AKP'nin 'adaleti' askıya alan adayı 2023-05-10 10:00:53 DÎLOK - AKP'nin Dîlok adayı Abdulhamit Gül, Adalet Bakanlığı döneminde tahliyelerin engellenmesiyle cezaevlerinde 228 kişinin ölümüne neden oldu, hak ve özgürlükleri askıya aldı.   Ülkeyi çoklu krize sokan politikaları nedeniyle itibarını kaybeden AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, seçmen desteğini kazanmak için kabinede yer alan bakanları liste başından aday gösterdi. AKP’nin Dîlok Milletvekili adayları listesinin başında, 19 Temmuz 2017-29 Ocak 2022 tarihleri arasında Adalet Bakanlığı görevinde bulunan Abdulhamit Gül’e yer verildi. Gül’ün bakanlık döneminde başta cezaevleri olmak üzere birçok alanda hak ihlallerinde artış yaşandı. Bu dönem, aynı zamanda kadına şiddet ve cinayetlerde cezasızlık politikaları, kadınların daha çok şiddete ve katliama maruz kaldığı bir dönem olarak kayıtlara geçti. İfade özgürlüğü noktasında ülkenin gerilediği dönemin bakanı Gül’ün, Dîlok’tan milletvekili seçilmesi bekleniyor.   CEZAEVLERİNDE 228 KİŞİ YAŞAMINI YİTİRDİ   “Adaleti yaşatırsak insanı yaşatırız, insanı yaşatırsak devleti yaşatırız” diyen Gül’ün bakan olduğu dönemde, cezaevlerinde 228 kişi çeşitli nedenlerle yaşamını yitirdi, 3 bin 990 kişi işkence ve kötü muameleye uğradı. Yine bu yıllar içerisinde cezaevlerinde en az 935 kişinin sağlığa ulaşım hakkı, 868 kişinin iletişim hakkı engellendi, en az bin 157 kişiye ise disiplin cezası verildi. Bununla birlikte cezaevlerinde çıplak arama, keyfi disiplin cezaları, işkence, hücre cezaları, sürgünler de Gül döneminde artış gösterdi. Yine infazını tamamlayan tutukluların tahliyeleri çeşitli gerekçelerle yakıldı. Ağır hasta tutuklular, “Cezaevinde kalamaz” raporuna rağmen tahliye edilmeyerek ölüme terk edildi.    ADALETSİZLİĞE KARŞI ADALET NÖBETLERİ   Cezaevlerinde tüm bu yaşananlara karşı Amed, İstanbul, Wan ve İzmir’de Adalet Nöbeti başlatan aileler, her defasında polis şiddeti ve engellemesiyle karşılaştı. Bunun yanı sıra 14 Haziran 2018 tarihinde AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın koruma ve yakınlarının saldırısı sonucu eşi ve iki oğlunu kaybeden Emine Şenyaşar ile saldırılardan yaralı kurtulan oğlu Ferit Şenyaşar’ın adalet talebiyle Urfa Adliyesi önünde 9 Mart 2021'de başlattığı eylem, 778’inci gününe girmesine rağmen asıl talep olan "Adalet" ile buluşamadı.   AKP-MHP iktidarı tarafından 2020 yılı içerisinde pandemi gerekçesiyle af düzenlemesi yapıldı. Bu af düzenlemesinde taciz, tecavüz, istismar suçlarından yargılananlar faydalanırken, hasta tutuklular faydalanamadı. Bununla birlikte Türkiye’de gerçekleştirilen birçok katliamın sanıkları da Gül döneminde cezasızlıkla ödüllendirildi. 2017 Newroz’unda polis tarafından katledilen Kemal Kurkut, Ankara Katliamı, Kulp, Lice, Kızıltepe ve Görümlü ile Enes Ata ve Mahsum Mızrak davalarının sanıkları çeşitli sebeplerle ya beraat etti ya da hala yargılanmadı. Bunlar dışında birçok kadın katliamında failler cezasız bırakılarak, yeni katliamların önü açıldı. Tüm bunlar yaşanırken, Gül’ün “Türkiye bir hukuk devletidir. Burada kanunlar, kurallar, usuller işler” şeklindeki ifadeleri anlamsız kaldı.   İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ: 9 BİN GÖZALTI, BİN 365 TUTUKLAMA   Dilok AKP adayı Gül’ün bakanlığı döneminde ifade özgürlüğü konusunda da baskılar her geçen gün artarak devam etti. Emniyet Genel Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Dairesi’nin 19 Aralık 2018’de yaptığı açıklamaya göre, 2018’de sanal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek, 7 bin 109 kişi gözaltına alındı. Bunlardan 2 bin 754’ü tutuklanırken, 2 bin 828 kişi adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) verilerine göre ise, 2018 yılında 9 bin 654 kişi ifadeleri nedeniyle gözaltına alındı. 2019-2020 yılları arasında, 12 bin 882 kişi gözaltına alınırken, bunlardan bin 365’i tutuklandı.   Tüm bu hukuksuzluklara dair dönemin Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün yanıtlaması istemiyle Meclis’e verilen soru önergeleri de yanıtsız bırakıldı.   MA / Rukiye Adıgüzel