Yüksekdağ: Son sözü daima direnenler söyler

img
HABER MERKEZİ - Yoksulluk, yolsuzluk, adaletsizlik ve şiddet sarmalından tek çıkışın iktidarın aşılmasında olduğunu belirten Figen Yüksekdağ, "Asıl sözü, son sözü daima direnenlerin, halkın katıksız değerlerine bağlı kalanların aklı, vicdanı, hareketi söyler" dedi. 
 
Kandıra F Tipi Cezaevi'nde 4 Kasım 2016 tarihinden bu yana tutuklu bulunan Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Yeni Yaşam gazetesinin sorularını yanıtladı. HDP'nin herhangi bir parti olmadığını en kritik eşikte farkını ortaya koyacağını belirten Yüksekdağ, "Bizler her durumda önümüze bakarız, yol açarız, durum ve denge değiştiririz. Aklımız da ruhumuz da buna yeter. Önemli olan mücadele enerjisini düşürmemek, bizleri çürümüş siyasi düzenin uzantısı parti ve zihniyetlerden farklı kılan özü korumak. HDP herhangi bir parti değildir, hiçbir zaman olmadı. En kritik eşikte farkını güçlü biçimde ortaya koyacaktır, herkes emin olabilir" dedi. 
 
Yüksekdağ'ın Yeni Yaşam'ın sorularına verdiği yanıtlar şöyle:
 
* Vaktiniz nasıl geçiyor, günlük yaşamınız nasıl?
 
5 yıllık tutsaklıktan son günlük yaşamda birçok şey bütünleşiyor tabii. Sadece siyasi pozisyonumuz rutin değil. Sürekli iktidar saldırısı altında olmamız ve durmaksızın bu saldırı çıtasının yükseltilmesi, stabil ya da bütün bir hapislik yaşamımızı da engelliyor. Mahkemeler, savcılıklar; cezaevlerinin genel ve “bize özel” baskı uygulamaları, hak gaspları derken her günümüz aktif siyasi mücadele ile geçiyor.
 
Bunun dışında tamamen tecrit durumdayız. Pandemiyi fırsata çeviren faşizm zamanında, en kötü fiziksel ve politik izolasyona maruz kalan kesim tutsaklar oldu. Şartları zorlayarak günlük yaşamımızı üretken, sağlıklı ve dinamik hale getirmeye çalışıyoruz. İki yıla yaklaşan özel tecrit, F tipinin dar, kısıtlı mekanında sıfırdan sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Bu nedenle sağlıklı yaşam çabası günlük yaşamımızın önemli bir boyutu. Düzenli spor ve yoga yapıyorum ben de; şartlar elverdiği kadar sağlıklı yaşamaya gayret ediyorum. Okuma-yazma faaliyetleri de 5 yıldan bu yana günlük hayatın parçası oldu. Bazen yoğunlaşıyor bazen son süreçte olduğu gibi davaların, siyasi operasyonların yer işgal etmesi nedeniyle seyrelebiliyor. Yine müzikle ilgileniyorum; fırsat buldukça da edebiyatla... Günlük yaşamın kendine göre bir yoğunluğu, işleri de var. Bir buçuk yıldır hiçbir arkadaşla görüşemiyor, spor-sohbet hakkını kullanamıyoruz. Ama F tipi usulü de olsa bağımızı koparmıyor, sesimizi-selamımızı eksik etmiyoruz. Birbirimize seslendiğimizi zamanlar günlük yaşamımızın değişmez aktivitelerinden biri.
 
Avukat ve aile görüşleri dışarı ile tek bağımız. Bunlar da korona bahanesiyle kısıtlandı. Avukatlarımızla cam bölme arkasından görüşüyoruz, evrak alış-verişlerine müdahale ediliyor. Ailelerle hala kapalı görüş yapmak zorundayız. Pandemi sürecinde her yer normalleşirken, hapishaneler gittikçe anormal değiştiriliyor. Elbette kasıtlı bir tutum. Mahpusları insan yerine koymama siyasetinin sonucu. Siyasi tutsaklara karşı çıkarılan yargı-infaz yasaları nedeniyle, yöntem ve zihniyet bakımından hapishanelerle esir kampları arasında fark kalmadı. Anlayacağınız öz itibariyle insanlık mücadelesi vermek anlamına geliyor.
 
