyla bu kavram bence çok güzel” dedi.

‘TÜRKİYE’NİN SERTLEŞMEDEN ÇIKMASI LAZIM’

Helalleşme fikrinin nereden geldiği sorusuna ise Kılıçdaroğlu, birdenbire böyle bir çıkış yapmadığını dile getirdi. Kılıçdaroğlu, çektiği bir videonun ses getirdiğini de sözlerine ekleyerek, “Varolan sorunlara önyargıyla yaklaşıyoruz. Birbirimizi önyargıyla eleştiriyoruz. Önyargıdan kurtulursak aslında çok güzel şeyler yapabiliriz. Farklı düşünceleri bir araya gelip rahatlıkla tartışabiliriz. Ben bundan yanayım. Siyaset çok kutuplaştı, birbirimize farklı gözlerle bakmaya başladık. Bazen sertleşme öyle boyutlara geliyor ki, neredeyse birbirimizin yüzüne bakamayacak hale gelebiliyoruz. Buradan Türkiye'nin çıkması lazım. Zaten yeteri kadar büyük sıkıntılar çekiyor bu toplum. Ekonomide çekiyor, sosyal yaşamda çekiyor, aile hayatı içinde çekiyor, işsizlikte çekiyor. Bütün bu sorunlar varken hala sorunları çözmek yerine birbirimize önyargıyla bakıp birbirimizi suçlamanın anlamı yok” diye konuştu.

‘GELECEĞE BAKILMALI’

Geçmişe takılıp kalma değil geleceğe bakılması gerektiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, “Helalleşmenin de özünde gelecek perspektifi var. Biz şimdi oturalım kavgaları bir kenara bırakalım daha rahat bir şekilde oturalım tartışalım. Bu ülkenin hali neden böyle ve nasıl düzeltebiliriz? Dolayısıyla önyargılarımızı kırdığımız andan itibaren farklı bir Türkiye farklı bir anlayış birbirimize çok daha farklı bakacağız yani Yunus'un dediği gibi 'sevgiyle'” dedi.

28 Şubat Mağdurlarına yönelik soruya da Kılıçdaroğlu, ilk başörtüsü yasağında bunun doğru olmadığını söylediğini belirtti. “Yusuf Ziya Özcan YÖK Başkanı iken 'Yapmayın bu yasakları kaldırın' demiştim” diyen Kılıçdaroğlu, ekledi: “Kendisi de bu konuda açıklama yaptı. Şimdi o mağduriyetleri telafi edemeyiz. Üniversiteye devam edemedi, büyük acılar yaşadı. Onların acılarını anlamalıyız, yaşadıkları sorunları anlamalıyız. Aynı acıların yaşanmaması için gelecek inşa etmeliyiz.

ROBOSKİ’Yİ DE SÖYLEDİM

Roboski'yi ve diğerlerini söyledim. Diyarbakır hapishanesindeki işkenceler, 28 Şubat mağdurları diyorsunuz, daha sonra 28 Şubatçıların yargılanması sağlayan FETÖ organizasyonu var. Onlara da yapılan yanlış olduğuna inanıyorum. Bir kişiye haksızlık yapıldığı zaman bizden olup olmadığına, benim yanımda olup olmadığına bakmaksızın haksızlık karşısında net tavır takınmamız lazım.Bir ortak payda oluşturmalıyız. Bir kişi mağdursa yanına gidelim, oturalım, konuşalım, sorunu çözelim.

BENZER HAK İHLALİ OLMASIN DİYE MÜCADELE EDECEĞİZ

15 Temmuz'dan hemen sonra bir telefon geldi, 1 hafta geçmiş. Kadın öğretmen Ankara'da gözaltına alınmış. Kadın yeni doğum yapmış. Ben o çocuğun anne sütü emmesi gerektiğini söyledim, 'hayır yapmayız' dediler ve beni FETÖ'cü olarak suçladılar. Bu çocuğun anne sütüne ihtiyacı var. Zaten nezarette kalmayacak bu çocuk. Bunun için mücadele ettikten sonra gerçekleşti bu. Ben bu kadını hiç görmedim. Bir haksızlık var mı? Evet vardı. Geleceğe bakacağız, benzer bir hak ihlali olmasın diye mücadele edeceğiz.”

