Dilan Kortak davası: Sanık polisler korkutmak amacıyla 25 kurşun sıkmış! 2023-06-15 15:05:26   İSTANBUL - Dilan Kortak davasında sanık polisler, 25 kurşunu "korkutmak amacıyla" sıktıklarını ileri sürerek, Kortak'ı yaralı bir şekilde katlettiklerini itiraf etti.    İstanbul’un Sancaktepe ilçesinde 3 Aralık 2015 tarihinde polisler tarafından yapılan ev baskınında katledilen 19 yaşındaki Dilan Kortak'ın ölümüne dair Y.Y.A, F.İ.B. ve O.Y. adlı polisler hakkında açılan davanın ilk duruşması Anadolu Adliyesi'ndeki 68'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü. "Bilinçli taksirle ölüme neden olma" suçlamasıyla yargılanan polislerden Y.Y.A ve F.İ.B. salonunda bulunurken, sanık O.Y duruşmaya katılmadı. Kortak ailesinin avukatların üzerine, duruşmaya silahla giren bir polisin silahı dışarıya çıkarıldı.    'KORKUTMAKLA' KENDİSİNİ SAVUNDU   Duruşma kimlik tespitiyle başladı ve ilk olarak iddianame okundu. Sanık polislerden F.İ.B., "canlı bomba ihbarı" üzerine Kortak’ın evine gittiklerini ve kimsenin kapıyı açmaması üzerine kapıyı kırdıklarını ileri sürdü. F.İ.B., o sırada içeriden silah sesi geldiğini, uyarıda bulunduktan sonra "korkutmak amaçlı" boş alanlara doğru silah sıktıklarını, Kortak’a silah sıkmadıklarını, eve girdikten sonra Kortak’ın sol odaya girdiğini ve kendisini eğilir durumda gördüklerini ileri sürdü. F.İ.B, “Panik yapsın diye sağ tarafta kapısı açık bulunan küvete doğru ateş ettim. Teslim olmasını söyledik. ‘Asla teslim olmam. Burada hep beraber öleceğiz’ diye bağırdı” iddialarında bulundu.    Kortak’ın kendilerine silah sıktığını ileri süren F.İ.B., "Ellerini göster teslim ol diye bağırdım. Elleri yatağın altındaydı. Sağ elinin altında silah vardı. Benim amacım ayağımla silahını ondan uzaklaştırmaktı. Tam hamle yapacakken kendi silahını alarak, bir anda patlattı. O patlatınca bende silah patlattım. Sonra şahsın öldüğünü gördük” şeklinde kendisini savundu.    Sanık Y.Y.A. da benzer savunmalarda bulundu. Kasti ve kusurlu bir eylemi olmadığını iddia eden Y.Y.A., beraat talep etti.   KAMERA YOK   Kortak ailesinin avukatları, “Kamera var mıydı?” sorusu yöneltti. Sanıklar kamera olmadığını söyledi.     Tanık olarak dinlenen ekip amiri Efkan Özergül dinlendi. ÖHD’li avukat Ömer Çakırgöz, beyanların olduğu gibi tutanağa geçmediğini belirtti. Mahkeme başkanı, Çakırgöz’e bağırarak karşılık verdi. Av. Çakırgöz, “Bana bağırma hakkınız yok” şeklinde tepki gösterdi.    OPERASYONUN PLANLAYICISI KİM?   Özergül, sanıkların beyanlarını destekleyecek iddialarda bulundu. Avukatların hem sanıklara hem de tanığa sorduğu, “Bu operasyonun planlayıcısı kimdi?” sorusu yanıtsız kaldı. Avukatların sorduğu birçok soruya mahkeme başkanının müdahale etmesi tepkiyle karşılandı. ÖHD’li avukatlar, mahkeme başkanına sorma haklarının olduğunu söyleyerek, müdahale edilmemesini istedi.   SAVCI SORUŞTURMASINA İTİRAZ    Avukat Çakırgöz, tanık olarak dinlenen şahsın amir olduğunu ve beyanlarının birbiriyle çelişkili olduğu belirtti. Çakırgöz, tanığın da yargılanması gerektiğini söyledi. Kriminal raporlarla farklı 2 silah olduğunun belirtildiğini ve bu silahların sanıkların taraflarına gönderilen silahlar olmadığını dile getiren Çakırgöz, “Bu silahlardan biri faili-meçhullerde kullanıldığı kayda geçirildi. Buna rağmen Cumhuriyet Başsavcılığı herhangi bir soruşturma yapmamıştır. Hem kriminal inceleme raporunda bahsi geçen diğer raporun celbi gerekir hem de emniyet müdürlüğüne tüm envanter kayıtlarının sorulması gerekir” diye konuştu.    KEŞİF TALEBİ   Çakırgöz, Adli Tıp Kurumu’nda (ATK) yapılan otopsi raporunda maktulün kıyafetlerini getirmeleri durumunda silahın ne kadar uzaklıktan sıkıldığının açıklanabileceğini söyleDİ. Çakırgöz, söz konusu hususun soruşturma esnasında dikkate alınmadığını belirtti. Kıyafetlerin ATK’ye bildirilerek ateş mesafesinin tayininin belirlenmesini talep eden Çakırgöz, sanıklarla beraber olay yerinde keşif yapılmasını talep etti. Emniyet Genel Müdürlüğü’nden operasyona ilişkin tüm kayıtların toplanmasını isteyen Çakırgöz, emniyette ifade verdiği söylenen A.İ.‘nin varsa soruşturma dosyasının mahkemeye celbini talep etti.   KORTAK’IN SİLAHLARDA PARMAK İZİ YOK    Kortak'ın cenazesinde 3 ayrı merminin olduğu bilgisini paylaşan Çakırgöz, Kortak’ın bu silahlarda parmak izinin çıkmadığını aktardı. Bu silahların başka bir yerde kullanılıp kullanılmadığının öğrenilmesini talep eden Çakırgöz, "Maktulün ayakta mı yoksa bahsedildiği şekilde çömelmiş bir şekilde mi vurulduğunun açıklanması yönünde rapor alınmasını talep ediyoruz. 25 atıştan 21’inin doğrudan öldürücü olmasından kaynaklı taksirle öldürme suçunun mümkün olmadığını ve mahkemenin görevsizlik kararı vermesi gerektiğini düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.   21 ÖLÜMCÜL KURŞUN   Avukat Bülent Aşa, 25 kurşun yarasından 21’inin ölümcül yere isabet ettiğini, birinin ise yakın mesafeden atıldığını söyledi. "Kasten insan öldürme" suçunun işlendiğini belirten Aşa, davanın Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesini talep etti.   DURUŞMA ERTELENDİ    Mahkeme, belge ve savunmaların değerlendirilerek, görevsizlik konusunda karar verilmesi için dosyanın bir sonraki celsede incelenmesine karar verdi. Mahkeme, delillerin toplanması için süre verilmesi gerekçesiyle bir sonraki duruşmayı 3 Ekim'e erteledi.