* Yoğunlaştığınız bir konu var mı?
 
Bugüne kadar daha çok siyaset tarihi ve toplumlar tarihine, hareketlerine yoğunlaştım. Kadın özgürlük mücadelesi tarihi son dönem kadın isyan dalgası üzerine de çalışıyorum. Felsefeye yönelmeye, derinleşmeye karar vermiştim ama aktif siyaset yakamı bırakmadığından olsa gerek, öyle bir tefekkür moduna giremedim.
 
* Türkiye nereye gidiyor, içeriden gelişmeleri nasıl okuyorsunuz?
 
AKP-MHP koalisyonu çürümenin son aşamasına geldi. Zaten meşru yollara sahip olmadıkları iktidarı bugün tamamen gayrimeşruya batmış şekilde sürdürmek istiyorlar. Devlet organizasyonu tam olarak bir mafya, tarikat, hortumculuk federasyonuna dönüşmüş durumda. “Vatan bölünecek” korkusu-paranoyası yayarak, halklar arasında savaş ve nefret tohumları ekerek, bizlere karşı kışkırtarak koltuklarını korudular; bir taraftan da kendi menfaatlerine göre ülkeyi bölüp suç parselleri, kartelleri kurdular. Yıllardır söylediğimiz, üstüne gittiğimiz ve rehin alışımızın da sebebi olan gerekçeler, bugün siyasi iktidarın patlayan lağımlarından taşıyor. Kürt sorununda çözümsüzlük ve savaş ısrarının siyasi iktidar eli ile devletin nasıl bir suç örgütüne dönüştüğünü, yine iktidara bağlı bir suç örgütü şefinin ağzından dinliyor herkes. Savaş, soygun, adaletsizlik, siyasi zorbalık düzeyi ve hakim çıkar klikleri arasında perişan edilen sosyal kesimlerin genişliği bakımından 90’lı yılları, Susurluk sürecini çok aşan ve uluslararası boyutu da kapsamlı olan bir suç örgütlenmesi ile yüz yüzeyiz. İktidar bu ülkenin başında kaldığı her gün suç işliyor. Yoksulluk, yolsuzluk, adaletsizlik, organize yalan ve şiddet sarmalına alınan Türkiye toplumu için tek çıkış bu iktidarın aşılmasındadır.
 
Mevcut şartlar altında beklemek, geri durup ağırdan almak, mesnetsiz beklentilerle kendini ve başkalarını kandırmak, faşizm bataklığı tarafından yutulmak ya da onu uzantısına dönüşmek demektir. Durum son derece açık. Asıl mücadele programına ve onun etrafında buluşma, kenetlenme görevlerine yoğunlaşmak gerekiyor.
 
* Bu bağlamda HDP’yi kapatma tartışmalarının amacı nedir?
 
HDP’ye yönelik kapatma davası ile Kobani davası, eşzamanlı ve aynı amacı matuf olarak sürdürülüyor. Geriye dönüp baktığınızda bir ucu 2014 çöktürme planına dayanır. Çözüm süreci devam ederken Kürt siyasetini ve demokratik mücadele atılımını gerçekleştiren Türkiye halklarını hedefleyen bir plandı bu ve yer yer dalgalanarak bugüne kadar getirildi. Paralel yürütülen Kobanê ve kapatma davalarını, Kürtlerin siyasi soykırım ve “nihai çözüm” projesinin son etabı olarak görüyorlar.
 
Reel politika ve iktidarın kısa erimli planları bakımından HDP’ye yönelik kapatma davası ve bununla bağlantılı Kobani davası kritik bir yerde duruyor. Cumhur İttifakı şu haliyle imkansız görünen seçim kazanma ya da iktidarda kalma hamlesinin başarısını, HDP’nin kapatılmasına ya da siyaseten paralize edilmesine bağlamış durumda. Aslında kapatma davası derken tartışılan sadece HDP’nin kaderi değil; Türkiye halklarının bugünü ve geleceği...
 