‘HELALLEŞME İLE HUKUK AYRI’

İnsanların hatalarından ders çıkarması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Bunun yolu oturmak, konuşmak, istişare etmek, danışmak. Her yaptığımız doğru mudur? Hayır, öyle bir kural yok. Hata insana özgü bir kavramdır. Çünkü biz aklımızla hareket ederiz, bizim dışımızdaki canlılar duygularıyla ön sezileriyle hareket eder. Tanrı'nın bize verdiği sorgulamak gibi bir yetimiz var. Yanlış mahkeme kararları da verilebilir, insanlar mağdur olabilir. Güneydoğu'da hastaneyi basmaları. Kadıncağız adalet diye bekliyor. İnsanın içi eziliyor. Bir kadın oğulları gitmiş, kocası hastanenin içinde tüple öldürülüyor. Bununla ilgili dava açılamıyor, davaya gizlilik kararı koyuluyor. Demeliyiz ki burada adalet olmalı, bir hak teslim edilebilmeli. Helalleşme ile hukuku da karıştırdılar. Hukuk ayrı ama helalleşme biraz daha farklı. Helalleşme kucaklaşma, sevgiyi egemen kılmadır. Böyle bakmamız gerekiyor."

‘TOPLUMSAL BARIŞ İÇİN DİLE ÖZEN GÖSTERİLMELİ’

Kadına yönelik şiddete ilişkin de konuşan Kılıçdaroğlu, “Bunun toplumsal, sosyolojik nedenlerine bakmak, araştırmak gerekir. O da akademik dünyanın konusu, bu konuda çok çalışma var. Kadına yönelik şiddet konusunda siyasetçilerin çok duyarlı olması lazım. Siyasiler var olan yasalar karşısında, 'o gün kravat taktı, hakime saygı gösterdi, iyi halden yararlandı, düşük cezadan kurtuldu' bu doğru değil. Bunu kesinlikle bitirmemiz gerekiyor. Hiçbir indirim olmayacak, en ağır şekilde cezalandırılacak. Geçen İstanbul'da öldürülen bir kızcağız vardı. İşine giden kızı elinize alıp kılıçla öldürüyorsunuz. Anne perişan, nişanlısı perişan, baba perişan, hepimiz üzgünüz. Bunun telafisi mümkün değil ama bu tür olaylara yol açan ortamı sonlandırmamız gerekiyor. Burada görev ağırlıklı olarak siyasetçilere düşüyor. Toplumsal barışı sağlamak, kullanacağımız dile özen göstermek. Bütün bunları yapmak mümkün” ifadelerini kullandı.

‘KADINLAR İÇİN YARGITAY’DA ÖZEL BİR DAİRE KURULMALI’

Kadına yönelik şiddete ilişkin Yargıtay'da özel bir dairenin kurulmasını istediklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: “İki, bu konuda özel mahkemelerin olmasını istiyoruz. Üç, aile içinde çatışma olduğu zaman olay karakola intikal ettiğinde, en az bir kadın polisin olduğu ekip tarafından olayın irdelenmesini, çözülmesini istiyoruz. Kadına yönelik şiddet buralarda görülmeli. Bunu yapmak istiyoruz. Elbette bu yapılabilir. Bu davalara bakıldığında, bizim içtihat dediğimiz benzer olaylar karşısında karar verilmesi gibi bir sonucu da ortaya çıkaracaktır.

BU ÜLKENİN HELALLEŞMEYE İHTİYACI VAR

CHP'li aydınlar diye özel tanım bildiğim kadarıyla yok. Aydın olarak tanımladığımız kişiler doğal olarak bizi eleştirebilirler, bunları saygıyla karşılamak gerekiyor. Acaba söylediklerimiz doğru mu, buradan yola çıkarak bazı sorular hazırladım. Mesela, bu ülkenin insanlarının helalleşmeye ihtiyacı var mı? Bana göre var. Bu ülkenin insanları toplumsal vasatlıktan kurtulmalı mı, elbette kurtulmalı, daha ciddi bir entelektüel seviyeyi yakalayabilmeliyiz. Birbirimizi saygı ve ölçülü eleştirebilmeliyiz. Önyargılarımızdan kurtulabilecek miyiz? Kurtulabilirsek emin olun çok şeyi çözmüş olacağız. Buralardan kurtulup, daha derinlikli bir çerçeve içinde olayı alıp, analiz edebiliyor muyuz? Buna da ihtiyacımız var. Benim şahsi kanaatim önyargıların tutsağı olursanız marjinale sürüklenmiş olursunuz, tutsağı olmazsanız oturup tartışabilirsiniz, sorunları sağlıklı olarak analiz edebilirsiniz.

