Türkiye'de devam eden ekonomik kriz, doğalgaz ve elektrik gibi temel ihtiyaçlara yapılan zamlarla birlikte her geçen gün derinleşiyor. Koronavirüs (Kovid-19) süreciyle birlikte artık hiç iş yapamadıklarını belirten esnaf, iktidarın ülkeyi yönetemediğine dikkat çekti. İstanbul'un Beyoğlu ilçesinde mikrofon uzattığımız esnaf, yaşadıkları zorlukları anlattı. 

 

Beyoğlu’nda bulunan Arabacılar Pazarı’nda meyve ve sebze satan Mehmet Keçeci, halden kilosunu 4 TL’ye aldığı meyveleri 5 TL’ye sattığını oradan elde ettiği 1 TL'lik kar ile karnını doyurduğunu söyledi. Meyve ve sebzelerin fiyatlarında yaşanan artışa dikkat çeken Keçeci, fiyat pahalılığına bir çözüm bulunması gerektiğini ifade etti.  

 

‘ERDOĞAN HALKI DÜŞÜNSÜN’

 

İktidarın emekçilerin maaşlarına yönelik zam sözünü hatırlatan Keçeci, şunları dile getirdi: "Erdoğan biraz da halkı düşünsün. Toplam gelirim 3 bin TL ama yine de geçimimi sağlamaya yetmiyor. Oğlum 4 bin TL maaş alıyor. Ben oğlumdan da para alarak geçimimi sağlıyorum. Haftanın 7 günü çalışıyorum. Vücudum artık bu ağır işi kaldıramıyor. Bu sebeple hasta oluyorum. Eğer böyle giderse ben bu ülkeden çekip gideceğim.” 

 

EVE PARA GÖTÜREMİYOR

 

Pazar esnaflarından Burak Çelebi, 2 aydır evine zar zor para götürdüğünü ve geçinemediğini söyledi. Çelebi, pazarda 10 tezgah işlettiğini belirterek, “ Tezgahı açtığımda bin 400 TL masrafım çıkıyor ama gün sonu kazancımdan bana 200 TL bile kalmıyor. Geçmişte biriktirdiğim parayı harcayarak geçimimi sağlıyorum” dedi.

 

İKTİDARA KIRMIZI KART

 

Satın aldıkları ürünlere sürekli zam geldiğini geçen sene 25 TL'den aldığı zeytini bu yıl 45 TL'den aldığını belirten Çelebi, "Her şeye yüzde yüz zam gelmiş ama kimse bundan bahsetmiyor” dedi. Enflasyon rakamlarının yanlış açıklandığına dikkati çeken Çelebi, “Enflasyon yüzde 18,95 diyorlar ya böyle bir şey yok, halkın enflasyonu yüzde 40’tır. Kime göre enflasyon belirleniyor? Türkiye’nin enflasyonu mu yoksa halkın enflasyonu mu? Halkın enflasyonunu çıkıp halka sorsunlar bakalım. Türkiye’de insanların geçimini sağlaması kolay değil. Eğer ben geçinemiyorsam, durumu benden daha kötü olan insanlar ne yapsın? Durum şuanda çok kötü, Allah sonumuzu hayır etsin. Artık iktidara kırmızı kartın gösterilmesi gerek. Bir an önce bu iktidardan kurtulalım” diye konuştu.

 

İKTİDAR YÖNETEMİYOR

 

Pazarda alışveriş yapan yurttaşlardan Ahmet Bora, pazarda meyve almakta dahi zorlandıklarını krizin artık isyan edilecek noktaya geldiğini ifade etti. Ev kirası ödemediği halde geçinmekte zorluk çektiğini dile getiren Bora, “Her ay faturalar yüksek geliyor. 5 kişilik bir ailemiz olmasına rağmen geçen ay sadece 278 TL elektrik, 180 TL’de su faturası ödedim. Geçimimi sağlamak için artık kendimden ödün veriyorum. Çocuklarım bir yandan okuyor diğer yandan da çalışıyor. Artık yorulduk. Halka her şeyi toz pembe göstermeye çalışıyorlar. Her şeye otomatik zam geliyor. İktidar bir an önce yönetimi bıraksın" diye çağrı yaptı. 

 

KÜRT SORUNUNDAKİ ÇÖZÜMSÜZLÜK

 

Ekonomik krizin en büyük sebeplerinden biri Kürt sorunundaki çözümsüzlük olduğuna işaret eden Bora, kriz haline rağmen iktidarın hala sınır ötesi operasyonlar yaptığını belirterek, “Hal böyleyken kriz daha da derinleşiyor. İşte tam da krizin sonuçları budur. Yanlış politikalarla Türkiye’yi bu hale getirdiler. İktidar, paraları gemilerle ve ayakkabı kutularında götürdüler ve her yere transfer ettiler. Bu sefer kendilerini kurtarmak için oraya buraya bomba atıyor sonra da kriz var diyor" dedi. 

 

ALIM GÜCÜ YOK

 

Pazarda giyim tezgahı olan Ahmet Karaca, kıyafetleri 12-15 TL gibi rakamlara satmasına rağmen alıcı bulamadığını ifade etti. Alım gücünün olmadığına dikkati çeken Karaca, iktidara şu sözlerle tepki gösterdi: “İstanbul’da ev kiraları bin 500 TL. Her ay 150 TL su ve elektrik faturası geliyor. Asgari ücret 2 bin 800 TL ve ben kirada oturuyorum. Biz nasıl geçinelim? Bu iktidar ne yapıyor anlayamıyorum. Bize ‘yol yapıyoruz’ diyorlar, tamam ama insanların geçimini nasıl yaptığını hiç sormuyorlar. Biz 5 kişi çalışıyoruz ama geçimimizi sağlamakta zorlanıyoruz. 5 kişiden biri kiraya, diğeri elektrik su ve doğalgaza, bir diğeri evin masrafı için çalışıyor. Artık millet gözünü açsın, etrafına baksın ne var ne yok desinler, sonra kararlarını versinler.”

 

AKP'Lİ BAŞKAN: KRİZ YOK

 

Röportajımız sırasından esnafı ziyarete gelen AKP’li Beyoğlu Belediyesi Başkanı Haydar Ali Yıldız ise esnafın söylediklerini reddederek ekonomik kriz olmadığını ileri sürdü. Yıldız, şunları söyledi: “Millet ‘alamıyorum’ diyor ama herkes alabiliyor. Pazar esnafı ürünlerini satabiliyor. Elbette ki hepimizin gönlü fiyatların daha ucuz olmasını ister ama şuanda semt pazarlarımız, halkın evinden çıkıp alışverişini rahat yapabildiği özellikle taze sebze meyvesini alabildiği önemli bir mekan. Fiyatlar da marketlere veya mahalle marketlerine göre daha uygun. Görebildiğimiz kadarıyla her hafta bölgemizde 6-7 semt pazarı var. İmkanı olan vatandaşımız daha çok alabiliyor ama her bütçeye göre sebze meyve veya diğer ürünler var. Esnafımız ise ürününü rahatça satabiliyor ki her hafta burada tezgahını kuruyor.”