Kobanê davasıyla paralel yürütülen parti kapatma davası Cumhur İttifakı’nın yine zorla ve hile ile seçim kazanma operasyonunun koçbaşıdır. HDP’ye dönük böylesi bir saldırıya sessiz kalan -başta Millet İttifakı bileşenleri- herkes, saraya seçim kazandırma, onun mutlak iktidarının payandası olma suçunu işler. İktidarın ömrünün uzatılmasının siyasi sorumluluğunu üstlenmişlerdir demektir.
 
Bizler her durumda önümüze bakarız, yol açarız, durum ve denge değiştiririz. Aklımız da ruhumuz da buna yeter. Önemli olan mücadele enerjisini düşürmemek, bizleri çürümüş siyasi düzenin uzantısı parti ve zihniyetlerden farklı kılan özü korumak. HDP herhangi bir parti değildir, hiçbir zaman olmadı. En kritik eşikte farkını güçlü biçimde ortaya koyacaktır, herkes emin olabilir.
 
Şu an halkımızın, kadınların, gençlerin, emekçilerin umudu ve kazanma iradesi siyasi zulümle, tutsak etme, katletme saldırıları ile kuşatılmış durumda. Kıymetli yoldaşımız Deniz Poyraz’ın katledildiği haberini Kobanê dava duruşması sırasında aldık. Anlamıyorlar ki her kumpas davası, her kirli provokasyon, aldıkları her can daha güçlü ve kararlı yapıyor bizi. Kobanê sürecinde katledilen canlarımızın ve Deniz Poyraz’ın anısına bağlılıkla bu büyük demokratik direniş yolunda ilerleyeceğiz. Dönemin başat sorumluluğu budur ve siyasetin tarihsel bir ayrım noktasında üçüncü yolun niteliği, yüzünü de belirleyecektir.
 
HDP ve Kürtler üzerinde kazanç hesapları yapanlar, milyonların acılarını, ödenen bedelleri görmezden gelenler, partimize gönül vermiş toplumsal kesimlere ruhsuz, kişiliksiz yığın muamelesi yapanlar çok kötü yanıldıklarını görecektir. Zorla-zulümle ya da açık-sinsi siyasi mühendislik yöntemleri ile yenilecek, eriyecek bir parti yok karşılarında. İzmir vahşetinde kendini gösteren HDP’ye yönelik katliamcı operasyonlara, Saray ve ortağı tarafından sürdürülen siyasi soykırımcılığa alanlardan, aktif direniş hattından yanıt verilmesi ise çok önemli. Partimizin son dönemde bu hattı güçlendirmeye hizmet eden eylem ve örgütlenme programı en güçlü şekilde sahiplenilmelidir.
 
Bu sadece HDP’lilerin, ona gönül veren halklarımızın değil, faşist başkanlık rejimi felaketinden kurtuluşu amaçlayan tüm kesimlerin gündemi olmalıdır. Zira bugün nereden bakarsanız bakın kimse için HDP’siz bir kurtuluş ve çıkış olasılığı yok. Ama bize yönelik akıl ve ahlak dışı saldırılar birlikte göğüslenmezse, muhtelif muhalefet bölükleri için bitiş olasılıkları çok fazla. Demokrasi ve politik özgürlükler birlikte savunulmazsa faşizmin güç kazanacağı ve kendisi dışındaki etkisiz-tepkisiz her şeyi silip-süpüreceği açık.
 
Sonuçta bizler açısından esas tutum, hiçbir dayatmaya teslim olmamak, en kötü şartlar altında dahil halk iradesine yol açmaktır. HDP sadece parti ya da etiket, topluma vekalet eden bir siyasi merkez değildir. Halkın asaleten varlığı ve kendi kaderine yön veren bilinci, hareketidir. Hiçbir baskı ve zulüm rejimi, bu varlığa son veremez; sadece biçim değiştirmesine, yeni mecralara açılmasına vesile olur. Bu nedenle, kıyım saldırıları, siyasi tecrit-tasfiye dayatmalarını ters-yüz ederek, Türkiye’nin 3'üncü İttifakı’nın, öznesi halklar, emekçiler ve kadınlar olan hakiki Demokrasi İttifakı’nın öncüsü, yapıcısıdır.
 
* PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecride karşı cezaevlerinde açlık grevi var. Tecride dair mesajınız ne olur?
 
İmralı tecridi var olduğu müddetçe Türkiye’de siyasi krizin derinleşeceği defalarca kanıtlandı. Hem iktidarı hem muhalefetin krizidir bu. PKK Lideri Öcalan’a yönelik mutlak ve insanlık dışı tecrit iktidarı daha fazla yönetemez ve kendi içinde dahi parçalanan bir noktaya sürüklüyor. İmralı görüşmelerinin ve Çözüm Süreci’nin bitirilmesinin ardından, Erdoğan-AKP iktidarı MHP’yle ve cümle faşist, mafyatik kliklerle, tarikatlarla kurduğu koalisyona rağmen azınlık durumuna düştü.
 
Şu an siyaseten azınlıkta, ancak silahı, sermayeyi tek elde toplayan darbeci bir güç olarak varlıklarını sürdürüyorlar. Muhalefetse İmralı tecridi ve Kürt sorununda çözümsüzlük konusunda demokratik bir zihniyet geliştirmediğinden, krizi kendi sahasında yeniden üretiyor. Millet İttifakı tablosu tam da böyledir.
 
Sayın Öcalan’a ve arkadaşlarına yönelik tecrit, işkence ve Kürt sorununda çözümsüzlüğün derinleştirilmesi şüphesiz ki böyle bir siyasi atmosfere terk edilemez. En başta Türkiye’de barışa, adalete, kardeşliğe inanan tutarlı demokrasi güçlerinin karşı ses ve irade olması gerekiyor. Halkın günlük yaşam ve mücadelesinin içinde güçlü, yaygın bir talebin yükseltilmesine ihtiyaç var. Uzun süredir devam eden süresiz-dönüşümlü açlık grevi bu yönelimin ürünüdür. Tabii malum olanı, tekrar ifade etmek gerekirse böylesi kritik bir sorumluluk sadece siyasi tutsaklara bırakılamaz. İşin gerçeği İmralı tecridi içerdekilerin sorunu olmaktan çok, dışarıdakilerin, hak ve özgürlük alanları gün be gün adı konulmamış hapishaneye dönüştürülenlerin sorunudur.
 
* Son olarak halka mesajınız ne olur? Ya da sizin eklemek istediğiniz bir şey var mı?
 
Uzun ve karanlık bir dönemden geçiyor olabiliriz ama sadece karanlıktan korkmayanlar, içindeki ışığı söndürmeyenler çıkabilir. Kimse içindeki ışığı söndürmesin, onun kaynağını unutmasın. Ruhumuzu karartmaya çalışanlar olacaktır. Kararsızlık ve güvensizlik yayanlar, küçük hesaplar peşine düşüp yolunu kaybedenler de var. Ama asıl sözü, son sözü daima direnenlerin, halkın katıksız değerlerine bağlı kalanların aklı, vicdanı, hareketi söyler. Kimin ruhuna dokunduysak her birini bu çizgide kenetlenmeye çağırıyorum.
 
Sokakta, sandıkta, hak, özgürlük, adalet, barış hedeflerimizi her yerde halklarımızın kırılmaz iradesi ile birlikte ve daha güçlü yükseltebiliriz. Ev ev, insan insan, meydan meydan büyütebiliriz. Nerede olursak olalım bu inanca sarılıp başaralım. Bizler dört duvarın ardından baksak da başaracağımızı görüyoruz. Halkımızı, kadınları, bütün mücadele yoldaşlarımızı sevgiyle, saygıyla selamlıyoruz.