HATADAN DÖNMEK ERDEMDİR

İnsanlar yaptıkları hataları kabul edebiliyorlarsa aslında bu bir erdemdir. Hatayı görüyorsunuz, yanlış olduğu pek çok çevre tarafından ifade ediliyor, siz de kabul ediyorsanız hatadan dönmek erdemdir. Olağanüstü gelecek perspektifi çizmemiz gerekir. Geçmişe takılıp, kalma değil helalleşme. Acısı ve tatlısıyla pek çok olay yaşadık. Önceki yüzyılda bu ülkede gencecik çocuklar idam edildi, başbakanlar, bakanlar idam edildi. Darbeler oldu, bütün bunları yaşadık, istiyoruz ki çocuklarımız böyle acılar yaşamasın. Çocuklarımıza güzel bir Türkiye bırakabilirsek olağanüstü olacak.

İNSANLAR ÖZGÜRCE TARTIŞMALI

Bu ülkede acıların yaşanmasını istemiyorum, insanların bir arada özgürce tartışmalarını istiyorum. Bütün isteğim çocuklarımıza güzel bir yüzyıl bırakalım. Yaşanan acılardan ders çıkaranlardan birisiyim ben. 68 olayları yaşadık, gençliğimizde insanlara önyargılarla yaklaşılırdı. Ülkücüler ile devrimciler hapse düşünce 'Biz niye kavga ediyoruz' dediler. Uzlaşma kültürünü hapishanede yapmayalım, masa başında, sohbet sırasında yapalım diye düşündüm.Kurumlar da hata yapabilirler. Hata kurumun kendisinden değil yönetenden kaynaklanır. Hatalar, yanlışlar olabilir. Gönül kırmış olabilirsiniz, yaptığınız hatalarla insanları mağdur etmiş olabilirsiniz. Bunlar hafızalarımızda duruyor.

YARALAR KAŞINARAK, OY DEVŞİRİLİYOR

Önemli olan yarayı deşmek değil yarayı kapatmak. Siyasetçiler bu yaraları sürekli kaşıyarak oy devşirmeye çalışıyorlar. Biz Türkiye'nin sorunlarından kopuyor, bu yaralarla uğraşmaya başlıyoruz. Buradan çekip çıkarmak lazım. Biz oturalım, bu memleketi nasıl kurtaracağız, ekonomiyi nasıl düzelteceğiz, eğitim sistemi felaket, dış politika gelip, nerelere dayandı? Önümüzde sağlıklı tutarlı tartışmamız gereken alan bu. Bir gelecek vizyonuyla biz önümüzdeki süreci görelim, o çerçevede götürelim.

PARTİ TABANINDA SORUN YOK

Parti tabanında bir sorun yok. Ben ilçe başkanlarıyla, il başkanlarıyla görüşüyorum. Eleştiri geldiği anda benim il başkanım bunu çok rahat söyler, milletvekili arkadaşlarımız da rahatlıkla söyler. Çünkü bizde liderlik sultası yoktur. Bunu sahada gözlemliyoruz. CHP tabanının takip ettiği medya, sosyal medya ve diğer alanlar var. Lehte bu doğrudur diyen yazarlar da var, yanlıştır diyen yazarlar da var. Biz CHP olarak eleştirileri büyük bir saygıyla karşılarız. Bizim hatalarımız olabilir. Çocuklarımıza kavgasız bir Türkiye bırakmak zorundayız. İyilik, güzellik, ekonomi, eğitim, edebiyat, şiir, sporda yarışmalılar. Bunu entelektüel derinliği zaman içinde olmalı. Kısır tartışmalardan biraz çekilelim.

HAKSIZLIĞIN ÜZERİNE GİTMEK ZORUNDAYIZ

Biz iktidar değiliz. Olaylarda mağdur olanlar var. Roboski'ye milletvekili arkadaşlarımız gitti, güzel bir rapor hazırladılar. Bu bir üstlenme olayı değil. Hak ihlalleri demetinin Türkiye'ye getirdiği açmaz. Yoksa o günlerde CHP iktidarda değil ki. 28 Şubatçılar insanlar adaletle yargılanmadılar. Onların haklarını da savunacağız. Beni severler, sevmezler ayrı bir şey. Haksızlık varsa onun üzerine gitmek zorundayız.

