'Barışa Ses Olalım' imzacılarının talepleri neler? 2024-01-08 09:25:06 AMED/İSTANBUL - Amed ve İstanbul'da "Barışa Ses Olalım" başlıklı deklarasyona imza atan yazar ve sanatçılar, savaşa karşı barışı savunduklarını belirterek, tecridin kaldırılması ve Kürt sorununun çözümünü istedi.    Amed ve İstanbul’da dün aralarında müzisyen, sanat eleştirmeni, yazar, yönetmen, oyuncu, ressam, dengbêj ve sanat akademisyenlerinin de olduğu 564 isim, "Barışa Ses Olalım" başlıklı bir deklarasyon açıkladı. Deklarasyonda, ülkedeki sorunların müzakere yöntemleriyle çözülebileceğine vurgu yapılarak, "Toplumsal barış için cesaretli olmalı. Hükümet baskı, tecrit ve savaş siyasetinden vazgeçmelidir. Diyalog kurmaktan, konuşmaktan korkmamalı” ifadelerine yer verildi.    Müzisyen Cevdet Bağca, sanat eleştirmeni-ressam Feyyaz Yaman, yazar Fırat Cewerî, yönetmen Haşim Aydemir, yönetmen İlham Bakır, oyuncu Jülide Kural, müzisyen Mikail Aslan, belgesel sinema yönetmeni Nejla Demirci, fotoğrafçı Özcan Yaman, ressam Sevinç Altan, yönetmen Sırrı Süreyya Önder, tiyatro akademisyeni Süreyya Karacabey ve besteci-söz yazarı Şanar Yurdatapan, deklarasyonun çağrıcıları arasında yer aldı.    İmzacı yazar ve sanatçılar, açıklanan deklarasyonu değerlendirdi.       'BARIŞ İÇİN KAVGA EDECEĞİZ'   İmzacı sanatçılardan Celal Ekin, deklarasyonla "barışa ses olmak" istediklerini vurguladı. Kürtlerin barış talebinin olduğunu ve bu taleplerinde hiç geri adım atmadıklarını belirten Ekin, kalıcı bir barış için öncelikle İmralı tecridinin kalkması gerektiğini vurguladı.    Tecridin sadece PKK Lideri Abdullah Öcalan ve tutsaklar üzerinden uygulanmadığına dikkati çeken Ekin, "Tecrit, bugün siyaset, kültür ve dil gibi her alanda var. Bu tecridin kırılması için de herkes barış talebini inanarak dile getirmelidir. Bunun içinde bütün yük aydın, yazar ve entelektüellere düşüyor. Kalıcı bir barış istiyoruz" dedi.    Savaşın son bulması için mücadelelerinin süreceğini vurgulayan Ekin, "Gerekirse artık barış için kavga edeceğiz" diye konuştu.     SANATÇILARIN TALEPLERİ   Bir diğer imzacı sanatçı İlyas Arzu, 40 yıldır çatışmaların devam ettiğine işaret ederek, sanatçıların savaşa karşı durması gerektiğini vurguladı. Arzu, "Savaşlarda her zaman kadın, çocuk ve halklar zarar görür. Bu nedenle bizler savaşa karşıyız. Sanatçının görevi zaten toplumu ileriye götürmek, barışın ve huzurun önünü açmaktır” dedi.    Abdullah Öcalan üzerinden sürdürülen tecridin barış ve özgürlük isteyen herkese uygulandığını ifade eden Arzu, "Çok sert bir sistem uygulanıyor. Bizler, barışın gelmesini, yeni bir sürecin başlamasını ve Kürt sorununun çözümünü istiyoruz. Bizler savaş istemiyoruz. Savaş halkların ihtiyacı değildir, bunu iktidarlar çıkarıyor. Bu nedenle istemiyoruz. Yine Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi de kabul etmiyoruz" diye konuştu.    Barış için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğini vurgulayan Arzu, "Bizler halkımızın bu eylemlere barış ve özgürlükleri sağlamak için daha güçlü katılmasını istiyoruz" çağrısı yaptı.    'KÜRT SORUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN BİR ARAYA GELDİK'   İstanbul'dan deklarasyona destek veren şair Önder Kızılkaya ise, Türkiye'de siyasetin Kürt sorununun çözümsüzlüğünden kaynaklı tıkandığını söyledi. Kızılkaya, iktidarın şiddet yoluyla bu sorunu çözmeye çalıştığını belirterek, şiddet politikalarına karşı barış dilinin yaratılması gerektiğini vurguladı. Kızılkaya, "Sömürüye ve eşitsizliğe karşı söz kuran sanatçılar olarak siyasetçilere bu barış dilini hatırlatmak istiyoruz. Kürt sorunu yıllardır sürüyor ve çok büyük bedeller ödeniyor. Biz de bu sorunun çözülmesi için tekrardan bir araya geldik. Bu konuda bir çözüm sağlanana kadar her zaman bir araya geleceğiz” dedi.   ‘MUHATAPLAR CEZAEVİNDE’   Kürt sorununu çözümüne katkı sunacak kişilerin cezaevinde olduğunu söyleyen Kızılkaya, cezaevindeki tutsak siyasetçilerin serbest bırakılması gerektiğini vurguladı. 2013-2015 yılları arası yürütülen "diyalog" sürecini hatırlatan Kızılkaya, siyasi parti ve aydınların Kürt sorunun çözümüne katkı sunabileceğini ifade etti. Kızılkaya, "İktidarın, DEM Parti, aydınlar ve yazarlarla bir araya gelmesi gerekiyor. Çözüm sürecinde Kürt sorunu belli bir mesafeyi aşmıştı. Bu süreci canlandırmak adına tekrar konuşmak gerekiyor” diye konuştu.