Halkların Demokratik Partisi (HDP), partilerine yönelik açılan kapatma davası, tecrit, açlık grevleri, kadın kazanımlarına dönük saldırılar, ekonomik kriz, doğa talanı ve hak gasplarına karşı sahaya çıktı. Başlatılan “HDP’yi Savunma Kampanyası” kapsamında partinin Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, miting ve halk buluşmalarının startını 8 Temmuz’da Deniz Poyraz’ın katledildiği İzmir’den verdi. Antep ve Urfa ile devam eden bu mitinglerin yanı sıra partinin diğer yöneticileri de Türkiye’nin dört bir yanında halk buluşmaları gerçekleştiriyor. Serhat Bölgesi'nde 9 Temmuz’da Ağrı’dan başlatılan çalışmalarla şimdiye dek Kars, Ardahan ve Iğdır kent merkezi, ilçeleri ve köylerinde esnaf ziyaretleri ve halk buluşmaları gerçekleşti. 

 

Bu programlarda yer alan HDP Halklar ve İnançlar Komisyonu’ndan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı ve Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları, ülkenin içerisinde buılunduğu durumu, partilerine yönelik saldırıları ve bulundukları temaslara dair izlenimlerini paylaştı.

 

SALDIRILAR MUHALEFETE

 

Gündemlerinde partilerine yönelik fiziki ve hukuki saldırıların bulunduğunu dile getiren Hatimoğulları, İzmir’de Deniz Poyraz’ın katledildiği saldırıya da işaret ederek, bunları salt HDP’ye dönük değil, muhalefetin tümüne karşı yapılan bir saldırı olarak kabul ettiklerini ve addettiklerini söyledi. Hatimoğulları, “Türkiye’de bir faşist sistem tahkim edilmeye çalışılıyor. Bu tahkimiyete karşı örgütlü olarak duran hangi güç varsa onu dağıtmak, sesinin çıkaran bireyler varsa onları ezmek ve toplumsal muhalefeti zayıflatarak iktidarda kalmaya çalışıyorlar” dedi.

 

AKP iktidarının ittifakları ile birlikte gittikçe zayıflamaya başladığını  ve bütün kamuoyunun bu durumun farkında olduğunu kaydeden Hatimoğlulları, “Toplum, onların bu kadar adaletsizliğine ve vicdansızca bu ülkeyi yönetmelerine, uyguladıkları bu zalimane tutumlarına artık bir yerde ‘dur’ demek istiyor. Onlar da bunun farkında. Bu nedenle bize dönük olan saldırılarını arttırdılar” diye belirtti.

 

‘HDP KURTULUŞ FİKRİYATIDIR’

 

HDP’nin taleplerini görmezden gelen ve siyasi çizgisini görmeyen hiçbir yapının Türkiye’de ileri süreçte belirleyen olma şansının olmadığını vurgulayan Hatimoğulları, şunları söyledi:  “Bizler bu iki aylık süreç içerisinde kapatma davasına ilişkin güçlü bir cevap olmak istiyoruz. HDP gerçekten bir tabela değildir, HDP bir fikriyattır ve çok güçlü bir paradigmaya sahiptir. HDP paradigması bu ülkede bugüne kadar mücadele eden sol, sosyalist yapılar, doğa ve insan haklarını savunanların ve kadın hareketinin ortak mücadele hattını örgütleyebiliyor. Bir yanı bu iken, bir yanı ise gerçekten oldukça güçlü bir mücadele yürütmüş olan Kürt halkının verdiği özgürlük mücadelesidir. Bizler bunların tüm zorlu süreçlerinden geçerek bugünlere gelmiş ve çok büyük deneyimlere sahibiz.” 

 

Türkiye toplumunun kurtuluşu ile HDP’nin kurtuluşu birbirine bağlı olduğunun altını çizen Hatimoğlulları, bu nedenle Kürt sorununun barışçıl ve demokratik bir şekilde çözülmesinin kendileri açısından oldukça önem arz ettiğini vurguladı. Hatimoğulları, “Bu ülkenin farklı bölgelerinde yaşayan yurttaş ile Kürdistan’da yaşayan yurttaş hemhal olma halini de ortak yaşadığımız sorunu da açığa çıkaran bir partiyiz. Ülkede çok derinleşen bir açlık ve yoksulluk var. Bugün HDP’ye oy veren seçmen de oy vermeyen seçmen de açtır. İktidar saraylarda lüks ve şatafat içerisindeyken, ülkenin bütün varlıklarını mafyaya, kokain tüccarlarına ve yandaşlarına peşkeş çekerken, öte yandan geniş kitleler açlık ile cebelleşiyor. Biz HDP olarak tüm bu sorunlara çözüm olmak için yoldayız” ifadelerini kullandı. 