27 MAYIS KEŞKE OLMASAYDI

27 Mayıs'ta siyasal idamların yapılması aslında doğru değil. Orada da biz yokuz zaten. İktidara en yakın olduğumuz dönemde askeri darbeler olmuştu. 27 Mayıs olmasaydı ilk seçimde CHP iktidar olacaktı. Ben genel başkan olduğumda ilk ziyaret ettiğim yerlerden birisi Adnan Menderes'in mezarıdır. Celal Bayar'ın mezarına karanfiller bıraktım. Devlet hoşgörü ve engin insan sevgisiyle yönetilir. Kin, intikam, hesabını soracağım vs. Hesabı siyasetçi değil varsa bir suç mahkemeye göndereceksiniz. 27 Mayıs keşke olmasaydı, bunu defalarca söyledim. O dönemde rahmetli İsmet İnönü, idamlar olmasın diye basın toplantısı yaptı, 'Yapmayın' dedi. Cemal Gürsel'e 'Bu idamları yapmayın' dedi, mektup yazdı 'Yaparsanız büyük hatalar olur' dedi. Bu hatalar oldu. Biz bu yaraları deşerek siyaset yapmayalım. Siyasetçiler olarak bunlardan ders çıkarılması gerektiğini bilelim. İkinci yüzyıla nasıl bir Türkiye olarak gireceğiz biz? İşsizliği sona erdiren, maden rafineriler kuran, ihracat yapan, demokratik standartlarını kendi ülkesine getiren. Ben diğer liderlere gelin demokratik standartları kendi özgür irademizle yapalım dedim. Demokrasi özlemimiz var ve yapacağız.

EMİNE ŞENYAŞAR’IN ADALET NÖBETİ

Kesinlikle bunların tamamını yapacağız. Bu ülkede hiç kimse 'Ben haksızlığa uğradım' dediğimde bağımsız yargı olacak, onu dinleyen siyasi otorite olacak, sorunları çözecek. Siyasi otorite haksızlığa karşı sessiz kalırsa, görmezden gelirse aslında en büyük haksızlığı yapmış olur. Öldürülen, eşi ve çocukları öldürülen kadının, Suruç'ta öldürülen kadının hala elinde adaletle orada beklemesi. Kadıncağız Türkçe bilmiyor. Avukatı bana izah etti. Gerçekten bir çocuğu hala hapiste ve tek başına bir odada kalıyor. Gerçekten insanın vicdanı sızlar. Fakıkaba düzgün bir insan. Fakıbaba’yı öteden beri bürokratken doktorken o tarihlerden beri tanırım. İyi bir insan haksızlığa tahammül edemiyor tabi bu kadar haksızlığın olduğu yerde olmaz diyor bu. Hatta söylüyor yani başlangıçta biz de buna terör örgütü yaptı dedik ama sonra bunun terörle ilgisinin olmadığı ortaya çıktı ama hala kaç savcı değişti bakın siyasetin acımasızlığı burada.

TEK İSTEDİĞİ ADALET

Haksızlığı görüyorsunuz, haksızlığın kimler tarafından yapıldığını biliyorsunuz ama onun siyasi gücü var ve bu siyasi güç yargıyı, savcıyı teslim alıyor ve adaleti sağlamıyor ve o kadıncağız orada adalet arıyor. Bakın ben oraya bir genel başkan yardımcısı arkadaşımı gönderdim. Hapishanede görüştüler, savcıyla görüştüler neden bu dava böyle duruyor bunlarla görüştüler pek çok şey. Yani bunu önümüzdeki günlerde parlamentoya getireceğiz. Yazıktır günahtır, gerçekten bu ülkenin insanına yazık günah. Bütün mesele bu kadıncağızın gariban bir kadıncağız olması. Gariban birisi yani. Adalet istiyor bu. Tek yaptığı elinde bir kağıt, üstüne adalet. Adalet dediği şeyi mahkemenin önünde bekliyor. Orada bile izin vermediler.

Aynı şekilde söyleyeyim Diyarbakır Anneleri, Cumartesi Anneleri bunlar da adalet istiyor mu? İstiyor. Hakları var mı? Evet var. Birisini göğe çıkarıyorsunuz, birini yerin dibine batırıyorsunuz. İkisi de anne kardeşim. İkisi de evlatlarını istiyor ikisinin de haklarını teslim etmemiz lazım. Neden? Bu anne bize yakın, bize oy veriyor ben bunun hakkını hukukunu savunayım, öbürü yerin dibine batsın çünkü onlar bize oy vermiyor. Siyaseti bu alandan çıkarmamız lazım.

