Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, İstanbul Beykoz’da bulunan 2 bin 350 dönümlük araziyi imara açtı. İstanbul Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci sonunda 29 Haziran tarihinde “ÇED gerekli değildir” kararıyla birlikte alan yapılaşmaya açıldı. Toplam 2 bin 350 dönümlük arazinin yaklaşık 550 dönümü KİPTAŞ’a ait, yaklaşık bin 800 dönümü ise Mehmet Berke Merter’e ait olmakla beraber özel orman statüsünde yer alıyor. Merter’e ait olan arazide Ağustos ayının sonunda yapılaşma çalışmalarına başlandı. Proje kapsamında 14 bin 916 adet ağacın kesileceği tahmin ediliyor.

 

İMZA KAMPANYASI

 

Beykoz Çevre Dayanışması ve Beykoz Kent Dayanışması gönüllüleri ise yapılmak istenen projeye karşı çıkıyor. Gönüllüler aynı zamanda Beykoz Belediyesi tarafından, Beykoz Çayırı’nın yapılaşmaya açılmaya çalışılmasına da direniyor. Gönüllüler, “Özel ormanlar kamulaştırılsın, ormanların yapılaşmaya açılmaması ve Beykoz Çayırı’nın yapılaşmaya açılmaması” talepleriyle imza kampanyası başlattı. Gönüllüler her Cumartesi Beykoz Çayırı’nda 14.00 ile 16.00 arasında masa açarak yurttaşları imza vermeye davet ediyor. Toplanan imzalar, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı ve Beykoz Belediye Başkanlığı’na teslim edilecek.

 

İTİRAZLAR REDDEDİLDİ

 

Beykoz Kent Dayanışması gönüllüsü Deniz Kuzucular, Beykoz’da yaşanan doğa talanına karşı imza kampanyası dışında çeşitli etkinler de yaptıklarını belirtti. Orman talanına karşı farkındalık yaratmak istediklerini belirten Kuzucular, “Bu proje ilk olarak 2018’de karşımıza çıktı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından o zaman imara açılmıştı. Buna itiraz ettik. Mimarlar Odası’nın açtığı dava sonucunda, ‘yürütmeyi durdurma’ kararı aldık. Mahkemeye yapılan itirazlar ret edildi. Aradan geçen sürede insanlar pandemi ile uğraşırken ‘yürütmeyi durdurma’ kararı iptal edildi. 2018’deki planda ufak değişiklikler yapılarak çalışma ruhsatı alındı. İl müdürlüğü ise ÇED raporuna gerek duymadı. Ağustos ayının sonunda ormana beton atarak inşaata başladılar. Önceden de zaten bitki örtüsünü bozmaya başlamışlardı” dedi. 

 

ORTAK MÜCADELE ÇAĞRISI 

 

Projenin yapılmak istendiği alanın “özel orman” statüsünde olduğunu anımsatan Kuzucular, inşaata dava sürecinin sonuçlanmadan başlandığını söyledi. Esas çağrılarının yurttaşlara olduğunu söyleyen Kuzucular, “Bütün çalışmalarımız Beykozluları ortak mücadeleye çağırmak için. Ancak kamuoyu baskısıyla bir şeyler başarabiliyoruz. Hukuki süreçler bile toplumsal baskı oldukça sonuç veriyor. Burada verilen mücadele geriye kalan ormanlarımızın yok edilmesini önlemek için önemlidir. İstanbul’un son kalan ormanlarını koruyalım” şeklinde konuştu.

 

SERMAYEYE ALAN AÇILIYOR

 

Beykoz Çevre Dayanışması aktivisti Vahdettin Özkan ise Beykoz’un yarım asırlık bir tarihinin olduğunu vurguladı. Yapılmak istenen projelerle Beykoz’un turizm bölgesi ve sermaye gruplarının yaşam alanları haline getirilmek istendiğini belirten Özkan, “80’li yıllardan sonra kamusal ormanlar adım adım imara ve yapılaşmaya açıldı. En büyük hançer Acar İstanbul projesiyle geldi. Burada emekçilerin yaşam alanının yok edilmesi ve buradan kovulması öngörülen bir politika izleniyor” dedi.

 

İBB PROJEDEN VAZGEÇMELİ

 

Proje ile villaların yapılacağını belirten Özkan, projenin durdurulması için mücadele vermeye devam edeceklerini belirtti. Özkan, “Mücadelemizi biz imarın durdurulması ve aynı zamanda özel orman statüsünden çıkarılması için veriyoruz” dedi. Yapılmak istenen proje alanının bir kısmında İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) ait KİPTAŞ firmasının da bulunduğunu hatırlatan Özkan, “İBB, Kanal İstanbul projesine karşı olduğunu söylüyor fakat şirketi doğa katliamı yapıyor. KİPTAŞ’a ve İBB’ye ‘bu imar projesinden vazgeç’ çağrısını yapıyoruz.  İBB’den de bu alanın özel orman statüsünden çıkarılarak kamulaştırılmasını talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.

 

DESTEK ÇAĞRISI

 

“Hem Kirazlı Ormanlarına yönelik hem de Beykoz Çayırı’nın yapılaşmaya açılmamasına karşı duyarlılık ve farkındalık oluşturmak için mücadele ediyoruz” diyen Özkan, “Hukuk mücadelesinin bir yere kadar sürdürülebileceğini bu yıkımların, yapılaşmanın önüne geçmenin, Kuzey Ormanlarına sahip çıkmanın toplumsal mücadele ile yapılacağın bilinciyle mücadeleyi büyütüyoruz. Beykozlu yurttaşlara mücadelemizde desteklemeliler” diye konuştu.

 

MA / Kadir Güney