Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mersin İl Örgütü, kentteki bir otelde “İslam’da hak ve adalet” konulu panel düzenledi. Eğitimci Muhsin İtah'ın moderatörlüğünde gerçekleşen panele Demokratik İslam Kongresi (DİK) Eş Sözcüsü ve HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya, Prof. Dr. Nurettin Turgay ile HDP Halklar ve İnançlar Komisyonu İslam Masası Sözcüsü Zahit Mutlu konuşması olarak katıldı. HDP Mersin Milletvekili Fatma Kurtulan'ın yanı sıra çok sayıda kişi de panele katıldı.  

 

İKTİDAR VE DİN İSTİSMARI

 

Panelistlerden Zahit Mutlu, İslam dininin sadece namaz kılıp, oruç tutmak olarak değerlendirilmemesi gerektiğini ifade etti. İslam’da her şeyin temelini adaletin oluşturduğunu vurgulayan Mutlu, “Özellikle içinden geçtiğimiz süreçte dini siyaset aracı olarak kullanan iktidara karşı imamlarımıza büyük iş düşüyor. Eğer dini halka doğru bir şey olarak anlatamazsak iktidar dini kullanacaktır. Bizler mazlumun yanında yer almazsak zalimlerin yanında yer almış oluruz” dedi.  

 

IRK AYRIMI YAPANLAR

 

Ardından konuşan Prof. Dr. Nurettin Turgay, dinin esas kaynağı olan Kuran-ı Kerim'in "adalet ve hakkı savunmak" olduğunu belirtti. İnananların en çok okuduğu ve en çok uzak kaldığı ayetlerde adaletin anlatıldığını söyleyen Turgay, “Allah ne kadar erkeğin rabbiyse o kadar kadının da rabbidir. Allah cinsiyet ayrımı yapmaz. Allah ne kadar Türkün rabbiyse bir o kadar Kürdün de rabbidir. Irk ayırımı yapanlar, cinsiyet ayrımı yapanlar Allah’ı ve Kuran-ı Kerim'i anlamayanlardır. Allah’ın adaleti değişmez insanlar bunu değiştiremez” diye konuştu. 

 

ADALETİ YOK SAYANLAR  

 

HDP'li Hüda Kaya ise, kayıp yakınları için mücadele veren Cumartesi Anneleri ve ve İzmir'de katledilen parti çalışanı Deniz Poyraz’ı anarak konuşmasına başladı. İmamlara ve siyasetçilere yönelik devam eden gözaltılara değinen Kaya, "herkese düşmanlık eden bir zihniyeti taşıyan iktidarla" karşı karşıya oldukların ifade etti. Kaya, “Namaz kılan kadın veya erkek, adaleti ayakta tutan kadın veya erkek diye bir ayırımı olabilir mi? Tüm farklı kimliktekilere adaleti gerçekleştirmezsek ne kadar adaletten bahsediliriz? Allah adaleti herkese iyi olmayı emreder. Ortak iyiliği hiçe sayanları yok sayar. Allah, adaletten uzak duranları, yok sayanları ihanet olarak sayar. Medine Sözleşmesı dediğimizde Müslüman olan ve olamayanla, farklı toplumlar arasında yapılan yazılı bir sözleşme ortaya çıkıyor. Burada en önemli geçen kavram adalettir. Medine Sözleşmesi'nde herkese hak tanınıyor. İyiliğin ırkı yoktur, iyilikte ayrım yoktur” diye konuştu. 

 

ADALET VURGUSU

 

Panelistlerin konuşmalarının ardından dinleyiciler soru ve görüşlerini paylaştı. Dinleyicilerden Gülçin Demir, adaletin bazı ülkelerde siyaseten kullanıldığına dikkati çekti. Siyasette, adalet kelimesiyle başlayan partilerin çoğu zaman bir bu kelimeyi intikama dönüştürdüğünü kaydeden Demir, adalet kavramının özünden uzaklaştırıldığını ve çok farklı hallere dönüştürüldüğünü söyledi.

 

Katılımcılardan emekli öğretmen Hamdi Kaçan, laik bir ülkede yaşadıklarına işaret ederek, "Türkiye Cumhuriyeti kurulduğu andan beri adalet olmamıştır ve olmayacaktır. Tarihi incelediğimiz zaman 4 Halife döneminden sonra bu gün anlatılan din, indirilen din değildir. Anlatılan din olsaydı bilime ve ilime aykırı konuşmalar olmazdı” dedi. 

 

‘ADALET EVDE BAŞLAR’

 

Gül Akçakaya ise, panelde çokça adaletin tartışıldığını ifade ederek, “Merak ediyorum; Burada adaletten bahsedenler bunu evlerinin içinde de uygulayabiliyor mu? Örneğin kızı ve oğlu evde oturduğu zaman, baba suyu istediğinden kızından mı istiyor yoksa oğlundan mı? Erkek çocuk eve geldiği zaman kız çocuğun ona yemek hazırlaması için kaldırılıyor mu? Adaletin önce evde uygulanması gerekiyor. Sonra toplumda adalet anlayışı gelişir” diye vurguladı. 

 

Panel, HDP'li Kaya’nın kitaplarını okurları için imzalamasının ardından son buldu.