EKONOMİ TAM BİR FELAKET İÇERİSİNDE

Gerginliği kim çıkarıyor? Ben gerginlikten yana değilim, oturup uygarca tartışmalıyız. Eskiden siyasi parti liderleri televizyonda özgürce tartışırlardı. Bu kaldırıldı, demokratik standartlarda aşınma var, Türkiye'de demokrasi yok, insan hakları ihlalleri fena boyutta. Emin olun öyle olaylar anlatıldı ki dün bana gerçekten içim karardı. Bir şekliyle bunun aşılması lazım. Uyuşturucu önümüzdeki süreç içerisinde en büyük tehlike olarak toplumun önünde duracaktır. Türkiye'nin buradan kesinlikle çıkması lazım. Evet Türkiye'nin ciddi sorunları var, sorunları çözemiyorlar doğrudur. Bugün ekonomi tam bir felaket içindedir. Neyin ne olacağını kimse bilmiyor; yarın değil 1 saat sonra ne olacağını kimse bilmiyor.

TOPLUMDA CİDDİ TEDİRGİNLİK VAR

Devlette liyakat kalmamış, bakanlar bakan değil. Bakan 'Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla yangınları söndüreceğiz' diyor. Ne demek bu? Yangınları söndürmek için talimat mı olur. Cumhurbaşkanının 'Bay Kemal' demesinden rahatsız değilim. Biz onun çözüm üretmesini istiyoruz. Emekliye iki maaş ikramiyeye direndiler, taşeron işçiye direndiler, en son TRT payını kaldırdılar. Şimdi zamlar yeterince yansımadı. Toplumda ciddi tedirginlik var. Bunun altından nasıl çıkacaklar bilmiyorum. Hiçbir karar yok. Aldıkları kararlar toplumu asla rahatlatmıyor. Gerginliği yaratan kendisi gerginlikten besleniyor. Eleştirdiğim her konunun altında çözümünü söylüyordum.

YÖNETİLEMEYEN BİR TÜRKİYE GERÇEĞİ VAR

Şimdi bir konuyu eleştiriyorsak nasıl çözülmesi gerektiğini söylüyoruz. Bazen uyuyorlar bazen uymuyorlar. Bu sistem Türkiye'yi buraya getirdi. Bundan sonra daha da kötüye götürecek. Bizim erken seçim talebimiz vatandaşımız daha büyük problemle karşılaşmasın diye. Bakın kış aylarında kaç kişinin elektriği kesildiğini duyacaksınız. Numan Kurtulmuş asgari ücretin yükseltilmesini savunuyor, iktidarda değil misiniz siz? Yönetilemeyen bir Türkiye gerçeği var.

SİSTEMİ DEĞİŞTİREMEZLER

Biz bunu deyince hakaret ediyorlar, hiçbirisi umurumda değil. Sistemi değiştiremezler. Bir kişi egosuna yenilmişse sistemi değiştiremez. Biz buna kibir diyoruz. Herşeye ben karar veririm, herşeyi ben bilirim noktasına gelmişse, bu ruhsal yapıdan kurtulamamışsa onun sistemi değiştirmek diye bir düşüncesi yok. Yüzlerce, binlerce kişinin ataması bir kişinin imzasına bağlanmış durumda. 72 bin kadrolu ataması bir kişiye bağlanmış. 72 gün atama için kaç gün olması lazım. Dünyada böyle bir devlet yok, tarihte de yok aslında. Bunu söyleyince hakaret ediyorlar, gerginlik yaratıyor. Millet, millet diyorsunuz. Tamam gidelim sandığa. Veya referandum yapsınlar, seçime gidilsin mi diye. 

DAHA GÜZEL GELECEK İNŞA EDELİM

Göreceksiniz, en ufak bir şüpheniz olmasın. Hem söyleyip hem yapmamak samimi durmamak demektir. Benim temel özelliğim söylediklerimin arkasında durmamdır. Ben samimi bir insanım. Bu olay beni dahi aştı. Toplumun her kesimi bu olayı tartışmanın dışına çıkarmış durumda. Biz geleceğe yaraları kaşıyarak değil daha güzel bir gelecek inşa edelim diyorum. Yaralar hala açık, ama yapacağız. Çocuklarımız, geleceğimiz için yapacağız. Bir tarafa yazın, gazetecisiniz.

