HATAY - İskenderun Cezaevi’nde hasta tuıtuklular 81 yaşındaki Sıddık Güler, İsmail Tamboğa ve engelli Bangin Muhammed, bakıma ihtiyaçları olmasına rağmen havalandırması olmayan koğuşta tutuluyor. 

 

İnsan Hakları Derneği (İHD) Hapishaneler Komisyonu üyesi Avukat Mehtap Sert, İskenderun T Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan hasta tutuklu İsmail Tamboğa ile görüştü. Tamboğa, görüşmede kaldıkları koşulları paylaştı. Karantina koğuşunda tutulan Tamboğa, havalandırması ve sıcak havaya rağmen buzdolabı bulunmayan bu ortamda fiziksel koşulların sağlık durumlarını kötü yönde etkilediğini belirtti. 

 

HAVALANDIRMASIZ KOĞUŞ

 

Tamboğa, kendisiyle birlikte hasta tutuklu Sıddık Güler, iki bacağı olmayan ve tekerlekli sandalyede hareket edebilen Bangin Muhammed ile Türkçe bilmeyen Suriyeli Hamid Süleyman'ın kaldığını belirtti. Tamboğa, yaşadıklarına ilişkin şunları söyledi: "Bu koğuşta havalandırma ve buzdolabı yok. Kantinden aldığımız yiyecekler bozuluyor. Kıyafetlerimizi kendimiz yıkıyoruz ama serecek yer yok. Kıyafetlerimizi koğuşta kuruttuğumuz için oluşan ciğerlerimizi etkiliyor. Havalandırma olmadığı için koğuş çok havasız ve oksijen alamadığımız için ciğerlerimiz bayağı hasar gördü. 2 gün önce  kan şekerimin 60'a düşmesi üzerine acilen hastaneye götürüldüm. Mustafa Kemal Üniversitesi Hastanesi'ne kontrole götürüldüğümde bana mama yazıldı; ancak 6 gün boyunca mama verilmedi. Mama yemediğim için aç kalıyorum. Çünkü buzdolabı olmadığı için süt de bozuluyor. Normal yemek yiyemiyorum. Ağzımda, dişlerim kırık ve iltihaplı yara mevcut. Antibiyotik almadığım için ağzımın içindeki yaralar iyileşmiyor." 

 

İHTİYAÇLARINI KARŞILAYAMIYOR

 

Ağzındaki yaralar iyileşmediği için kırılan dişlerin çekilemediğini ve bu durumdan dolayı mamayla beslenmeye muhtaç olduğunu belirten Tamboğa, Pazartesi günü yeniden Mustafa Kemal Üniversitesi Hastanesi'ne test için gideceğini aktardı. Tamboğa, yemek yiyip su içemediği için tahlil için gerekli idrarı veremediğini ve bu nedenle hastanede Nefroloji Uzmanı'nın kendisini azarladığını belirtti. Koğuşta birlikte kaldıkları tutukluların kendi ihtiyaçlarını karşılayabilecek koşulda olmadığını ifade eden Tandoğa, "Sıddık Güler hastaneye götürüldüğü için o da geçici koğuşa alınmış ve kişisel ihtiyaçlarını karşılayamıyor. Aynı koğuşa ayakları kesilmiş tekerlekli sandalyede yaşayan Bangin Muhammed ile Hamid Süleyman isimli Suriyeli bir tutsak var. Türkçe bilmiyor, kıyafeti yok, ailesi kendisinin nerede olduğunu bilmiyor" dedi. 

 

Cezaevi idaresine buzdolabı ve havalandırması olan bir koğuşa geçme talebiyle yazılı ve sözlü başvuruda bulunduklarını aktaran Tamboğa, kendilerine herhangi bir yanıt verilmediğini ve durumlarının her geçen gün kötüleştiğini ifade etti. 

 

SİSTEMATİK İŞKENCE UYGULANIYOR

 

Yaşananları değerlendiren avukat Sert, hasta tutukluların sağlığa erişim hakkında yararlanmak istediklerini ancak koğuşun fiziki koşullarının buna uygun olmadığını belirtti. Sert, "Süre giden tedavi sürecinde kaldıkları koğuşta asgari ihtiyaçlarını sağlayacak buzdolabı, çamaşır askısı vs. olmadığı gibi temiz hava almaya çıkabilecekleri bir havalandırma mevcut değil. sürekli kusan ve kilo kaybından bakıma muhtaç olan İsmail Tamboğa, 81 yaşındaki Sıddık Güler, engelli Bangin Muhammed birlikte kalıyor ve 3'ünün de başkalarının bakımına muhtaç. Aynı koğuştalar. Bunun adı tecrittir. Cezaevinde havalandırması olan karantina koğuşuna rağmen havasız bir koğuşa koymanın başka açıklaması olamaz. Hasta tutsaklara sistematik işkence uygulanmaktadır" diye belirtti. 

 

MA / Hamdullah Yağız Kesen