ANKARA – Sağlık Bakanlığı önünde açıklama yapan sağlık meslek ve emek örgütleri, hizmetlerin planlanmasından üretilmesine ve sunulmasına kadar tüm karar alma süreçlerinde etkin olarak yer alacakları yeni bir sağlık ve sosyal hizmet politikası belirlenmesini istedi.

 

Ankara’da sağlık meslek ve emek örgütleri Kovid-19 pandemisi döneminde yaşadıkları zorlukları duyurmak üzere Sağlık Bakanlığı önünde bir araya geldi. “Taleplerimiz dilimizde, yitirdiklerimiz yüreğimizde" pankartı taşınan açıklamada ortak açıklamayı Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konsey Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Financı yaptı.

 

Sağlık Bakanlığı’na öneri ve taleplerinin iletmek istediklerini söyleyen Prof. Fincancı, ancak pandemi boyunca tüm randevu taleplerinin geri çevrildiğini ifade etti.

 

387 SAĞLIK EMEKÇİSİ YAŞAMINI YİTİRDİ

 

Prof. Fincancı, salgının başından beri bir yandan toplum sağlığı için salgından en az zarar görme ve gerekli tüm tedbirlerin uygulanması mücadelesini verirken, bir yandan da kendi sağlıkları, hakları ve emekleri için mücadele ettiklerini ifade etti.Sağlık çalışanlarının uzun yıllardır yaşadıkları sorunların Kovıd-19 pandemisi ile birlikte daha da derinleştiğini söyleyen Fincancı, pandeminin başından beri sağlık alanındaki emek ve meslek örgütleri olarak taleplerini sürekli dile getirip, pandemi yönetiminin mevcut durumuyla sorunlarının büyüdüğünü ifade ettiklerini vurguladı. 

 

Financı, "Pandemi yönetimi nedeniyle 14 Mart 2021 itibariyle fiilen çalışma yaşamında olan 387 sağlık ve sosyal hizmet emekçisi yaşamını kaybetmiş ve yüz binlercesi de hastalanmıştır" dedi.

 

'SERMAYE ÇALIŞMALARA YÖNELMİYOR'

 

Fincancı, pandemi sürecinde sağlıkta dönüşüm programı ile vazgeçilmeye başlanan koruyucu sağlık hizmetlerine yönelik yatırımların ne kadar hayati önemde olduğunun görülmeye başlandığının da altını çizdi. Hastalıklar ve salgınlarla uğraşmak yerine bunların önlenmesine yönelik çalışmaların daha ucuz ve tüm toplum için elzem olduğunu söyleyen Financı, sermayenin kar getirmediği için tedavi edici çalışmalara yönelimin olmadığını sözlerine ekledi.

 

TALEPLER SIRALANDI

 

Halkın ve alanda örgütlü sağlık emek ve meslek örgütlerinin hizmetlerin planlanmasından, üretilmesine ve sunulmasına kadar tüm karar alma süreçlerinde etkin olarak yer aldığı yeni bir sağlık ve sosyal hizmet politikasına ihtiyaç olduğunu vurgulayan Financı, sağlık emekçilerinin taleplerini şu şekilde sıraladı;

 

* COVID-19 meslek hastalığıdır, önerdiğimiz yasa tasarısı kabul edilsin Toplumsal sağlık için güçlü ve etkin birinci basamak sağlık örgütlenmesi sağlansın

 

*Şiddetsiz bir sağlık ortamında çalışabilmek için yeni ve etkili “Sağlıkta şiddet Yasası” çıkarılsın, mobing ve baskılar son bulsun Emekliliğimize de yansıyacak temel ücret ile ekonomik ve özlük haklarımız iyileştirilsin, performans, ek ödeme değil, yoksulluk sınırı üzerinde, emekliliğe yansıyan temel ücret verilsin 3600/7200 ek göstergeler sağlansın.

 

*"Liyakatsiz atamalara, tip sözleşme dayatmalarına, tip ve sağlık bilimleri eğitimlerini Ozgür ve bilimsel çalışma ortamı için meslek örgütleri üzerindeki baskılara son verilsin niteliksizleştiren, altyapısı uygun olmayan Tip fakültelerinin, Eczacılık Fakültelerinin, Diş Hekimliği Fakültelerinin, Hemşirelik Fakültelerinin, Sağlık Bilimleri Fakültelerinin ve Sağlık OECD ortalamasında kadrolu güvenceli personel istihdamı yapılsın.

 

* Haklarında kesinleşmiş yargı karar bulunmayan ihraç sağlık ve sosyal hizmet emekçileri derhal Sağlık hizmeti için ödediğimiz vergiler yeter. Katkı katılım payları ve ilave ücretler kaldırılsın.

 

*Meslek Yüksekokullarının açılmalarına son verilsin

 

Taleplerin ardından açıklama alkışlarla sona erdi.