FAİZ İNDİRİMİ DOLAR TUTANLARA YARIYOR

Faizi indirmek mi istiyor? Vereyim bir öneri bakın, sizler de gazetecisiniz. Kişilerin vergi borcu olduğu zaman ya da SGK’ya prim borcu olduğu zaman faiz alınıyor. Faizi devlet alıyor. Yıllık faiz 19,2. E 1’e indirsin bunun için Merkez Bankası kararına gerek yok. Sadece Erdoğan’ın bir kararnamesiyle. Vatandaştan borcunu ödeyememiş, yüzde 19,2 faiz alıyorsun. İndir 5’e, indir 1’e indir 0 yap. Yetki sende. Kim yararlanacak? Borcunu ödeyemeyen insan faiz altında. Zaten ne diyor? Faizi düşür borcunu getirsin, yatırsın o zaman. Eğer sen vatandaşa hizmet edeceksen. Merkez Bankası’nın faiz indirmesi kime yarıyor? Elinde dolar tutanlara yarıyor. Bankada doları olanlara yarıyor. Yani bizim 5’li çete olarak tanımladığımız insanlara yarıyor. Köprü geçişine, tünel geçişine daha fazla para verilecek, havaalanlarına daha fazla para verilecek. Kim verecek bu parayı? İşte bu vatandaşlar verecek 83 milyon bunlara çalışacağız.”