Diğer başlıklar

12/08/2021
12:46 HDK: Altındağ saldırısından iktidar sorumlu
12:43 Akbelen’de 'yürütmeyi durdurma' kararı
12:21 Hükümet kamu emekçisine yüzde 5+6 zam teklif etti
11:45 Emine Şenyaşar'ın 'Katliam yapanlar serbest geziyor' isyanı
11:16 Bir çocuk 20 kişinin sistematik istismarına uğradı
11:14 KESK Diyarbakır’da TİS taleplerini açıkladı
11:02 Fındık alım fiyatına itiraz: Maliyeti karşılamıyor
10:53 Hewlêr’de su kesintisi: KDP protesto edildi
10:49 Mehmud Osman: KDP 3 HPG’linin akıbetini açıklamalı
10:04 Lübnan JÎN Derneği Başkanı Büşra Ali: Ortadoğu'da Öcalan'ın felsefesi yayılıyor
09:52 Erdoğan prompterla gündeme oturdu
09:36 Açlık grevi eylemi 259’uncu gününde
09:21 Sel bölgesine ziyaret çok yardım yok!
09:18 ‘Cezasızlık ırkçı saldırıları arttırdı’
09:17 Yaman: Aşılama arttıkça bulaş ve ölümler azalacak
09:16 Tuncel’in babası: Hak ihlallerine karşı sokak muhalefeti büyütülmeli
09:15 Ajanlık dayatılan gençten suç duyurusu
09:14 36 yıl sonra köyüne dönüp ‘Yeniden ve Yerinden İnşa Hareketi’ başlattı
09:13 Sevimli: Yargıda pasiflik cins kırımını körüklüyor
09:12 Bakanlık itiraf etti: Yeşilli’de ‘kentsel dönüşüm’ yok, rant var
09:11 'Çatışma riski olan bölgelere yürüyelim'
09:09 MEBYA-DER: Cenazelerin kargoyla gönderilmesine sessiz kalmayalım
09:09 Adliyeye yolu düşenler: Şenyaşar ailesi herkes için adalet mücadelesi veriyor
09:08 Kaplan: Bakanlar Komitesi Türkiye'ye baskı uygulamalı
09:00 12 AĞUSTOS 2021 GÜNDEMİ
11/08/2021
23:01 Erdoğan: Taliban'ın üst düzey liderini kabul etme durumum olabilir
22:44 Altındağ’da Suriyelilerin dükkanlarına saldırı
22:35 Çukurca'da askerlerin açtığı ateş sonucu yangın çıktı
21:37 Bartın’da sel: 13 kişi hastaneye kaldırıldı, yollar çöktü
20:57 Koca: Eğitim ve iş hayatının sekteye uğramaması için aşı olmazsa olmaz kural haline gelmeli
20:31 Kovid-19’dan 128 kişi daha hayatını kaybetti
20:07 Afyonkarahisar’da 2’si kadın 3 kişi katledildi
19:55 Manavgat ve Kozan’daki yangın söndürüldü
19:52 Elektrik akımına kapılan çocuk hayatını kaybetti
19:16 HDP, Karadeniz'de bölge toplantısı gerçekleştirdi
18:52 İstanbul’da bir kadın katledildi
18:49 Küçükçekmece’de kadın şöleni
18:46 Kızıltepe'deki 'Özgürlük Zamanı' şölenine davet
18:44 SES Diyarbakır Şubesi'nden aşı çağrısı
18:24 Kastamonu’da sel felaketi: En az 5 kişi hayatını kaybetti
18:17 Batman’da halk buluşmasına güçlü katılım çağrısı
18:10 HDP buluşmalarında ‘tek tip Türkiye yaratılmak isteniyor’ uyarısı
17:53 Aydeniz: İktidar tecrit politikasıyla savaşı daha da büyütüyor
17:31 Julian Assange'in temyiz duruşması ertelendi
16:38 Urfa'da 8 tutuklu sevk edildi
16:36 Kozan ve Manavgat'ta orman yangını
16:32 BMG’li gençler ırkçı saldırılara karşı bildiri dağıttı
