HABER MERKEZİ - AKP iktidarının eğitim politikalarını eleştiren Eğitim Sen, yaratılmak istenen "karanlığa" teslim olunmayacağını belirterek, “Yapılması gereken yan yana gelmek, sözümüzü ortaklaştırmak ve geleceğimiz için ayağa kalkmaktır” açıklaması yaptı.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Bursa Şubesi, Ayasofya’nın ibadete açılması, hilafet, Latin alfabesi ve İstanbul Sözleşmesi’ne dair tartışmaların eğitim üzerindeki etkilerine dikkat çekmek için sendika binasında açıklama yaptı.
Eğitim Sen Bursa Şube Başkanı Derviş Erdem, söz konusu tartışmaları “Cumhuriyet’in kazanımlarına dönük saldırılar” şeklinde değerlendirdi. Erdem, siyasi iktidarın kendisini değişmez ve seçeneksiz kılacak yeni bir rejimi inşa etmek için kullandığı en önemli araçlardan birisinin eğitim olduğunu dile getirdi. “Bu nedenle de eğitim ve yükseköğretim alanına yönelik sürekli bir değişim, dağılma ve yeniden oluşturma süreci izlenmektedir” diyen Erdem, eğitim alanında yaşananları şu şekilde sıraladı:
“* İmam hatip okulları temel okullar haline getirilmeye çalışılmaktadır. Okullaşma politikaları ve yerleştirme sistemi bu hedefe göre yeniden yapılandırılmaktadır.
* Öğretim programlarının içerikleri bilimsellikten uzaklaştırılmakta, dini bir bakış açısıyla sürekli yeniden yapılandırılmaktadır.
* Dini vakıf ve derneklerle yapılan iş birlikleri, imzalanan protokoller aracılığıyla eğitim hizmeti bu yapılara devredilmekte; devlet bu alanda bulunan görevlerini dini oluşumlara bırakmaktadır.
* Eğitim yöneticilerinin belirlenmesinde liyakat değil siyasi iktidara sadakat ve sendikal, siyasal yakınlık etkili olmaktadır.
* Tüm okullarda mescit açılması başta olmak üzere örtük müfredat uygulamaları ile ‘din’ referanslı bir yaşam normalleştirilmeye çalışılmaktadır.
* Zorunlu din dersleri ve seçmeli derslerle ilgili düzenlemelerle öğrencilerin sürekli dini içerikli dersler alması sağlanmaya çalışılmaktadır.
* Ders kitapları ve araçlarının içerikleri dini referanslarla oluşturulmaktadır.
* Öğretmen alımında uygulanan mülakat sistemi ile siyasal iktidarın makbul görmediği öğretmenler elenmektedir.
* Öğrenci yurtları ve pansiyonları tarikatlarca kuşatılmakta ve kontrol altına alınmaya çalışılmaktadır.
* Okul bahçelerinin namazlar için kullanılmaya başlanması, öğretmenlerin namazlarda görevlendirilmesiyle yeni rejim görünür hale getirilmeye çalışılmaktadır.
* Eğitim yöneticileri başta olmak üzere kamu yöneticileri öğrencilerin imam hatip okullarına gitmesi için yoğun çaba göstermektedir.
* Diyanet İşleri Başkanlığı adeta gölge eğitim bakanlığı gibi çalışmaktadır.”
MÜCADELE ÇAĞRISI
Erdem, devamla şunları söyledi: “Yaratılmaya çalışılan bu karanlık kimsenin umutsuzluğa kapılmasına neden olmamalıdır. Bu toprakların eğitim ve bilim emekçileri olarak her koşulda haklarımız, özgürlüklerimiz, öğrencilerimizin eğitim hakkı ve geleceğimiz için mücadele etmekten vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz. Eğitim Sen yaratılmak istenen karanlığa karşı halkımızı yan yana durmaya, birlikte mücadele etmeye çağırıyor. Her yerde eğitim alanının mücadele alanına dönüştürülmesinin bugünün en acil görevi olduğunun farkındayız. Şimdi yapılması gereken yan yana gelmek, sözümüzü ortaklaştırmak ve geleceğimiz için ayağa kalkmaktır.”
ANTALYA
Eğitim Sen Antalya Şube Başkanı Nurettin Sönmez de yayınladığı yazılı açıklamayla iktidarın eğitimdeki politikalarını eleştirdi. "Yaratılmak istenen karanlığa teslim olmayacak, geleceğimiz için mücadele edeceğiz" diyen Sönmez, yaşadığı güç kaybını durdurmaya çabalayan siyasi iktidarın çareyi muhafazakâr tabanının hassasiyetlerini harekete geçirmekte bulduğunu kaydetti.