
'Abdullah Öcalan’ın sesine ihtiyaç var'  

2023-06-20 09:00:39


	&nbsp;

	WAN - Wan TUHAY-DER Eşbaşkanı Edibe Babur, halkların PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın sesine ihtiyacının olduğunu belirterek, tecride karşı “direniş” çağrısı yaptı.&nbsp;

	&nbsp;

	Uluslararası komployla 15 Şubat 1999’da Türkiye’ye getirilen PKK Lideri Abdullah Öcalan, 24 yıldır İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde ağır tecrit koşullarında tutuluyor. “Hava muhalefeti” ve “koster bozuk” gerekçesiyle 27 Temmuz 2011’de başlayan avukat görüş yasağı, gelinen aşamada “disiplin” cezaları gerekçe gösterilerek engelleniyor. Aile görüşleri de aynı gerekçelerle engellenen Abdullah Öcalan’a dönük görüş yasağı, haber alınamama haline dönüştü. Abdullah Öcalan ile birlikte İmralı Cezaevi’nde tutulan Ömer Hayri Konar, Veysi Aktaş ve Hamili Yıldırım’ın da aile ve avukat görüşü engelleniyor.&nbsp;

	&nbsp;

	Kardeşi Mehmet Öcalan’ın son olarak 25 Mart 2021’de gerçekleştirdiği kesintili telefon görüşmesinden sonra haber alınamayan Abdullah Öcalan’ın sağlık ve güvenlik koşullarıyla ilgili kaygılar her geçen gün derinleşiyor.&nbsp;

	&nbsp;

	Wan Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Dayanışma Derneği (TUHAY-DER) Eşbaşkanı Edibe Babur, İmralı tecridinin bütün topluma sirayet ettiğini ifade ederek, halkların temel amacının tecridi sonlandırmak olması gerektiğini söyledi.&nbsp;

	&nbsp;

	‘BARIŞIN ANAHTARI İMRALI’DA’

	&nbsp;

	PKK Liderine dönük mutlak tecrit halinin hiçbir örneğinin olmadığını belirten Babur, bu durumun işkence halini aldığını vurguladı. Babur, “Kürt halkı ve halklar bu tecride karşı çıkmalı. Tecride karşı olduklarını da yer yer eylem ve etkinliklerde belirtiyorlar. Ama yetmiyor. Sayın Abdullah Öcalan sadece PKK Lideri değil, aynı zamanda bütün Kürt halkı ve Ortadoğu’nun da lideri. Bütün halklar savaşın sonu ve barışın anahtarının Sayın Abdullah Öcalan’ın elinde olduğuna inanıyor. Barışın anahtarı İmralı’dır. İmralı’dan ufak bir ses bile gelse, savaş sonlanır, barış süreci yeniden inşa edilir. Abdullah Öcalan’ın sesi halklar için bir ihtiyaçtır, barışın sağlanması için bir ihtiyaçtır” dedi.&nbsp;

	&nbsp;

	‘ÖCALAN’IN SESİNE İHTİYAÇ VAR’

	&nbsp;

	AKP iktidarının dünyada görülmeyen bir tecrit halini İmralı’da uyguladığını dile getiren Babur, “Bu tecrit sadece AKP-MHP eliyle değil, uluslararası devletlerin eliyle de devam ediyor. Diktatörler Kürt halkına zulmü Sayın Öcalan üzerindeki tecrit ile devam ettirmeye çalışıyorlar. Kürt halkı, Türkiye halkı, barışı ve demokrasiyi savunan halkların Öcalan’ın sesine ihtiyacı var. İmralı’daki ses, geleceğe ışık olacak” diye belirtti.

	&nbsp;

	‘CPT GÖREVİNİ KÖTÜYE KULLANIYOR’

	&nbsp;

	Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi’nin (CPT) görevini yerine getirmediğini ve artık içi boş bir kurum haline geldiğini söyleyen Babur, “CPT Türkiye’ye geldi ve İmralı’ya bir ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaret sonrası açıklama yaparak Öcalan’ın kendileriyle görüşmeyi kabul etmediklerini söylediler. Abdullah Öcalan sizinle neden görüşmek istemedi? Çünkü o da biliyor görevinizi layıkıyla yapamayacağınızı. CPT görevini kötüye kullanıyor” şeklinde konuştu.

	&nbsp;

	&nbsp;‘VİCDANİ OLAN HERKES KARŞI ÇIKMALI’

	&nbsp;

	Tecride karşı eylem ve etkinliklerinin devam edeceğini dile getiren Babur, bunun sadece siyasi partiler ve kurumlar üzerinden değil, vicdanı olan herkesin temel gündemi olması gerektiğinin altını çizdi. Halkların tek amacının tecridin sonlandırılması olması gerektiğini vurgulayan Babur, “Demokrasiyi savunan, barışı isteyen her kesimin buna ses olması lazım. Tecridin sonlanması için ciddi bir direniş ve ses lazım. Tecride karşı sessiz kalmak ölümdür. Herkesin sesini yükseltmesi gerekir ki cezaevlerinin kapılarını açabilelim” diye seslendi.

	&nbsp;