Razı’yı öldüren polislerin tutuklanma talebi reddedildi 2023-04-07 11:55:06   ANKARA - Ankara Valiliği’nin, “Dur ihtarına uymadı, kaçarken trafik kazasında öldü” dediği ancak katledildiği ortaya çıkan Muhammed Alican Razı’nın ölümüyle ilgili açılan davada, polislerin tutuklanması talebi reddedildi.   Ankara Valiliği’nin, “Dur ihtarına uymadı, kaçarken trafik kazasında öldü” dediği ancak başından vurularak öldürüldüğü ortaya çıkan 21 yaşındaki Muhammed Alican Razı’nın ölümüyle ilgili 10 polis hakkında “Bilinçli taksirle ölüme neden olmak” suçundan açılan davanın 3’üncü duruşması, Ankara Batı Adliyesi 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Yargılanan 10 polisin katılmadığı duruşmada, Razı’nın ailesi ile tarafların avukatları hazır bulundu.   Sanık avukatları, dosyadaki eksikliklerin giderilmesini ve Adli Tıp Kurumu’ndan (ATK) gelecek olan raporun beklenmesini talep etti.   ‘ÖLDÜREN KİŞİ BELLİ’   Mermi çekirdeklerinin karşılaştırmasını görsel materyaller kullanarak anlatan aile avukatı Derviş Emre Aydın, “Gönderilen mermi örneklerinin ve çekirdeklerinin eşleştirmesinde ölüme neden olan merminin uzun namlulu silahtan çıktığı bellidir. Sig sauer marka bir silahtan çıktığı bellidir, silahı kullanan kişi ise Muhammet Kılınç'tır” diyerek, konuya dair raporu dosyaya sundu.     ‘YETKİM VAR’ BEYANI TUTANAĞA GEÇMEDİ    Dosyaya gelen görüntü kayıtlarına göre Alican Razı’nın ateş etmediğinin belli olduğunu ifade eden aile avukatı Ümran Hakverdi, “Medyaya yansıyan birtakım olaylarda polisin dur ihtarına uymayan kişiler gerektiğinde 50 kilometre dahi takip ettiği yer almaktadır, olayın olduğu tarih pandemi ve kapanma dönemidir. İstenilseydi rahatlıkla maktul takip edilip durdurulabilirdi, bu yapılmamıştır ancak ateş etme yolu seçilmiştir. Ayrıca sanık Muhammet savunmasında ‘bizim ateş etme yetkimiz var’ demiş ancak bu SEGBIS çözümünde yer almamıştır, sanık Muhammet'in savunmasının çözümsüz görüntülü halinin tarafımıza verilmesini talep ediyoruz” dedi.   TUTUKLAMA TALEBİ   Sanıkların tutuklanmasını talep ederek söze başlayan aile avukatı Nilüfer Irmak Özkan, “Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu’nun 16’ncı maddesinde yer alan silah kullanma şartlarından hiç birisi gerçekleşmediğini söyledi. Özkan, şunları söyledi: “Görüntü kayıtlarından, sanık savunmalarından anlaşılacağı üzere araç çevirme noktasından geçtikten sonra otomobilin arkasından uzun namlulu bir silahla ateş edilmiştir. Bunun anlaşılacak bir yanı yoktur, olayda öldürme kastı ile hareket edildiği çok açıktır. Kaldı ki Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun kararına göre öldürme kastı olmasa bile sonucunu göze alarak hareket ettikleri bellidir. Sonuçta ölüm gerçekleşmiştir, bu nedenle sanık Muhammet Kılınç’ın tutuklanmasını talep ediyoruz, sanıklar Ali Evren ve İsmail Uçar'da bilerek yanlış anons etmek sureti ile suça iştirak etmişlerdir, onlarında tutuklanmasını talep ediyoruz. Sanıklar bu celse duruşmaya gelmemişlerdir, kaçma şüpheleri vardır, tutuklanmalarını talep ediyoruz” şeklinde konuştu.   İddia makamı, katılan vekillerinin SEGBİS kayıtlarının verilmesine ilişkin talebinin kabulünü, şartların oluşmadığı gerekçesiyle tutuklama taleplerinin reddine karar verilmesi ve eksikliklerin giderilmesi talebinde bulundu.    TUTUKLAMA TALEPLERİNE RET   Mahkeme heyeti, İstanbul ATK Fizik İhtisas Dairesi’ne gönderilen rapor sonucunun beklenilmesine, taraf vekillerinin sanıklar Muhammet Kılınç, Ali Evren ve İsmail Uçar'ın tutuklanmaları yönündeki taleplerinin tutuklama şartları oluşmadığından taleplerin reddine karar vererek duruşmayı 22 Eylül 2023’e erteledi.   NE OLMUŞTU?   Ankara'da yaşayan 21 yaşındaki Muhammed Alican Razı, koronavirüs tedbirleri kapsamında sokağa çıkma yasağının uygulandığı 25 Mayıs 2020 tarihinde kız arkadaşını evini bırakmak üzere aracıyla yola çıktı. Razı'nın kullandığı araç, Kahramankazan'daki Anadolu Otoyolu Akıncı Gişeleri Yol Kontrol Noktası'nda görevli kolluk tarafından durdurulmak istendi. Razı, ehliyetsiz araç kullanmaktan ve sokağa çıkma yasağı ihlalinden ceza yememek için durmayarak yola devam etti. Araç Ankara istikametine doğru kaçmaya başladı. Kolluk, önce dört el havaya ateş açtı, ardından takibe başladı. Kovalamacaya daha sonra polisler de katıldı.   Alican Razı'nın kullandığı araç, Ankara Kent Giriş Kapısı'na çarparak durdu. Ankara Valiliği, olayın hemen ardından yaptığı açıklamada, Razı'nın hayatını kaybettiğini belirtirken, olayı "kaza" olarak nitelendirdi. Valilik ayrıca Razı'nın "uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama'' ve "yoklama kaçağı" suçlarından arandığını öne sürdü. Adli Tıp'ın raporu bu açıklamayı yalanladı. Adli Tıp'ta yapılan otopsisinde Razı'nın başının arkasında kurşun giriş deliği ve başında mermi çekirdeği belirlendi. Adli Tıp raporunda, atışın uzak mesafeden ve ölümün tek başına ateşli silah yaralanması sonucu meydana gelebilecek nitelikte olduğu belirtildi.