Diğer başlıklar

20/11/2021
16:45 'Barzani saldırıları meşrulaştırmak yerine özgürlük sorununu çözmeli'
16:39 Tanrıkulu: Son 8 yılda 513 çocuk iş cinayetlerinde öldü
15:48 'Firari Yazılar' için söyleşi
15:46 Hasta tutuklu Öztel için tahliye çağrısı
15:40 Aydeniz: Kadınlar tek adam rejimini yıkacak
15:28 Tokat Cezaevi’nde hasta tutukluların tedavileri engelleniyor
15:19 Jineoloji Dergisi ‘Gençlik Tartışmaları’ kapağıyla çıktı
15:13 ‘Türkiye Çocuk Sözleşmesinin gereğini yerine getirmeli’
15:02 ‘Ekonomi değil faturalar şahlanıyor’
14:50 25 Kasım kadın yürüyüşlerine davet
14:37 Behçet Yıldırım'ın tutuklanması protesto edildi
14:22 Mersin’de HDP mitingine çağrı
13:36 HDP: Milyonlarca çocuk anadillerinde eğitim göremiyor
13:33 Mardin’de yolsuzluk operasyonu
13:26 KESK: OHAL Komisyonu lağvedilsin
13:20 41 yıldır ağabeyini arıyor: Helalleşme ve yüzleşmeyi karıştırmayın
13:11 TJA 6'ncı yılında: Direnen kadınlar kazanacak
12:55 AKP döneminde en az 787 çalıştırılan çocuk hayatını kaybetti
12:49 Diyarbakır Barosu: Çocuklara yetişkin muamelesi yapılıyor
12:11 Kayıp yakınlarının eylemi 667'nci haftada
11:29 İki gazeteciye haber takibi davası
11:21 'İnsanlar Federe Kürdistan'dan özgürlük olmadığı için kaçıyor'
10:45 Şenyaşar Ailesi: Birlik olup zulme dur demek lazım
10:44 Tokat'ta 4.0 büyüklüğünde deprem
10:33 Ankaralı yurttaşlar: Krizle geldiler krizle gidecekler
10:28 HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanları: Tecride karşı mücadele hattını öreceğiz
10:09 TJA 6’ncı yılında: Kesintisiz mücadele
10:08 Tıp öğrencileri talepleriyle Beyaz Yürüyüş’te olacak
10:07 Narenciye paketleme işçileri: Korku içerisinde çalışıyoruz
09:24 Mersin’de kadınlar sokakları mora boyayacak
09:23 25 Kasım’a çağrı: Birlikte güçlüyüz
09:23 ‘Çıplak arama’ya tepki: Uygulama değişmeli
09:22 PYD Kadın Meclisi Sözcüsü: Türkiye'nin rahatsızlığı Rojava'daki umut
09:16 Federe Kürdistan’ın mülteci açmazı
09:14 KDP güçleri kimyasal silah kullanılan savaş tünellerine sürülüyor
09:13 Amaç Kürdistan'ı Kürtsüzleştirme
09:09 Mısır çiftçisinin kaderi 3-5 fabrikanın elinde
09:08 Aydoğan: 'Öcalan’a özgürlük' zamanı geldi
09:04 Tatlı ailesinden KDP’ye tepki
09:03 Barış eylemlerinin tanınan siması: Emine Koç
09:02 Özel savaş mekanları: TOKİ ve kafeler
09:01 İran'da değişimin gücü: Mücadeleci ruh hiç vazgeçmedi
09:00 20 KASIM 2021 GÜNDEMİ
08:16 Van’da şüpheli ölüm
19/11/2021
23:37 Konya’daki ırkçı saldırı katliamında bir tahliye daha
22:25 Kadın Savunması’ndan ‘Şiddet ve Haklarımız’ atölyesi
22:07 Savcı, Dr. Gökalp’in beraatına itiraz etti
21:26 İzmir Depremi davasında bir sanık tahliye edildi
20:59 Bagok'ta askeri operasyon devam ediyor
20:16 Efrîn merkeze 8 top atışı yapıldı
20:08 Kovid-19’dan 218 yeni vefat
20:03 İzmir’de 25 Kasım programı Deniz Poyraz’a atfedildi
19:51 Şırnak'ta 2 tutuklama
19:19 Kadınlardan kitlesel yürüyüş: İktidarın oyunlarına gelmeyeceğiz
18:58 Emine Şenyaşar'ın Yıldız'a yönelik hakaret dosyası birleştirildi
17:59 Efrîn’de Türk dilinin dayatıldığı bir okul açıldı
17:41 Acar ve Yiğit’in cenazeleri defnedildi
17:36 Almanya’da kimyasal silah suçlarına karşı eylem
17:27 İşten çıkarılan Yeliz Kurt davayı kazandı
17:15 Tutuklu yakınları: Taleplerimiz karşılana kadar Adalet Nöbeti'miz sürecek
17:10 Muhabirimiz Acar Malatya'ya götürüldü
17:07 Demirtaş’tan erken seçim çağrısı
16:54 Selvan Acar’ı katleden erkeğe ağırlaştırılmış müebbet
16:48 Erzurum’da 5,1 büyüklüğünde deprem oldu
16:40 TSK Werxelê ve Tabûra Ereba’dan çekildi
16:27 Şêrewa’da 400 zeytin ağacı kesildi
16:13 İlkay Akkaya'dan Şenyaşar ailesine ziyaret: Kalbim sizinle
16:11 Can güvenliği yaşayan aile Adalet Bakanı'na seslendi
16:10 Sur’da çocuk şenliğine yoğun ilgi
15:51 Eğitim Sen: Diz çökmeyeceğiz
15:47 Adana'da sokak hayvanları için eylem
15:12 Kadınlardan mücadeleyi büyütme çağrısı
14:48 Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi: Yeni saldırı politikası S Tipi cezaevleri
14:42 Kedilerin öldürülmesine ilişkin emniyet inceleme başlattı