16:20 Katledilen Êzîdî kadının cenazesi Şengal’e götürülecek
16:09 ABD Kongresi’nden Türkiye’ye ihracatın durdurulması talebi
15:46 Kaya’dan Şenyaşar ailesine ziyaret
15:37 Günay: Açlık grevi eylemi çözümün adresini gösteriyor
15:28 2 kadın tutuklu Tarsus Cezaevi'ne sevk edildi
14:48 TİS için birlikte mücadele çağrısı
14:48 Demokratik Modernite’nin 36’ncı sayısı çıktı
14:45 TJA’dan çağrı: Alıkonulan kadın siyasetçiler serbest bırakılmalı
14:32 Besta ve Heftanîn’de ağaç kıyımı
14:05 29 personel alımına 8 bin 973 başvuru
13:41 HDP'nin ziyaretleri sürüyor: Kürt sorununun çözümüyle nefes alabiliriz
13:17 Alman vekilden HDP'ye dayanışma ziyareti
12:39 Mamak Belediyesi atık kağıt toplama alanını yıktı
12:37 Orta Karadeniz’de sel
12:36 Tiyatro gösterimiyle çevre kirliliğine dikkat çektiler
12:15 Eda Nur Kaplan'ın faili tutuklandı
11:56 Avukatlardan İmralı başvurusu
11:44 Şenyaşar Ailesi: İhale yargı mensuplarına kalacak
11:09 Tiyatro oyuncusu Yalçınkaya kabri başında anıldı
10:30 ‘Türkiye kızımı, KDP kardeşimi aldı’
10:27 Ekolojist Beyza Üstün: Ekolojik talana karşı 3'ncü yolu sahiplenelim
10:21 HDP Muş İl Eşbaşkanı gözaltına alındı
10:06 Kaplan’ın failinin serbest bırakılmasına itiraz
10:01 Eksik ekipmanla fazla mesai yapan hemşireler: Aşı olun
09:14 Dönüşümlü açlık grevi 258’inci gününde
09:13 Saldırıların arttığı Mahmur Kampı'ndan ulusal birlik çağrısı
09:12 Fındıkta tek çözüm: Kooperatifleşme
09:11 Öneren: Tecrit tüm özgürlükleri ortadan kaldırdı
09:10 Mülteci politikasında siyam ikizleri: Erdoğan ve Lukaşenko
09:05 Selden etkilenen köylülerden köprü ve kanal talebi
09:03 Maraş santralleri hala filtresiz!
09:02 DEDAŞ'ta 'yolsuzluk' şebekesi
09:00 11 AĞUSTOS 2021 GÜNDEMİ
08:42 Akşener'e Sivas ziyaretinde sözlü saldırı
10/08/2021
22:33 Son 24 saatte 26 bin 597 vaka tespit edildi
22:13 Tekirdağ'da halk buluşması: Halkların kurtuluşu Öcalan'dır
22:02 Mersin’de ev baskınları
21:45 Bolu’da Iraklı aileye ırkçı tehdit
21:40 Gençlerden Deniz Poyraz anısına turnuva
21:14 Eda Nur Kaplan'ın tecavüz faili serbest bırakıldı
20:42 Soma kazasında TIR şoförü tutuklandı
20:40 Bodrum'da yangın yerleşim yerlerine ilerliyor
20:28 Manisa'da hemşirelerin görev yerleri değiştirildi
19:40 Manisa'da göçük altında kalan 2 kişi hayatını kaybetti
19:35 HDP Kadın Meclisi’nden işkencenin soruşturulması çağrısı
19:28 KESK’liler: Güvenceli iş ve grev hakkı istiyoruz
19:07 Tarkan'dan Akbelen tepkisi: Rahat bırakın doğayı
18:43 HDP'den Trakya'da bir dizi ziyaret
18:19 Sel mağdurları için yardım kampanyası
18:05 İşten atılan işçilerden İBB'ye uyarı
17:58 EGEÇEP'ten Pakdemirli'ye: Yönetemiyorsunuz, istifa edin
16:43 Tecavüz faili Yusuf Güzelyurt gözaltına alındı
16:39 Öldürmeye teşebbüs etti, 'kasten yaralamadan' dava açıldı