 

ORTADOĞU’DAKİ SAVAŞ HALİ

 

Ortadoğu coğrafyasındaki mevcut duruma da değinen Hatimoğulları, HDP olarak bölgede süren savaşlara dair en büyük taleplerinin barış olduğunu kaydetti. Suriye’de yaşanan iç savaştan en çok etkilenen ülkenin Türkiye olduğunu belirten Hatimoğulları, AKP iktidarının izlediği siyasetin sonucu olarak, ülkenin bütün kaynaklarının IŞİD ve El-Nusra gibi çetelere silah yetiştirmek için kullanıldığını ifade etti. Hatimoğulları, gönderilen silahların ise bugün Sedat Peker’in ifşaatları ile açığa çıktığına işaret etti.

 

AKP’nin Suriye’ye “insani yardım” adı altında silah gönderdiğini, bu silahların ise Kürt halkına, Ermenilere ve Êzidîlere karşı kullanıldığını söyleyen Hatimoğulları, “Bugün özellikle devam etmekte olan İmralı tecridinin ortadan kaldırılması, barış ve diyalog yollarının açılması hem Türkiye açısından hem de Ortadoğu açısından oldukça önemlidir. Diyalog sürecinin başlaması halinde Suriye’deki iç savaşın bitirilmesine büyük bir katkısı alacaktır.  Yine hali hazırda cezaevlerinde devam eden açlık grevleri eylemleri var. Bütün bunlar temel gündemlerimizdir. Biz bu iki aylık süreç içerisinde bahse konu olan bütün bu konuları işleyeceğiz” dedi.

 

KAYNAKLAR ÖZEL SAVAŞA 

 

Türkiye’nin dört bir yanını karış karış gezerek yaşanan sorunları açığa çıkaracaklarını belirten Hatimoğulları, gittikleri her alanda halkın sorunlarını dinlediklerini söyledi. Hatimoğulları, “Serhat bölgesi hayvancılıkla geçimini sağlıyor. Artan kıtlıktan dolayı çok büyük bir sorun yaşanıyor. Bir kilo samanın fiyatı bir TL 40 kuruş olmuş durumda. Gittiğimiz, görüştüğümüz herkes mutlaka bazı desteklerin olması, kredi sağlanması talebinde bulundular. Biz bu taleplerle şu gerçekliği bir kez daha gördük; açlık ve yoksulluk coğrafyanın dört bir yanını sardı. Çünkü ülkenin bütün maddi kaynaklarını güvenlik politikalarına harcadılar. Türkiye’de Kürt sorunu çözülmüş olsaydı buraya özel savaş için ayırılan paralar en azından burada kıtlık yaşayan çiftçimize ve esnafımıza çok büyük destek olarak dönerdi. Ekmeğimiz küçülmez tam tersi ekmeğimiz daha da büyürdü. Biz bu doğrultuda bize gelen talep ve önerileri raporlaştıracağız. Türkiye’de dolaşılmadık tek karış toprak bırakmayacağız” dedi.

 

HDP'Yİ DESTEKLEMEK 

 

Yapılan ziyaretlerde çok büyük bir moral aldıklarını belirten Hatimoğulları, esnaf ziyaretlerinde, halk buluşmalarında çok net bir şekilde bütün bu baskılara rağmen HDP’nin halen her yerde dimdik ayakta olduğunu ve halkın sahip çıktığını gördüklerini paylaştı. AKP tarafından hedef alınmalarının partilerini daha da güçlendirdiğini ifade eden Hatimoğulları, halkın AKP iktidarına karşı daha çok öfkelendiğini söyledi. Hatimoğulları, “Bugüne kadar HDP’ye oy vermemiş kesimlerin de HDP’nin yaşadığı mağduriyetinin farkında olduğu ve HDP’nin sonuna kadar desteklenmesi gerektiğini düşünen çok önemli bir kesim açığa çıktı. Halkın ortaya koyduğu sahiplenme ile bu baskılardan etkilenmiyoruz. HDP’nin kapatılmasına ilişkin bir karar çıksa dahi bunun bir kâğıttan başka bir önemi olmayacaktır” dedi.