14:40 Oluç: Kaybetme korkusu yaşayan iktidar 50+1’i tartışıyor
14:32 DFG: Gazetecileri korkutamazsınız
14:19 Sağlıkçılardan güvenli çalışma ortamı talebi
14:15 İzmir depremi davasında kavga
13:42 KESK: KHK'liler işlerine iade edilsin
13:28 Maden şirketi zeytin festivaline sponsor oldu!
12:56 Müslüme'nin cansız bedeni bulundu
12:54 DİSK: En düşük asgari ücret 5 bin 200 TL olmalı
12:28 DBP’li Kök’e tek celsede ‘Erdoğan’a hakaret’ cezası
12:26 Şenyaşar ailesi: Hesap vermemek için koca ülkeyi yaktılar
12:07 Beraat eden Gökalp: Tek gül ile bahar gelmez
12:05 Dünya Çocuk Hakları Günü: 10 yılda 228 çocuk yaşamını yitirdi
11:59 Urfa'da kaza: 2 ölü, 3 yaralı
11:55 Öcalan’ın aile ve vasisinden görüşme başvurusu
11:43 Çocuk Hakları Günü: Türkiye'de yasalar kağıt üstünde kaldı
11:06 HDP Çocuk Komisyonu: Türkiye'de 2 milyon çocuk çalıştırılıyor
11:00 Kamu bankaları faiz oranlarını düşürdü
10:59 Kürtler topraklarına dönmeye başladı
10:31 Bingöl'de 1 gözaltı
10:30 Konya Katliamı’nda tahliye gerekçesi: Araştırılmayan hususlar var
09:56 'Danıştay’ın İstanbul Sözleşmesi kararı hukuksuzluğa destektir'
09:20 Yem fiyatları arttı, sürüler yaylada kaldı
09:05 Valiliğin 'güvenliği' halkın huzurunu kaçırdı!
09:04 Kömür artık dolar ile satılıyor!
09:04 Cezaevlerindeki ihlallere karşı kitlesel eylem
09:04 Ekolojik şiddete karşı bir simge: Necla Işık
09:03 Kadın bedenine tahakküm aracı: Özel savaş
09:03 Evrensel kız kardeşlik özgürleştirecek
09:00 19 KASIM 2021 GÜNDEMİ
08:17 Serhat Tekin son yolculuğuna uğurlandı
08:00 Muhabirimiz Emrullah Acar gözaltına alındı
18/11/2021
23:12 Kılıçdaroğlu’ndan ‘helalleşme’ çıkışına dair açıklamalar
22:20 Jin News muhabiri Tunç’un evine polis baskını
21:09 İzmir depremi davasında suç duyurusu
20:52 Bagok'ta askeri operasyon
20:38 Seyit Rıza’yı anmak suç sayıldı
20:31 İstifa çağrısı yapan Gergerlioğlu MHP tarafından engellendi
20:20 Beştaş: İktidarın dili ‘Ali’ diyor, gözleri Muaviye'ye bakıyor
19:41 Koronadan 226 kişi daha hayatını kaybetti
19:38 9 gündür kayıp Müslüme hala bulunamadı
19:36 CHP’li Hakverdi: Cezaevlerinde kelepçeli muayene var
19:28 Mardin’de Gelecek Partisi’nden peş peşe istifa
19:00 Urfa Barosu’na 3 dilli tabela asıldı
18:57 AKP’liler ‘50+1’ tartışmasında birbirine girdi
18:42 Kızıltepe’deki kazada baba ve oğlu hayatını kaybetti
18:39 Diyarbakır’da ‘Hukukun gölgesinde hekim olmak’ paneli
18:34 Savur’da 25 Kasım etkinliği
18:29 Sanatçı Omar Souleyman sınır dışı edilmek isteniyor
18:16 Faiz indirim kararı dolarda yükselişi tırmandırdı
18:13 AKP’li Özkan, Mardin kayyımının yolsuzluklarını savundu
18:07 CHP’li Özel’den ‘Siirt üçlemeli’ kayyım anlatımı
17:56 Diyarbakır Barosu’ndan İstanbul Protokolü başvurusu
17:18 HDP Kadın Meclisi’nden Danıştay kararına tepki
17:14 Cinsel istismar faili tutuklandı
17:04 Aydeniz: Kürt düşmanlığı Türkiye ekonomisini bitirdi
17:02 Beştaş: Deniz Poyraz’ın katili çadırları kapılarımıza kuranlardır
17:02 Paylan’dan Bakan'a: Bütün yollarını neden Trabzonlu müteahhitler yapıyor
16:50 Erciş’te husumetli aileler barıştırıldı
16:50 Kobanê Davası avukatlarından dayanışma çağrısı
16:45 Tekirdağ’da gözaltına alınanlar serbest bırakıldı
16:38 Demirtaş'tan dolar açıklaması
16:35 'Şiddetsiz bir yaşam için alanlara'
16:34 Acar ve Yiğit’in cenazeleri alındı
16:26 Çocuk şenliğinde anadilin önemine dikkat çekildi
16:20 Adalet Nöbeti'ndeki tutuklu yakınları: Sesimiz duyulsun
16:18 HDP’li eşbaşkanlar beraat etti
16:11 'Özgürlük Zamanı’ buluşması: Tecride karşı mücadeleyi büyütmeliyiz
16:08 Açlık grevine giren tutukluya 7 yıl 6 ay hapis cezası
16:06 SES’ten çalışma koşullarının iyileştirilmesi çağrısı
15:57 Barış Anneleri'nden tecride karşı yürüyüş
15:56 'Ula’nın ölümünden AKP ve işveren sorumlu'
15:17 ‘Emekten ve halktan yana bir bütçe istiyoruz’
15:17 Gazetecilerin davasındaki ‘tanık’ hakkında zorla getirme kararı
15:03 Gökalp'ın davasına çağrı
14:52 TJA katledilen kadınları Keçiburcu’nda andı
14:47 Yeni Yaşam’ın Meclis aplikasyonundan çıkarılması Şentop’a soruldu