16:15 DTK-DBP heyeti Çukurca'da: Kürtler AKP'ye kanmamalı
15:51 Ankara’da 2 çocuk tutuklandı
15:44 Akbelen'de nöbet 2 farklı noktada sürecek
15:21 ÖHD'den açlık grevine ilişkin sorumluluk çağrısı
15:20 Av. Yıldırım hakkında kadına şiddet soruşturması
14:55 Babacan’dan ittifak yanıtı
14:43 DEDAŞ protestosunda çiftçilere gözaltı
14:29 TİS öncesi taleplerini açıkladılar
14:26 Cenazelerin kargoyla gönderilmesi protesto edildi
14:05 Öcalan’la görüştürülmeyen avukatlardan yeni başvuru
13:57 Doğu Karadeniz’de şiddetli yağış sel ve heyelana yol açtı
13:42 Valiliğin kadın toplantısına 1 kadın 15 erkek katıldı
13:34 Batman’da ‘Özgürlük Zamanı’ çağrısı
13:11 Çiftçilerin DEDAŞ protestosuna gazlı müdahale
12:55 Kemal Nebioğlu mezarı başında anıldı
12:53 Tecavüz faillerinin serbest bırakılması Meclis gündeminde
12:17 İSİG Temmuz ayı raporu: 146 işçi hayatını kaybetti
11:48 Yük gemisinde yangın çıktı
11:46 Muğla'da yangın bilançosu: 38 bin tahliye, 66 bin hektar kül oldu
11:42 Taşıdıkları dövizleri çalınan Şenyaşar ailesi polisleri suçladı
11:11 Tedavisi tamamlanmadan karakola götürüldü
10:12 Kars'ta gözaltılar
09:53 Çiftyürek: Kürtler Lozan’ın 100’üncü yılına birlikle gitmeli
09:41 Uşak'ta yolcu otobüs devrildi: 30 yaralı
09:24 Yüksekdağ: Son sözü daima direnenler söyler
09:09 Açlık grevi 257’nci gününde
09:08 Çocuk yaşta evlendirilenlerin hikayesi: Gûlîxanim
09:07 Dezavantajlı bireyler sanal medyada ‘istismar’ ediliyor
09:05 Filistin Mahallesi’nde enkaz üzerinde yaşam mücadelesi
09:04 Türkdoğan: Öcalan’ı katı koşullarda tuttuğunuz sürece Kürt sorunu çözülmez
09:00 10 AĞUSTOS 2021 GÜNDEMİ
08:51 Akseki'deki yangında bir kişi tutuklandı
08:26 Akbelen’de nöbet eylemine müdahale
09/08/2021
23:59 Kars'ta sele kapılan kadın hayatını kaybetti
23:33 Karaman’da erkek şiddeti: Bir kadın katledildi, 2 yaralı
22:35 Hadımköy'de kaybolan 3 çocuk bulundu
22:08 Rize'de heyelan sonucu 7 çay işçisi mahsur kaldı
21:37 Gazeteci Üner’in program tanıtımına tepki yağdı
21:10 Ebdî'den Kinyazê Îbrahîm Mîrzoyev için başsağlığı mesajı
20:58 UNICEF: Afganistan'da son 72 saatte 27 çocuk öldürüldü
20:36 Urfalı mevsimlik tarım işçilerinin çadırlarını su bastı
20:30 Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Cenevre’de temsilcilik açtı
19:55 Korona tablosu: 117 vefat, 23 bin 731 yeni vaka
19:10 İntihar eden Kaplan’ın ablası: Polisi aradığımda ‘biz bir şey yapamayız’ dedi
18:42 KESK Van Şubesi TİS taleplerini sıraladı
18:31 Gazeteci Hüseyin Deniz mezarı başında anıldı
18:25 Jinnews’e 32’nci kez erişim engeli
18:21 Bursa’da bir kadın katledildi
18:17 Polis gürültü nedeniyle tartıştığı komşusunun evine baskın ’emri’ verdi
17:57 Tuncel: Irkçı saldırılar cezaevindeki saldırıları da arttırdı